Ukrayna Acil Durumlar Servisi’nden yapılan açıklamada, Kiev’in batısındaki Podiskyi bölgesinde bulunan AVM, 20 Mart’ta yerel saatle 22.40 sıralarında bombalandı. Bombardıman sonucu AVM otoparkının 3 ve 4’üncü katlarındaki otomobillerin yandığı ifade edildi. Acil durumlar servisinden paylaşılan görüntülerde, enkaz kaldırma çalışmaları ve sedyeyle çıkarılan yaralılar da kameralara yansıdı. Resmi kaynaklardan henüz can kaybı ve yaralı sayısına ilişkin açıklama yapılmadı.
Etiket: Ukrayna
-
Rusya, Kırım’ın ilhakının 8. yılını kutladı
Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ı Ukrayna’dan ilhak ederek topraklarına katmasının 8’nci yıldönümünde Rusya’nın başkenti Moskova’da büyük kutlamalar düzenlendi. Kent merkezlerinde yapılan yürüyüşlerin ardından Moskova’daki Lujniki Stadyumu’na giden 100 bine yakın kişi, burada düzenlenen konserleri izledi. Stadyumdaki konserlerin sürpriz konuğu ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin oldu.
Binlerce kişinin sevgi gösterileri altında sahneye çıkan Putin, “18 Mart 2014’te Kırım ve Sivastopol’da yapılan referanduma giden insanların kendi topraklarını birleştirmeyi istemeleri ortak kaderimizdi. Kendi topraklarında yaşadılar ve yaşadıkları tarihi vatanları Rusya ile ortak bir kaderi yaşamak istediler. Bunu yapmaya hakları vardı ve amaçlarına ulaştılar. Öncelikle bayramlarını kutlayalım, bu onların bayramıdır. Tebrikler! Bu süre zarfında Rusya, Kırım ve Sivastopol’u yükseltmek için çok şey yaptı. Çıplak gözle hemen görülemeyen şeyler yapmak gerekiyordu. Temel amaçlar gaz arzı, enerji arzı, toplumsal hizmetler, yol ağının restorasyonu, yeni yolların, otoyolların ve yeni köprülerin inşası” ifadelerini kullanarak Kırım’a yapılan yatırımlardan bahsetti.
Putin’den, “soykırım” iddiası
Konuşmasının devamında Donbass Bölgesi’nde Ukrayna tarafından soykırım yapıldığını iddia eden Başkan Putin, “Gerçek şu ki, Kırımlılar ve Sivastopol sakinleri Neo-Nazilerin ve aşırı milliyetçilerin önüne sert bir bariyer koyarak doğru olanı yaptılar. Çünkü diğer bölgelerde yaşananlar ve halen yaşanmakta olanlar bunun en iyi teyididir. Donbass’ta yaşayan ve yaşamaya çalışan insanlar da bu darbeye katılmadılar. Onlara karşı (Donbass halkına karşı) cezalandırmak için askeri operasyonlar başlattılar hemen arkasından burayı ablukaya aldılar. Toplarla, sistematik bombardıman ve saldırılarına maruz kaldılar. Bunların tümüne soykırım denir” ifadelerini kaydetti. Ukrayna’ya başlattıkları askeri operasyonların nedenine de değinen Putin, “İnsanları soykırımdan bu acıdan kurtarmak. Donbass ve Ukrayna’da başlattığımız askeri operasyonun ana hedefi ve tam hedefi budur” dedi.
-
Rusya, Lviv’de havalimanını vurdu
Rusya, Ukrayna’ya yönelik saldırılarına 23 gündür devam ediyor. Rus hava kuvvetleri bugün sabah saatlerinde Polonya sınırına yakın Lviv kentinde uluslararası havalimanının yakınlarını vurdu. Saldırının ardından gökyüzüne yükselen dumanlar şehrin bir çok noktasından görüldü.
-
Ukrayna’da pazar yeri bombalandı
Ukrayna Acil Durum Ekipleri (DSNS), Harkiv’de bombaların isabet aldığı bir pazardaki dükkânların tamamen yandığını belirterek 3 kişinin hayatını kaybettiği ve 5 kişinin yaralandığını açıkladı.
Ukrayna Acil Durum ekipleri tarafından yapılan açıklamaya göre, bombaların isabet ettiği yaklaşık 3 bin 600 metre karelik pazardaki dükkanlar, yanarak tamamen harap oldu. Yetkililer, 3 kişinin hayatını kaybettiğini ve 5 kişinin yaralandığını açıkladı.
-
Ukrayna’da mahsur kalan eşi ve 4 çocuğu için yardım istedi
Eşi ve 4 çocuğuyla Ukrayna’da yaşayan, Ahıska Türkü Cemile Tahirova, ocak ayında annesini görmek için Bursa’ya geldi. Birkaç ay Bursa’da kalıp Ukrayna’ya gidecek olan Tahirova, dönüşe hazırlanırken Rusya-Ukrayna savaşı çıktı.
Tahirova ailesinin yanına dönemedi, eşi, çocukları ve yakın akrabaları Ukrayna’nın Herson kentinde savaşın ortasında mahsur kaldı. Cemile Tahirova, telefon altyapısının çökmesi nedeniyle çoğu zaman ulaşamadığı ailesinin hayatından endişe duyduğunu söyledi. Tahirova, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenip, eşi ve çocuklarının Türkiye’ye getirilmesi için yardımcı olmasını talep etti.
‘MARKETLERDE YİYECEK BİR ŞEY KALMADI’
Marketlerde gıda sıkıntısı yaşandığını belirten ve ailesinin 1 haftalık yiyecek stoğu kaldığını dile getiren Tahirova, “Annem burada yaşıyor. Onu görmek için her yıl geliyorum. 2-3 ay çalışıp gidiyorum. Ama bu sene savaş sebebiyle geri dönemedim. 4 çocuğum, eşim orada kaldı. Babam, kayınvalidem de savaş bölgesinde. Geçen gün aradığımda, çocuklarım evde yiyecek bir şey kalmadığını söyledi. Paraları var ama marketlerde yiyecek hiçbir şey yok. Gelme imkanları olsa ailem ve akrabalarımın hepsi gelir” dedi.
Ailesinin Türkiye’ye getirilmesi konusunda yardım isteyen Tahirova, “Cumhurbaşkanımıza seslenmek istiyorum. Lütfen bizlere yardımcı olsun. Evlatlarımı buraya getireyim. Burada tek başıma ben ne yapacağım? Her gece saat 3’e kadar gözüme uyku girmiyor. Çocuklarımla bazen telefonla konuşuyorum. ‘Özledik, gel’ diyorlar ama gidemiyorum. Savaşın ortasındalar, korkuyorlar” ifadelerini kullandı.
‘RUS ASKERİ SINIRDAN ÇIKIŞIMIZA İZİN VERMİYOR’
Ailesine ulaşamayan Tahirova, Ukrayna’daki yengesi Garacaeva Ruize’yi telefonla görüntülü arayıp, durumları hakkında bilgi aldı. Rus askerlerinin sınırdan çıkmalarına izin vermediğini dile getiren Garacaeva Ruize, “Sınırlara uzağız. Bir yere çıkış yapma ihtimalimiz yok. Devletimizin bizi götürmesini bekliyoruz. Bize, ‘Hazır olun’ dedikleri an çıkarız ama şu an çıkamıyoruz. Çok tehlikeli. Sınır bize buradan 80 kilometre. Sınırda da Rus askerleri var. Bizleri bir yere göndermiyorlar. Sınırdan çıkışa izin vermiyorlar. Devletimiz bizi götürürse seviniriz. Allah devletimize güç, kuvvet versin. Devletimiz bize sahip çıksın, bizleri buradan götürsün. Biz de Türkiye’ye gitmek istiyoruz. Sürgün hayatı yaşamaktan bıktık” diye konuştu.
-
Bakan Çavuşoğlu Rusya’da soruları yanıtladı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ukrayna ve Rusya Devlet Başkanlarını bir araya getirme çabası konusunda gelen soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu “Öncelikle Sergey’in de söylediği gibi bugüne kadar yapılan müzakerelerin olumlu bir şekilde seyretmesine bağlı. Burada müzakere edilen konular var, her iki ülke adına ben bu konuların detaylarına girecek değilim. Ama yakınlaşmaların olduğunu da biliyorum. Sonuçta bir mutabakat sağlandığı zaman liderler düzeyinde verilmesi gereken kararlar da var, en üst düzeyde bu kararın verilmesi lazım çünkü ciddi bir süreç. Ve bu noktaya gelindiği zaman biz elbette daha önce Cumhurbaşkanımızın, her iki ülke cumhurbaşkanıyla da konuştuğu gibi böyle bir toplantıya ev sahipliği yapmak isteriz. Ama daha önce ‘bu teknik düzeydeki görüşmeler de Türkiye’de olsun’ demişti özellikle Ukrayna. O zaman Ukraynalılara da söyledik, önemli olan şu anda toplantının yeri değil, önemli olan bir an önce Rusya Federasyonu’yla Ukrayna’nın bu sonuç odaklı müzakerelere başlamasıdır. Ve kendilerini Belarus’a gitmeleri yönünde de biz teşvik ettik. Tabii ki biz savaş başlamadan önce de bu çabalarımızı sürdürdük, bir araya getirme konusunda. O zaman mümkün olmadı. Şimdi bu noktada bir yakınlaşma olursa, liderler düzeyinde bir buluşma gerçekleşirse biz buna memnuniyetle ev sahipliği yaparız” ifadelerini kullandı.
ÇAVUŞOĞLU, MOSKOVA’DAN UKRAYNA’YA GEÇECEK
Antalya’da iki ülkenin bakanlarının yaptığı görüşmenin tekrarı olup olmayacağı konusundaki soruyu Bakan Çavuşoğlu şöyle yanıtladı;
“Umarım bir daha bizim düzeyimizde bir toplantıya ihtiyaç kalmaz. Ben elbette birinci toplantıya ev sahipliği yapmaktan, arabuluculuk yapmaktan büyük bir memnuniyet duydum. Bir daha bu formatta bir toplantıya ihtiyaç kalmadan inşallah iki lider bir araya gelir, bir anlaşma yapmak üzere bir araya gelir, bir ateşkes için bir araya gelir. Biz tabii ki çabalarımızı sürdüreceğiz. Buradan da Ukrayna’ya gidip mevkidaşım Kuleba’yla görüşeceğiz.”
“MARİUPOL’DE CİDDİ SIKINTILARIMIZ VAR”
Rusya Devlet Başkanı Putin ve Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’u ağırlamaktan memnuniyet duyacaklarını belirten Çavuşoğlu, Ukrayna’dan yapılacak tahliyeler konusunda şunları kaydetti;
“Mariupol’de ciddi sıkıntımız var. Ve çatışmalar devam ettiği için sivillerin buradan çıkması çok zor. Risk alarak çıkan bazı vatandaşlarımız da var veya yerel halk da var. Bu tabi çok riskli bir şey. Burada her iki tarafla da görüşüyoruz. Burada bir ateşkesin olması hatta biz ‘bazı gözlemciler de olabilir’ dedik çünkü her iki taraftan da çatışmalarla ilgili ya da koridorla ilgili farklı bilgiler geliyor. Ama bu insani bir durum ve bize göre Ukrayna’nın sınır ve toprak bütünlüğüne saygı duyan bir ülke olarak insanları bir ateşkesten sonra ne tarafa gitmek istiyorsa, hangi güzergahtan bu şehri terk etmek istiyorsa ona izin vermemiz gerekiyor. Bu insani bir durum. Biraz önce söyledim bazı vatandaşlarımızı Rusya’nın desteğiyle Soçi’ye kadar getirip oradan Türk Hava Yolları’yla ülkemize getirdik. Şimdi maalesef sahada bir anlaşmazlık var. Çatışma var. Her iki tarafın da söylediği farklı, bu arada başta da söyledim Sergey Lavrov beni gece yarısı bile aradı, kaç vatandaşımızın olduğunu sordu, çaba sarf ettiklerini görüyoruz. Aynı şekilde Savunma Bakanı Şoygu’yla askerlerimiz de kendi aralarında temastalar. Ukrayna ile de temastayız. Ama bu sadece bizim vatandaşlarımızı ilgilendiren bir konu değil. Orada yaşayan yüzbinlerce insanı ilgilendiren bir konu. İnsani yardımların hiçbir sorun, engelle karşılaşmadan oraya ulaştırılması gerekiyor. Umarım bu konuda kısa bir sürede netice alırız.”
-
Bursa İnegöl Ukraynalı misafirlere kucak açtı
Antalya’da 17-28 Şubat tarihlerinde gerçekleştirilen Oryantiring Şampiyonası için Türkiye’ye gelen ve ülkelerinde çıkan savaş sonrası geri dönemeyen Ukrayna İşitme Engelli Oryantiring Milli Takımı Sporcuları, İnegöl Belediye Spor Kulübü Oryantiring Takımı aracılığı ile İnegöl’e geldi. İnegöl Belediyesi tarafından DOSTUM tesislerine yerleştirilen ve 1 aya yakın süredir burada misafir edilen sporcular ülkelerinden uzak kalmanın hüznü ile aileleriyle sadece telefonla iletişim kurarak günlerini onları düşünerek geçiriyor. İnegöl halkı da Ukraynalı sporcuların acısını paylaşmak ve onlara destek olmak adına elinden gelen çabayı gösteriyor.
DOSTUM TESİSLERİNDE MİSAFİR EDİLİYOR
Türk misafirperverliğini Ukraynalı konuklardan esirgemeyen Vawelya Kafe, bu sabah Ukrayna Milli Takımı sporcularını kahvaltıda ağırladı. Belediye Başkanı Alper Taban’ın da katıldığı kahvaltı programında, Ukraynalı sporculara destek mesajları verildi. 16 sporcu ve teknik ekibin katıldığı kahvaltı sonrası açıklama yapan Belediye Başkanı Alper Taban, “Bugün bizlere ev sahipliği yapan Vawelya Kafedeyiz. Bizim de ev sahipliği yaptığımız Ukrayna’dan misafirimiz olan Oryantiring Milli Takımını bugün burada kahvaltıda ağırladılar. Bildiğiniz gibi yaklaşık 20-25 gün önce Antalya’da yapılan bir şampiyona için İnegöl Belediye Spor Kulübü sporcularımız da oradaydı. Ukrayna takımı ülkesine dönemedi. Sonrasında arkadaşlarımız da buradaki diğer oyuncular ülkelerine dönemiyor, şehrimizde ağırlayabilir miyiz diye bizlere sordular. Devamında Ukrayna İşitme Engelli Oryantiring Milli Takımını DOSTUM tesislerimizde misafir etmeye başladık” dedi.
“ÜLKELERİNE DÖNDÜKLERİNDE GÖNÜL ELÇİMİZ OLACAKLAR”
Savaşın son bulması temennisinde bulunarak konuşmasını sürdüren Başkan Taban, “Aslında tam da bu tür takımların kamp yapabileceği bir alan DOSTUM tesislerimiz. Ancak gönlümüzden geçen bu savaşın bir an önce son bulması. İlk geldikleri günü hatırlıyorum, son derece moralleri bozuktu. Pek çoğu ülkesinden haber almaktan zorlanıyor. İnşallah savaş sona ersin istiyoruz ve bu süreçte de hem antrenman ve idmanlarını bölgemizde yapıyorlar beraberinde de süreç tamamlandığında ülkelerine dönecekler. Biz burada insan olmanın gereğini yerine getirdik. Nihayetinde orada zor bir durum var. Bu arada çok güzel diyaloglar da kuruldu. Arkadaşlarımız onlarla ilgileniyorlar. Burada Rusya veya farklı bir ülkeden de birileri olabilirdi. İnsan olmanın gereği budur. Nihayetinde kavganın kimseye faydası yok. Ama güzel güzel, insan gibi yaşamalı ve bu dünyanın geçici olduğunu unutmamak lazım. Birbirimize faydalı olmaya çalışmak lazım. Bizler yerelde de tüm vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılama noktasında hazır olduğumuzu defaatle ifade ediyoruz. Burada da yurt dışından ülkemizde kalan arkadaşlarımıza destek olduk. Çalışma arkadaşlarımız onlara çok güzel ev sahipliği yapıyorlar. Günü geldiğinde de ülkelerine uğurlayacağız. Onlar da eminim ki hem ülkemizin hem şehrimizin gönül elçisi olacaklar” ifadelerinde bulundu.
-
Ukrayna’da 2 gazeteci daha öldürüldü
Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaşa ilişkin haber yapmak için Ukrayna’nın başkenti Kiev’de bulunan 2 gazeteci daha yaşamını yitirdi. Fox News CEO’su Suzanne Scott yaptığı açıklamada, Fox News kanalı kameramanı 55 yaşındaki Pierre Zakrzewski’nin pazartesi günü Kiev’in kuzeybatısındaki Horenka’da aracına ateş açılması sonucu yaralanmasının ardından hayatını kaybettiğini söyledi.
Scott ayrıca 24 yaşındaki Ukraynalı gazeteci Oleksandra Sasha Kuvshynova’nın da aynı olayda hayatını kaybettiğini, Fox News muhabiri Benjamin Hall’in ise saldırıda yaralanarak Ukrayna’da hastaneye kaldırıldığını açıkladı.
Fox News sunucusu Bill Hemmer sabah programında yaptığı açıklamada, “Pierre Zakrzewski bu kanalda bir efsaneydi ve kaybı yıkıcı” dedi.
Londra doğumlu İrlandalı Pierre Zakrzewski, şubat ayından bu yana savaş haberleri nedeniyle Ukrayna’daydı. Kameraman Zakrzewski, daha önce Fox News kanalı için Irak, Afganistan ve Suriye’deki çatışmalar da dahil olmak üzere birçok savaşı görüntülemek için görev almıştı. Fox News kanalı, geçtiğimiz aralık ayında Zakrzewski’ye “İsimsiz Kahraman” ödülü vermişti.
13 Mart’ta 51 yaşındaki ABD’li gazeteci Brent Renaud da Kiev yakınlarında Rus birliklerinin açtığı ateş sonucu boynundan vurularak hayatını kaybetmişti.
-
Ukrayna’daki Türklerin tahliyesine ilişkin açıklama
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fildişi Sahili Devlet, Dışişleri, Afrika Entegrasyonu ve Diyaspora Bakanı Kandia Camara ile görüşmesi sonrası açıklamalarda bulundu.
Çavuşoğlu, Ukrayna’nın Mariupol şehrindeki Türklerin tahliyesi ile ilgili açıklamada bulunurken, “Her iki tarafla da görüşmelerimizi sürdürüyoruz” dedi.
“14 bin 800’den fazla vatandaşımızı tahliye ettik”
Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu, “14 bin 800’den fazla vatandaşımızı tahliye ettik. 300-350 civarında vatandaşımız olduğunu biliyoruz. Bu rakam günlük değişebiliyor. Mariupol‘da 100’den fazla vatandaşımızın olduğunu biliyoruz. Orası ile iletişimimiz çok sağlam değil. Kanuni Sultan Süleyman Camisi Dernek Başkanı bize bilgileri aktardı. Buradaki vatandaşlarımızın tahliyesi ve Mariupol’daki diğer sivillerin tahliyesi konusunda 10 Mart’ta Antalya’daki görüşmede de gündeme getirmiştik ve iki tarafın yardımını istedik. Dün telefon ile sadece insani koridorun açılması için değil 10 Mart’taki yüz yüze görüşmenin takibini de her iki bakan ile yaptık. Vatandaşlarımızın bugün yine bazı şehirlerden tahliyesi için arkadaşlarımız çalışıyorlar. Lviv’den 2 otobüsün kalkmasını bekliyoruz, biri Kırım Tatar Türklerini taşıyacak. Odesa’dan 1 otobüsün kalkmasını bekliyoruz. Diğer taraftan, Ahıska Türkleri ve diğer soydaşlarımıza da elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz. Lavrov beni gece yarısı aradı, Mariupol’dan tahliyeler konusunda şartlar yavaş yavaş oluşuyor. Bugün ya da yarın güzel haberi bekliyoruz. Vatandaşlarımızın camide yiyecek-içecek sıkıntısı olmadığını da öğrendik” yanıtını verdi.
-
Rusya-Ukrayna savaşı Antalya tarımını vurdu
Antalya’da Ticaret Borsası, Ticaret ve Sanayi Odası, Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği, Ziraat Odası gibi kurumların oluşturduğu Antalya Tarım Konseyi, Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş nedeniyle iki ülkeye yönelik yaş meyve ve sebze ile süs bitkileri ihracatında yaşanan sorunları, gönderilmiş ürünlerden kaynaklı alacakların tahsil edilememesini ve talepleri raporlaştırdı. Raporda, Antalya tarım sektörünün alacakları ve iki ülkeye yönelik ihracattaki sıkıntılar ve hasar tespiti yer aldı.
Rapora göre, Ukrayna ve Rusya’ya gönderilen yaş meyve sebze ihracatında toplam 80 milyon dolar, süs bitkilerinde ise 1 milyon dolar tahsil edilemeyen alacak bulunuyor. İki ülkeye yönelik üretilen özel ürünler nedeniyle de yaş meyve ve sebze ihracatında 150 milyon dolar, süs bitkilerinde 2 milyon dolarlık risk olduğu kaydedildi. İki ülkeden iki sektörün alacağının 81 milyon dolar, bu ülkelere gönderilecek ürünlerle ilgili risk miktarının da 152 milyon dolar olmak üzere toplam fatura 233 milyon doları bulduğu belirtildi.
Antalya Tarım Konseyi Başkanı Ali Çandır, Ukrayna ve Rusya’nın yaş meyve ve sebze ile süs bitkileri sektörlerinde kentin en önemli pazarlarından olduğunu belirterek, iki ülke arasındaki savaşın, bu ülkelere yönelik üretim ve ihracat yapanları çok derinden etkilediğini söyledi. Ukrayna’ya savaş zamanında yola çıkarılan 5 milyon dolarlık sebze meyve ile geçen yıl 20 Aralık’tan beri teslimi yapılan 16 milyon dolarlık yaş meyve ve sebze alacağının tahsil edilemediğini aktaran Çandır, “Bankalar kapalı, alıcılara ulaşılamıyor ve önemli bir risk oluşturdu” dedi.
FAİZSİZ, İKİ YIL ÖDEMESİZ KREDİ TALEBİ
Alacakların, Rusya ile birlikte hesap edildiğinde toplam 80 milyon dolar olduğunu kaydeden Çandır, para transfer kanalı SWIFT’in kapalı olması, Rusya’daki olağanüstü devalüasyon, rublenin değer kaybetmesi gibi nedenlerin alacakları riske soktuğunu açıkladı. Bu pazarların damak tadı ve mutfak kültürüne uygun üretilen ürünlerden doğacak 150 milyon dolarlık riske de işaret eden Çandır, “İhracatçılarımızın bu krizden çıkabilmek için faizsiz, iki yıl ödemesiz kredi talebi var. Ukrayna’dan alınması güç olan bedellerin de tanzim edilmesini istiyorlar” diye konuştu.
RUSYA’YA İHRACAT İÇİN TALEPLER
Rusya’nın domates başta olmak üzere bugüne kadar uyguladığı tüm kısıtlamaları kaldırmasının da sevindirici olduğunu belirten Çandır, “Bu sevindirici bir haber ama bununla ilgili de ihracatçılarımızın genel kaygısı; para transferiyle ilgili. Para hareketini sağlayacak özel bir sistem geliştirilmesi gerekiyor. Bir başka önemli unsur, kara yoluyla Ukrayna üzerinden yapılan sevkiyatlar. Orası kapandığı için özellikle Gürcistan ve Ermenistan kapılarının açılarak, sevkiyatın buradan gerçekleşmesi. Bir de deniz yoluyla yaptığımız ihracatın gelişmesi için kapalı olan Soçi Limanı gibi limanların açılması” ifadelerini kullandı.
Antalya Tarım Konseyi’nin 3 sayfalık raporunda, iki ülke arasındaki savaşın, başta Antalya olmak üzere ülkemiz yaş meyve ve sebze ile süs bitkileri ihracatını iki önemli alanda darboğaza soktuğu vurgulandı. Bunlardan ilki; özellikle son üç aydaki sevkiyatların ödemelerinin alınamaması, ikincisi de bu pazarlara yönelik planlanmış, halen hasat bekleyen üretimler. Önümüzdeki aylarda hasat miktarının ciddi şekilde artacağı ve ihraç edilemezse üreticilerin hayati bir gelir kaynağından mahrum kalacakları kaydedildi. Raporda ayrıca Rusya-Ukrayna savaşının Antalya tarımsal ihracatına etkileri ve sektörün talepleri 10’ar maddede anlatıldı.
BANKALAR DA RİSKLİ KABUL EDİYOR
Rapora göre, savaştan önce satışı gerçekleşen, tahsilatı yapılamayan ürünlerin ödemelerinin alınması mümkün görünmüyor. Ukrayna’da savaş nedeniyle bankaların kapalı olması, Rusya’da da para transfer kanallarının (SWIFT) kapalı olması nedeniyle tahsilat yapılamıyor. Ukrayna’dan tahsilatların yapılamamasına bağlı olarak, maliyetlerin ihracatçıların üzerinde kalacağı düşünülüyor.
Ukrayna, Rusya ve Belarus’a da çalışan ihracatçıların, Türkiye’deki bankalar tarafından gayriresmi olarak riskli kabul edildiği belirtildi. Bankaların ihracatçılara, kredilerinin kapatılması yönünde baskı kurduğu, ruble ve Ukrayna Grivnası ile işlemi kapattığı, işlem yapan finansal kurumların da rublenin yüzde 50 devalüasyonuna ilave yüzde 20-25 kesintiyle işlem yaptığı açıklandı.
TAHSİLAT İMKANSIZ HALE GELDİ
Rusya ve Belarus’a ihracatta düşüşe rağmen ürün talebi olduğu, ancak birikmiş alacakların tahsilinin neredeyse imkansız hale geldiği ve mevcut koşullarda yapılacak ihracat ve tahsilatların, büyük risk taşıdığı belirtildi. Rusya, Ukrayna ve Belarus başta olmak üzere bölgeye ihracatın nakliye ve gümrük giderlerinin doğrudan ihracatçıdan talep edildiği kaydedildi.
Toplam 80 milyon dolar olan yapılmış ihracat için üreticiler, tedarikçiler, işleme, depolama ve nakliyecilerin alacaklarını doğrudan ihracatçıdan talep ettiği de belirtilen raporda, Rusya, Ukrayna ve Belarus’tan yapılamayan alacakların tahsilinin imkansıza yakın olduğu vurgulandı. Bu ülkeler için üretilen ürünlerle ilgili üretici üzerindeki risk ve yükün de 150 milyon doların üzerinde olduğu açıklandı. Süs bitkileri ihracatında birikmiş alacağın 1 milyon dolar, bu pazarlar için üretimi yapılan ürünlerin oluşturacağı yük ve riskin de 2 milyon doların üzerinde olduğuna yer verildi.
‘BANKALAR RUBLE İLE İŞLEM YAPSIN’
Sektör, ilk ve acil olarak birikmiş alacak tutarı olan 80 milyon dolar karşılığı, teminat mektupsuz ve faizsiz en az 2 yıl ödemesiz 2 yıl vadeli kredi talep etti. Ukrayna için 10 Şubat’tan itibaren yola çıkarılan ürünler için 5 milyon dolar, 20 Aralık’tan itibaren teslimatı yapılan ürünler için de 16 milyon dolar alacak gösterilerek, ivedilikle tanzimi istendi.
Banka kredi limitleri ve işletme kredilerinin acilen en az 2 katına yükseltilmesi, Rusya’ya ihracatta ruble ile çalışılması ve tahsil edilen rublenin, bankalar tarafından makul bir parite ile TL’ye çevrilmesi talep edildi. Taleplerde, bu pazarlara ihracat yapanların mevcut KDV alacaklarının ivedilikle ödenmesi de yer aldı.
YENİ PAZAR ARAYIŞI VE DESTEĞİ
Rusya ve Ukrayna odaklı üretimi devam eden ürünlerin, AB ülkeleri ve benzeri pazarlara sunulması halinde sektör içi rekabet artacağından ürünlerin birim fiyatlarında ciddi düşüşler yaşanacağı açıklanarak, hızlı, sade ve etkili bir prosedürle alternatif yeni pazarlar araştırma desteği ödemeleri yapılması istendi. Talepler arasında, verdikleri ürünler dolayısıyla ciddi bir mali yük altında bulunan çiftçi ve üreticilerin vergi ve kredi borçlarının faizsiz ötelenmesi de bulunuyor.
Raporda, Rusya pazarına girişte kullanılan mevcut çok ülkeli ve uzun nakliye rotaları yerine Karadeniz’deki sınır kapıları ve Soçi Limanı ile açık olmayan diğer Karadeniz limanlarının makul koşullarla yeniden yük trafiğine açılması, Gürcistan ve Ermenistan yük taşımacılığı rotalarının yeniden aktif hale getirilerek, kara yoluyla Rusya’ya sevkiyat olanağı sağlanması istekleri de yer aldı.