Etiket: turkovac

  • Turkovac-Coronovac 3.doz klinik çalışması başladı

    Turkovac-Coronovac 3.doz klinik çalışması başladı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Turkovac-Coronovac 3. doz klinik çalışmasının Ankara Şehir Hastanesi’nde başladığını açıkladı. Koca, çalışmaya 2 doz Sinovac aşısı yapılıp 2. dozun üzerinden 90 gün geçen 18-59 yaş arası gönüllülerin katıldığını belirtti.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Turkovac-Coronovac 3. doz klinik çalışmasının Ankara Şehir Hastanesi’nde başladığını bildirdi.

    Koca, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

    “Turkovac-Coronovac 3. doz klinik çalışması Ankara Şehir Hastanesi’nde başladı. Çalışmaya 2 doz Sinovac aşısı yapılıp 2. dozun üzerinden 90 gün geçen 18-59 yaş arası gönüllüler katılıyor. Yerli aşının sonuçlanmasına destek için zemin kat aşı birimine bekliyoruz.”

    Koca, gönüllülerin 0312 552 60 19 numaralı telefonu arayarak başvuru yapabileceklerini belirtti.

  • Yerli aşı Turkovac ne zaman kullanılacak? Merak edilen soruya yanıt

    Yerli aşı Turkovac ne zaman kullanılacak? Merak edilen soruya yanıt

    Türkiye’de koronavirüse karşı bağışıklık sağlayacak 14 yerli aşı projesinde çalışmalar sürerken, Faz-3 çalışmaları süren Turkovac’ın sonbahar öncesi kullanıma alınması hedefleniyor. Faz-2 aşamasındaki virüs benzeri parçacıklara dayalı (VLP) aşısında da yine sonbaharda üretim aşamasına geçilmesi amaçlanıyor. Diğer aşı projelerinde ise hayvan deneyleri ve klinik çalışmalar sürüyor.

    Türkiye, koronavirüse karşı yerli aşı geliştirme çalışmalarını sürdürüyor. 7’si Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB), 7’si Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Bilimsel ve Teknoloji Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) desteğinde toplam 14 yerli aşı projesi bulunuyor.

    TÜSEB tarafından desteklenen Erciyes Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aykut Özdarendeli’nin yürütücülüğünde geliştirilen inaktif Covid-19 aşısında Faz-1 ve Faz-2 aşamaları başarıyla tamamlandıktan sonra Faz-3 aşmasına geçildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Turkovac’ olarak duyurduğu inaktif aşıda Faz-3 çalışması, 22 Haziran’da başladı. TÜSEB tarafından gerçekleştirilen Faz-3’te 40 bin 800 gönüllü aşılanacak. Türkiye’nin ilk yerli Covid-19 aşısı olan Turkovac’ın, sonbahar öncesi yaygın bağışıklamada kullanılması hedefleniyor.

    HAYVAN DENEYLERİ SÜRÜYOR

    TÜSEB tarafından desteklenen diğer aşı geliştirme projelerinde ise hayvan deneyleri ve Ar-Ge çalışmaları devam ediyor. Atatürk Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nde devam eden 3 adet rekombinant teknoloji temelli Covid-19 aşı projeleri, hayvan deneyleri aşamasına geçti. Hayvan deneylerinin başarılı olması halinde yıl sonuna kadar Faz-1 aşamasına geçilmesi hedefleniyor. Marmara Üniversitesi bünyesinde yürütülen rekombinant teknoloji temelli aşı adayı ve Hacettepe Üniversitesi yürütücülüğünde devam eden peptit-protein teknoloji temelli 2 adet projede ise temel laboratuvar araştırması sürüyor. Formülasyonun başarılı olması durumunda hayvan deneyleri aşamasının planlanacağı belirtildi.

    Bunun yanı sıra Nanografi A.Ş. tarafından geliştirilen, nazal sprey aşı adayının ise Faz-1 aşamasında kullanılacak aşı serilerinin üretim çalışmaları ise sürüyor.

    VLP AŞIDA SONBAHARDA ÜRETİM

    TÜBİTAK Covid-19 Türkiye Platformu çatısı altında çalışmaları süren 7 aşı projesi arasında yaygın kullanıma en yakın olanı VLP Covid-19 aşısında Faz-2 aşamasına geçildi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden (ODTÜ) Prof. Dr. Mayda Gürsel ile eşi Bilkent Üniversitesi’nden Prof. Dr. İhsan Gürsel tarafından geliştirilen VLP aşının Faz-2 çalışması, Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile birlikte 3 merkezde yürütülüyor. Toplam 330 gönüllü üzerinde yürütülecek Faz-2’nin ardından sonbaharda Faz-3 ile birlikte üretim aşamasına geçilmesi planlanıyor. VLP aşısının İngiliz mutasyonunu karşı etkili olacağı belirtildi. TÜBİTAK çatısı altındaki diğer aşı projelerinde ise hayvan deneyleri ile Ar-Ge ve klinik öncesi çalışmaların sürdüğü kaydedildi.

  • Bakan Varank gönüllü olmuştu: “Turkovac’tan sonra güzel haber”

    Bakan Varank gönüllü olmuştu: “Turkovac’tan sonra güzel haber”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın da gönüllüler arasında yer aldığı, virüs benzeri parçacıklara dayalı (VLP) bir başka yerli koronavirüs aşısının mutasyonlara karşı yüksek oranda etkili olduğu belirtildi. Doç. Dr. Ümit Savaşçı, “TURKOVAC’tan sonra ikinci ve bence daha güzel haber; mutasyonlara karşı çok yüksek oranda etkili olacağını düşünüyoruz” dedi.

    Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Covid-19 Türkiye Platformu çatısı altında çalışmaları süren, yerli VLP temelli aşıda önemli gelişmenin yaşandığını söyledi.

    ”VLP AŞISI, TÜM MUTASYONLARA KARŞI YÜKSEK ORANDA ETKİLİ”

    Doç. Dr. Savaşçı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal’ın da gönüllü olduğu VLP aşısının bütün mutasyonlara karşı etkili olacağını açıkladı.

    ”Bütün bu mutasyonlardan etkilenmeyecek şekilde 6 tane izotopu koruyucu etkisi var. Dolayısıyla mutasyonlardan etkilenmeyecek” diyen Doç. Dr. Savaşçı şöyle konuştu:

    ”Kendi halkımızı koruduğumuz gibi bütün insanlığa da koruyucu bir çare olarak çıkabilecek aşımızda çalışmalar çok hızlı şekilde ilerliyor.

    ”GURUR KAYNAĞIMIZ OLACAK”

    Bu açıdan çok umutluyuz, gerçekten gurur kaynağımız olacak ve tüm dünyada da bu aşıyı hem ekonomik anlamda hem de sağlık anlamında güzel bir sunum elde edeceğimizi düşünüyoruz. Sonbaharda yetişirse VLP aşımız, bizim için insanlık için dünyamız için kurtarıcı aşı olarak görmekteyim. Bu teknolojinin dünyada uygulanırlığı sadece ülkemizde mevcut; dolayısıyla biz en önde gideceğiz bu anlamda.”

    ”ÇOK GÜÇLÜ VARYANTALARA KARŞI ETKİLİ”

    Doç. Dr. Savaşçı, VLP aşısı faz çalışmalarında şu ana kadar ciddi yan etkiye rastlanılmadığını belirterek, “Bakanımız da yaptırdı, herhangi bir yan etki açıklanmadı. Umduğumuz gibi koruyuculuk oranı yüksek olursa mekanizma olarak da en çok mutasyonun olduğu 6 tane epitopu da etkilemediği için çok güçlü varyantlara karşı etkili olabileceğini düşündüğümüz aşı yapısında olduğu için çok umutluyuz” dedi.

    ”TURKOVAC’TAN DAHA GÜZEL HABER”

    ”Gurur kaynağımız TURKOVAC aşımızda üretim aşamalarının başlayacağı gibi bir ümide kapıldık” diyen Savaşçı, ”İkinci ve bence daha güzel bir haber de aslında VLP aşısının faz-2 çalışmalarına geçip, faz-3 çalışmalarından sonra da etkinlik yüksek olursa mutasyonlara karşı da çok yüksek oranda etkili olacağını düşünüyoruz. Diğer aşıların kullanılmadığı bir teknoloji VLP aşısı. Dolayısıyla daha etkili ve daha güzel koruma sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

    FAZ-2 ONAYI ÇIKTI

    Öte yandan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, VLP aşısının faz-2 çalışması için onay verdi.

    ODTÜ ve Bilkent Üniversitesi’nın ortak projesi kapsamında geliştirilen aşının, faz-1 çalışması 36 gönüllü ile gerçekleştirildi.

    Ankara, Kocaeli ve İstanbul’da 3 merkezde yürütülecek faz-2 çalışması kapsamında ise, 480 gönüllü aşılanacak.

    Faz-2 çalışmasının tamamlanmasının ardından ağustos ayında faz-3 ayağına geçilmesi hedefleniyor.

  • Turkovac’ı geliştiren doktor ilk kez konuştu

    Turkovac’ı geliştiren doktor ilk kez konuştu

    Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nin geliştirdiği aşı adayının adını ‘Turkovac’ olarak duyurdu. Turkovac’ın faz 3 çalışmaları da başladı. Bugüne kadarki 2 aşamayı büyük bir başarıyla geçen Turkovac’ı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, ABD’de üç yıl corona virüs üzerinde çalıştığını belirtirken, “En azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz diye düşündüm” dedi.

    Çin’in Vuhan kentinde Aralık 2019’da ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyaya yayılan Covid-19, Türkiye’de ilk olarak 11 Mart 2020’de tespit edildi.

    Salgınının yıkıcı etkilerini ortadan kaldırılabilmek için Türkiye, en etkin yollardan biri olan yerli aşının üretilmesi için çalışmalarına hızla başladı.

    Hayata geçene 18 yerli aşı çalışması içinde en hızlı ilerleyeni, Erciyes Üniversitesince geliştirilen aşı oldu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli Covid-19 aşısıyla Türkiye’de yeni bir dönemin kapılarının aralandığını belirterek aşının adının “TURKOVAC” olduğunu açıkladı.

    Aşıyı, Prof. Dr. Aykut Özdarendeli’nin başında olduğu Erciyes Üniversitesi bünyesindeki Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi ile İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde görevli ekip geliştiriyor.

    Hürriyet gazetesinden Musa Kesler’in sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, “Doktora sonrası ABD’de üç yıl corona virüs üzerinde çalışmıştım. Pandemi çıkınca en azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz diye düşündüm” dedi.

    Özdarendeli’ye sorulan sorular ve cevaplarından öne çıkanlar şöyle;

    İlk aşı çalışmalarınız nasıl başlamıştı?

    -Aşıya çalışmaya ilk doğrulanan corona vakası Türkiye’de çıktıktan hemen sonra başladık. Vaka 11 Mart’ta çıktı. Biz hemen Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çalış ile bir araya geldik. Aşı konusunu konuştuk. Ben hemen projemi hazırlayıp mart ayı sonunda çalışmalara başladım. Zaten burası 2013 yılında kurulmuş Türkiye’nin ilk aşı merkezidir. Uluslararası standartlarda bir merkez, burada Kırım Kongo çalışmaları da yapıldı.

    Birikmiş bir tecrübe var mıydı?

    -Zaten o çalışmaların oluşturduğu birikimin üzerine inşa ettik çalışmalarımızı. Bir de ilginç bir tesadüf olabilir. Ben doktora sonrası Amerika’da 3 yıl ‘koronavirüs’ üzerine çalıştım. Aşı üzerine değil ama. Ülkeye 2001’de döndüm. 2003’te Kırım Kongo vakaları çıktı. Bu vakalara yönelik çalışmaları başlattık. TÜBİTAK, Sağlık Bakanlığı ve üniversitenin işbirliğinde bir projemiz vardı. 2010’da o konuda aşı çalışmalarına başladık. 2010’dan itibaren bu aşı çalışmalarımız devam ediyordu. Bu çalışmalardaki tecrübenin çok büyük bir olumlu katkısı oldu.

    Pandemi çıkınca neler hissettiniz?

    -Ben 2001’de döndüm Türkiye’ye. Sonrasında SARS ve MERS gördük. Koronavirüsün bu tür salgınlara yol açabileceğini görmüştük. Ama böyle büyük bir pandemi beklemiyorduk. Pandemi çıkınca biraz avantajlı olduğumuzu da düşündük. Kafamdan ‘En azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz’ diye geçirdim.

    Aşı çalışmasında ilk başarınız neydi?

    -İlk vaka Türkiye’de çıktığında Rektörümüz Prof.Dr. Mustafa Çalış başkanlığında toplandık ve hemen çalışmalara başladık. İlk olarak virüsü izole ederek aşı çalışmalarımıza başladık. Çok da hızlı yaptık bunu. Mart’ın 25’inde biz virüsü konfirme etmiştik. Nisan ayında genetiğini, DNA dizilimi çıkarttık. Mayıs ayında da fareler üzerinde çalışmaya başladık. Çok hızlı bir şekilde işledi bu süreç. Farelerde bu inaktif aşı adayının koruyucu olduğunu 2020’nin Ağustos ayında gösterdik. Klinik öncesi çalışmaları ekimde raporladık.

    FAZ 2 sonuçlarını aldığınızda ne hissettiniz?

    -Biz burada süreci başından itibaren analitik olarak takip ettiğimiz için böyle iyi sonuçlar bekliyorduk. Faz 3’e geçebilmek için çok ciddi bir prosedür var. Güvenlik, kalite kontrol, üretim gibi konularda… Bunlar ciddi zaman alan süreçler. Bu süreçte sadece Erciyes Üniversitesi değil hem üretici firma hem TÜSEB tarafı çok ciddi emek verdi. Tabii biraz süreç bu anlamda uzadı. Bu insanı geriyor tabi. Fakat benim faz 2’nin iyi sonuçlanacağına dair bir şüphem yoktu. İKUM koordinesinde yürütülen faz 2’ye katılan bütün gönüllülerde antikor oluştu. Antikor miktarı kişiden kişiye fark ediyor. Tam rakam vermeyeyim ama çok iyi bir ortalama yakaladığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Genel ortalama çok iyi.

    Aşı çalışmasında son durum nedir?

    -Çok güçlü bir aşı adayımız var. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi son dönemeçteyiz. Bu zamana kadar aşının güvenli olduğu ortaya konuldu. Artık faz 3’te bu aşının sahadaki etkinliğini, gücünü göreceğiz. Faz 3’ün koordinasyonunu ve sponsorluğunu TÜSEB yapıyor. Yanılmıyorsam 20 bin gönüllü olacak. Yurtdışı ayağı da olabilir. O zaman sayı artabilir.

    Basında veya sosyal medyada ‘yorgun’ fotoğraflarınızı niye görmedik hiç, yorulmadınız mı?

    -Yorulduk tabii. Çalışmaktan değil de stresli bir süreç tabi. Bir baskı var, bir sorumluluk var. Bilim yaparken işin farklı boyutlarını da götürmek zorundasınız. Bizim işimiz projenin sonuçlarını resmi muhataplarıyla paylaşmak. Gerekli açıklamaları Rektörlüğümüz ve Bakanlık zaten yapıyordu. Ayrıca ekibimi de hem basından hem de sosyal medyadan korumak gerekiyordu. Yani motivasyonları bozulmasın diye.

    En çok ne konuda zorlandınız?

    -Zamanla yarışıyoruz. En çok zorlandığımız konu o oldu. Türkiye 1998’den beri aşı üretmiyor. Yığılmış bir tecrübe ve üretim altyapısı yok. İnsanlar ölüyor. Bir an önce bir çözüm bulmak gayretindeyiz. Üzerimizde vicdani bir baskı var. Kendi kendimize büyük bir sorumluluk hissediyoruz. Bu bizi zorladı. Bunu itiraf etmem lazım. Onun dışında zaten bizim laboratuvarımız yoğun çalışan bir ünite…

    Planladığınız takvime uygun olarak ilerleyebildiniz mi?

    -Bu tür konularda net bir tarih vermek doğru değil. Birçok değişken var. Farklı konularla uğraşıyorsunuz. Sapmalar olabiliyor. Ama 7 ay içinde faz 3’e geçildi. Bunu gerçekten önemsemek lazım. Türkiye tarihinde önemli bir çalışma. Pandemiden dolayı esnetilen bazı kurallar var ama normal şartlarda 5-6 yılda gelinebilecek bir aşamayı yaklaşık 1 yılda tamamladık. Bu önemli.

    Mutasyon ve varyantlara karşı etkili olacak mı?

    -İngiliz varyantına karşı bir çalışmamız var. Çalışmalarımızın sonuçlarına göre İngiliz varyantına karşı tamamen etkili.

    Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin çalışmalarını takip ediyor musunuz?

    -Kendileriyle gurur duyuyoruz. Hiç görüşmedim ama çalışmalarını takip ediyorum. Kanser tedavisine yönelik tecrübelerini aşıya aktardılar ve çok hızlı bir başarı yakaladılar.

    Sizce aşı ne kadar önemli?

    -Türkiye’de şu an çok hızlı bir aşılama devam ediyor. Hastalıkla mücadele için çok önemli başarı… Ayrıca bugün Türkiye’de birçok ekip aşı için çalışıyor. Hepsine çok teşekkürler. Çok büyük emek veriyorlar. Aşının stratejik bir ürün olduğunu, Türkiye olarak bazı aşıları mutlaka kendimizin üretmesi gerektiği mesajını aldık diye düşünüyorum. Hiç maliyet hesabı yapmadan kendi aşımızı üretmeliyiz. Ayrıca aşı üzerine çalışan çok genç ekipler var. Bu da bizim için çok büyük bir kazanç.

    25 YILLIK BİRİKİM

    Prof. Dr. Özdarendeli Veterinerlik Fakültesi mezunu. Doktorasını viroloji üzerine yaptı. ABD’de 3 yıl ‘koronavirüs’ çalıştı. Türkiye’de Kırım Kongo vakaları üzerine yoğunlaştı. 2009-2010’da ABD’de çalışmalarını yürüttü. 25 yıldır viroloji üzerine araştırmalar yapıyor.

  • Yerli aşı ‘Turkovac’ın Faz-3 çalışması başladı

    Yerli aşı ‘Turkovac’ın Faz-3 çalışması başladı

    Kayseri Erciyes Üniversitesi’nde (ERÜ) geliştirilen yerli Covid-19 aşısında Faz-3 çalışması başladı. Faz-3 kapsamında, ilk gönüllüye aşı uygulamasına video konferansla katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli aşının adının ‘Turkovac’ olduğunu açıkladı.’ Turkovac’ın Faz-3 çalışmalarının Azerbaycan, Macaristan, Polonya ve Özbekistan’da da yürütüleceği öğrenildi.

    ERÜ bünyesindeki Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi ile İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından koronavirüse karşı geliştirilen ve Sağlık Bakanlığı ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı tarafından desteklenen Covid-19 yerli aşısının Faz-1 çalışması 44, Faz-2 çalışması ise 250 gönüllü üzerinde yapıldı. Faz-2’nin raporlama aşamasının tamamlanmasının ardından yerli aşının Faz-3 çalışması başladı.

    KOCA: BU GURUR MİLLETİMİZE AİT

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli aşının üçüncü fazının ilk doz uygulamasına video konferans yöntemiyle katıldı. Ankara Şehir Hastanesi’nden aşılama programına katılan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Bugün önemli bir ana tanıklık ediyoruz. Özellikle Türk aşısı çalışmalarının başlaması ile birlikte ilk virüsün izole edilmesi ile birlikte aşı çalışmaları ülkemizde başladı ve devamında Erciyes Üniversitesi’nden Aykut Özdarendeli hocamızın laboratuvarında aşı çalışması başlamış oldu. Faz-1 ve Faz-2 safhalarını geçti. Faz-1 ve Faz-2 safhaları ile birlikte aşının güvenirliğini, immun yanıtını görmüş olduk. Bugün ise Faz-3 safhasına gelen bir aşımız artık var. Bu milletimizin gururu, bu gurur milletimize ait. Bundan sonraki safhada Faz-3 döneminde gönüllülere yapılıp etkinliğini görmüş olacağız. Faz-3 safhasına gelen aşıda özellikle etkinliğini biz görmek istiyoruz, devamında yaygın kullanıma geçilmiş olacak” dedi.

    ERDOĞAN: TÜRKİYE YENİ DÖNEMİN KAPILARINI ARALAMAKTA

    Cumhurbaşkanı Erdoğan da ‘hayırlı olsun’ dileklerinde bulunarak, “Bu aşı hali hazırda ülkemizde en ileri düzeye ulaşmış bir çalışmadır. İlk yerli aşımızın bu seviyeye gelmesinde emeği geçen bilim insanlarımıza teşekkür ediyorum. Diğer aşı çalışmalarını yürüten bilim insanlarımızın çalışmalarının da en kısa sürede neticelenmesini diliyorum. 3’üncü fazının ilk uygulaması gerçekleştirilecek aşımız ile birlikte Türkiye artık bu hususta yeni bir dönemin kapılarını aralamaktadır. Salgın ile mücadelede dünyada bilinen en etkili ve yaygın araç aşılardır. Türkiye Çin ve Almanya başta olmak üzere somut neticeye ulaşan tüm aşıların tedariki ve uygulamasında oldukça ileri bir düzeydedir. İnşallah birkaç hafta içinde ülkemizdeki 18 yaş üzeri nüfusun tamamını aşılama kapsamına almış olacağız” diye konuştu.

    ‘SON DÖNEMECE GİRMİŞ BULUNUYORUZ’

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın ile mücadele ve aşılamada mesafe katedildikçe kısıtlamaları da kaldırdıkları veya azalttıklarını belirterek, şunları söyledi:

    “Haziran ayı başı ile birlikte pek çok alanda milletimize rahat nefes aldıracak açılımları zaten başlatmıştık. Dün de kabine toplantımızın ardından temmuz ayı ile birlikte sokağa çıkma kısıtlamaları başta olmak üzere pek çok konuya ilişkin mücadelemizi ve müjdelerimizi milletimiz ile paylaştık. Dışarıdan tenin ettiğimiz aşılar önemli olmakla birlikte asıl olan kendi aşımızı üretmektir. Bu salgının daha ne kadar süreceği, daha ne kadar mutasyon geçireceği belirsizdir. Ülkemizi salgın cenderesinden bir an önce kurtarmak, milletimizin sağlığını ve refahını güvence altına almak için kendi aşımıza sahip olmamız kritik öneme sahiptir. Üçüncü faza geçilen bu çalışma ile artık kendi aşımıza sahip olma konusunda artık son dönemece girmiş bulunuyoruz. Bu aşamanın da ön görülen sürede tamamlanarak aşımızın seri üretimine ve yaygın kullanıma geçilmesini temenni ediyorum. Vatandaşlarımızı bir an önce aşılarını olarak kendilerini ve sevdiklerini bu musibetten koruma hususunda sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyorum. Bir kez daha bu çalışmanın hayırlı olmasını diliyorum, bilim insanlarımıza ve 3’üncü faz uygulamasına katılacak vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum.”

    ADINI ERDOĞAN DUYURDU

    Bakan Koca, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan yerli aşının ismine dair görüşlerini sordu. Erdoğan, “Benim şahsen gönlümden geçen, hem ülkemizin tamamında dil noktasında kolaylık açısından ‘Turkovac’ ismi uygundur derim” dedi. Koca ise “Çok uygundur efendim. Hayırlı olsun. Biz de bu çerçevede hazırlıklarımızı hızlandıracağız” diye konuştu.

    Yapılan konuşmaların ardından Faz-3 kapsamında ilk doz uygulaması, gönüllüye yapıldı.

    ‘DÜNYA TIBBINA KAZANDIRMIŞ OLACAĞIZ’

    Bilim Kurulu üyesi olan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal da “Türkiye’de böyle bir aşı yapmaktan, gelişmesine katkıda bulunmaktan biz de çok gurur duyuyoruz. Çin aşısının Faz-3’ünü Türkiye büyük bir başarıyla gerçekleştirdi ve dünyanın saygın bir dergisinde yayımladı. İnşallah en kısa süre içinde bu çalışmamızı da bitirip bu aşımızı iyi bir yayınla dünya tıbbına kazandırmış olacağız. Milletimize, dünyamıza hayırlı olsun” dedi.

    ‘YATIRIMIN MEYVELERİNİ TOPLUYORUZ’

    ERÜ Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aykut Özdarendeli de “2013 yılında devletimizin yaptığı yatırımın meyvelerini topluyoruz. Sadece pandemi döneminde değil aynı zamanda gelecekte ortaya çıkabilecek hastalıklar açısından da çok iyi bir deneyim ve altyapıya sahip olduğumuzu söylemek isterim” diye konuştu.

    Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkan Prof. Dr. Erhan Akdoğan ise aşı çalışmalarına gerekli desteği sağladıklarını kaydetti.

    4 ÜLKEDE DAHA FAZ-3 ÇALIŞMASI

    Öte yandan ‘Turkovac’ın Faz-3 çalışmalarının Azerbaycan, Macaristan, Polonya ve Özbekistan’da da yürütüleceği öğrenildi.

  • Cumhurbaşkanı açıkladı: Yerli aşının adı belli oldu

    Cumhurbaşkanı açıkladı: Yerli aşının adı belli oldu

    Yerli Kovid-19 aşısının Faz-3 çalışması kapsamında gönüllülerle yürütülen aşılama programı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çevrimiçi katılımıyla Ankara Şehir Hastanesi’nde başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli koronavirüs aşısının adının ‘TURKOVAC’ olduğu açıklandı.

    İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları:

    Ülkemizde geliştirilen yerli aşılardan üçüncü faza geçen bu ilk çalışmanın hayırlı olmasını diliyorum.

    Üçüncü fazının ilk uygulaması biraz sonra gerçekleştirilecek bu aşımızla birlikte Türkiye artık yeni bir dönemin kapılarını aralamaktadır.

    Salgınla mücadelede dünyada bilinen en etkili ve yaygın araç aşılar. Türkiye Çin ve Almanya başta olmak üzere somut neticeye ulaşan tüm aşıların tedariki ve uygulamasında oldukça ileri bir düzeydedir.

    “KISITLAMALARI DA BİRER BİRER KALDIRIYOR VEYA AZALTIYORUZ”

    İnşallah birkaç hafta içinde ülkemizdeki 18 yaş üzeri nüfusun tamamını aşılama kapsamına almış olacağız. Salgınla mücadelede ve aşılamada mesafe kat ettikçe kısıtlamaları da birer birer kaldırıyor veya azaltıyoruz.

    Haziran ayı başıyla birlikte pek çok alanda milletimize rahat nefes aldıracak açılımları zaten başlatmıştık. Dün de Temmuz ayıyla birlikte sokağa çıkma kısıtlamaları başta olmak üzere pek çok konuya ilişkin mücadelelerimizi ve müjdelerimizi milletimizle paylaştık.

    Bu salgının ne kadar süreceği belirsizdir. Ülkemizi salgın cenderesinden bir an önce kurtarmak, milletimizin sağlığını güvence altına almak için kendi aşımıza sahip olmamız kritik öneme sahiptir. Artık kendi aşımıza sahip olma konusunda son dönemece girmiş bulunuyoruz.

    YERLİ AŞININ ADI ‘TURKOVAC’ OLDU

    Bu konuda benim şahsen gönlümden geçen şu olabilir; hem ülkemizin tamamında dil noktasında kolaylık açısından; TURKOVAC.