Etiket: turkovac

  • Bursa’da gönüllülere Turkovac aşılaması başladı

    Bursa’da gönüllülere Turkovac aşılaması başladı

    Sağlık Bakanlığı tarafından pilot illerden biri olarak seçilen Bursa’da yerli aşı Turkovac aşılaması başladı.

    Bursa Şehir Hastanesinde yerli aşı Turkovac aşısı gönüllülere vuruluyor. Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, vatandaşları yeni tip koronavirüs pandemisinden korunmak için Turkovac gönüllüsü olmaya davet etti. Dr. Yavuzyılmaz Bursa İl Sağlık Müdürlüğü sosyal medya hesabından yaptığı çağrıda şu ifadeleri kullandı:

    “Değerli Bursalılar; ilk yerli aşımız Turkovac için gönüllü olmak isteyen vatandaşlarımızı e-nabız üzerinden randevu alarak Bursa Şehir Hastanemize bekliyoruz. 18-59 yaş aralığındaysanız, şu ana kadar Covid-19 hastalığını geçirmediyseniz, 2 doz Sinovac aşınızı yaptırdıysanız ve 2. Doz aşınızın üzerinden en az 3 ay en fazla 9 ay geçtiyse; siz de Turkovac gönüllüsü olabilirsiniz”.

  • Yerli aşının etkinliği BioNTech olanlarda araştırılacak

    Yerli aşının etkinliği BioNTech olanlarda araştırılacak

    TURKOVAC Koordinatör Araştırmacısı Doç. Dr. Bedia Mert Dinç, yerli Covid-19 aşısının iki doz Sinovac aşısı yaptıranlara hatırlatma dozu olarak uygulandığı Faz 3 çalışmasında aşılanan gönüllü sayısının 600’e ulaştığını söyledi. Dinç, “Önümüzdeki günlerde bakanlığımızın onayı ile izinler çıktıktan sonra 2 doz BioNTech aşısı olmuş gönüllülerde de Turkovac etkinliğini araştıracağımız bir çalışma başlatacağız” dedi.

    Yerli Covid-19 aşısı TURKOVAC’ın hatırlatma dozu olarak etkinliğini test etmek amacıyla 28 ilde 41 merkezde yapılan Faz 3 klinik çalışması devam ediyor. Ankara Şehir Hastanesi Tıbbi Mikrobiyoloji Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu, TURKOVAC Koordinatör Araştırmacısı Doç. Dr. Dinç, 2 doz Sinovac aşısı olmuş, 18-60 yaş arası kadın ve erkek gönüllülerin çalışma kapsamında olduğunu söyledi. Gönüllünün Covid-19 enfeksiyonu geçirmemiş olması gerektiğini hatırlatan Doç. Dr. Dinç, “Kontrol altında olabilir, ama kontrol altında olmayan kronik hastalığı olan gönüllüleri çalışmaya dahil edemiyoruz. Kullandığı ilaçları sorguluyoruz. Sigara öyküsünü sorguluyoruz. Ve 2’nci doz Sinovac aşısından sonra en az 3 ay en fazla 9 ay geçmiş olması gerekiyor. Aşı uygulamasından sonra tarama için kanlarını alıyoruz. Ve bize 4 kez daha gelmeleri gerekiyor. Bu vizitlerde de aşının antikor cevabı açısından etkinliğini ölçüyoruz” dedi.

    ‘GÖNÜLLÜ SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR’

    Doç. Dr. Dinç, gönüllü sayısının 600’e ulaştığını belirterek, “Her geçen gün artıyor. Bu bizim için çok kıymetli. Gönüllülerimizin bu çalışmaya katkısı çok kıymetli; özellikle bunu vurgulamak istiyorum. Ayrıca bu çalışma sadece Ankara’da veya sadece Ankara Şehir Hastanesi’nde yürüyen bir çalışma değil. Türkiye’de 28 ilde 41 merkezde yürüyen çok merkezli bir çalışma. Onların katkısı bu açıdan çok önemli. Biz ne kadar çalışırsak çalışalım; gönüllü olmadığı sürece, yeterli sayıyı sağlayamadığımız sürece, çalışmayı ilerletmemiz mümkün değil” diye konuştu.

    ‘HATIRLATMA DOZU OLARAK ETKİNLİĞİNİ ÖLÇECEĞİZ’

    Doç. Dr. Dinç, bu çalışmanın diğer çalışmalardan farkının açık etiketli oluşu olduğuna dikkat çekerek, “Yani gönüllü kendisine hangi aşı yapılacağını biliyor. Onun tercihine sunuyoruz; ‘Sinovac mı olmak istersiniz TURKOVAC mı olmak istersiniz’ diye. Burada amaç Sinovac ile TURKOVAC’ın etkinliğini karşılaştırmak ve çok hızlı bir şekilde TURKOVAC aşımız için acil kullanım onayı almak. TURKOVAC bizim yerli ve milli aşımız. Yan etki açısından daha önceki çalışmalarda test edildi. Ve güvenli olduğu gösterildi. Bundan sonra aşının etkinliğine bakacağız. Etkinlik de diğer aşılarla karşılaştırılarak yapılıyor. Bu çalışmalar hem naif gönüllülerde; yani hiç aşılanmamış bireylerde TURKOVAC etkinliğine bakıldı ki bununla ilgili veriler de çok yakında yayınlanacak. Bir de hatırlatma dozu olarak etkinliğini ölçeceğiz ki aşımız bir an önce acil kullanım onayı alsın ve ülkemizde kullanımına başlansın. Dışa bağımlılığı azaltmak ve kendi aşımızla yola devam etmek istiyoruz” dedi.

    BİONTECH OLANLARA DA TURKOVAC

    Doç. Dr. Dinç, TURKOVAC için çok farklı çalışmalar yürütüldüğünü ifade ederek, ” TURKOVAC aşısının hem naif kişilerde etkinliğini hem de hatırlatma dozu olarak etkinliğini ölçüyoruz. Bununla ilgili farklı çalışmalar da tasarlanıyor. Bakanlığımızın bu konuda farklı yaklaşımları da var. Çünkü şöyle ki Türkiye’de tüm popülasyon Sinovac ile aşılanmadı. BioNTech ile aşılanan da çok ciddi bir kesim var. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde bakanlığımızın onayı ile izinler çıktıktan sonra 2 doz BioNTech aşısını olmuş gönüllülerde de TURKOVAC etkinliğini araştıracağımız bir çalışma başlatacağız” ifadelerini kullandı.

  • Turkovac gönüllüleri 6 ay takip edilecek

    Turkovac gönüllüleri 6 ay takip edilecek

    Turkovac’ın Faz-3 çalışması kapsamında gönüllülere uygulanmasıyla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Tuna Demirdal, “Aşı olan gönüllülerin 6 ay boyunca antikor düzeyi kontrol edilecek. Koruyucu antikorlarına düzenli aralıklarla bakılması gönüllümüzün lehinedir” dedi.

    İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Turkovac Faz-3 Çalışması Araştırmacısı, Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği Sorumlusu Prof. Dr. Tuna Demirdal, Faz-3 çalışması kapsamında seri üretime geçilmeden önce 3 bin gönüllü üzerinde ‘hatırlatma dozu’ olarak uygulanan, yerli ve inaktif aşı Turkovachakkında bilgi verdi. Aşı olan gönüllülerin 6 ay boyunca takip edileceğini kaydeden Prof. Dr. Demirdal, bu takip sürecinde gönüllülerin antikor düzeyinin belirli aralıklarla ölçüleceğini dile getirdi. Takip sürecini anlatan Demirdal, “Gönüllü olması için gereken kriterlere uyan kişilerin önce fizik muayenesi yapılıyor. Daha sonra gönüllü onay formu imzalanıyor. Gebelik testi yapılıyor. Aşının yapıldığı ilk gün ‘sıfırıncı gün’ olarak adlandırdığımız günde antikor düzeyini ölçüyoruz. Daha sonra belli periyotlarda 4 kez daha antikor düzeyi kontrol ediliyor. Bu durum gönüllümüzün de lehine bir durum. Koruyucu antikorlarına düzenli aralıklarla baktırmış olacak” diye konuştu.

    ‘BAZI KISITLAMALAR VAR’

    Yerli aşının Faz aşamalarını anlatan Prof. Dr. Demirdal, “Hem ilaçların hem de aşıların raflarda yerini alıncaya kadar belli bir sürenin geçmesi ve güvenlik ile etkinliğinin hesaplanması gerekiyor. Faz-0 klinik öncesi çalışmalar, Faz-1 güvenilirlik çalışmaları, Faz-2 doz aralığının tespit edilmesini ifade ediyor. Faz-3 ise güvenlik ve etkinlik çalışmalarının yapıldığı aşamadır. Faz-3 çalışmasında gönüllülerimizle ilgili bazı kısıtlamalarımız var. 18-59 yaş arası, 2 doz Sinovac aşısını 3-9 ay arasında olmuş kişileri gönüllü olarak kabul ediyoruz. Kontrol altına alınmış bir kronik hastalığının bulunmaması gerekiyor. Covid-19 hastalığını daha önce geçirmemiş olması gerekiyor. Gönüllü kadının ise gebe olmaması gerekiyor. Başka aşılar araya girmişse o gönüllümüzü kabul edemiyoruz” dedi.

    ‘TURKOVAC KORUYUCULUĞU ARTIRACAK’

    Turkovac aşısının ‘hatırlatma dozu’ olarak yapılacağını dile getiren Demirdal, “Sağlık Bakanlığı Türkiye’de çok uzun süredir bu aşılamaları başlattı. Çok iyi bir noktaya da geldik. 2 doz aşılama yapıldıktan sonra koruyuculuğun azaldığını biliyoruz. 3’üncü hatırlatma dozu olarak uygulanacak Turkovac, antikor düzeyini belli bir noktaya ulaştıracak ve koruyuculuğu artıracaktır” diye konuştu.

    Yerli aşının önemine dikkat çeken Prof. Dr. Demirdal, “Tüm dünyada aşılama sıkıntıları oldu. Dünya Sağlık Örgütü, aşının ulaşımı konusunda tam bir adaletin sağlanamadığını sık sık vurguladı. Aşı yapılan ülkeler hep zengin ülkeler oldu. Türkiye de aşılama konusunda önemli bir aşama katetti. Aşı olmak isteyip de olamayan hiçbir vatandaşımız olmadı. Bu anlamda şanslıyız ancak birçok Afrika ülkesi istenilen düzeye ulaşamadı. Buradan şöyle bir sonuç çıkıyor; her ülkede aşılama yapıldığında hastalığın kontrol altına alınması sağlanmış olacak. Hastalık her tarafta bitmeden son bulmuyor. Bu nedenle kendi aşımızın olması çok güzel” dedi.

  • Yeni gelişme: Turkovac’ın güvenli olduğu saptandı

    Yeni gelişme: Turkovac’ın güvenli olduğu saptandı

    Ankara Şehir Hastanesi Genel Hastane Başhekimi Doç. Dr. İhsan Ateş, “Turkovac aşımızın, Coronavac ile yaptığımız Faz-2 çalışmasında hem güvenli olduğu saptandı hem de etkinlik noktasında olumlu verilerimiz var” dedi.

    Başhekim Doç. Dr. İhsan Ateş, Turkovac aşısıyla ilgili çalışmalar hakkında bilgi verdi. Ateş, daha önce iki doz Sinovac aşısı yaptırmış ve üzerinden 90 gün geçmiş, Covid-19 geçirmemiş kişilere hatırlatma dozu olarak 3’üncü doz Turkovac yapılması için çalışmalara başlandığını belirterek;

    “Gönüllümüz, gönüllülük kriterlerini taşıdığı takdirde bu aşıyı kendi seçiyor. İsteyen gönüllümüze Coronavac, isteyen gönüllümüze de Turkovac yapıyoruz. Çalışma yaklaşık 7 bin 400 kişilik bir çalışma. İki kollu, 3 bin 700 Turkovac, 3 bin 700 Coronavac gönüllüsü dahil edeceğiz. Dün itibariyle gönüllülerimizi almaya başladık. Çok fazla gönüllü başvurusu var. Şu anda gönüllüleri kriterlere göre seçmeye başladık. An itibariyle 100’ün üzerinde gönüllünün kriterlere uygun olduğunu saptadık ve şu anda aşılamaya başlamış bulunmaktayız. Faz-3 A çalışmamıza 41 merkezde başladık. Büyükşehirlerimiz Ankara, İstanbul, Adana, Gaziantep, Bursa dahil olmak üzere 41 merkezde Faz-3 A çalışmalarımızı yürüteceğiz” dedi.

    ‘8 BİN KİŞİ GÖNÜLLÜ OLMAK İÇİN RANDEVU ALDI’

    Doç. Dr. Ateş, Turkovac aşısının yaygın olarak kullanılabilmesi için 3 bin gönüllüde güvenlik ve etkinlik verileri elde edildiği takdirde acil kullanım onayı ve sonrasında rutin kullanımın alınabileceğini söyledi. Ateş, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın sosyal medya paylaşımı sonrasında çok sayıda gönüllünün 3’üncü doz Turkovac aşısı için randevu aldığını ifade ederek, “3 bin gönüllüye kısa sürede ulaşabiliriz gibi görüyoruz. Şu anda gönüllülerimiz Türkiye geneli bu çalışmaya dahil olmak için e-Nabız ve ALO 184 üzerinden randevu alabiliyorlar. Sosya medya mecralarıyla aşının kısa süre içinde gönüllü sayısına ulaşacağımızı düşünüyoruz. Dün bakan beyin tweeti sonrasında 7-8 bin gönüllü oldu. Uygunluk açısından değerlendiriyoruz. Bizim bu gönüllü sayısına daha kısa zamanda ulaşacağımızı tahmin ediyoruz. Şu anda Coronavac üzerine Turkovac hatırlatma doz çalışmasını yapıyoruz. Önümüzdeki hafta Biontech üzerinde Turkovac’ın hatırlatma dozuna etkin ve güvenliğini inceleyeceğimiz çalışma başlayacak” diye konuştu.

    ‘TURKOVAC AŞIMIZIN GÜVENLİ OLDUĞU SAPTANDI’

    Doç.Dr. Ateş, ayrıca Faz-2 B Coronavac Turkovac hatırlatma dozu çalışmasını tamamladıklarını kaydederek, “111 Turkovac ve 111 Coronavac gönüllüsü üzerinde bir çalışmayı tamamladık. Dün itibariyle birinci aydaki etkinlik verilerimizi son gönüllümüzün de antikor seviyesine bakarak etkinlik verilerimize ulaştık. Bu Faz-2 B çalışmamızın hem güvenlik verilerinin hem de etkinlik verilerinin olumlu olması üzerine Faz-3 A çalışmamıza başladık. Buradan şöyle bir müjde verebiliriz. Turkovac aşımızın Coronavac ile yaptığımız Faz-2 çalışmasında hem güvenli olduğu saptandı hem de etkinlik noktasında olumlu verilerimiz var. Karşılaştırma aşısı olduğu için Delta’ya Alfa’ya ve orijinal Vuhan virüsüne karşı antikor titrelerini inceledik. Bazı parametrelerde çok daha iyi sonuçlar elde ettik, bazı parametrelerde de benzer yanıtlar elde ettik” ifadelerini kullandı.

  • Yerli koronavirüs aşısı TURKOVAC için geri sayım

    Yerli koronavirüs aşısı TURKOVAC için geri sayım

    Erciyes Üniversitesi ve Sağlık Bakanlığı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) iş birliğiyle geliştirilen yerli aşı “TURKOVAC”ın gönüllülerle yürütülen Faz 3 aşamasına ilişkin ara sonuçların kısa süre içinde açıklanması planlanıyor.

    Koronavirüsle mücadele kapsamında ilk çalışmaları Kasım 2020’de başlatılan yerli inaktif aşı TURKOVAC’ın kullanımı için geri sayım başladı.

    Erciyes Üniversitesi ve TÜSEB iş birliğiyle geliştirilen aşının yurt içi ve yurt dışında binlerce gönüllünün katılımıyla yürütülen Faz 3 aşamasına ilişkin ara sonuçların çok yakın bir zamanda açıklanması hedefleniyor.

    SONUÇLARIN ARDINDAN ACİL KULLANIM ONAYI BAŞVURUSU

    Ara sonuçların açıklanmasının hemen ardından TURKOVAC için Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumuna acil kullanım onayı başvurusunda bulunulacak.

    Bu sürecin de olumlu sonuçlanması durumunda aşının seri üretimine geçilecek. Sağlık Bakanlığı, TURKOVAC’ın seri üretiminin Türkiye’de iki tesiste yürütülmesini planlıyor. Aşının en geç yıl sonunda kullanıma sunulması hedefleniyor.

    Öte yandan yine gönüllülerin katılımıyla TURKOVAC ve CoronoVac aşılarının 3. doz (rapel) etkinliklerinin kıyaslandığı klinik çalışmanın sonuçlarının da Faz 3 ile eş zamanlı bir dönemde açıklanması öngörülüyor.

    ÇALIŞMALAR 11 AYDIR SÜRÜYOR

    Türkiye, iki yıla yaklaşan Kovid-19 salgınıyla mücadelede salgının yıkıcı etkilerini ortadan kaldırılabilmek için alınan pek çok tedbirin yanında hızla yerli aşı üretim çalışmalarını da başlattı.

    Türkiye Koordinatörlüğünü Hacettepe Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Öğretim Üyesi, Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal’ın yürüttüğü yerli aşı, Prof. Dr. Aykut Özdarendeli’nin başında olduğu Erciyes Üniversitesi bünyesindeki Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi ile İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde görevli ekip tarafından geliştirildi. Yerli aşının ilk aşaması olan Faz 1 çalışmaları, 5 Kasım 2020’de devreye alındı.

    44 gönüllü üzerinde uygulanan Faz 1 aşamasının ardından ilk dozu 10 Şubat’ta uygulanan Faz 2 çalışmaları ise 250 gönüllüyle yürütüldü ve her iki aşamada da aşıyla ilgili olumsuz yan etki gözlenmedi.

    Yerli aşının etkinliğinin daha geniş bir kitle üzerinde değerlendirilmesini içeren Faz 3 çalışmaları ise 22 Haziran itibarıyla başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, aşının üçüncü fazının ilk doz uygulama programı için Ankara Şehir Hastanesi’nde düzenlenen etkinlikte, yerli aşının adının “TURKOVAC” olduğunu açıkladı.

    Kovid-19’a karşı aşılama programının yoğun şekilde devam ettiği Türkiye’de yerli aşı TURKOVAC’ın da kullanıma sunulmasıyla yeni bir döneme geçilecek, kendi aşısını üreten Türkiye, salgınla mücadelede elini daha da güçlendirecek.

  • Turkovac mesajı: Seri üretime geçireceğiz

    Turkovac mesajı: Seri üretime geçireceğiz

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli aşı çalışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan en kısa zamanda seri üretime geçileceğini duyurdu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’deki Küresel Koronavirüs Zirvesi’ne video mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TURKOVAC ve diğer milli aşı adaylarımızı en kısa zamanda seri üretime geçirerek tüm insanlığın kullanımına sunmayı taahhüt ediyoruz” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:

    Dezavantajlı kitlelerin aşı, tanı, tedavi ve kişisel koruma araçlarına erişiminin desteklenmesi hem evrensel sağlık hakkıdır hem ahlaki açıdan zaruridir.

    Malzemelerin temininde yardımcı olduğu gibi bu hedeflere ulaşma gayretlerine de imkanlar ölçüsünde gereken katkıyı sağlayacaktır.

    Kırılgan ve dezavantajlı kitlelerin aşı, tanı, tedavi ve kişisel koruma araçlarına erişiminin desteklenmesi hem evrensel sağlık hakkıdır hem ahlaki açıdan zaruridir.

    Ülkeler arasındaki gelir farklılıkları aşıya ve sağlık hakkına erişimde engel teşkil etmemelidir.

    Bu konuda uluslararası işbirliği ve dayanışmanın azami derecede sağlanması hayati öneme haizdir. Adil, bilimsel ve insani yaklaşım bunu gerektirmektedir. Bu anlayışla 159 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa tıbbi ekipman ve salgınla mücadelede ihtiyaç duyulan diğer kritik malzemeyi ulaştırdık.

    Başka ülkelerden tedarik ettiğimiz aşıların bir kısmını talep eden ülkelerle paylaştık. Yaygın ulusal aşılama programımızla 18 yaş üstü nüfusumuzda ikinci doz aşılanma oranında yüzde 70 hedefine çok yaklaştık.

    Ayrıca TURKOVAC ve diğer milli aşı adaylarımızı en kısa zamanda seri üretime geçirerek tüm insanlığın kullanımına sunmayı taahhüt ediyoruz.

    Ayrıntılar geliyor…

  • Bin 100 gönüllüye uygulandı: Yerli aşıda sevindiren haber

    Bin 100 gönüllüye uygulandı: Yerli aşıda sevindiren haber

    Kayseri Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ayşin Kılınç Toker, yerli aşı TURKOVAC’ın Türkiye genelinde bin 100 gönüllüye uygulandığını ve takip edilen gönüllülerde bir yan etki dönüşünün olmadığını söyledi.

    Kayseri Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ayşin Kılınç Toker, faz-3 çalışmaları devam eden yerli aşı TURKOVAC ile ilgili konuştu. Aşının şimdiye kadar bin 100 kişiye uygulandığını dile getiren Toker, bir yan etkinin de görülmediğini söyledi.

    Toker, “TURKOVAC için faz-3 çalışmamız Kayseri Şehir Hastanesinde devam ediyor. Şu an için 72 gönüllümüze TURKOVAC aşısını faz-3 kapsamında uyguladık. Türkiye genelinde İstanbul, Ankara ve Kayseri’de çalışmalar devam ediyor. 5 merkez şeklinde devam ediyoruz. Burada Erciyes Üniversitesinde de faz-3 gönüllüleri alınmaya devam ediyor. Şu an için Türkiye genelinde yaklaşık bin 100 gönüllüye TURKOVAC aşılaması kapsamında aşı yapıldı. Bunların takipleri yapılıyor, 2. dozlarını yapılmaya başlayan Ankara ve İstanbul’daki gönüllüler de mevcut. Herhangi bir yan etki dönüşü olmadı. Lokal aşı yerindeki ağrı dışında ciddi, hayati tehlike oluşturabilecek ya da tıbbi bir tedavi ihtiyacı gerektirecek bir yan etki ile karşılaşmadık. Şu an için gönüllü alımına e-nabız üzerinden devam ediyoruz. Özellikle 3 şehirde olduğu için belirtmek istiyorum. TURKOVAC çalışmasına katılmak isteyen gönüllülerimiz devam eden süreçteki takiplerinde tekrar gelebilmek şartı ile farklı illerden merkezimize başvuru yapabilirler, kabul ediyoruz şu an için. Bu şekilde başvurularını yapabilirler” şeklinde konuştu.

    “Yoğun bakımda takip ettiğimiz vaka sayısı çok fazla”

    Kayseri’deki vaka artışına da değinen Toker, “Vaka artışı şu an için Türkiye’de en belirgin şekilde Kayseri’de ve bizim zaten Kayseri Şehir Hastanesinde yatarak tedavi altına aldığımız, yoğun bakımda takip ettiğimiz vaka sayımız çok fazla. Kayseri’de özellikle akciğer tutulumu ile zatürre tablosu seyreden hastamız çok fazla. Bu noktada iklimin soğuması, kapalı alanlarda daha fazla vakit geçirilmesi nedeni ile vaka sayılarını göz önünde bulundurmadan rehavete kapılmış bir şekilde maske, mesafe ve temizlik kurallarına uyulmaması nedeni ile vaka sayımız çok yüksek. Özellikle bu dönemde okulların açılması ve iş hayatının aktif bir şekilde devam etmesinden dolayı maske, mesafe ve temizlik kuralları, kapalı alanların sık sık havalandırılması ve mutlaka aşı takvimine uygun bir şekilde aşılarımızı olmamız gerekiyor. Çünkü bu kışı ekonomik ve psikolojik açıdan güzel bir şekilde atlatmaya tüm Türkiye’nin ihtiyacı var” diye konuştu.

  • Yerli aşıda Faz-3 çalışması: Hiç yan etki görülmedi

    Yerli aşıda Faz-3 çalışması: Hiç yan etki görülmedi

    Kayseri Şehir Hastanesi’nde yerli koronavirüs aşısı TURKOVAC’ın uygulandığı 36 kişide herhangi bir yan etki görülmedi. Faz-3 çalışmasının devam ettiği 5 merkezden biri olan Kayseri Şehir Hastanesi’nde gönüllüler aşılanmaya devam ediyor.

    Şimdiye kadar 36 kişinin aşılandığını Kayseri Şehir Hastanesi’nde 650 kişi ise gönüllü olmak için başvuruda bulundu. Aşının uygulandığı 36 kişide herhangi bir yan etki görülmezken, Kayseri Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ayşin Kılınç Toker, sürecin güzel bir şekilde devam ettiğini dile getirdi.

    Toker, “TURKOVAC aşılamasına faz-3 çalışması şeklinde devam ediyoruz. Türkiye’de birçok merkezde de eş zamanlı olarak başladı. Şu ana kadar 650 başvurumuz mevcut. E-nabız üzerinden aşı randevusu alır gibi başvuru yapılabiliyor. Biz bu kişilere tek tek dönüş yapıyoruz.

    Kişilerin bu süreçte Covid geçirip geçirmediği ya da başka bir aşıyla normal aşı takviminde aşılanıp aşılanmadığı sorgulanıyor. Akabinde herhangi bir kronik hastalığı olup olmadığı, aşı için bir engeli olup olmadığı planlanıp, randevu vererek hastanemize çağırıyoruz.

    Şu ana kadar 36 gönüllümüzü TURKOVAC aşısı ile aşıladık ve herhangi bir yan etki görmedik. Süreç gayet güzel bir şekilde devam etti ve gönüllülerimiz gelmeye devam ediyor” diye konuştu.

    “VATANDAŞLARIMIZI AŞI GÖNÜLLÜSÜ OLMAYA DAVET EDİYORUM”

    Ayşin Kılınç Toker, “Pandemi uzun bir süredir devam ediyor ve edecek gibi de görünüyor. Bu nedenle aşılar devam eden ve tekrarlayan dozlarda gerekecek. Bu da ülke ekonomileri için önemli bir sıkıntı. Yabancı menşeili aşıların temini Sağlık Bakanlığı tarafından ücretsiz bir şekilde yapılıyor ama eğer ülkemizde üretilen aşımızı aktif bir şekilde güven içerisinde kullanılabilir hale getirirsek bu ülke ekonomisi için güzel bir katkı oluşturacak.

    Ayrıca, kendi ürettiğimiz aşının tüm dünya çapında geçerlilik alabilmesi, faz-3 ve faz-4 aşamalarının güzel bir şekilde tamamlanabilmesi için bilime katkı amaçlı vatandaşlarımızı aşı gönüllüsü olmaya davet ediyorum” diye konuştu.

    TURKOVAC gönüllüsü 45 yaşındaki Erhan Çetin de, “1.5-2 senedir TURKOVAC aşısının gelmesini bekledim. Kendimi risklerden korudum. Sosyal mesafe, temizlik ve maske kurallarına dikkat ettim. Şimdiye kadar hastalanmamış herkesi TURKOVAC aşısı için gönüllü olmaya davet ediyorum” dedi.

  • Yerli aşı mı Çin aşısı mı? 168 gün sonra belli olacak

    Yerli aşı mı Çin aşısı mı? 168 gün sonra belli olacak

    Yerli Kovid-19 aşısı “Turkovac” için geçtiğimiz ay başlatılan Faz 3 çalışmasının ardından, bir yandan da Ankara ve İstanbul’da toplam 4 merkezde “üçüncü dozda Sinovac -Turkovac karşılaştırması” için Faz 2 araştırmalarına başlandı. İstanbul’da ilk gönüllülerin bu hafta kabul edildiği çalışmaya, 18-59 yaş arası iki doz Sinovac yaptırmış ve daha önce hiç Kovid-19 geçirmemiş kişiler kabul ediliyor. 220 katılımcının alınacağı çalışmada, üçüncü dozda hangi aşının daha güvenli ve etkin olduğunun belirlenmesi amaçlanıyor. Gönüllülere, üçüncü doz aşıları yapıldıktan sonra belli periyotlarla antikor düzeyleri ve olası yan etkileri yakından izlenecek, çalışmaya giren tüm gönüllüler 168 gün boyunca gözetimde tutulacak. “Çift kör” prensibine göre yürütülen çalışmada, kime hangi aşının yapıldığını ise 84. gününe kadar kimse bilmeyecek.

    Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) ve Erciyes Üniversitesi iş birliği ile geliştirilen Türkiye’nin yerli Kovid-19 aşısı Turkovac’ın piyasaya çıkması için son viraj yürütülen iki çalışma ile aşılacak. Bunlardan biri, geçtiğimiz Haziran ayında 29 merkezde başlanan ve 40 binden fazla gönüllünün dahil edileceği Faz 3 araştırması. Bu çalışmaya hiç aşı olmamış 18-59 yaş arası kişiler kabul ediliyor. Gönüllülerin bir kısmına yerli aşı, bir kısmına diğer inaktif aşı Sinovac (Coronavac) uygulanıyor. Ancak burada, sadece Turkovac’ın etkinlik ve güvenliği değerlendirilecek.

    Diğer bir çalışma ise bu hafta İstanbul’dan da ilk gönüllülerin dahil edildiği “üçüncü dozda Sinovac-Turkovac” karşılaştırmasının yapılacağı Faz 2 araştırması. Her iki çalışma da yerli aşının piyasaya çıkabilmesi için önemli veriler sağlayacak. İstanbul’daki Faz 2 klinik araştırması, Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi, Kartal Şehir Hastanesi ile Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi olmak üzere üç merkezde yürütülüyor. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Şefi Doç. Dr. Fatma Yılmaz Karadağ, Sinovac-Turkovac etkinlik araştırması hakkında merak edilenleri anlatırken, çalışmada en çok 18-40 yaş arası genç yaş gönüllülere ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Başhekim Prof. Dr. Nurettin Yiyit ise yürütülen bu iki ayrı çalışma ile yerli aşının piyasaya çıkmaya bir adım daha yaklaşacağını belirtti.

    “AMAÇ İKİ AŞI ARASINDA FARK VAR MI BUNU TESPİT ETMEK”

    Doç. Dr. Karadağ, bu çalışmanın amacının Sinovac ile Turkovac arasında etkinlik, güvenlik ve antikor yanıtı açısından bir farkı olup, olmadığının belirlenmesinin amaçlandığını söyleyerek “Faz 2 çalışması şeklinde planlandı. Bu aşımızı neden BioNTech ile değil de Sinovac ile kıyaslıyoruz? Çünkü Sinovac da Turkovac da inaktif aşı. İki inaktif aşıyı kıyaslamak daha doğru. 220’ye yakın gönüllü dahil edilecek çalışmaya. Her merkezin en az 50 gönüllü alması yeterli dense de gönüllü sayısı ne kadar artarsa, çalışmamızın vereceği değerler de daha anlam ifade edecek” dedi.

    İKİ DOZ SİNOVAC AŞISINI OLANLAR KATILABİLECEK

    Doç. Dr. Fatma Yılmaz Karadağ, gönüllü olma kriterlerini ise şöyle özetledi:

    “Gönüllülerde aranan ilk şart, iki doz Sinovac aşısını yaptırmış olması ve daha önce Kovid hastalığı geçirmemiş olması. Ama başka kriterlerimiz de var. Örneğin altta yatan bir kanser öyküsü, uzun süreli bağışıklık baskılayıcı ilaç kullanımı, gebelik, emzirme, kronik bazı hastalıklar örneğin MS gibi, başka bir aşı çalışmasına girmişse, gönüllü de olsa bu kişiler maalesef çalışmaya dahil edilmeyecekler. Ama diyelim ki gönüllü olduğu sırada kişi akut bir enfeksiyon geçiriyor. Ateşi var vs. Enfeksiyonu geçtikten sonra, bu kişiler çalışmaya dahil edilebilecek. Gönüllerimize geldikleri zaman ilk olarak kadınsa gebelik testi yapıyoruz. Ardından her gönüllüye aktif Kovid hastalığının olup olmadığının tespiti için PCR testi uygulanıyor. Her ikisinde de negatif sonuç alınmasıyla aşı uygulamamıza geçiyoruz.”

    “TÜM GÖNÜLLÜLER 168 GÜN BOYUNCA YAKINDAN İZLENECEK”

    Gönüllülere aşı uygulanmadan önce tansiyon, oksijen satürasyonu, ateş ölçümü gibi vital bulguların da kontrol edildiğini anlatan Doç. Dr. Karadağ, sürecin devamını şu şekilde anlattı:

    “Aşılamanın sıfırıncı gününde antikor düzeylerine de bakılıyor. Gönüller daha önce iki doz Sinovac aşısı olduğu için kanda yeteri kadar antikor var mı yok mu önce ona bakmamız gerekiyor. Aşı uygulandıktan sonraki birinci saatte, bu vital tablolar tekrar kontrol ediliyor. Herhangi bir problem yoksa evine gönül rahatlığı ile gönderiliyor. Ancak gönüllerimizi ilk 1 hafta boyunca her gün arıyoruz. Aşı olduktan sonra meydana gelebilecek herhangi bir olumsuz etki bizim için yan etki kategorisine giriyor ve bunların kaydedilmesi gerekiyor. İlk haftadan sonra ise haftada bir gün düzenli olarak aranıyorlar bir sıkıntıları var mı yok mu kaydetmek için. 168 gün boyunca bu şekilde izleniyor. Ayrıca acil bir durumda 7/24 bize ulaşabilmeleri için bir numara da veriliyor. Daha sonra gönüller 28, 84 ve 168. günde mutlaka hastaneye yüz yüze vizite davet ediliyor. Aynı tarihlerde tekrar antikor kontrolü de yapılıyor.”

    “KİME HANGİ AŞININ YAPILDIĞINI İLK ÜÇ AY KİMSE BİLMEYECEK”

    Aşı çalışmasının çift kör prensibiyle yürütüldüğüne de dikkat çeken Doç. Dr. Karadağ, “Yani kişi de, aşıyı uygulayan hemşire de, çalışmayı yapan hekim de hangi aşının kime uygulandığını bilmiyor. Aşılar kodlarla sisteme kaydediliyor. 84. güne kadar bu kodlar kırılmıyor. Dolayısıyla hangi gönüllüye Sinovac, hangisinde Turkovac uygulandığını hiç kimse bilmiyor. 84. gün kodlar açılıyor ve hem gönüllüler, hem de çalışmayı ekip hangi aşının kime uygulandığı öğreniyor. Bundan sonra da kıyas analizlerine başlanıyor. Bu çalışmaya gönüllü olarak girmenin en büyük avantajlarından birisi, aşılanmadan sonraki antikor düzeylerinin düzenli olarak ölçülmesi. 1 ay sonraki antikor düzeyi, 84. gün yani 3 ay sonraki antikor düzeyi, bunlara düzenli olarak bakılacak. Antikor titrelerindeki artış trendini görmek ya da hiç antikor geliştirmemişse bunu kaydetmek çalışma açısından önemli veriler sağlayacak” diye konuştu.

    “BU ÇALIŞMALAR YERLİ AŞININ PİYASAYA ÇIKMASI İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”

    Başhekim ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nurettin Yiyit ise Turkovac aşısı ile ilgili iki ayrı faz çalışmasının yürütüldüğüne işaret ederek, “İki farklı çalışma aynı anda yürüyor. Bunlardan birisi, hiç hasta olmamış ve hiç aşı olmamışların dahil edildiği iki merkezde yürütülen Faz 3 klinik araştırması. Burada aşının etkinliği üzerine sonuçlar elde edilecek. Ankara Şehir Hastanesi ve Çam Sakura Şehir Hastanesi’nde yürütülüyor bu çalışma. Bizim merkezimiz, Kartal Şehir Hastanesi, Ümraniye Eğitim ve Araştırma ile yine Ankara Şehir Hastanesi’nde devam eden bu çalışma ise iki doz Sinovac olmuş, üzerine üçüncü doz aşısını olacaklar için yapılan çalışma. Buradan gelecek bilgilerle aşımızın tescillenmesi ve Faz 3’ün tamamlanması adına önemli kazanımlar elde edilecek” dedi.

    “E-NABIZ’DAN MESAJ GELDİ KATILDIM”

    Çalışmaya e-Nabız’dan gelen SMS üzerine dahil olarak İstanbul’un ilk gönüllülerinden biri olan tekstil işçisi Ramazan Ülkü (53), “İkinci doz aşımı olduktan sonra bana mesaj geldi. Çalışmaya katılmak üzere üçüncü doz aşımı olabileceğim şeklinde. Ben de hem üçüncü doz aşımı olmak, hem de bu çalışmaya katkıda bulunmak için gönüllü oldum. Kovid’e yakalanmamak için herkesin aşı olması gerekiyor.” diye konuştu.

  • 3. dozda tartışmayı bitirecek çalışma

    3. dozda tartışmayı bitirecek çalışma

    Ankara Şehir Hastanesi’nde Turkovac-Coronovac 3’üncü doz klinik çalışmasını yürüten ekipten Doç. Dr. Orhan Küçükşahin, “Tüm dünyanın merakla beklediği ‘3’üncü- 4’üncü doz aşı gerekecek mi?’ sorusunun cevabını bu çalışma kısmi olarak verecek. Şu anda Türkiye’de 3’üncü doz aşılama, belli yaş gruplarında belli kesimlerde açıldı. Buradaki amaç, daha genç bireylerde 3’üncü doz aşılamanın da etkinliğini değerlendirmek. Ne kadar çabuk bunun cevabını verebilirsek önümüzdeki günlerde en azından 3’üncü doz aşılarla ilgili tartışmalı kısımların önüne geçmiş oluruz” dedi.

    Sağlık Bakanlığı, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nce geliştirilen ve Faz-3 çalışmaları devam eden yerli Covid-19 aşısı Turkovac ile Çinli Sinovac firması tarafından geliştirilen Coronovac üzerinde 3’üncü doz klinik çalışması başlattı. Ankara Şehir Hastanesi’nde gerçekleştirilen çalışma ile 2 aşının 3’üncü doz etkinlik düzeyleri karşılaştırılacak ve tüm dünyada tartışılan 3’üncü doz-4’üncü doz gerekliliği bilimsel verilerle ortaya koyulacak. Çalışmaya 2 doz Sinovac aşısı yapılıp, 2’nci dozun üzerinden 90 gün geçen 18-59 yaş arası 220 gönüllü alınıyor.

    ‘3’ÜNCÜ DOZ ETKİNLİĞİNİ DEĞERLENDİRME ARAŞTIRMASI’

    Çalışmayı yürüten ekipte yer alan Doç. Dr. Orhan Küçükşahin, 1 haftadır süren çalışmaya ilişkin DHA’ya açıklama yaptı. Küçükşahin, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı desteğinde çalışmayı yürüttüklerini belirterek, “Tüm dünyanın merakla beklediği özellikle ‘3’üncü doz- 4’üncü doz aşı gerekecek mi?’ sorusunun cevabını kısmi olarak verecek bu çalışma. Aynı zamanda Turkovac ile Sinovac aşısını birbiriyle hem kıyaslama hem de 3’üncü doz etkinliğini değerlendirme araştırması yapmaktayız. 18-59 yaş arası sağlıklı gönüllüler katılabilir. Çok ağır hastalığı olmayan, gebe olmayan ve Covid geçirmeyen vatandaşlarımızı 3’üncü doz aşı çalışmasına bekliyoruz” dedi.

    ‘CİDDİ YAN ETKİYLE KARIŞLAŞILMADI’

    Turkovac ve Sinovac’ın benzer yapıda aşılar olduğunu vurgulayan Küçükşahin, “Şu anda Türkiye’de 3’üncü doz aşılama, belli yaş gruplarında belli kesimlerde açıldı. Buradaki amaç, daha genç bireylerde 3’üncü doz aşılamanın da etkinliğini değerlendirmek. Biz yaklaşık 1 haftadır aktif olarak gönüllü kabul ediyoruz ve hızlı bir şekilde çalışmamız devam ediyor. Uygun sayıya ulaştığımızda hızlı bir şekilde çalışmamızı sonlandırmayı düşünüyoruz. Şu anda herhangi bir yan etki görmedik. Biz Sinovac kullanırken ilk başta da ciddi bir yan etkiyle karşılaşmadık. Aynı şekilde Turkovac çalışma grubunda da ciddi bir yan etkiyle karşılaşılmadı” diye konuştu.

    ‘TARTIŞMALI KISIMLARIN ÖNÜNE GEÇMİŞ OLURUZ’

    Çalışmayı hızlıca bitirmeyi amaçladıklarını belirten Doç. Dr. Küçükşahin, “Biz ne kadar çabuk bunun cevabını verebilirsek önümüzdeki günlerde en azından 3’üncü doz aşılarla ilgili tartışmalı kısımların önüne geçmiş oluruz. Mutlaka aşılanmamız lazım çünkü aşılanmamış her birey virüsün yaygınlaşması ve mutasyona uğramasına neden olacaktır. Bu aşamada elimizdeki mevcut aşıların etkisiz hale gelmemesi çok önemli. Tüm toplumumuzun hızlı bir şekilde aşılanması gerekiyor” dedi.