Etiket: UNICEF

  • Özel Çocuklara Yönelik Mükemmeliyet Merkezi

    Özel Çocuklara Yönelik Mükemmeliyet Merkezi

    Meslekî Özel Eğitim Mükemmeliyet Merkezi kurulumu programına, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu, Unicef Eğitim Sorumlusu Diana Kavi, Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevriye Ergül ile öğretmenler katıldı.
    Programın açılışında konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Ahmet Alireisoğlu, “Özel eğitim okullarımızda eğitim gören çocuklarımızın becerilerini, hayata tutunmalarını güçlendirecek bir merkezi, çocuklarımızın hizmetine sunmak üzere bugün bir aradayız. Bursa’da özel eğitim çocuklarımıza yönelik mesleki eğitim merkezimiz bulunuyor. Özel çocuklarımıza sunulan eğitim hizmeti aynı zamanda eğitime yönelik yapılan çalışmaların da bir göstergesidir. Eğitimde neyi ne kadar kaliteli yaptığımızı özel çocuklarımıza sunmuş olduğumuz değer, hizmet ve kaliteyle ölçebileceğimizi düşünüyorum. Bu merkezimizin çocuklarımıza kazandırılması ilimiz için daha kaliteli bir eğitim sunulması noktasında oldukça önemli. Bursa’daki özel eğitim öğrencilerimize yönelik hazırlanan mükemmeliyet merkezimiz ile öğretim programlarının, atölyelerin yenilenmesi, bir staj programının oluşturulması, öğretmenlerimizin mesleki eğitimlerine yönelik çalışmalar yürütülecek. Aynı zamanda sektörle iş birliğine yönelik çalışmalarda neye ihtiyacımız var, nerede problem yaşıyoruz, hangi alanlar güçlü yönlerimiz, hangi alanlarda bizim desteğe ihtiyacımız var bunları belirlemeye yönelik çalışmalar yürütülecek. Merkezimizin Bursa’mıza hayırlı olmasını diliyor, emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.” dedi.

    Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevriye Ergül ise konuşmasında şunları söyledi: “Özel gereksinimli bireyler için bebekliklerinden itibaren özel eğitim hizmetleri sunuyoruz. Bunu da çeşitli şekillerde çeşitli kademelerde sunuyoruz. Yaptığımız çalışmaların amacı aslında onlara bir yetişkin olduklarında mümkün olduğunca bağımsız bir yaşam sürebilmelerini sağlamak. Topluma katılabilen, üretken aynı zamanda topluma da katkı sunabilen bireyler olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Millî Eğitim Bakanlığının koordinesinde UNICEF desteğiyle yürütülen bu çalışma ile hem okullarımızdaki bu çocuklara sunduğumuz özel eğitim hizmetlerini güçlendirmek ve mesleki becerileri en iyi şekilde sağlamak hem de istihdamlarına yönelik çalışmalar yaparak süreci çocuklarımız adına iyileştirme hedefiyle çalışmalar yürüteceğiz.”
    Ortaöğretim kademesinde meslekî eğitim veren özel eğitim okullarının kurumsal kapasitesini geliştirerek, özel eğitim hizmetlerinin kalitesini artırmak amacıyla UNICEF’in finansal desteği ve Milli Eğitim Bakanlığı koordinesinde düzenlenen proje kapsamında yedi bölgede kurulumu devam eden meslekî özel eğitim mükemmeliyet merkezleri kurulum çalışmaları ile il genelinde ilgili kurum, kuruluş ve sektörlere yapılan ziyaretlerle merkezin tanıtımı ve iş birliği kapsamında bir yol haritası oluşturularak çalışmalar gerçekleştirilecek.

  • UNICEF: “Gazze’de yemek bulamıyorlar”

    UNICEF: “Gazze’de yemek bulamıyorlar”

    İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 139 gündür devam ediyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) tarafından yapılan açıklamada, “Gazze’de pek çok kişi günde sadece bir öğünle hayatta kalırken, diğerleri hiç öğün bulamıyor. Çocuklar akut beslenme yetersizliği ile karşı karşıya, temiz su kişi başına 1 litrenin altında. Gazze’de 4 ayı aşkın süredir devam eden şiddet insani krize yol açtı. Çocukların hemen ateşkese ihtiyacı var” denildi.

  • UNICEF: Gazze Şeridi dünyada çocuk olmak için en tehlikeli yer

    UNICEF: Gazze Şeridi dünyada çocuk olmak için en tehlikeli yer

    İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 64’üncü günde devam ederken, UNICEF Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Adele Khodr, Gazze Şeridi’ni dünyada çocuk olmak için en tehlikeli yer olarak nitelendirdi. Khodr yaptığı yazılı açıklamada, “Gazze Şeridi dünyada çocuk olmak için en tehlikeli yer. Her gün çok sayıda çocuğun öldürüldüğü ve yaralandığı bildiriliyor. Çocukların oyun oynadığı ve okula gittiği mahallelerin tamamı, içinde yaşam olmayan moloz yığınlarına dönüşmüş durumda” dedi.

    “Bir milyona yakın çocuk evlerinden zorla göç ettirildi”
    UNICEF ve diğer insani yardım gruplarının haftalardır Gazze Şeridi’ndeki insani felaket konusunda çağrıda bulunduğunu hatırlatan Khodr, “Sahadaki ekibimiz, uzuvları kopmuş, üçüncü derece yanıkları olan ve etraflarını saran şiddet nedeniyle şoka girmiş çocuklarla karşılaştıklarını anlatıyor. Bir milyona yakın çocuk evlerinden zorla göç ettirildi. Şimdi daha da güneye, su, yiyecek ya da koruma olmadan küçük, aşırı kalabalık alanlara itiliyorlar ve bu da onları solunum yolu enfeksiyonlarına ve su kaynaklı hastalıklara karşı savunmasız kalmalarına neden oluyor” dedi.

    “İçeri giren miktarlar, ihtiyaca kıyasla hiçbir şekilde yeterli değil”
    Gazze Şeridi’ne yönelik yardımlara uygulanan kısıtlamaların çocuklar için ölüm fermanı olduğunu ifade eden Kohdr, “İçeri giren miktarlar, ihtiyaca kıyasla hiçbir şekilde yeterli değil. Bombardıman ve yakıt eksikliği nedeniyle yardım dağıtımı giderek daha da zor hale geliyor. İnsani yardım sistemi, özellikle ateşkesin sona ermesinin ardından uygulanan tedbirlerin yol açtığı aşırı baskı altında” dedi.

    “Bu durum derhal sona ermeli”
    Acil ve uzun süreli bir insani ateşkesin çocukların öldürülmesine ve yaralanmasına son vermenin, sivillerin korunmasının ve bölgeye hayat kurtarıcı yardımların acilen ulaştırılması tek yolu olduğunu vurgulayan Kohdr, “Daha fazla acı çekilmesini önlemek için büyük ölçeklerde insani yardımların girişlerine izin verilmeli. UNICEF ve insani yardım kuruluşları, kuzey de dahil olmak üzere Gazze Şeridi’nin neresinde olurlarsa olsunlar tüm çocuklara ve ailelerine güvenli bir şekilde ulaşabilmelidir. Dünya izliyor, yeterince hızlı hareket edemiyoruz. Bu durum derhal sona ermeli” dedi.

    İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 7 binden fazlası çocuk olmak üzere toplam 17 bin 487 Filistinli hayatını kaybetti, 46 bin 480 Filistinli de yaralandı.

  • UNICEF: “İnsani duraklamalar yeterli değil”

    UNICEF: “İnsani duraklamalar yeterli değil”

    Gazze Şeridi’nde yarın başlayacak olan 4 günlük ‘insani araya’ saatler kalırken, BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) İcra Direktörü Catherine Russell, BM Güvenlik Konseyi’nin Gazze’deki çocukların korunmasına ilişkin toplantısında yaptığı konuşmada, “Savaş sona ermeli, çocukların öldürülmesi ve sakat bırakılmasına derhal son verilmeli” dedi.

    “Gazze Şeridi bugün dünyada çocuk olmak için en tehlikeli yerdir”
    İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında sadece 46 gün içinde 5 bin 300’den fazla Filistinli çocuğun öldürüldüğünü ifade eden Russell, bunun 7 Ekim’den bu yana her gün 115’ten fazla çocuğun öldürüldüğü anlamına geldiğini vurguladı. Russell, “Bu rakamlara göre Gazze’deki ölümlerin yüzde 40’ını çocuklar oluşturuyor. Bu eşi benzeri görülmemiş bir durumdur. Başka bir deyişle, Gazze Şeridi bugün dünyada çocuk olmak için en tehlikeli yerdir. Ayrıca bin 200’den fazla çocuğun enkaz altında kaldığı ya da kayıp olduğuna dair haberler alıyoruz” dedi.

    “UNICEF, bu katliamın derhal durdurulması için acil insani ateşkes çağrısında bulunuyor”
    İsrail-Filistin ihtilafında 2005-2022 yılları arasındaki çatışmalarda toplam bin 653 çocuğun öldürüldüğünü ifade eden Russell, “Çocukların hayatta kalması, insani yardım çalışanlarının kalıp etkili bir şekilde hizmet vermesi için insani aralar kesinlikle yeterli değil. UNICEF, bu katliamın derhal durdurulması için acil insani ateşkes çağrısında bulunuyor” ifadelerini kullandı.

    “Gazze Şeridi’nde hiçbir yer güvenli değil”
    UNICEF’in “sözde güvenli bölgeler” kurulmasına şiddetle karşı çıktığını” vurgulayan Russell, “Gazze Şeridi’nde hiçbir yer güvenli değil ve önerilen bölgeler bu kadar çok sayıda sivilin ihtiyaçlarını karşılayacak altyapıya veya koruma tedbirlerine sahip değil” dedi.
    Russell, “Tarafları, kalıcı barışa giden yolda ilk adım olan insani ateşkesten başlayarak bu çağrıya kulak vermeye ve Güvenlik Konseyi üyeleri olarak sizleri, çocuklar için yaşanan bu felakete son vermek için elinizden gelen her şeyi yapmaya çağırıyorum” ifadelerini kullandı.

  • UNICEF’ten ilave yardım çağrısı

    UNICEF’ten ilave yardım çağrısı

    UNICEF Türkiye Temsilcisi Regina De Dominicis, deprem sonrasında çocukların ve onların ailelerinin uzun dönemli etkilenmemesi için uluslararası yardımın artırılması gerektiğine işaret etti.

    Dominicis, UNICEF Türkiye’nin ilave 138 milyon dolarlık bir yardım çağrısında bulunduğunu bildirdi.

    Deprem sonrası bölgedeki çocukların ve ailelerin iyileşmeleri ve hayatlarını tekrar inşa etmeleri için yardımın acil olduğuna dikkati çeken Dominicis, bu grubun öncelikli tutulmasının önem taşıdığını ifade etti.

    UNICEF Türkiye’deki depremlerden okul yaşında olan yaklaşık 4 milyon çocuğun etkilendiğini belirtiyor.

    Milli Eğitim Bakanlığının eğitim faaliyetlerine destek sağlayan UNICEF, aynı zamanda yıkılan okulların yeniden inşası için maddi yardımda bulunuyor.

  • UNİCEF Direktörü depremzede çocukları ziyaret etti

    UNİCEF Direktörü depremzede çocukları ziyaret etti

    UNİCEF Genel Direktörü Catherine Russell, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının Ankara’da bulunan Saray Çocuk Evleri Sitesi’ne giderek deprem bölgesinden getirilen refakatsiz çocukları ziyaret etti. Catherine Russell’a Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı İsmail Güneş eşlik etti. Güneş, çocukların deprem bölgesinden alındığı andan itibaren aileye teslim edilmesine kadar işleyen süreçler hakkında Catherine Russell’a bilgi verdi.

    “Aileleri olmayan yerlere teslim etmeden bunun gibi kurumlarda bulunmaları çok önemli”

    Ziyaret sonrasında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına teşekkür eden UNİCEF Genel Direktörü Catherine Russell, “Bu kadar güzel bir tesisi bize gösterdiğiniz için çok teşekkür ediyoruz. Çocukların aileleri ile tekrar kavuşup bir araya gelebilmelerini sağlamak son derece önemli. Anlattığınız gibi çocukları aileleri ile eşleştirmek için tanımlamış olduğunuz süreci gerçekleştiriyor olmanızdan ve buna özen gösteriyor olmanızdan büyük bir onur duyduk. Çocukların DNA testlerinin yapılıp doğru ailelere teslim edildiğinden emin olunması çok çok önemli. Acele bir şekilde onları aileleri olmayan yerlere teslim etmeden, bunun gibi kurumlarda bulunmaları çok önemli. UNİCEF, genel olarak bütün çocuklarla ilgili yürütülen bütün çalışmalarda ilgili devlet kurumları ve kuruluşları desteklemekte, bundan sonra da çalışmalarına ve desteklerine devam edecektir.”

  • Ukrayna’da 1 milyon çocuk savaştan kaçtı

    Ukrayna’da 1 milyon çocuk savaştan kaçtı

    Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle başlayan savaşın ülkedeki yaklaşık 7.5 milyon çocuğun yaşamını tehdit ettiğini belirtip 1 milyon çocuğun savaştan kaçarak başka ülkelere sığındığını açıkladı.

    UNICEF açıklamasında “Ukrayna’daki savaş, ülkenin 7,5 milyon çocuğunun yaşamları ve esenliği için acil ve büyüyen bir tehdit oluşturuyor. Savaş yoğunlaştıkça insani ihtiyaçlar her geçen gün katlanarak artıyor. Çocuklar öldürüldü. Çocuklar yaralandı. Aileleri çaresizce güvenlik ve koruma aradığı için 1 milyondan fazla çocuk Ukrayna’dan kaçtı” ifadelerini kullandı. Savaş sebebiyle evlerin, okulların, yetimhanelerin ve hastanelerin tahrip olduğunu belirten UNICEF, Ülkedeki altyapı tesislerinin zarar görmesiyle milyonlarca insanın temiz suya erişemediğini vurguladı.

  • Bir milyar çocuk yüksek risk altında

    Bir milyar çocuk yüksek risk altında

    UNICEF’in yayınladığı rapora göre, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Nijerya, Gine ve Gine Bissau Cumhuriyeti’nde yaşayan çocuklar; iklim değişikliğinin, sağlık sorunlarının, eğitim ve güvenlik sorunlarının en çok tehdit ettiği gruplar arasında yer alıyor.

    UNICEF, ‘İklim Krizi Bir Çocuk Hakları Krizidir’ başlıklı raporun, iklim krizi kapsamında çocukların bakış açısından yazılan ilk rapor olduğunu açıkladı. Raporda, dünyadaki 2,2 milyar çocuğun 1 milyarının ‘son derece yüksek risk’ altında olarak nitelendirilirken; bu çocukların 33 ülkenin en az birinde yaşadığı belirtildi. Raporda, çocukların sağlık, temiz su, eğitim gibi temel hizmetlere erişiminin yetersizliği ve birden fazla çevresel, iklimsel krize maruz kalmaları nedeniyle ‘son derece yüksek risk’ altında oldukları ifade edildi.

    “TABLO, HAYAL EDİLEMEZ DERECEDE KORKUNÇ”

    UNICEF yetkilisi Henrietta Fore’un rapora dair yaptığı açıklamada, “İlk kez, çocukların iklim değişikliğine karşı nerede ve nasıl savunmasız olduğuna dair eksiksiz bir resme sahibiz ve bu tablo neredeyse hayal edilemez derecede korkunç. İklim ve çevresel krizler; temiz havaya, gıdaya ve temiz suya erişimden çocuk haklarının tüm yelpazesini baltalıyor. Eğitime, barınmaya, sömürüden özgürlüğe ve hatta hayatta kalma haklarına kadar zarar veriyor. Bu da hemen hemen her çocuğun hayatını etkileyecek” ifadelerini kullandı. Üç yıldır çocukların bu sorunlara karşı eylem talebinde olduğunu belirten Fore, iklim değişikliğinin bir çocuk hakları krizi olduğunu ve UNICEF’in bu kriz karşısında çocuklar tarafından iletilen eylem talebini desteklediklerini belirtti.

    Raporda yer alan verilere göre, neredeyse her çocuğun bahsedilen iklim ve çevresel sorunların tehdidi altında olduğu ifade edilirken; 820 milyon çocuğun yüksek oranda sıcak hava dalgalarına maruz kaldığı, 920 milyon çocuğun ise yüksek oranda su kıtlığına maruz kaldığı belirtildi. Bunun yanında, 1 milyar çocuğun ise son derece yüksek düzeyde hava kirliliğinin etkisinde yaşadığı aktarıldı. Öte yandan, bu krizler arasında sel, fırtına ve tayfunlar gibi doğa felaketlerinin yanında salgın hastalıklar da yer aldı. İklim değişikliğinin son derece adaletsiz olduğunu belirten Fore, artan küresel sıcaklıklardan hiçbir çocuğun sorumlu olmadığını ancak sonuçlarına en çok onların maruz kalacağını söyledi. Fore, iklim değişikliğine karşı eyleme geçilme konusunda hala çok geç olmadığını ve çocukların yaşam koşullarını, temel hizmetlere erişiminin iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı.

    “MÜCADELEYE, GENÇLERİ DE DAHİL EDİN” ÇAĞRISI

    Öte yandan raporun sonunda UNICEF tarafından hükümetlere, işletmelere ve konuyla ilgili aktörlere yapılan çağrıda, çocuklara yönelik temel hizmetlerde iklim değişikliğiyle mücadele için yatırımların artırılması gerektiği belirtildi. Çağrıda, sera gazı emisyonlarının azaltılması gerektiği, çocuklara iklim değişikliğine uyum sağlamaları ve iklim değişikliğinin etkilerine hazırlanmaları için kritik olan iklim eğitimi ve farkındalık sağlanmasının gerektiği, iklim kriziyle ilgili toplantı ve konferanslara gençlerin de dahil edilmesi gerektiğini vurgulandı.

  • Cedi Osman, UNICEF’in “Ulusal İyi Niyet Elçisi” oldu

    Cedi Osman, UNICEF’in “Ulusal İyi Niyet Elçisi” oldu

    Amerikan Basketbol Ligi (NBA) takımlarından Cleveland Cavaliers forması giyen milli oyuncu Cedi Osman, UNICEF’in “Ulusal İyi Niyet Elçisi” oldu.

    Milli basketbolcu, UNICEF Türkiye Temsilcisi Philippe Duamelle’in katıldığı ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle video konferans yöntemiyle düzenlenen basın toplantısında “Ulusal İyi Niyet Elçisi” olarak atandı.

    Sözlerine UNICEF ailesine teşekkür ederek başlayan Cedi Osman, “Burada olmaktan dolayı çok mutlu ve gururluyum. UNICEF ailesiyle yollarımız iki yıl önce kesişti ve bu süre içinde gerçekten çok güzel aktivitelere imza attık. Ben sporcuyum ama bir işin içinde çocuk varsa her zaman onun bir parçası olmak istiyorum.” ifadelerini kullandı.

    Milli basketbolcu, büyük bir sorumluluk aldığını ve bunu en iyi şekilde taşıyacağına inandığını söyledi.

    Cedi Osman, Gaziantep’ten basın toplantısına katılan bir öğrencinin eğitim ve sporu birlikte nasıl yürüttüğünü sorması üzerine, şunları kaydetti:

    “Hayatta yaptığınız herhangi bir iş eğitim almanıza engel değil. Evet spor yapıyoruz ama bir yaşa gelince ona veda etmek zorunda kalıyoruz. Eğitim bizi hayatımız boyunca hep takip ediyor. 25 yaşındayım ve hala eğitimime devam ediyorum, yeni şeyler öğreniyorum. Burada en önemli şey, eğitimi hayatınızın merkezinde tutmanız ve sporu da hayatınızın bir parçası yapmanız.”

    “Hayalim pilot olmaktı”

    Milli basketbolcu hayalleriyle ilgili bir soruya, “Annem ve babamın eski basketbolcu olmalarına rağmen pilot olmayı hayal ettim. Çok havalı gelirdi. Bu her çocuğun aklından geçmiştir. Annem ve babamdan dolayı ben de basketbola başladım ve sonrasında kendime hedefler belirledim. En büyük hedefim NBA’de oynamaktı ve bu yolculuk hiç kolay olmadı. Çok çalışmanız lazım. Profesyonel spor dışarıdan kolay görünebilir ama hiç öyle değil. Milyonlarca insan aynı hayali kuruyor, çok azı bunu başarabiliyor.” yanıtını verdi.

    Cedi Osman, kendisini etkileyen bir anısıyla ilgili soruyu, “Gaziantep gittiğimizde çocuklarla basketbol oynamıştık, hepsinde büyük bir öz güven vardı. ‘Abi gel maç yapalım’ diyorlardı. Küçük yaştan itibaren o öz güvene sahip olmaları, ‘kim olduğunun önemi yok, ben seninle oynamak istiyorum’ demeleri çok güzel ve unutamadığım bir anımdır.” şeklinde yanıtladı.

    Milli oyuncu basketbolu bıraktıktan sonraki planlarıyla ilgili olarak da, “Akademimi büyütmek ve daha çok çocuğa ulaşmak istiyorum. Ülkemizde çok yetenekli sporcularımız var. Bazen şartlar elvermiyor, bırakmak zorunda kalıyorlar. Elimden geldiğince fazla çocuğa ulaşmaya çalışacağım. Bir çocuk ‘ben Cedi gibi olmak istiyorum’ derse bana yeter. Umarım benden daha başarılı olurlar, tek isteğim onların mutlu olmaları. Akademiyi kurma sebebim de bu.” değerlendirmesinde bulundu.

  • UNİCEF’in pandemi dönemine ilişkin eğitim raporu! Tam 463 milyon çocuk

    UNİCEF’in pandemi dönemine ilişkin eğitim raporu! Tam 463 milyon çocuk

    Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), dünya genelinde en az 463 milyon çocuğun yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını döneminde uzaktan sanal eğitime erişimi olmadığını bildirdi.

    Okulların açılıp açılmayacağı tartışmaları sürerken UNICEF, Kovid-19 salgınının çocukların eğitimini nasıl etkilediğine ilişkin son raporunda dünyadaki çocukların en az üçte birinin uzaktan eğitim göremediğine dikkati çekti.

    UNICEF Direktörü Henrietta Fore, ”Okulları Kovid-19 nedeniyle kapanan en az 463 milyon çocuk için uzaktan eğitim söz konusu değildi.” değerlendirmesinde bulundu.

    Fore, çok sayıda çocuğun eğitiminin aylarca tamamen aksamasının küresel bir acil durum olduğunu belirterek, bunun yansımalarının ilerleyen yıllarda ekonomilerde ve toplumlarda hissedileceği uyarısını yaptı.

    Salgın nedeniyle okulların kapanmasının 1,5 milyar çocuğu olumsuz etkilediği ifade edilen raporda, 100 ülkeden toplanan veriler doğrultusunda her çocuğun uzaktan eğitim için gereken teknoloji ve araçlara erişimi bulunmadığı gibi aynı zamanda bazılarının çalışmaya zorlandığına da dikkat çekildi.

    Doğu ve Güney Afrika’da 67 milyon çocuğun uzaktan eğitime erişimi yokken, bu rakamlar Batı ve Orta Afrika’da 54 milyon, Doğu Asya ve Pasifik’te 80 milyon, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da 37 milyon, Güney Asya’da 147 milyon, Doğu Avrupa ve Orta Asya’da 25 milyon, Latin Amerika ve Karayipler’de ise 13 milyon olarak kaydedildi.

    Uzaktan eğitime en çok eğitim öğretimin ilk aşamasındaki çocuklar erişemiyor

    Uzaktan eğitime erişim sorunu çeken ya da kaçıranlar ise en kritik öğrenme ve gelişim dönemlerindeki çocuklar oldu.

    Uzaktan eğitime erişemeyen çocuk sayısı anaokulu seviyesinde 120 milyona çıkarken, bu rakam ilkokul seviyesinde 217 milyon, ortaokul seviyesinde 78, lise seviyesinde 48 milyon oldu.

    UNICEF, hükümetlere, okulları güvenli şekilde açmaya öncelik verme, açılmanın mümkün olmadığı durumlarda ise kaybedilen sürenin telafisi ile özellikle marjinal grupların uzaktan eğitime erişimine olanak sağlama çağrısında bulundu.