Etiket: Üretici

  • Küçük üreticiler destekleniyor

    Küçük üreticiler destekleniyor

    Tepebaşı Belediyesi, bölge üreticilerine destek olduğu çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Bu çerçevede Tepebaşı bölgesinde küçük çiftçilerin girdi maliyetlerinin azaltılması amacıyla 50 dönüm veya altında üretim yapan ÇKS belgeli tarlası olan üreticilere sıvı gübre desteği sağlanıyor. Sıvı gübre desteğinden yararlanan 10 üreticiye Atalantekke mahallesinde Kırsal Hizmetler Müdürlüğü tarafından 3 dekarlık tarım alanında kullanılmak üzere sıvı gübre dağıtımı gerçekleştirildi. Üreticiler verilen desteklerden dolayı Tepebaşı Belediyesine teşekkürlerini iletiyor.


    “Küçük üreticinin desteklenmesi önemli”

    Sıvı gübre desteğinden yararlanan üreticiler, “Küçük üreticinin desteklenmesi çok önemli. Daha önce verilen çilek desteğinden de bu sıvı gübre desteğinden de çok memnunuz. Tepebaşı Belediyesi’nin desteklerinden dolayı da teşekkür ederiz” dedi.

  • Fındık üreticilerine külleme hastalığı uyarısı

    Fındık üreticilerine külleme hastalığı uyarısı

    Giresun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, “Fındıkta külleme hastalığı için sahada yapmış olduğumuz gözlemler ve üreticilerimizden gelen bildirimler sonucunda bölgemizde hava şartlarının uygun seyretmemesinden dolayı gerekli mücadelenin yapılamaması neticesinde fındık yapraklarında ve zuruflarda yoğun bulaşmalar olduğu tespit edilmiştir.

    Üreticilerimiz hava şartlarının uygun olduğu günlerde hastalığın ilerlememesi ve tedavi etmek için gerekli ilaçlı mücadeleyi yapmaları gerekmektedir” denildi.

  • Akademisyenler bağ üreticileri ile buluştu

    Akademisyenler bağ üreticileri ile buluştu

    Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi ve Tokat Valiliği İl Özel İdare Genel Sekreterliği Tarımsal AR-GE işbirliği ile desteklenen “Tokat İli Çiftçilerinin Bağ Alanlarında Sorun Olan Hastalık, Zararlı ve Yabancı Otların Mücadelesi Konusunda Bilinç Düzeylerinin Artırılması” projesi çerçevesinde bağ üreticileri ile buluştu.

    Erbaa’da gerçekleşen etkinliğe Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rüstem Cangi, Bitki Koruma Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Yanar, proje yürütücüleri ve üreticiler katıldı. Etkinliklerin ilk aşamasında Doğanyurt, Bağpınar ve Karayaka bölgesindeki aşırı yağışlar sonrası bağlarda ortaya çıkan hastalık ve zararlıları yerinde incelendi.

    İkinci aşamada ise bağlarda fungal hastalıklar, bakteriyel hastalıklar, zararlılar, nematot zararı, yabancı otlarla mücadele konularında bağ üreticilerine bilgilendirme sunumları gerçekleştirildi. Üreticilerin soruları cevaplandırıldı.

  • Üreticilere ‘aronia’ fidanı dağıtıldı

    Üreticilere ‘aronia’ fidanı dağıtıldı

    Tüm Dünyada popülaritesi artan aronia, Samsun’da sınırları içinde de yeniliklere açık üretici tarafından kabul görerek ve Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliğinin Yaygınlaştırılması Projesi altında çalışmalara başlandı. Bu çerçevede DOKAP finansmanı ve Samsun Büyükşehir Belediyesi ile Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü iş birliğinde yürütülen projenin aronia fidan teslimi Çarşamba İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yerleşkesinde yapıldı.


    Konuyla ilgili bir açıklama yapan Samsun İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, “Aronia meyvesinin taze tüketiminin yanında işlenerek de değerlendirilebilmesi, dikimden sonraki yıl hemen ürün vermeye başlaması, ilkbahar geç don tehlikesinin bulunmaması yetiştiricilik açısından bitkinin avantajlarıdır. Yine bu ürünün; oldukça verimli bir meyve türü olması, tek seferde hasat yapılabilmesi, zengin biyokimyasal içeriğe sahip olması ve oldukça iyi fiyattan alıcı bulabilmesi gibi diğer olumlu tarafları nedeni ile de yetiştiriciliğine olan ilgi tüm dünyada her geçen gün artmaktadır. Meyveler arasında içerik olarak belki de en fazla antioksidan barındıran Tıbbi Aromatik meyve olan Aronia Yetiştiriciliği Projesi, ilimizde bakanlığımız desteği ile Çarşamba ilçesi Gülyazı Mahallesi’nde 2020 yılında 10 dekar bir alanda başlamıştır. 2022 yılında devreye aldığımız Aronia Yetiştiriciliğini Geliştirme Projemiz kapsamında 20 dekar alan hesabıyla 4 bin 400 fidan için 88 bin TL bütçe kullanılmış, bu bütçenin ise yüzde 25’i çiftçi katkısı ve yüzde 75’i de bakanlığımız katkısı ile sağlanmıştır” dedi.

    “15 bin adet fidan desteği sağlanacak”

    Üreticilere fidan desteği sağlanacağını belirten Müdür Sağlam, “Aynı yıl Samsun Büyükşehir Belediyesinin 475 bin TL bütçeli, yüzde 75 desteği ile ilimizde 54 dekar alanda 11 bin 880 adet aronia fidanı dağıtımı gerçekleştirilmiştir. Bakanlığımız tarafından desteklenen ve İl Müdürlüğümüzce yürütülen Aronia Yetiştiriciliğini Geliştirme Projesi kapsamında, 2022 yılında 74 dekar alanda toplam 16 bin 280 adet aronia fidanı dikimi gerçekleştirilmiştir. Böylelikle ilimizde toplam aronia dikili alanımız 2023 ÇKS verilerine göre; 42 üretici ile 215 dekarı bulmuş olup bu üretim alanları 5 yıl süreyle il /ilçe müdürlüğü teknik elemanları tarafından takip edilmektedir. Samsun’da DOKAP finansmanı, Büyükşehir Belediyesi katkıları ve İl Müdürlüğümüz koordinasyonunda yürütülmek üzere 2023 yılında devreye alınan Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliğinin Yaygınlaştırılması Projesi kapsamında 10 ilçemizde 38 çiftçimize 75 dekar alanda dekara 200 fidan olmak üzere toplamda 15 bin adet fidan desteği sağlanacaktır. Bütçesi 288 bin TL olan projenin amacı Samsun’da tarımsal üretimi çeşitlendirerek alternatif gelir kaynağı oluşturmaktır. Bu bağlamda bugün dağıttığımız fidanların üreticilerimize ve İlimiz tarımına hayırlı uğurlu olmasını dilerim” diye konuştu.

    Etkinliğe ayrıca Çarşamba Kaymakamı Doç. Dr. Şükrü Yıldırım, DOKAP Başkan Yardımcısı Şeref Demir, Samsun Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Ali Korkmaz, Çarşamba Ziraat Odası Başkanı Muammer Aydemir, bazı şube ve ilçe müdürleri, ilgili personel ve üreticiler katıldı.

  • Balık ölümleri azalacak

    Balık ölümleri azalacak

    Belediyecilik hizmetlerinin yanı sıra kırsal alanda yaşayan vatandaşların daha çok kalkınması için bugüne kadar onlarca proje hayata geçiren Denizli Büyükşehir Belediyesi, alabalık üreticilerini de unutmadı. Denizli Büyükşehir Belediyesi balık ölümlerinin önüne geçilerek, güvenilir sağlıklı üretimin sağlanması, balık hastalıklarından kaynaklanacak tedavi masraflarının azalması, yetiştirilen balığın daha hızlı gelişim göstererek gereksiz ilaç kullanımının önüne geçilmesi hedefiyle alabalık üreticilerine dezenfeksiyon desteği sağladı. Kuluçkahane, beton havuzlar, plastik veya polyester tanklar, yavru balık ve porsiyonluk alabalık üretiminde yoğun olarak kullanılan malzeme ve ekipmanların temizlik ve dezenfeksiyonu yapılan 10 bin 300 litre yüzde 37’lik sıvı formaldehit Çameli, Acıpayam, Çal, Pamukkale ve Çivril ilçelerindeki 103 üreticiye verildi. Denizli Büyükşehir Belediyesi ekipleri yüzde 37’lik sıvı formaldehit dezenfeksiyonunu alabalık üreticilerine teslim etti.

    “Üreticimizin daha çok kazanıp mutlu olmasını istiyoruz”

    7Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, sanayi ve turizm kenti Denizli’nin aynı zamanda önemli bir alabalık üreticisi olduğunu, yetiştirilen alabalıkların büyük bir kısmının da ihraç edildiğini söyledi. Alabalık yetiştiricilerinin üretim sürecindeki hastalık ve kayıpların önüne geçilmesi açısından büyük önemi bulunan dezenfeksiyon talebine hemen yanıt verdiklerini ve Tarım ve Orman İl Müdürlüğü işbirliği ile söz konusu desteği yaptıklarını anlatan Başkan Zolan, “Bizler tarım ve hayvancılığa verdiğimiz desteklere üreticimizin daha çok kazanıp mutlu olmasını istiyoruz. Üreticimizin kazanması, şehrimizin kazanması dolayısıyla insanımızın da kazanması demektir. İnşallah hep birlikte üretmeye, şehrimize ve ülkemize katkı sağlamaya devam edeceğiz. Projemiz hayırlı uğurlu olsun” diye konuştu.

  • Üretici pazarı açılıyor

    Üretici pazarı açılıyor

    Honaz Belediyesi tarafından hayata geçirilen ‘Üretici Pazarı’ ilçenin yeni sanayi sitesi arkasında ki pazaryerinde hizmete açılacak. Honaz’da hizmete girecek olan Üretici Pazarı, haftanın her günü açılarak vatandaşları doğrudan üreticilerle buluşturacak. Kurulacak olan pazarda, üreticilerin yetiştirdiği doğal ürünler ile sebzeler ve meyveler satılacak.

    “Üretici pazarı bizim için çok değerli”

    Başkan Kepenek, üretici pazarının kendileri için çok değerli olduğunu söyledi. Kepenek, “Üretici pazarının ilçe genelinde olmasını istedik. Üreticiden tüketiciye doğrudan satışını yapılmasını, tüketicilerin daha doğru ürünleri tüketmesini sağlamayı, çocuklarımızın doğru düzgün beslenmesini, hemşerilerimizin rahat rahat bu pazara gelip alışveriş yapmasını istedik.” diye konuştu.

    Üretici Pazarında ilk tezgahların önümüzdeki günlerde kurulacağını belirten Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek, “Üreticilerimiz, kendi yetiştirdiği ürünleri doğrudan halka ulaştırabilecek. Üretici Pazarı, üreticilerimize ve çiftçilerimize destek olmak amacıyla Cuma günleri kurulan halk pazarı hariç haftanın diğer tüm günlerinde Afşinbey Mahallemizdeki yeni sanayi arkasında bulunan kapalı alanda açılarak hizmet verecek. Bundan sonra üreticilerimiz, kendi üretimi olan sebze ve meyveleri burada tüketiciye sunma imkânı bulacak. Üretici Pazarının, üreticilerimize, çiftçilerimize ve hemşehrilerimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

  • Depremzede üreticiler üzüm yaprağı mesaisinde

    Depremzede üreticiler üzüm yaprağı mesaisinde

    6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin en büyük yıkımı yaptığı Hatay’da, her ne olursa olsun tarımsal üretime ara verilmiyor. Her bölgesinde ayrı bir tarımsal değeri öne çıkan Hatay’ın Hassa ilçesinde bugünlerde üzüm yaprağının hasadı gerçekleştiriliyor. Sabahın ilk ışıklarıyla bağların yolunu tutan işçiler, taze yaprakları tek tek dallarından koparıyor. Toplanan yapraklar özenle çuvallara yerleştirildikten sonra kamyonetle depoya getiriliyor. Yanmaması ve havalanması için yerlere serilen yapraklar daha sonra, desteler halinde kasalara diziliyor. Yaprakların büyük bölümü kasalı halde il dışına gönderilirken bir bölümü ise bidonlara tuzlu su ile salamura yapılarak, satışa hazır hale getiriliyor.


    Tüccar Ferit Kaya, Hassa ilçesi Akbez Mahallesi’nde yaprak hasadı yaptıklarını belirterek, “Yapraklarımız bu sene hava şartlarından dolayı düzenli olmuyor. Ticaretini Doğu ve İç Anadolu tarafına yapıyoruz. Günlük 5-6 ton sevkiyatımız var. Bunu şuan çalışan işçilerimizle beraber, 15-20 kişilik gruplar halinde toplayıp dükkana götürüyoruz. Düzgün bir şekilde dizip, piyasaya sunuyoruz. Salamura gönderdiğimiz yerler de var. Siyah üzüm yaprağının kilosu 17 lira, beyaz üzümün 20 lira, çekirdeksiz İzmir üzümünün kilosu 25 liraya satılıyor. Yıllık rekoltemiz en az 95-100 ton arasıdır” ifadelerine yer verdi.

    “Her ile gönderiyoruz”

    Taze yaprağın kilosu 8-15 liradan satılırken, salamura yapılanlar ise 25 liraya kadar satışa sunuluyor. Meyvesinden daha pahalıya satılan üzüm yaprağının hasadı ise 45 gün sürüyor.

    Yaprak hasadı yapan Şehnaz Kamalak, büyük bir afet yaşasalar da üretime devam ettiklerini kaydetti.

    Bugünlerde hem bağda hem de evde yaprak ile uğraştıklarını dile getiren Kamalak, “Eve gelir noktasında yardımcı oluyoruz. Sabah saat 05.00’da bağa geliyoruz. Yapraklarımız, salamura, dolmalık ve kına olarak da kullanılıyor. Daha çok sarmada kullanılıyor. Yaprağımızın sarmasının kısık ateşte kısa sürede pişme özelliği vardır. Türkiye’nin her iline yeşilinin yanında, salamura şeklinde de gönderiyoruz” dedi.

  • Üretici kadın stantları ilgi görüyor

    Üretici kadın stantları ilgi görüyor

    Mersin Büyükşehir Belediyesi, kentin birçok noktasında açtığı üretici kadın stantlarını, bu kez de Tarsus Kültür Park ile Yoğurt Pazarı’nda kurdu. Stantlarda Mersin’deki kadın üreticilerin yanı sıra deprem felaketinin ardından Hatay’dan kente gelen kadın üreticiler de yer aldı. Üretici kadın stantları, bundan sonraki süreçte her Çarşamba Tarsus Kültür Merkezi’nde, her Cuma’da Yoğurt Pazarı’nda periyodik olarak kurulacak.

    Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi koordinesinde kentin dört bir yanında açılan üretici kadın stantları, bu kez de Tarsus Kültür Park ile Yoğurt Pazarı’nda kuruldu. Stantlarda Mersin’deki kadın üreticilerin yanı sıra, deprem felaketinin ardından Hatay’dan kente gelen kadın üreticiler de yer aldı. Üretici kadın stantları, bundan sonraki süreçte her Çarşamba Tarsus Kültür Merkezi’nde, her Cuma’da Yoğurt Pazarı’nda periyodik olarak kurulacak.

    Yoğurt Pazarı’nda kurulan stantlarda; Hatay’ın meşhur lezzetlerinden Tarsus’un Karakuş tatlısına, Gülnar’ın nohudundan Mut’un zeytinyağına, bal ürünlerinden hediyelik eşyalara kadar birçok el emeği ürün Mersinlilerle buluşturuldu.

    “EL EMEĞİ ÜRÜNLERİMİZ, BU STANTLARDA GÖRÜNÜR OLUYOR”

    Ürünlerini stantlarda halkla buluşturan kadınlar, düşüncelerini şu sözlerle dile getirdi:

    -Zübeyde Şahin: “Yoğurt Pazarı’ndayız. Evde ürettiğimiz ürünlerimizi getiriyoruz. Doğal ekşi mayalı ekmek yapıyorum, börek yapıyorum. Vahap Bey’e çok teşekkür ediyoruz, bizden desteklerini esirgemiyor her anlamda. Bütün üreten kadınlarımızın yanında oluyor. El emeğimiz bu stantlarda görünür oluyor.”

    -Milya Fırsatbul: “Bize 6 Şubat’tan bu yana kapılarını açan Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin, kadınları destekleyici bu tür stantlar açtığını çok iyi bildiğim için, ‘bir gün ben de Antakya’dan Mersin’e geleyim ve bu stantlarda yer alayım’ diyordum. Gerçekten de kadını her zaman ön planda gören bir belediyecilik anlayışını görüyorum.”

    -Vesile Gülen: “Hatay’dan depremzede olarak geldik. Hatay’ın ürünlerini, lezzetlerini burada üretip satıyoruz. Allah razı olsun ilgilendiler.”

  • Üreticiler, buğdayda fiyat bekliyor

    Üreticiler, buğdayda fiyat bekliyor

    Türkiye’nin önemli hububat üretim merkezlerinden Adana’da birçok ürünün hammaddesi olan buğdayda hasat önümüzdeki haftalarda başlayacak. Üreticiler hasat öncesi buğday alım fiyatlarının açıklanmasını istiyor. Adana Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu ve Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, “Havalar bu yıl yağışlı ve serin gitti, bu sebeple buğdayda rekolte beklentimiz yüksek. Hafta sonu başlayacak olan buğdayın girdi maliyeti bir kilogram için 7 TL. Çiftçilerimizin zarar etmemesi için enflasyona göre buğday fiyatının en az 10 TL olarak açıklanmasını bekliyoruz” diye konuştu.

    Buğday fiyatlarının artmasının gelecek seneki ekim alanında da artışa neden olacağını aktaran Doğan, “Küresel boyutta olduğu gibi ülkemiz için de en stratejik ürünlerin başında yer alan buğday ne kadar çok desteklenirse üretimi de o kadar artacaktır. Cumhurbaşkanımızdan buğday fiyatını 10 TL’nin üzerinde, prim desteğini de 1 TL’nin üzerinde açıklanmasını talep ediyoruz. Gerekli destek verilmezse üretici zarar edecek ve bu kadar önemli bir ürünü ekmeyi bırakarak başka ürünlere yönelecektir. Geçen sene buğday fiyatı kilogramı 6,40 TL ve prim 1 TL açıklandığında birçok çiftçimiz prim desteğinden faydalanamadı. Ekimini yapmadan önce tüccardan gübre ve mazot alan çiftçilerimiz buralara buğday vermek zorunda kalıyor. Sadece TMO’ya ürün döken çiftçilerimizin değil, tüm buğday üreticilerimizin primden yararlanması gerekir” dedi.

  • Çay fiyatı, üreticileri memnun etmedi

    Çay fiyatı, üreticileri memnun etmedi

    Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize mitinginde yaş çay alım fiyatını, destek ödemesiyle birlikte kilo başına 11 lira 30 kuruş olarak açıkladı. Ancak bu rakam çay üreticilerini memnun etmedi. Bir çay üreticisi, “Enflasyon durursa tamam ama enflasyon öyle değil ki. Neredeyse yüzde 300 olmuş. Çaya ne fiyat verirse versin artık kurtarmaz” dedi.

    Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Rize mitinginde 11 lira 30 kuruş olarak açıkladığı yaş çay alım fiyatına çay üreticileri tepki gösterdi. Bir üretici, “Bence yeterli değil. Gübre, işçi, masraf için yeterli değil. Gönül isterdi 20 TL olsun ama bu sefer de Türkiye marketten kuru çayı kaça alacak” derken bir başka üretici ise “Tatminkar değil ama gidişata göre normal” diye konuştu.

    “VERİLEN FİYATI AZ BULDUM”

    Çay üreticisi bir vatandaş, “Bir Rizeli olarak, verilen fiyatı az buldum. Bizim emeğimizi biraz yüksek verebilirdi, çay çok zahmetli bir ürün. Güneysuluyuz, aynı köydenim. Verilen fiyatı az buldum” dedi.

    Bir başka üretici, “Tam yeterli demek zor. Beklenti yüksekti bayağı. Tarım politikaları gereği, sadece çay değil, diğer ürünler de var, siz birine istenen fiyatı verdiğiniz zaman diğerlerine de vermek zorundasınız. Genelde normal karşılıyorlar. Tabii ‘az’ diyenler de var” diye konuştu.

    “BU PAHALILIKTA VERİLEN FİYAT YETERLİ DEĞİL”

    Açıklanan fiyatın üreticinin beklediği ölçüde olmadığını belirten bir vatandaş, “Çay taban fiyatı üreticinin beklediği ölçütte değil, çünkü gübre ve diğer maliyetler çok fazla. Bugün işçiliği hesap etmek gerekiyor. Bu verilen fiyat da gelecek devalüasyonları dikkate aldığımızda yeterli değil. Bugün yüzde 60’ın üzerinde bir zam verildiği söylenebilir ama üretici maliyetleri açısından baktığında ve seçim sonrası gelecek pahalılığı da göz önüne aldığımızda verilen fiyat yeterli değil” dedi.

    Bir başka üretici de “Bence yeterli değil. Gübre, işçi, masraf için yeterli değil. Gönül isterdi 20 TL olsun ama bu sefer de Türkiye marketten kuru çayı kaça alacak? Bugün 80 TL olan kuru çay, yaş çay alım bedeli 20 TL olursa 150-200 TL olacak. Rize özelinde yaş çay taban fiyatı düşük ama kuru çayın market fiyatını da biz belirliyoruz” diye konuştu.

    “İŞÇİ YEVMİYELERİ, GÜBRE ÇOK PAHALI”

    Diğer çay üreticileri ise şunları söyledi:

    “Benim çayım yok ama yüzde 64, iyi bir fiyat. Halk memnun olmadı ama altı aylık bir süreç için bence uygun bir fiyat, ondan sonrasını bilemem. Rizeli değilim.”

    “Yüzde 60 çok iyi. Umduğumuzdan fazla bir fiyat verdiler.”

    “Tatminkar değil ama gidişata göre normal. Vatandaş pek memnun değil.”

    “İnsanlar beğenmiyorlar, daha fazla istiyorlar ama işçi yevmiyeleri de çok pahalı. Yevmiye pahalı, gübre pahalı.”

    “Allah bunu başımızdan eksik etmesin de daha da az fiyat verebilir.”

    “ÇAYA NE FİYAT VERİRSE VERSİN ARTIK KURTARMAZ”

    “Enflasyon durursa tamam ama enflasyon öyle değil ki. Neredeyse yüzde 300 olmuş. Çaya ne fiyat verirse versin artık kurtarmaz. Çay fiyatı eskiden beri düşük geliyor. Ne verirse versin kalmıyor daha. Son 30 senedir düşük fiyat veriliyor. İyi fiyat verilse de yeterli olmuyor. 69 yaşındayım, eskiden bir kilo çayın bir kilo şeker, bir kilo zeytin aldığını bilirim, ‘60’lı yıllarda. Şimdi nerde? Şimdi en azından enflasyonu karşılasa iyi olur.”

    “Açıkladığı fiyat normal ama zamlara göre normal değil. Seçim olmasaydı daha farklı bir fiyat açıklanırdı, ama seçim olduğu için böyle bir fiyat açıkladı. Daha yüksek verebilirdi, seçim olmasaydı.”

    “Çaya az fiyat verildi. Herkes öyle diyor. ‘Umduğumuzu bulmadık’ diyor insanlar. Pahalılıktan, gidip bir şey alamıyoruz. Allah gene başımızdan eksik etmesin onu.”

    “BİZİ KÖLE ETTİ AMA GENE OYUM ONUNDUR”

    Erdoğan’ı cezaevinde ziyaret ettiğini ifade eden bir yurttaş, “Ben tatmin olmadım. Salatalığın kilosu 25-30 TL. Ben emekli olduğum zaman 527 bin lira emekli aylığım vardı, asgari ücret 270 bin liraydı. Asgari ücret geldi, beni geçti, beni yerle bir etti. Oyum Erdoğan’ın ama çaya en az 15 TL vermeliydi. Eskiden bir kilo çay, bir kilo şeker alıyordu. Tayyip Erdoğan cezaevine düştüğü zaman gidip ziyaret etmiştim. Bizi köle etti ama gene oyum onundur” dedi.