Etiket: türkiyehaber

  • Necmi İlhan: “Yılbaşı partisi öldürebilir”

    Necmi İlhan: “Yılbaşı partisi öldürebilir”

    Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, yılbaşında otel, villa, ev gibi yerlerde parti yapma düşüncesinde olanları uyardı. Prof. Dr. İlhan, “Eğer yılbaşında insanlarımızın bir arada olma düşüncesi varsa bundan hemen vazgeçmeleri en doğru yaklaşım olacaktır. Birlikte oldukları zaman diliminde enfeksiyon riski yüksek olacağı için tatil dönüşünde kendilerini hastanelerde bulabilirler, ağır hasta olabilirler, hatta hayatlarını kaybedebilirler” dedi.

    Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, DHA’ya açıklama yaparak, yılbaşında uygulanacak 4 günlük sokağa çıkma kısıtlamasına ilişkin uyarıda bulundu. Prof. Dr. İlhan, 1 hafta sonu daha sokağa çıkma kısıtlamasının uygulanacağını, sonrasında ise yılbaşı yasağının başlayacağını belirterek, yılbaşını tatil fırsatı olarak görmemek gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. İlhan, “Yılbaşı koronavirüs ile mücadeleyi güçlendirmek için bir fırsat. Böyle görmezsek hata yaparız. Çevremizden duyuyoruz, şahit oluyoruz; birkaç aile villa tutup bir araya geliyor veya çeşitli partiler yapma arzusuna giriyor. Yılbaşında eğer böyle bir yaklaşım içine girerse vatandaşlarımız, vaka ve hasta sayısı tekrar artacaktır” diye konuştu.

    ‘HATTA HAYATLARINI KAYBEDEBİLİRLER’

    Prof. Dr. İlhan, herkesin öz sorumluluk içinde olması gerektiğine işaret ederek, “Tatil yapmayı, eğlenmeyi belki herkes istiyor; ama sağlık çalışanlarından hemen hiçbirinin tatile gitmediğini, eğlenmediğini bilmemiz gerekiyor. Eğer yılbaşında insanlarımızın, bir arada olma düşüncesi varsa bundan hemen vazgeçmeleri en doğru yaklaşım olacaktır. Yılbaşında 4 gece 3 günlük bir zaman dilimi var. Bu zaman diliminde insanlar aynı mekanda bir arada bulunursalar, villa tutma, bir arada bulunacakları gibi yerlerde olursalar o temas sırasında bir kişi koronavirüs ise hastalığa yakalanmama şansları yok. Üstelik şunu da biliyoruz; vaka ve hastalık sayısına baktığımızda kabaca her 5-6 vakadan 1 tanesi hastalanıyor. Demek ki bu birlikte zaman geçirdikleri kişiler asemptomatik kişiler de olabilir. Onlar koronavirüs hastası olarak tanı almamış olsalar bile birlikte oldukları zaman diliminde enfeksiyon riski yüksek olacağı için tatil dönüşünde kendilerini hastanelerde bulabilirler, ağır hasta olabilirler, hatta hayatlarını kaybedebilirler. Uzun bir zaman dilimi, uzun zaman diliminde ne kadar çok koronavirüs pozitif olan kişilerle bir arada olunursa virüs yükünün de o kadar arttığını bilmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    ‘ÇEKİRDEK AİLE İLE OLALIM’

    Prof. Dr. İlhan, yılbaşını tatil olarak görenlere ilişkin, “Ben yılbaşını tatil olarak gören, bir arada zaman geçirmeyi düşünen vatandaşlarımıza da şunu söylemek istiyorum; biz o gece evimizdeyiz ya da hastanedeyiz ya da sahada filyasyondayız. Bir Kurban Bayramı süreci geçirdik, hepimiz evdeydik. Yılbaşında da evde olunabilir, çekirdek ailemizle zaman geçirebiliriz. Bunu yapmazsak vakaların artacağını çok emin olarak söylemek gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

  • Osmangazi’den Uludağ yamaçlarına çocuk parkı

    Osmangazi’den Uludağ yamaçlarına çocuk parkı

    Osmangazi Belediyesi, Uludağ yamaçlarında yer alan Mollafenari Mahallesi’nde yaşayan çocuklar için park ve spor sahası inşa etti.

    İlçedeki 136 mahallenin tamamına sosyal alan ve park kazandıran Osmangazi Belediyesi, Uludağ yamaçlarında Bursa’nın en eski yerleşim bölgelerinden olan Mollafenari Mahallesi’nde çok amaçlı çocuk parkını hizmete açmaya hazırlanıyor. Coğrafi yapısı sebebiyle araç hatta yaya ulaşımının dahi sıkıntılı olduğu bölgeye başta ulaşım olmak üzere birçok hizmeti götüren Osmangazi Belediyesi’nin çocukları da ihmal etmemesi mahalle sakinlerinin yüzünü güldürdü.

    Bugüne kadar zemin kaplamadan yol genişletmeye, asfaltlamadan merdiven inşaatı ve istinat duvarları örmeye kadar yapılan birçok yatırımla vatandaşların hayatının kolaylaştığı Mollafenari Mahallesi, şimdi de çocuk parkına kavuşmanın heyecanını yaşıyor. Mollafenari Mahallesi’nde sona gelinen park çalışmalarını yerinde inceleyen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’a mahalle sakinleri kapılarına kadar gelen hizmetlerden dolayı teşekkür etti.

    İstinat Duvarları İle Çevrelendi

    Zorlu coğrafi yapısı nedeniyle araç hatta yaya ulaşımının dahi sıkıntılı olduğu Mollafenari Mahallesi’nde ulaşımın rahatlaması adına önemli çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Başkan Dündar, “Bu bölgedeki birçok sokak ve caddede asfalt kaplama çalışması yaptık. Yol yapımına uygun olmayan bölgelere merdivenler inşa ettik. Toprak kayması riski bulunan noktalara ise perde ve taş duvar ile istinat duvarları ördük. Bu bölgemizdeki çocuklarımızı da unutmayarak, bin 100 metrekarelik alanda basketbol ve futbol sahasının yanı sıra ve oyun gruplarının olduğu parkı kazandırıyoruz. Parkın etrafını istinat duvarları ile çevreleyerek geniş bir alan elde ettik. İnşallah, bu yeni parkımızı yakın bir zamanda hizmete açarak çocuklarımızın kullanımına sunacağız. Hayırlı olsun” dedi.

  • Bursa Valiliği yılbaşı yasaklarını açıkladı

    Bursa Valiliği yılbaşı yasaklarını açıkladı

    Bursa Valiliği İl Hıfzıssıhha Kurulu yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında alınan yeni kararları duyurdu.

    Valilikten yapılan açıklama şu şekilde;

    “Koronavirüs (Covid-19) salgınının toplum sağlığı ve kamu düzeni açısından oluşturduğu riski yönetme, sosyal izolasyonu temin, fiziki mesafeyi koruma ve hastalığın yayılım hızını kontrol altında tutma amacıyla Sağlık Bakanlığı ve Koronavirüs Bilim Kurulunun önerileri, Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda birçok tedbir kararı alınarak uygulamaya geçirilmiştir.

    Bilindiği üzere havaların soğuması ve kişilerin kapalı ortamda geçirdikleri sürenin uzamasıyla birlikte Covid-19 salgınının yayılımındaki artış üzerine başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülkede sosyal izolasyonun teminine yönelik yeni tedbir kararları alınmakta ve uygulanmaktadır. Bu çerçevede ülkemizde de Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde alınan kararlar doğrultusunda yeni önlemler belirlenmektedir.

    Bu doğrultuda İçişleri Bakanlığı’nın 15.12.2020 tarih 20856 sayılı Genelgesi ve 15.12.2020 tarih 152 sayılı İl Hıfzıssıhha Kurulu Kararı ile; 31 Aralık 2020 Perşembe günü 21.00’den 4 Ocak 2021 Pazartesi günü saat 05.00’e kadar sokağa çıkma kısıtlaması uygulanması ve bu kısıtlama süresince İçişleri Bakanlığı’nın 30.11.2020 tarih ve 20076 sayılı Genelgesi ve 01.12.2020 tarih 146 sayılı İl Hıfzıssıhha Kurulu Kararı ile belirlenen usul ve esasların geçerli olması kararları alınmıştır.

    İçişleri Bakanlığı’nın 30.11.2020 tarih ve 20076 sayılı Genelgesi ve 01.12.2020 tarih 146 sayılı İl Hıfzıssıhha Kurulu Kararı EK’inde yer alan “sokağa çıkma kısıtlaması uygulanan süre ve günlerde muaf tutulacak yerler ve kişilere dair listede” oteller ve konaklama tesislerinin sokağa çıkma kısıtlaması uygulanan süre ve günlerde faaliyet gösterebileceği belirtilmiştir.

    İçişleri Bakanlığı’nın 28.11.2020 tarih 19986 sayılı sayılı Genelgesi ve 28.11.2020 tarih 143 sayılı İl Hıfzıssıhha Kurulu Kararı ile otel ve konaklama tesisleri içerisinde bulunan lokanta/restoranların sadece konaklama yapan müşterilerine hizmet verebilecekleri belirtilerek bu faaliyetin devamı sırasında uyulması gereken kurallar belirlenmiştir.

    Yukarıda belirtilen tedbirlerin temel amacı sosyal izolasyonun en üst seviyede sağlanarak hastalığın yayılımının azaltılmasıdır. Hal böyleyken yaklaşan yılbaşı öncesinde bazı otel/konaklama tesislerince, alınan tedbirlere aykırı şekilde içerisinde yemekli/müzikli eğlence programları da bulunan yılbaşı paketlerinin reklamlarının yapıldığı/satışa sunulduğu, bu durumun da salgınla mücadele amacıyla alınan diğer tedbirlerin sorgulanmasına neden olduğu görülmektedir. Bu kapsamda;

    İçişleri Bakanlığı’nın 21.12.2020 tarih 21153 sayılı Genelgesi doğrultusunda sokağa çıkma kısıtlamasının uygulanacağı 31 Aralık 2020 Perşembe günü 21.00’den 4 Ocak 2021 Pazartesi günü 05.00’e kadar otel/konaklama tesisleri için aşağıdaki tedbirlerin alınması gerekli görülmüştür.

    1.Belirtilen süre ve günlerde konaklama amaçlı müşteri kabul edebilecek olan oteller ve/veya konaklama tesislerinde; sosyal izolasyon ile başta fiziki mesafe olmak üzere temizlik ve maske kurallarına aykırı olması nedeniyle yılbaşı kutlama programı icra edilmesine, eğlence/balo düzenlenmesine kesinlikle müsaade edilmemesine,

    Bu doğrultuda oteller ve konaklama tesislerince, yılbaşında yemekli-müzikli kutlama/eğlence programları yapılacağı yönünde kampanya veya reklam faaliyetlerinde bulunulmamasına,

    2.Bu süre/günlerde oteller ve konaklama tesislerinde disk jokey performansı dâhil canlı müzik icra edilmemesine, Saat 22.00’den itibaren ise otel ve konaklama tesislerinde bulunan restoran, lokanta ve diğer otel salonlarında kayıt dinletilmesi de dahil olmak üzere hiçbir şartta müzik yayınına izin verilmemesine,

    3.Yine bu süre/günlerde; otel/konaklama tesislerinde konaklayan müşterilerin kalabalık şekilde bir araya gelmemelerine yönelik tedbirler alınmasına ve yemek saatlerinde bu hususa özellikle dikkat edilmesine,

    4.Otel veya konaklama tesislerindeki lokanta veya restoranlarda, “Konaklama Tesislerinde Uygulanacak Standartlar ve Tedbirler” konulu İçişleri Bakanlığı’nın 02.06.2020 tarih ve 8680 sayılı Genelgesi ve 02.12.2020 tarih 65 sayılı İl Hıfzıssıhha Kurulu Kararı ve Sağlık Bakanlığı “Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi” ile getirilen tüm tedbir ve kuralların eksiksiz uygulanmasının temin edilmesine yönelik denetim faaliyetlerinin yoğunlaştırılması ve etkinliğinin artırılmasının sağlanmasına,

    5.Kolluk kuvvetlerince yürütülecek denetim faaliyetlerinde, Kimlik Bildirme Kanununun Ek 2 nci maddesi hükmü doğrultusunda oteller ve konaklama tesisleri tarafından kendilerine yapılan bildirimlerin doğruluğuna ve güncelliğine dikkat edilmesinin sağlanmasına, otel ve konaklama tesislerindeki lokanta veya restoranlarda bulunan müşterilerin konaklama için bildirimde bulunulan kişiler arasında olup olmadığının kontrol edilmesine,

    Kaymakamlarca yukarıda belirtilen esaslar doğrultusunda Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 27 nci ve 72 nci maddeleri uyarınca İlçe Umumi Hıfzıssıhha Kurulları kararlarının ivedilikle alınması ve uygulamada herhangi bir aksaklığa meydan verilmemesine,

    Belirlenen esaslara aykırı uygulama yaptığı veya eğlence yeri şeklinde faaliyetlerde bulunduğu tespit

    edilen otel ve konaklama tesislerine Umumi Hıfzıssıhha Kanununun ve Turizmi Teşvik Kanununun ilgili maddeleri gereğince idari işlem tesis edilmesi ve konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195 inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemlerin başlatılmasına karar verilmiştir.”

  • 4 terörist etkisiz hale getirildi

    4 terörist etkisiz hale getirildi

    Milli Savunma Bakanlığı, Barış Pınarı bölgesine sızma girişiminde bulunan 4 PKK/YPG’li teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

    Bakanlığın Twitter hesabından yapılan açıklamada, “Terör örgütü PKK/YPG’nin Barış Pınarı bölgesindeki huzur ve güven ortamını bozmasına izin vermedik, vermeyeceğiz. Bölgede her türlü tedbiri alan kahraman komandolarımız bir sızma girişimini daha önleyerek 4 PKK/YPG’li teröristi etkisiz hale getirdi” denildi.

  • Pandemide 160’tan fazla kurye öldü

    Pandemide 160’tan fazla kurye öldü

    Koronavirüs salgınının dünya genelinde etkisini göstermesiyle birçok iş sektörü durma noktasına gelirken, motosikletli kuryeler ise en yoğun çalıştıkları dönemi yaşıyorlar. Adana Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Yalçın Parmak, mart ayından bu yana 160’tan fazla motosikletli kuryenin çalışırken kaza sonucu hayatını kaybettiğini söyledi.

    Dünya genelinde koronavirüs salgının etkisini artırmasından sonra birçok kişi evlerinden çalışmaya başlarken, tedbirler kapsamında restoran ve kafeler de paket siparişle çalışmalarını sürdürdü.

    Yiyecek- içecek sektörünün yani sıra giyim ve teknoloji gibi sektörlerde de alışverişlerin büyük çoğunluğu internet üzerinden yapılmaya başlandı.

    SALGINDA İŞ YOĞUNLUĞU 2 KAT ARTTI

    Salgın şartları birçok mesleğin yavaşlamasına ya da durmasına yol açarken, internet ve telefon üzerinden siparişle alışverişin bu yoğunluğu motosikletli kuryelerin mesaisini 14 saate kadar çıkardı.

    Sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günler de dahil yoğun bir mesaiyle çalışan her sektörden motosikletli kuryeler, özellikle kış günlerinde yağmurlu ve soğuk havalarda zorlu şartlara rağmen işlerini yürütmeye çalışıyor. İş yükü artan kuryelerin en büyük şikayeti ise 5-10 dakika için müşterilerden aldıkları tepkiler oldu. Pandemi sürecinde saatlerce çalıştıklarını ve sosyal hayatlarının kalmadığını dile getiren Adana Motosikletli Kuryeler Derneği Başkanı Yalçın Parmak, koronavirüs salgının başlamasından itibaren yoğunluktan ve yorgunluktan dolayı 160’tan fazla motosikletli kuryenin çalışırken kaza sonucu hayatını kaybettiğini söyledi.

    “GEÇ KALDIN, İPTAL EDİYORUM GİBİ TEPKİLER BİZİ ÜZÜYOR”

    12 yıldır motosikletli kurye olarak çalıştığını ve bir süre sonra arkadaşlarıyla birlikte dernek kurduklarını belirten Yalçın Parmak, çalışma şartlarını iyileştirmek için ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.

    Koronavirüs salgını sonrası iş yoğunluklarının iki katına çıktığını kaydeden Parmak, bununla birlikte yorgunluğa ve hızlı çalışmaya bağlı kazaların da arttığını vurguladı. Bunun en büyük nedeninin anlayışsız müşteriler olduğunu söyleyen Parmak, “Online alışveriş hız kazanınca biz tamamen devreye girdik.

    Çalıştığım iş yerinde toplamda 5 motosikletli kurye var. Her birimiz bugün 40’ın üzerinde pakete çıktık. Hala da devam ediyor. Bu süreçte bir kesim değerimizi anlasa da bazı müşteriler hala anlayışsız davranıyor. Yağmur, çamur demeden götürdüğümüz bir siparişin karşılığında ‘Neden geç kaldın, iptal ediyorum’ gibi tepkiler almak bizi çok üzüyor. Günlük 150 TL’ye saatlerce çalışan insanlarız. Müşterilerin bazıları telefonu kapatır kapatmaz siparişleri gelsin istiyor. Bizim sektörde anlayış diye birşey yok” dedi.

    “5-10 DAKİKANIN LAFI OLMAZ”

    Yalçın Parmak’ın çalıştığı restorandan yemek sipariş eden ve teslim alan Özge Yıldız ise siparişinin biraz gecikmeli geldiğini ama bu süreçte bunu sorun etmenin anlamsız olduğunu söyledi. Kuryelerin ellerinden geleni yaptığını ifade eden Yıldız, “Gelen arkadaşın üstü başı ıslanmış, mahvolmuş. Böyle bir durumda 5-10 dakikanın lafı dahi olmaz. Her şey için teşekkür etmek gerekir. Anlayışlı olmayan birçok insan var. Unutmamak gerekir ki bu insanlar biz evde otururken zor şartlarda hizmetlerini sürdürüyorlar” diye konuştu.

  • İlkokul öğretmeni hakkında ‘taciz’ iddiası

    İlkokul öğretmeni hakkında ‘taciz’ iddiası

    Antalya’nın Serik ilçesinde H.B. (18) adlı genç kız, otomobille önünü keserek, kendisine sözlü tacizde bulunduğunu öne sürdüğü sınıf öğretmeni K.Y.’den (43) şikayetçi oldu. H.B., “Bu yaştaki adamın böyle şeyler yapmasına aklım ermiyor. Buradan velilere seslenmek istiyorum. 5- 6 yaşındaki çocuklar böyle bir adama nasıl emanet edilir” dedi.

    Serik ilçesi Kökez Mahallesi’nde oturan ve üniversite sınavına hazırlanan H.B., 3 Aralık tarihinde çarşı merkezinde gittiği bir özel eğitim kurumundan evine dönerken, sonradan öğretmen olduğunu öğrendiği K.Y.’nin otomobille önünü kesip, kendisine sorular sorduğunu, kendisinin “Ben sizi tanımıyorum” diyerek yoluna devam etmesi üzerine bir sokak ileride tekrar araçla yanına yaklaşıp, sözlü taciz ederek, otomobile bindirmek istediğini öne sürdü. O anda çok korktuğunu anlatan H.B., durumu ailesine anlattığını ancak polise şikayetçi olmadığını söyledi.

    İKİNCİ KEZ ÖNÜNÜ KESTİ

    15 Aralık tarihinde tekrar çarşıdan dönerken evinin yakınlarındaki bir markete uğradığını kaydeden H.B., market çıkışında kapının önünde aynı kişinin kendisini beklediğini, sözlü taciz ederek, araca bindirmek istediğini söyledi. Bunun basit bir taciz olmadığını anlayınca durumu anlattığı ağabeyiyle birlikte polise giderek, şikayetçi olduğunu belirtti.

    H.B., polisteki ifadesinde, 3 Aralık günü dershane dönüşünde eve giderken aniden bir otomobilin önünde durduğunu belirterek, şunları anlattı:

    “Bana, ‘sen Şerife ablanın kızı mısın’ dedi. Ben, ‘hayır’ diyerek, yanlış anlaşılma vardır diye düşündüm. Yoluma devam ederken bir sokak ileride tekrar önümü kesti. Aracın kapısını açıp beni bindirmeye çalıştı. O an çok korktum ve heyecanlandım. Arabaya binmedim ve yoluma devam ettim. İleride ilk sokakta tekrar önüme çıktı. Aynı şeyi 3- 4 defa tekrarladı. Israrla arabaya binmemi istedi. Ben bir markete girdim. Marketteyken gitti, sonra eve gittim. Bu olaydan 12 gün sonra, yani 15 Aralık’ta dershane dönüşünde bir markete girmiştim. Bir baktım marketin önünde arabadan inmiş beni gözetliyordu. Ben görünce o şahıs olduğunu anladım. Yoluma devam etmeye çalıştım. Tenha bir yerde önümü kesti. Arabaya bindirmek için zorladı. ‘Arabaya binmelisin’ dedi, ‘beni tanıdın mı’ diyerek, sorular sordu. Tekrar tekrar ‘arabaya girmelisin’ dedi. Ben de aracın plakasını aldım ve polisi aradım. Ağabeyimle birlikte polis merkezine gittik. İfademi verdim aracın plakasından şahsı tespit ettiler. Ben de teşhis ettim ve şikayetçi oldum.”

    ‘BU YAŞTAKİ ADAMIN BÖYLE ŞEYLER YAPMASINA AKLIM ERMİYOR’

    K.Y.’nin sınıf öğretmeni olduğunu öğrendiğini aktaran H.B., “Bu yaştaki adamın böyle şeyler yapmasına aklım ermiyor. Buradan velilere seslenmek istiyorum. 5- 6 yaşındaki çocuklar böyle bir adama nasıl emanet edilir. Beni ilk kez taciz ettiğinde ağabeyim ve anneme durumu anlattım. Birincisinde normal bir şeydir diye düşündüm, o yüzden şikayetçi olmamıştım. Aynı şey ikinci kez olunca normal biri değil, takıntılı bir sapık olduğunu anladım” diye konuştu.

    H.B.’nin ağabeyi M.B. ise “Ben konuyu duyduğumda Rize’den üniversiteden dönüyordum. Kardeşim beni aradı ve bu adamın kendisini yeniden taciz ettiğini söyledi. Ben ilk seferde bir akraba falan olabilir, taciz etme düşüncesi yoktur diye düşünmüştüm. İkinci kez olunca kardeşime polisi aramasını söyledim. Ben de öğretmen adayıyım, son sınıfta okuyorum. Eğer bir sınıf öğretmeni bunu yapıyorsa meslekten ihracı gerekir. Milli Eğitim Bakanlığımız konuya el atmalı. Bu 6 yaşındaki çocukların derslerine giriyor. Böyle bir suça meyilli bir insana çocuk verilmesi bence sakıncalı” dedi.

    H.B.’nin şikayeti üzerine emniyetteki işlemlerin ardından dosya, adli makamlara gönderildi. Evli olduğu öğrenilen K.Y.’nin kadrosunun Gündoğmuş ilçesinde olduğu, Manavgat ilçesinde geçici görevle çalıştığı, ailesinin ise Serik’te oturduğu öğrenildi.

  • Koronavirüs aşısına acil kullanım onayı

    Koronavirüs aşısına acil kullanım onayı

    COVID-19 aşısı için ruhsatlandırma yönetmeliğine “acil kullanım onayı” hükmü eklendi.

    Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun “Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği”, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.​​​​​​​

    Bu kapsamda, Beşeri Tıbbi Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliği’ne “Dünya Sağlık Örgütü veya Bakanlık tarafından bulaşıcı hastalıklar kapsamında kabul edilen halk sağlığını ciddi olarak tehdit eden istisnai durumlarda kullanılacak ve ruhsatlandırmaya esas etkililik, güvenlilik ve kalite ile ilgili kapsamlı verilerin henüz sağlanamadığı aşılar için bu veriler sağlanıncaya kadar Kurum tarafından AKO verilebilir.” maddesi eklendi.

    Ruhsatlı bir ürünün terapötik endikasyonlarında değişiklik yapılması veya yenilerinin eklenmesi ile ilgili değişiklikler için AKO başvurusunda bulunulamayacak.

    AKO başvurularına ilişkin iş ve işlemler, bu Yönetmelik doğrultusunda yayımlanacak ilgili kılavuz hükümlerine göre yapılacak.

    Yönetmeliğin hükümlerini Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı yürütecek.

  • Mersin’deki ‘gizemli ev’ yine gündemde

    Mersin’deki ‘gizemli ev’ yine gündemde

    Mersin’in Tarsus ilçesinde, MİT gözetiminde 2016 yılında başlayıp bir yıl süren kazının yapıldığı ‘gizemli ev’ olarak adlandırılan eve, defineci olduklarından şüphelenilen ve kimliği belirsiz kişilerin girip çıkması mahallede panik yarattı. Vatandaşlar, terk edilen evde hala kazı yapıldığını iddia etti.

    Ankara’da oluşturulan 20 kişilik özel ekip tarafından, MİT ve özel harekat polisleri gözetiminde Tarsus 82 Evler Mahallesi’nde bir gecekonduda 13 Kasım 2016’da başlatılan kazı, 3 Kasım 2017’de sona erdi.

    Kazı yapan ekipler malzemelerini toplayıp, alandan ayrıldı. Müze Müdürlüğü yetkililerinin kazı alanında yaptığı incelemenin ardından yer teslimi gerçekleştirildi.

    St. Paul’ün İncili ve Kral Dakyanus’un hazinesinin arandığı da iddia edilen kazıyla ilgili uzmanlar tarafından bir rapor hazırlanarak, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne gönderildi.

    82 Evler Mahallesi’nde 3’üncü derece arkeolojik SİT alanında gerçekleştirilen kazı çalışmalarına ilişkin 2 Kasım 2017 tarihli uzman raporunda, kazı çalışmalarında 1 adet bronz sikke, kırık sütun parçası, etütlük durumda seramik parçaları haricinde envanterlik nitelikte taşınır- taşınmaz kültür varlığına rastlanmadığı vurgulandı. Kazının ardından harabeye dönen ev gizemini korurken, mahalleli kimliği belirsiz kişilerin eve girdiğini iddia ederek, yardım istedi.

    KAÇAK DEFİNECİLERİN ADRESİ OLDU

    Kazı yapılan evin yanındaki evde yaşayan 3 çocuk annesi Müzeyyen Atasever, “Kazıyı bitirip gittiler, şimdi korku içinde yaşıyoruz. Evimizde çatlaklar oluştu. Can güvenliğimiz yok. Terk edilen eve zaman zaman gelen kişiler var. İçeride hala kaçak definecilerin kazı yaptığını düşünüyoruz. Girip çıkanları komşularımız görmüş. Biz de şüpheli birilerini gördüğümüzde polisi arıyoruz. Buraya güvenlik istiyoruz” dedi.

    Mahalle muhtarı İsmet Altunkanat da vatandaşların gelen gidenden dolayı huzursuz olduğunu söyledi. Kazının yapıldığı sokakta yaşayan vatandaşların evlerini terk ettiğini belirten muhtar Altunkanat, “Sokakta bulunan evlerde çatlak oluştu. Vatandaşın mağduriyetinin giderilmesini istiyoruz” diye konuştu.

  • Osmangazi’de hijyen filosu iş başında

    Osmangazi’de hijyen filosu iş başında

    Koronavirüsle mücadelede tüm imkanları ile topyekun savaş halinde olan Osmangazi Belediyesi, son bir haftada 15 bin 469 noktada dezenfeksiyon ve temizlik çalışması gerçekleştirdi. Osmangazi Belediyesi’nin pandemi başından bu yana yaptığı dezenfeksiyon çalışması ise 526 bini geçti.

    Osmangazi Belediyesi, ilçe genelinde 7/24 devam ettirdiği dezenfeksiyon çalışmalarıyla koronavirüs salgınına karşı halk sağlığı için yoğun mesai harcıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün yayılmasını engellemek ve vatandaşların sağlığını korumak adına virüsün ilk görüldüğü günden bu yana çalışmalarını aralıksız sürdüren belediye ekipleri, ilçede dezenfekte edilmeyen nokta bırakmıyor. Haftanın her günü yoğun mesai harcayan ekipler, resmi kurumlar, ibadethaneler, meydanlar, cadde ve sokaklar, sağlık merkezleri, pazar alanları, kültür merkezleri, spor tesisleri, kütüphaneler, altgeçitler gibi vatandaşların yoğun faaliyet içerisinde bulunduğu alanları dezenfekte ederek hijyen kalitesini arttırıyor.

    526 BİNDEN FAZLA NOKTA DEZENFEKTE EDİLDİ

    Yeni tip koronavirüs salgınına karşı ilk günlerden itibaren sıkı önlemler alan ve halk sağlığının korunması için seferberlik ilan eden Osmangazi Belediyesi, yürütülen çalışmalar kapsamında son bir haftada 448 resmi kurum ve ibadethane, 145 cadde ve sokak ile 76 meydanda dezenfeksiyon çalışması yaparken, 14 bin 800 çöp konteynerini da temizledi. Osmangazi Belediyesi’nin koronavirüsün ülkemizde ilk kez görüldüğü Mart ayından bu yana yaptığı dezenfeksiyon ve temizlik çalışmalarının rakamsal verileri ise verilen mücadelenin büyüklüğünü ortaya koyuyor. Salgının ilk gününden itibaren ilçe genelindeki önlemleri arttırarak sürdüren Osmangazi Belediyesi’nin bu güne kadar ilçe genelinde gerçekleştirdiği dezenfeksiyon ve temizlik çalışması 526 bini geçti.

    “EMEK, ÖZVERİ VE TİTİZLİKLE ÇALIŞIYORUZ”

    Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, salgının son bulmasında hijyenin önemli bir rolü olduğuna vurgu yaparak, “Ekiplerimiz, vatandaşlarımızın sağlığı için özveri, emek ve titizlikle dezenfeksiyon ile temizlik çalışmalarını sürdürüyor. Her gün ilçemizdeki vatandaş yoğunluğunun fazla olduğu noktalarda çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Rakamsal veriler, belediye olarak koronavirüs salgınına karşı nasıl üstün bir mücadele ortaya koyduğumuzu gösteriyor. Biz gerekli tedbirleri alırken, vatandaşlarımızdan da tek isteğimiz gerekmedikçe evlerinden çıkmamaları ve kurallar uyarak hem kendilerini hem sevdiklerini korumaları. İnşallah bizlerin çalışması ve vatandaşlarımızın da kurallara uyması ile birlikte bu salgını en kısa sürede atlatacağız” dedi.

  • TCMB Başkanı’ndan enflasyon mesajı

    TCMB Başkanı’ndan enflasyon mesajı

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, 2021 Para ve Kur Politikası metninin sunumunda sıkı para politikası ve enflasyonla mücadele vurgusu yaptı. Ağbal, “Enflasyona ilişkin yukarı yönlü riskler 2021 yılında para politikasının sıkı ve kararlı bir duruş sergilemesini zorunlu kılmaktadır. Gerekirse parasal duruşumuzu daha da sıkılaştıracağız” ifadelerini kullandı.

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, 2021 Para ve Kur Politikası metninin sunumunu gerçekleştirdi.

    Ağbal’ın sunumunda öne çıkan mesajlar şunlar oldu;

    “Bu tür toplantılar şeffaflık ve öngörülebilirliği artırıyor. Raporu oluştururken farklı kesimlerden görüş aldık.

    Fiyat istikrarı, sürdürebilir büyüme, istihdam ve refahın on koşuludur.

    Merkez Bankası’nın temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır.

    Fiyat istikrarı ekonomik istikrarın ön koşuludur.

    Ekonomik faaliyet üçüncü çeyrekte belirgin bir toparlanma kaydetti.

    Ekonomik faaliyet 3. çeyrekte iç talep kaynaklı belirgin toparlanma kaydetti. Hızlı parasal genişlemenin gecikmeli etkileriyle, ekonomide ısınmanın son çeyrekte belirginleştiği görülmektedir. ÜFE’deki yükseliş eğilimi, TÜFE üzerinde maliyet baskılarını artırdı.

    Enflasyonu düşürmekte kararlıyız.

    Enflasyondaki yükselişin temel belirleyicisinin döviz kuru olduğunu görüyoruz.

    Enflasyona ilişkin yukarı yönlü riskler 2021 yılında para politikasının sıkı ve kararlı bir duruş sergilemesini zorunlu kılmaktadır.

    Gerekirse parasal duruşumuzu daha da sıkılaştıracağız.

    2021’de de enflasyon hedeflemesi rejimi sürecek.

    Orta vadeli yüzde 5 enflasyon hedefi korundu.

    2021 sonu için yüzde 9.4 enflasyona ulaşma kararlılığı içindeyiz.

    Temel politika aracı bir hafta vadeli repo faizi olacak.

    Zorunlu karşılıklar ile likidite araçları etkin şekilde kullanılacak.

    TL ve döviz likidite araçlarını etkin şekilde kullanacağız.

    Sistemin fonlama ihtiyacı 567 milyar TL seviyesine yükseldi.

    Swap işlemlerine devam edeceğiz.

    Ancak bankalara sağlanan swap imkanı piyasa şartlarına göre kademeli olarak azalabilecek.

    Döviz rezervlerimiz kademeli olarak güçlendririlecek.

    Para Politikası Kurulu 2021’de 12 toplantı yapacak.

    Kurlarda ekonomik temellerden kopuk aşırı dalgalanma görülürse müdahalede bulunulacaktır.

    Dalgalı döviz kuru rejimi uygulamasına devam edilecek.

    Merkez Bankası, kurların duzeyini belirleme amaçlı döviz alım satımı yapmayacak.

    Enflasyonla mücadelenin en az maliyetle başarıya ulaşması için bütüncül bir politika izlenecek.

    Yapısal reformlarin hayata geçirilmesi de fiyat istikrarı açısından büyük önem taşımaktadır.

    2021 yılı sonu için yüzde 9,4 hedefine ulaşma kararlılığı içindeyiz.

    Hükümetle birlikte belirlenen yüzde 5 enflasyon hedefine bağlıyız. 2023 yılı itibarıyla bütün TCMB araçlarını kararlı bir şekilde kullanarak bu hedefi yakalamak için olağanüstü bir çaba sarfedeceğiz.

    Merkez Bankası önümüzdeki dönemde faaliyetleri ile ilgili daha şeffaf bir çerçeve oluşturacak.

    TCMB, 2021’de döviz biriktirme, döviz rezervlerini artırma amacı belirledi.”

    TOPLANTI NEDEN ÖNEMLİ?

    Merkez Bankası’nın her yıl aralık ayında online yayınladığı ve gelecek yıl bankanın izleyeceği politikalara ilişkin bir çok öngörüye de temel oluşturuyor. Metin bu yıl çok daha anlamlı olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar metinde hem rezervlerin artırılmasına ilişkin hem de faiz oranlarının geleceğine ilişkin ipuçları arayacak.

    Ağbal’ın konuşması ise 24 Aralık’ta yapılacak Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde de piyasada 150-200 baz puan artış olarak şekillenen politika faizi beklentilerinin de daha netleşmesini sağlayacak.