Etiket: türkiyehaber

  • Harp Okulu öğrencisinin FETÖ itirafı!

    Harp Okulu öğrencisinin FETÖ itirafı!

    Ankara’da, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında gözaltına alınan, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında kapatılan Kara Harp Okulu öğrencisi 29 kişiden 21’i itirafçı oldu. Şüphelilerden A.M.A., 2010’daki askeri lise sınav sorularının sınavdan iki hafta önce örgüt imamı tarafından kendisine verildiğini itiraf etti.

    29 ŞÜPHELİNİN 21’İ İTİRAFÇI OLDU

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’nca yürütülen ‘ankesör’ soruşturması kapsamında, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası KHK ile ihraç edilen, eğitim döneminde örgütle iltisaklı olduğu tespit edilen 42 eski Kara Harp Okulu öğrencisi hakkında 24 Ağustos’ta gözaltı kararı verildi. Yapılan operasyonlarda şüphelilerden 29’u yakalandı. Yakalanan şüphelilerden 21’i polis sorgusu sırasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediklerini belirterek itirafçı oldu. Soruşturmayı yürüten savcı tarafından sorgulanan şüpheliler, örgütle nasıl tanıştıklarını, gittikleri okulları ve kendilerinden sorumlu örgüt imamlarının isimlerini verdi.

    ‘ORTAOKULDA ÖRGÜTLE TANIŞTIM’

    Bu şüphelilerden A.M.A., İstanbul’da ortaokul döneminde bir öğretmenin yönlendirmesiyle örgütle bağlantılı dershaneye gittiğini, bu dönemden sonra da örgütün peşini bırakmadığını söyledi. 2010 yılında yine örgüt imamının yönlendirmesi ile askeri lise sınavlarına girdiğini söyleyen A.M.A., “Sınavdan iki hafta önce örgüt imamı bulunduğumuz eve A-4 kağıdına basılı test soruları getirdi. Bunları bize çözdürdü. Sınavda soruların aynı olduğunu fark ettim” itiraflarında bulundu. A.M.A., 15 Temmuz darbe girişimi sırasında ise Kara Harp Okulu öğrencisi olduğunu, bu dönemde örgüt evinde kaldığını; ancak darbe girişiminden sonra örgütle kimseyle bağlantı kurmadığını söyledi.

    Savcılık, etkin pişmanlıktan yararlanarak itirafçı olan 21 şüpheliyi sorgularının ardından adli kontrol şartıyla serbest bıraktı. 6 şüpheli tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edilirken, 2 şüpheli ise serbest bırakıldı. 13 şüphelinin ise yakalanması için çalışmaların sürdüğü belirtildi.

  • Gaziantep’te arazi kavgası: 2 ölü

    Gaziantep’te arazi kavgası: 2 ölü

    Gaziantep’te arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan silahlı kavgada iki kişi öldü.

    Şahinbey ilçesine bağlı Kırgız Mahallesi’nde arazi anlaşmazlığı yüzünden akrabalar arasında çıkan silahlı kavgada Kazım Gün ile Ergün Kılavuzluoğlu yaralandı.

    Olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri, Gün’ün hayatını kaybettiğini belirledi.

    Ambulansla Kilis Devlet Hastanesine kaldırılan Kılavuzluoğlu, yapılan müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi.

    Mahallede güvenlik önlemi olan jandarma ekipleri, iki şüpheliyi gözaltına aldı.

     

  • Zafer Bayramı’nda ‘Büyük Zafer!”

    Zafer Bayramı’nda ‘Büyük Zafer!”

    Türkiye 19 Yaş Altı Kız Voleybol Milli Takımı, 2020 Genç Kızlar Avrupa Şampiyonası’nın finalinde Sırbistan’ı 3-2 yenerek şampiyon oldu.

    Ay-yıldızlı ekip, Bosna Hersek’in Zenica kentindeki finalde Sırbistan karşısında 2-1 geriye düştüğü mücadeleyi etkili bir performans ortaya koyarak 3-2 kazandı ve şampiyonluğa ulaştı.

    Milliler bu sonuçla Avrupa Şampiyonası tarihinde 2. kez şampiyonluğa uzandı.

     

     

  • Bıyığı sayesinde 74 ülke gezdi

    Bıyığı sayesinde 74 ülke gezdi

    Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde yaşayan Memili Rüştüoğlu (70), bir hevesle bırakıp 42 yıl boyunca uzattığı bıyıkları ile katıldığı bıyık yarışmalarında aralarında dünya şampiyonluğunun da olduğu birçok derece elde etti. 2012’de 1.90 metreyken kestiği bıyığı sayesinde çok para kazandığını belirten Rüştüoğlu, “Bıyık sayesinde 74 ülkeye gittim. Gittiğim ülkelerde insanlar benimle fotoğraf çektirebilmek için sıraya giriyordu, yerine göre 50 dolar, 100 dolar ödüyorlardı” dedi.

    İlkokul mezunu olan Memili Rüştüoğlu, Göksun’un kırsal mahallelerinden Bozhüyük’te dünyaya geldi. 1985’e kadar müteahhitlik yapan Memili Rüştüoğlu, bir hevesle bıyıklarını uzattı ve o heves 70 yıllık yaşantısına damga vurarak onu dünyaca tanınan biri yaptı. Yaptığı 3 evlilikten 6 çocuğu olan, bıyığı sayesinde Asya’dan Avrupa’ya, Uzakdoğu’dan Afrika’ya kadar birçok ülke gezen Rüştüoğlu, bıyıklarını uzatmaya karar vermesi ve sonrasında yaşadıklarını Demirören Haber Ajansı (DHA) muhabirine anlattı.

    ‘BIYIK O ZAMAN DELİKANLILIK AÇISINDAN BIRAKILIYORDU’

    20 yaşındayken müteahhitlik yapmaya başladığını belirten Rüştüoğlu, “Bıyık bırakmaya 1970’te başladım ama ufaktı. Sonra Ankara’da yarışa girdim ve benim bıyıklarım 45 santimetre geldi. Yani normal bıyık bırakıyordum öyle yarış bıyığı değildi. Bıyık o zaman delikanlılık açısından bırakılıyordu, biz de bırakmıştık. Halkın ilgilisinden dolayı uzatmayı düşündüm ve 1988’te Londra’da, Berlin’de ‘Dünya bıyık kralı’ seçildim. Londra’da bıyık 1.72 metreydi. 1989’da Almanya Berlin’de 1.82 metreydi bıyığımın uzunluğu. 1-2 senede 10 santimetre uzardı ve en son 1.90 metreye kadar uzattım ve 1.90 metreyken de kestim. 1970’ten 2012’ye kadar bıyıklıydım, sadece 1 kere kestim 80’lerde ondan sonra 2012’ye kadar hiç kesmedim” dedi.

    ‘BIYIK BENİ GEZDİRDİ’

    Bıyığı sayesinde Türkiye’de ve yurt dışında açılışlara, davetlere ve çeşitli etkinliklere katılmaya başladığını ifade eden Memili Rüştüoğlu, şöyle devam etti:

    “Bıyık sayesinde birçok ülkeyi gezdim, reklamlara açılışlara katılırdım ve bıyığım sayesinde çok para kazandım. Bıyık gezdirdi beni, nereye gittiysem onun sayesinde gittim. Bıyık sayesinde 74 ülkeye gittim. Gittiğim ülkelerde insanlar benimle fotoğraf çektirebilmek için sıraya giriyordu. Günde 800, bin, bin 500 fotoğrafım çekiliyordu. Onların hepsini beleş çektirmem mümkün değildi zaten, mutlaka bir iş yapmam lazım benim gezebilmem için. Benimle fotoğraf çektirebilmek için yerine göre 50 dolar, 100 dolar ödüyorlardı.”

    ‘BIYIĞIMA AYLIK 5 BİN LİRA HARCAR, 50 BİN LİRA KAZANIRDIM’

    Memili Rüştüoğlu, gittiği her ülkede insanların büyük ilgisiyle karşılaştığını ve bıyıklı olduğu 42 yılda birçok hatıra biriktirdiğini söyledi. Bu anılarını da anlatan Rüştüoğlu, “Singapur’a gittim. ‘Uzaydan adam geliyor. Görmek isteyen havaalanına gelsin’ demişler. Havaalanında iğne atsan yere düşmüyordu. Orada reklam, açılış gibi birçok teklif geldi ve o tekliflerle her türlü kazanıyordum. Benim bütün rızkım bıyıktan geldi. Bugünkü para ile aylık kazancım en az 50 bin liraydı. O zaman çok para kazandım bıyık sayesinde. Bıyığıma bugünkü parayla aylık en az 5 bin lira harcıyordum fakat bir saniyede çıkarıyordu o parayı, 5 bin lira bir şey değildi. Benim bıyıklarım otobüslere sığmazdı, yan döner geçerdim. Yolculuk ederken de 2 tane koltuk alırdım yanımdaki rahatsız olmasın diye” dedi.

    ‘ÇOK PARA KAZANIYORDUM AMA ZEVK ALMIYORDUM’

    Bıyık sayesinde dünyaca tanınmaya başladığını, tanınmışlığın yanında da çok para kazandığını ifade eden Rüştüoğlu, bu nedenle 1985’te müteahhitliği bıraktığını belirtti. Bıyığının yanındaki göğsündeki kılları da uzattığını kaydeden dünya bıyık şampiyonu, şunları söyledi:

    “Yaratılış olarak ben kıllıydım zaten lakabıma da ‘Kıllı’ derlerdi. Göğsümdeki kıllar da 90 santimetreydi, kravat gibiydi. Çepeçevre kıllıydım. Singapur’da beni soydular, halk kıllarımı ellemek için birbirlerini eziyordu. Teke gibi kıllıydım ben. Ben bundan çok para kazanıyordum ama isteyerek kazanmadım, mecburi kazandım. Şöyle ki, bundan kazanmak pek hoşuma gitmiyordu. Çok para kazanıyordum ama hoşuma gitmiyordu, zevk almıyordum. Çok ülke geziyordum ve ilgi çoktu. Bazen halk benden ayrılmazdı, bu kadar ilginin nedeni neydi bilmiyorum. Hem seviyorlar, hem okşuyorlar, hem acısını çekiyorum. Yani bu dereceydi. Bir yere gittiğimde anında bin kişi yanımda oluyordu.”

    GEÇEN YIL BACAĞI KESİLDİ

    Zamanın çok çabuk akıp geçtiğini ve artık yaşlandığını belirten Memili Rüştüoğlu, yaşlılıkla birlikte sağlık sorunlarının da ortaya çıktığını söyledi. Doktor ihmali nedeniyle geçen yıl sol bacağının kesildiğini öne süren Rüştüoğlu, “Bıyıkları ihtiyarladığım için kestim, artık bıyıklarıma bakamayacağım için. İhtiyarladım, artık hayat bitti. Her konuda bitti hayat. Hayat sadece bıyıktan ibaret değil ki. Dizlerim ağrıyordu ve Mersin’in Tarsus ilçesinde çok tanınmış olan bir doktora ameliyat oldum. 2 ameliyatım iyi geçti. 3’üncü ameliyattan sonra ayağa kalkamadım. Başka bir doktora gittim o da platin taktı, başka bir doktor da ‘doktor’ hatası dedi. Tekrar ilk ameliyatı yapan doktora gittim ve ‘Evet benim hatam, hatamı düzeltirim’ dedi. 5-6 senede 36 sefer beni ameliyat etti. Bir türlü kötüye gitti, iltihap kaptı ve iltihabı kurutamayınca 2019’da sol bacağım kesildi. Mahkemeye verdim ama daha çağırmadılar beni. Ama dünyayı alsam ne olacak benim hayatımı bitirdi” diye konuştu.

  • Marmaris’te orman yangını!

    Marmaris’te orman yangını!

    Muğla’nın Marmaris ilçesinde orman yangını çıktı!

    Karacasöğüt Mahallesi, Orman Yangın Kulesi mevkisindeki ormanlık alanda henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı.

    İhbar üzerine bölgeye Muğla Orman Bölge Müdürlüğü bünyesindeki hava araçları, çok sayıda arazöz ve orman işçileri ile itfaiye ekipleri sevk edildi.

    Ekipler havadan ve karadan yangına müdahale ediyor.

     

  • İletişim Başkanı’ndan 30 Ağustos açıklaması

    İletişim Başkanı’ndan 30 Ağustos açıklaması

    İletişim Başkanı Fahrettin Altun, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarının devlet ciddiyetine uygun bir şekilde, aylar öncesinden yapılan planlamalara uygun bir şekilde icra edileceğini açıkladı.

    İletişim Başkanı Altun, Twitter’daki hesabından yaptığı açıklamada, “Bir kez daha vurgulamak isteriz ki, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları gündelik ve suni tartışmaların şekillendireceği etkinlikler değildir. Söz konusu kutlamalar devlet ciddiyetine uygun bir şekilde aylar öncesinden yapılan planlamalara uygun bir şekilde icra edilecektir. Birileri bu ülkede yıllarca vesayet odaklarını kışkırtmak için suni rejim krizleri çıkarmaya çalıştı. Söz konusu unsurlar bunu yaparlarken daima resmî bayramları ve sembolleri manipüle ettiler. Bugün yine bu türden beyhude girişimlerle karşı karşıya kaldığımızı görüyoruz. Bugün, devlet milletiyle gerçek manada bütünleşmiş, vesayet odakları tasfiye olmuştur. Cuntalar ortadan kalkmış, terör kaynağında kurutulmaya başlanmış ve demokratik siyaset itibar kazanmıştır. Bütün bunlar sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği sayesinde hayata geçmiştir” ifadelerini kullandı.

  • Uzmanlardan ‘sahte bal’ uyarısı

    Uzmanlardan ‘sahte bal’ uyarısı

    MERSİN’in Erdemli ilçesinde, Erdemli Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Arıcılık Kursu eğitmeni Yıldız Zeynep Mavi, bal hasadının sonlarına yaklaşıldığı bugünlerde vatandaşın bala olan talebinin arttığını söyleyerek, sahte bal satışına karşı uyarılarda bulundu.

    Vitamin ve mineral kaynağı olan balın, bağışıklık sistemi başta olmak üzere vücuda birçok faydası bulunuyor. Kalsiyum sayesinde kemikleri güçlendiren bal, demirle de dolaşım sistemini destekliyor. Doğal enerji kaynağı olarak bilinen bal, birçok sağlık problemini önlemede de önemli rol oynuyor. Hakiki balın vücuda faydaları varken, sahte balın da bir o kadar zararı oluyor.

    ‘GERÇEK BAL ZOR AKAR’

    Erdemli Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Arıcılık Kursu eğitmeni Yıldız Zeynep Mavi, Toros Dağları’nın eteklerindeki 2000 rakımlı Arpa alanı mevkisinde bal hasadına katılarak, gerçek bal ile sahte balın nasıl ayırt edilebileceği konusunda uyarılarda bulundu.

    Balın tüketilirken dikkat edilmesi gereken püf noktalarını anlatan Mavi, “Tüketici gerçek bal ile sahte bal arasındaki farkı bilebilir. Ama hemen hemen her gün kahvaltılarda sofralarımızda bulunan ve insanlarımızın tükettiği balın sahtesini herkes anlayamaz. Öncelikle gerçek bal zor akar, katkı maddesi olan bal ise kolay akar. Gerçek balda kristalleşme olur ama sahte balda katkı maddesi olmasından dolayı kristalleşme olmaz. Cam kavanoz ışığa tutulduğu zaman ışık sola yansıma yaparsa gerçek bal, ışık sağa yansıma yaparsa sahte baldır” dedi.

    ‘GERÇEK BALI ÜRETİCİDEN ALIN’

    En güvenilir balın üreticiden alınan bal olduğunu söyleyen Mavi, “İnsanlar gerçekten kaliteli ve gerçek bal tüketmek istiyorlarsa balı üreticisinden alması en doğrusudur. Merdiven altında üretilen birçok bal, sahte olduğu gibi insan sağlığına da zararları oluyor. Onun için gerçek balın, gerçek bal üreticisinden alınması gerekiyor. Bunun yanı sıra gerçek balın fiyatı biraz pahalı olur. Ucuz bal mutlaka katkı maddeli olan ballardır. Çünkü gerçek bal fiyatları bellidir ve ucuza verilmez. İnsanlarımız bu faydalı gıda maddesi olan bal tüketimini yaparken bu uyarılara dikkat ederlerse gerçek bal tüketmiş olurlar” diye konuştu.

    Erdemli’deki bal üreticileri ise gerçek balın üreticilerden alınması gerektiğini söyleyerek, bu sene rekoltenin düşük olmasına rağmen fiyat ve satışlardan mutlu olduklarını belirtti.

  • Bursa’da kaçak kazı yapanlar yakalandı

    Bursa’da kaçak kazı yapanlar yakalandı

    Bursa’nın Orhaneli ilçesinde, kaçan kazı yapan 2 şüpheli jandarma ekiplerince suçüstü yakalandı.

    Orhaneli Jandarma Komutanlığı ekipleri, bazı kişilerin Kadıköy Mahallesi’nde ormanlık alanda define aramak için kaçak kazı yaptıklarını tespit etti.

    Bunun üzerine bölgeye giden ekipler, A.B. ve S.B’yi gözaltına aldı.

    Adliyeye sevk edilen şüpheliler serbest bırakıldı.

  • İşte Musa Orhan’ın tahliye gerekçesi

    İşte Musa Orhan’ın tahliye gerekçesi

    Batman’da ailesiyle birlikte yaşayan İpek Er, Musa Orhan’dan kendisini evlenme vaadiyle kandırdıktan sonra tecavüz ettiği iddiasıyla şikâyetçi oldu. İpek’in iddialarına göre, Siirt’te buluştuğu Musa Orhan kendisine alkol ve uyuşturucu hap içirip zorla birlikte olmuştu. Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma kapsamında İpek Er’i Adli Tıp Kurumu’na gönderdi. İfadesinde, “İntiharın eşiğine geldim. Ailemin yüzüne bakamıyorum” diye ifade veren genç kız, bu olayın ardından 16 Temmuz’da intihara teşebbüs etti. Hastanede tedaviye alınan İpek, 18 Ağustos’ta hayatını kaybetti. Geride bıraktığı mektubunda, sosyal medyadan tanıştıkları Musa Orhan’la yaşadıklarını gün gün anlatmıştı. Adli Tıp Kurumu raporu İpek’in ölümünün ardından hazırlandı. Rapora göre İpek tecavüze uğramıştı.

    ‘İNTİHARIN EŞİĞİNE GELDİM, AİLEMİN YÜZÜNE BAKAMIYORUM’

    Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamenin detayları ortaya çıktı. İddianamede İpek Er’in, alınan beyanında Musa Orhan ile sosyal medya aracılığıyla tanıştığını ancak Orhan tarafından zorla alkol ve hap içirilerek, cinsel saldırıya maruz kaldığını ifade ettiği yer aldı. İpek Er, iddianameye giren ifadesinde şunları kaydetti:

    “Musa Orhan ile sosyal medyada tanıştım. Sevgili olduk, sürekli benimle evleneceğini, beni sevdiğini söylemekteydi. ‘Benimle kaçar mısın?’ diyordu. Ben de beni ailemden istemesini söyledim. 20 Haziran’da köyüme geldi. Kaçamayacağımı söyledim. Beni dinlemedi.

    Ben de ikna olması için valizimi kendisine teslim ettim. O sırada ailem bizi fark etti. Hemen geri döndüm. Ancak valizim onda kaldı. Üç gün geçtikten sonra abim, kendisine ait olan valizi istedi. Ben de her şeyin açığa çıkacağını düşündüğümden akşam Siirt’e geldim. Siirt’te kalacak yerim olmadığı için Kurtalan ilçesine geçtim. Param kalmadığı için cep telefonumu satarak, öğretmenevinde kaldım. Ardından Kurtalan ilçesinde hat aldım ve Musa’ya mesaj atarak durumu anlattım. Kendisine kalacak yerimin olmadığını söyledim. Görevden gelene kadar idare etmemi istedi. Siirt’e gelerek üç gün otelde kaldım. Ardından beni aldı, arkadaşının evine götürdü. Bir gece orada kaldım. Yalnızdık. İlişkiye girmek istedi. Evlenmeden olamayacağını söyledim. Ertesi akşam geç saatlerde geldi. Alkol aldığını söyledi, içmem konusunda çok ısrar etti. Bana ‘Benimle ol, yarın nikâh kıyalım’ dedi. Ben de alkolün etkisiyle gücümü yitirmiştim, ilişki yaşadık. Hatırladığım kadarıyla bana bir hap da içirdi. Sabah işe gitmek üzere ayrıldı.”

    İfadenin devamında genç kızın şu anlatımları yer aldı:

    “Öğle vakti panik bir şekilde gelerek, beni kendi ikametine götürdü. Beni İzmir’e kuzenine göndereceğini söyledi. Otobüsle İzmir’e gittim. İndiğimde Musa’yı aradım. Ancak bir türlü ulaşamadım. Siirt’e ailemin yanına döndüm. O tarihten bu yana ne aradı ne sordu. Benimle evlenme vaadiyle kandırarak, alkol ve hap vererek zorla birçok kez ilişkiye girdi. Zorla ırzıma geçen, beni evlenme vaadi ile kandıran, tecavüz eden Musa Orhan’dan davacı ve şikayetçiyim. İntiharın eşiğine geldim. Ailemin yüzüne bakamıyorum.”

    ADLİ TIP RAPORU İDDİALARI DOĞRULADI

    Cinsel saldırıyla ilgili Adli Tıp Kurumu’ndan istenilen raporun İpek Er’in iddialarını doğruladığı kaydedilen iddianamede, “Şüphelinin, genç kıza yönelik, ‘Rıza dışında cinsel birlikteliğe zorlaması ve cinsel birlikteliğin gerçekleşmesi eyleminin, nitelikli cinsel saldırı suçuna sübut verdiği’ belirlenmiştir” denildi.

    SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ

    İpek Er’in cinsel saldırı suçlamasını kabul etmeyen Musa Orhan ise ifadesinde şunları söyledi:

    “İpek ile sosyal medyadan tanıştık. Ne zorla ne de rızası ile cinsel ilişkiye girmedim. ‘Benimle kaçar mısın?’ demedim. İddia ettiği gibi haziran ayında köyüne gitmedim. 8-9 aydır tanışıyoruz. Ama sevgili değiliz. İpek beni arayarak, Siirt’te olduğunu söyledi. Telefonunu sattığını, parasının bittiğini, kendisine yardımcı olmamı istedi. Hatta benim evimde kalıp kalamayacağını sordu. Ben ‘Seni kaçıracağım, seninle evleneceğim’ şeklinde bir şey söylemedim. Evimde kaldığı akşam yatağımda oturmuştu. Aramızda sadece sevişme oldu, daha ilerisi olmadı. Ben kesinlikle akşamdan sonraki gün onunla ilişkiye girmedim. Sabaha İzmir’e gideceğini söyledi. 450 lira verdim. Kendisine bilet aldığımda isminin İpek olduğunu öğrendim. Bana adının Bahar olduğunu söylemişti. İzmir’e gittiğinde beni aradı, ‘Beni başından savmak için İzmir’e gönderdin’ dedi. Suçlamaları kabul etmiyorum.”

    ADLİ KONTROLLE SERBEST

    İpek’in intihara teşebbüs etmesinden bir gün sonra gözaltına alınan Musa Orhan’a tutuklama istendi ancak adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Jandarma Genel Komutanlığı Musa Orhan’ı açığa aldı. İpek’in ifadeleri üzerine soruşturma başlatan Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı, nitelikli cinsel saldırı iddiasıyla Musa Orhan hakkında iddianame hazırladı. İddianameyi kabul eden Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Musa Orhan hakkında yakalama kararı çıkarttı. Teslim olan Musa Orhan19 Ağustos’ta tutuklandı.

    ‘KAÇMA ŞÜPHESİ YOK’

    Musa Orhan’ın avukatı Mehmet Erkan Akkuş tutuklama kararına itiraz etti. Akkuş itiraz dilekçesinde, müvekkilinin kaçma şüphesi bulunmadığı ve sabit ikametgâh sahibi olduğunu öne sürdü. İtirazı Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesi değerlendirdi. Mahkeme, avukat Akkuş’un itiraz dilekçesinde belirtilen hususları yerinde görerek Musa Orhan’ın tahliyesine karar verdi. Karar kısa süre içinde Orhan’ın tutuklu bulunduğu cezaevine ulaştı. Cezaevi idaresi kararla birlikte Musa Orhan’ı serbest bıraktı.

    BAŞSAVCILIK İTİRAZ ETTİ

    Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı ile Siirt Barosu, Musa Orhan’ın tahliye kararına itiraz etti. Siirt 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılan itirazda, Musa Orhan’ın yeniden tutuklanması talep edildi. Siirt Barosu yaptığı açıklamada, “Kızımız ve ailesinin yaşadığı mağduriyetle ilgili hukuki sürecin başından beri müdahil olan baromuzun, bundan sonraki süreçlerde de ailenin yanında olarak dava dosyasının takipçisi olacağının kamuoyunca bilinmesini isteriz” denildi.

    MAHKEME REDDETTİ

    Siirt 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi ise, savcılığın intihar eden İpek Er’e cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Musa Orhan’ın tahliye kararına itirazını reddetti.

    BABA: DİYECEK ŞEY BULAMIYORUM

    İpek Er’in babası Fuat Er, tahliye kararıyla ilgili şunları söyledi: “Diyecek bir şey bulamıyorum. Bu kadar delil ortadayken, tecavüz olayı ortadayken, intihar etmeden önce mektup ortadayken, her şey yerinde dururken bu katil serbest bırakıldı. Millet tepki verince tutuklanıyor, millet sakinleşince serbest bırakılıyor. Sanki basit bir şeymiş gibi… Bir namus meselesi var. Bir intihar meselesi var. Bir acıyı arkasında bırakan bir mektup var. Benim soru işaretim budur. Niye bu katil, bu cani ikide bir bırakılıyor? Ben bundan bir şey anlamadım. Benim de kafam karıştı. İnsan bir kere ölür. Bu kızın ailesi her gün ölüyor. Bugün serbest bırakıldıktan sonra aile yine perişan durumda. Yine ağlamaktan başka bir çaresi kalmadı.”

     

  • Musa Orhan’ın tahliyesine ret

    Musa Orhan’ın tahliyesine ret

    Batman’da 18 yaşındaki İ.E.’nin, cinsel saldırıya uğradıktan sonra hayatına son vermesiyle ilgili Uzman Çavuş Musa Orhan tutuklanmıştı. Orhan, yapılan itiraz sonucu tahliye edilmişti.

    Başsavcılık tahliye kararına itiraz etti. İtiraz kararın kesinleşmiş olması sebebiyle reddedildi.

    Siirt 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi itirazda belirtilen hususları yerinde görerek Orhan’ın tahliyesine karar vermişti.

    Kararın ardından Musa Orhan tutuklu bulunduğu cezaevinden serbest bırakıldı.

    GEÇEN HAFTA TUTUKLANMIŞTI

    Uzman Çavuş Musa Orhan, 18 yaşındaki İ.E’ye cinsel saldırı suçundan geçen hafta tutuklanmıştı.

    İ.E, olayı anlatan bir mektup bırakarak yaşamına son vermişti.