Etiket: ÜRETİM

  • Valiz üretiminde zirveye çıkmayı hedefliyor

    Valiz üretiminde zirveye çıkmayı hedefliyor

    Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi’nde 11 bin 300 metrekare alan üzerinde 5 bin 120 metrede kurdukları fabrika ile 43 kişiye istihdam sağlıyor. Türkiye’nin birçok noktasına valiz ihracatı yapan Disan Grup’un hedefi yurt dışına ihraç.
    Disan Grup Yöneyim Kurulu Başkanı Musa Dakak, 2022 yılında kurdukları şirketin bir bölümünde valiz diğer bölümünde ise mutfak araç gereç ürünlerini de ürettiklerini belirtti.

    Hedeflerinin 80 kişiye istihdam sağlamak olduğunu dile getiren Dakak, “11 bin 300 metre kare bir alana sahibiz. 5 bin 120 metre de kapalı alanımız var. Bu alan içerisinde 2 bölüme sahibiz. Birinci bölümümüzde mutfak araç gereç ürünlerini üretiyoruz. 2’nci bölümde ise valiz üretimi gerçekleştiriyoruz. 2022 yılında şirketimizi kurduk. Makine ve ham maddelerimizi tedarik ederek 2-3 ay içerisinde de üretim yapmaya başladık. Şu anda 43 kişi ile çalışıyoruz. Hedefimiz 70-80 kişiye kadar çıkmak. Günlük 200’e yakın 3’lü set valizler üretiyoruz” dedi.

    Metal ürünlerin üretiminde ayda 4 kamyon üretim yaptıklarını ifade eden Dakak, “Metal bölümümüzde ise aylık 4 kamyon ürün üretiyoruz. Şu anda ürettiğimiz valizleri yakın bölgelere olan Diyarbakır, Mardin, Batman illerine gönderiyoruz. Yurt dışıyla olan temaslarımız devam ediyor. Türkiye’nin batı illeri, Karadeniz bölgelerine ve orta doğu, Avrupa illeriyle görüşmelerimiz var. Söylediğim bu illere de ihracat yapmaya yavaş yavaş başlayacağız” diye konuştu.

  • Aldığı destekle üretim yapıyor

    Aldığı destekle üretim yapıyor

    Yığılca İlçesinde Tarım ve Orman Bakanlığının ‘Kırsal Kalkınma Yatırımları Ekonomik Yatırımların Desteklenmesi’ dahilinde hibe desteklerinden yararlanarak proje ile hayata geçirilen İğneler köyünden Selahattin Bulut’a ait 170 bin kapasiteli tavukçuluk işletmesini Tarım ve Orman Düzce Müdürü Esra Uzun inceledi.

    Düzce etlik kanatlı hayvan yetiştiriciliği 335 işletmede 442 adet kümeste toplam 10 milyon 200 bin adet kapasite ile yapmış olduğu hayvancılıkta tavukçuluk önemli bir paya sahip. İlde yıllık 38 milyon 800 bin adet etlik piliç kesimhanelere sevk edilerek yetiştiricilik sonucu yıllık 85 bin ton beyaz et üretimi ile ülke ekonomisine katkı sağlanmakta.

    Düzce’de etlik kanatlı hayvan yetiştiriciliğinin gelişmesine katkı sağlayan Tarım ve Orman Bakanlığının Kırsal Kalkınma Yatırımları Ekonomik Yatırımların Desteklenmesi programı projeleri uygulandı. Tarımsal üretime yönelik olarak tamamlama projesi uygulayan işletmeye (Broiler Tavuk Kümesi Yapımı) 2015 ve 2016 yıllarında 488 bin 750 TL, Çiftlik faaliyetlerin geliştirmesine yönelik olarak Biyogüvenlik tedbirleri uygulayan işletmeye 2017 yılında 224 bin 40 TL hibe ödemesi yapılmıştı.

    Tavukçuluk işletmesi ziyaretinde Tarım ve Orman İlçe Müdürü Bünyamin ALİ ile işletme sahibi Selahattin Bulut incelemelerde bulunan Düzce Tarım ve Orman İl Müdürü Uzun’a eşlik ederek işletme hakkında bilgi verdi.

  • Sanayi üretiminde artış

    Sanayi üretiminde artış

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Temmuz ayı Sanayi Üretim Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2023 yılı Temmuz ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,7, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 7,4 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 4,1 arttı.

    Sanayi üretimi aylık yüzde 0,4 azaldı

    Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2023 yılı Temmuz ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 10,5 arttı, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,4 azaldı ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 3,7 arttı.

  • Yurtiçi yurtdışında alıcı buluyor

    Yurtiçi yurtdışında alıcı buluyor

    Sivas Valiliği bünyesinde Sivas’ın Altınyayla ilçesinde 3 yıl önce kurulan Altınyayla Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi kadınlara gelir kapısı oldu. Kadınların ev bütçelerine katkı sağlaması maksadıyla kurulan bu işletmede kadınlar el emekleriyle doğal ürünler yapıyor.

    Reçelden erişteye, mantıdan turşuya birçok ürünün üretildiği bu yerdeki ürünler, yurtiçi ve yurt dışında alıcı buluyor.

    Altınyayla ilçesinde Altınyayla Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Mevlüde Seher, tamamen el emeğiyle çalıştıklarını ifade ederek, “Biz kadın emeğiyle çalışıyoruz. Doğal ürünler üretiyoruz. Burası kadınların bütçesine katkı sağlamak için açıldı.

    Pezik dal turşusu kendi yapımımız. Reçel ve hamur çeşitlerimiz var. Hepsi el yapımı. Makine yapımı değil direk elde yapıyoruz. Yurtdışına da ihracatımız oldu” dedi.

  • Çiçek balı üretiminde ilk sırada

    Çiçek balı üretiminde ilk sırada

    Üreticilere bereketli bir hasat dönemi dileyen Yıldız, Sivas’ın arıcılıkta önemli bir potansiyele sahip olduğunu söyledi.

    Yıldız; ”İlimizin önemli tarımsal potansiyellerinden biriside arıcılıktır. Geniş bir coğrafyada yer alan ilimiz, bitki florası ve aynı zamanda endemik bitki yönünden oldukça zengindir. Arıcılık işletme sayısında ülkemizde 2’nci sırada yer alan ilimiz, bal üretiminde 4’üncü, çiçek balı üretiminde ise birinci sırada yer almaktadır.

    Bal hasat döneminin üreticilerimize kazançlı ve bereketli olmasını diliyorum” dedi.

  • Esrar üretimi yapan şüpheli yakalandı

    Esrar üretimi yapan şüpheli yakalandı

    Edinilen bilgiye göre, uyuşturucuyla mücadele çerçevesinde çeşitli çalışmalar yapan İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şubesi ekipleri, bir şahsın bahçede kenevir yetiştirip esrar üretimi yaptığı bilgisine ulaştı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde harekete geçen jandarma ekipleri, M.G. isimli şahsı ve ikametini takibe aldı. Bir süre yapılan teknik ve fiziksel takibin ardından yeterli delil ve bulgulara ulaşan jandarma ekipleri, operasyon için düğmeye bastı. Müstakil ikamete gerçekleştirilen operasyonda şüpheli yakalanarak gözaltına alınırken, evin bahçesinde yapılan aramada 54 kök kenevir bitkisi, ikamette ise 945 gram kenevir tohumu ele geçirildi. Gözaltına alınan şüpheli sorgulanmak üzere İl Jandarma Komutanlığına götürülürken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Kadınlar üretiyor Yıldırım kazanıyor

    Kadınlar üretiyor Yıldırım kazanıyor

    ‘Güçlü kadın güçlü toplum’ sloganıyla kadınlara yönelik önemli projelere imza atan Yıldırım Belediyesi, kurduğu kadın girişimcilik merkezleri ve kooperatifler ile kadının sosyal ve ekonomik hayattaki rolünü güçlendiriyor. 2021 yılından bu yana ilçeye 4’ü tarımsal 7’si ticari olmak üzere 11 kadın kooperatifi kazandıran ve 22 kadın girişimcilik ve eğitim merkezini hizmete sunan Yıldırım Belediyesi, ilçenin 12’nci kadın kooperatifi olan Hamamlıkızık Kadın Kooperatifi’ni kurdu.

    Yıldırımlı kadınlar verilen eğitimler ile meslek sahibi olurken ev ekonomilerine de katkı sunma imkânı buluyor. Ülkelerin gelişmişlik ve kalkınma düzeyinde kadınların önemli bir yerinin olduğunu belirten Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Kadın kooperatifleri bir yandan kadınlara iş imkanı sağlarken diğer yandan da kadınlar için sosyal çıkış noktaları olmaktadır. Kadınların sosyal yaşamdaki rolünün etkinleştirilmesi adına kadın kooperatiflerinin iyi bir noktaya geldiğini görüyoruz.

    Biz de Yıldırım Belediyesi olarak ilçemizde faaliyet gösteren kadın kooperatiflerimizin ve girişimcilik ve eğitim merkezlerimizin sayılarının artmasına katkıda bulunurken, kadınlarımıza verdiğimiz desteği de her geçen gün artırmaya çalışıyoruz. İlçemize 2021 yılı mart ayından bu yana 12 kadın kooperatifi, 22 kadın girişimcilik ve eğitim merkezi kazandırdık” diye konuştu.

    Güçlü, marka değeri yüksek, üretimde söz sahibi bir Yıldırım hedefine kadınların desteğiyle ulaşılabileceğini vurgulayan Başkan Oktay Yılmaz, “Dünyada kadınların desteği, emeği olmadan başarıya ulaşmış hiçbir proje hiçbir çalışma yoktur.

    Günümüzün en temel sorunlarından olan tüketen toplum anlayışımızdan kurtulup üreten topluma dönüşmemiz de ancak kadınlarımızın desteği ile mümkün olacaktır. Kadınlarımıza yeni imkânlar oluşturacak, farklı bakış açıları kazandıracak, onların gelişimine katkı sağlayacak projeler geliştiriyoruz. Kadın Girişimcilik Merkezlerimiz ve kooperatiflerimiz kadınlarımıza bu konuda önemli kazanımlar sağlıyor. Her insanın olduğu gibi her kadının da bir hikâyesi vardır. Kadınlarımızın hikâyelerini daha güçlü bir şekilde yazmalarına katkı sağlamak bizim en büyük mutluluğumuz olacak. Emeğini ekonomik değere dönüştürmek için çaba gösteren tüm kadınlarımızı kutluyorum” dedi.

  • İnegöl’de üretiliyor 5 ülkeye ihraç ediliyor

    İnegöl’de üretiliyor 5 ülkeye ihraç ediliyor

    İnegöl’de mavi yemiş (Yaban mersini) hasadı başladı. Son yıllarda Türkiye’de ve yurt dışında talebin oldukça arttığı yaban mersini İnegöl’ün tarımsal marka değerleri arasında yerini alırken, mavi yemiş olarak da bilinen meyvede ihracatın başlaması üreticiyi sevindirdi. Şehirde ilk kez 2013 yılında önder çiftçilerin Tuzla Mahallesi’nde deneme ekilişleri yaparak başladığı mavi yemiş serüveni, her geçen yıl yeni tarlaların oluşmasıyla katlanarak gelişti. 10 yılda gelinen noktada İnegöl genelinde mavi yemiş tarlaları yaklaşık bin dekara ulaştı. Tuzla Mahallesi’nde ise Türkiye’nin tek parça halinde en büyük mavi yemiş bahçesi bulunuyor.

    Hedef 60 ton

    Temmuz-ağustos aylarında hasadı yapılan yaban mersinin bu yıl 60 ton rekolte edilmesi öngörülüyor. Geçtiğimiz yıl 30 ton ürün alan üreticiler, temmuz ayıyla birlikte hasada başladı. Ağustos ayı sonunda tamamlanacak hasat tüm hızıyla sürerken, Kaymakam Eren Arslan ve Belediye Başkanı Alper beraberindeki heyetle Taban Tuzla Mahallesi’ndeki mavi yemiş tarlalarına gitti. Protokol üyeleri de hasada katıldı.

    Türkiye’nin tek parça halindeki en büyük mavi yemiş tarlasında hasat yapan protokol üyeleri, mavi yemiş üretimine ilişkin açıklamalarda da bulundu. İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, “Burası bin 100 rakımda havasıyla, suyuyla çok güzel ve özel bir alan. Tuzla Mahallesi’nde yaklaşık 10 yıllık bir serüven yaşanıyor. Artık İnegöl’ün yeni bir markası var; İnegöl mavi yemişi. Yaban mersini olarak da ifade ediliyor. Burada en başından bugüne yaban mersini fidanları toprakla buluştu ve her geçen gün sayılarının arttığını, aynı şekilde rekoltenin de arttığını görüyoruz. Bu yıl İnegöl genelinde bin dekarlık ekili alana ulaştığımızı söyleyebiliriz. Bu yıl için hedefimiz de 60 ton” dedi.

    Mavi yemişte ihracat zamanı

    Mavi yemişin anlatmakla bitmeyen özellikleri olduğuna dikkat çeken Başkan Taban, “Özellikle antioksidan özelliği günümüzde bana göre en önemli tarafı. Pek çok hastalığa şifa olduğu ifade ediliyor. Yurt dışından da bu bölgemize yabancı heyetler, alım heyetleri gelerek buradan ürün alımları gerçekleştiriyorlar. Bulunduğumuz tarlada da bugün Dubaili bir heyetle ihracat anlaşması yapıldı. Burayı daha da geliştirip depolama alanları gibi eksikleri de girerek, ekiliş alanındaki ihtiyaçları gidererek daha fazla verim alınacak hale gelmek istiyoruz. Üreticilerimize hasat dönemi hayırlı bereketli olsun” diye konuştu.

    Kaymakam Eren Arslan ise Tuzla Mahallesi’nde yaban mersini hasadı için bulunduklarını kaydederek; “2013 yılında başlayan yaban mersini deneme üretimleri bugün bin dekarlık alanda yılda 60 ton verime ulaştı. Yaban mersini özellikle bölgemizde alternatif bir tarım ürünü olması anlamında İl ve İlçe Tarım Müdürlüklerimiz, Büyükşehir ve İlçe Belediyemizin yaptıkları çalışmalar, çiftçilerimize verdikleri desteklerle başlayan üretim bugün kayda değer bir seviyeye ulaştı. Yaban mersini insan sağlığı için de bağışıklık sistemini güçlendirmesi ve kalp sağlığı açısından çok kıymetli bir ürün. Talep anlamında da pazarda herhangi bir pazarlama sorunu olmayan, üretildiği gibi hemen pazara sunulabilen, çiftçimizin de emeğinin karşılığını aldığı bir ürün. Biz de gelecek yıllar için bu ürünün daha geniş alanlarda, köylerimizde yetiştirilmesi için desteklemeye devam edeceğiz. Bulunduğumuz bu tarla da Türkiye’nin tek parça halindeki en büyük yaban mersini sahası. Ben girişimci çiftçilerimizi tebrik ediyorum. Hasat mevsiminin de bereketli olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.


    Yaban mersini üreticisi Bekir Uzuner de “2017 yılında bu bahçeyi satın aldım. Mavi yemiş ektim ve 6 yıldır bu işi yapıyorum. Her yıl rekoltemiz ikiye katladı. Tüm ekili alanlarda bu yıl hedefimiz 60 ton. Hem yurt içine hem yurt dışına ürün veriyoruz. Bu yıl büyük kısmını ihracata gönderdik. Üretimimiz devam ediyor, artık hasadın son 15 günü. Güzel bir şekilde sezonu tamamlayacağız” ifadelerini kullandı.

  • Topladığı taşlarla ekmek üretiyor

    Topladığı taşlarla ekmek üretiyor

    Serdivan ilçesinde 25 yıl çiftçilik yapan Müzeyyen Altıparmak, Merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin bıraktığı enkazdan tuğla toplayarak küçük bir fırın inşa etti. Altıparmak, 7 ayda kendi çabalarıyla kullanıma hazır hale getirdiği fırında doğal malzemelerden ekmek yaparak geçimini sağlamaya başladı. 2000’li yılların başında günde sadece 10 ekmek üretebilen Altıparmak, deprem enkazından toplayarak inşa ettiği fırınını daha modern hale getirerek günde 150 ekmek üretmesine rağmen siparişlerine yetişemez hale geldi. Fırının başına geçtiğinde depremi hatırlayan Altıparmak, o anları boğazı düğümlenerek anlattı.

    “Ben her gün o anı yaşıyor gibiyim hiçbirini aklımdan atamadım”

    17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin ardından yıkılan binaların enkazından topladığı tuğlalar ve dağlardan aldığı çamurla fırın inşa eden Müzeyyen Altıparmak, “Bu fırınların hikayesi depremden topladığım tuğlalardan 1999 depreminden sonra ben dağdan toprakla enkazdan tuğlalarla bu fırınlarımı yapmıştım. O yıllardan beri devam ediyorum. Allah diyorum ki bir daha o günleri yaşatmasın. Bir işim olsun derken deprem olmuştu, tuğlaya ihtiyacım vardı. Sıfırdan başlayarak yavaş yavaş hepsini kendim yaptım. Yedi gün, on günde olması gereken fırını ben yedi ayda zor toparladım. Bu fırınlar, depremden enkazdan toplanarak değil de satın alınarak yapılsın inşallah. Tabii ki enerji boşalacak ama biz şuurlu olacağız. Hiç aklımdan çıkmıyor belki o duygular hep yaşadığı için ekmeğimin ne kalitesi bozuluyor, ne müşteri talebim azalıyor. Ben her gün o anı yaşıyor gibiyim hiçbirini aklımdan atamadım. Ben bunları keyifle, güle eğlene almadım, bu tuğlaları eğlenerek yapmadım. Evleri yıkılmış insanların evlerinden topladım, ailesini kaybetmiş, çoluğunu çocuğunu kaybetmiş insanların yıkılan evlerinden topladı. Ne yaşamlar vardı o evlerde şu anda o tuğlalar benim fırınlarımda” dedi.

    “17 Ağustos’ta daha çok duygulanıyorsun”

    Deremin yıl dönümlerinde duygulandığını aktaran Altıparmak, “Keşke böyle bir şey olmasaydı, keşke başka türlü almış olsaydım ama bir manevi güç oldu benim için. 17 Ağustos geldiğinde tabii ki o günü yaşıyorsun, o sabahı yaşıyorsun 17 Ağustos olduğunda daha farklı oluyor. Tabii ki her gün yine aynı ama 17 Ağustos’ta daha çok duygulanıyorsun. O gün de bakıyorsun bu fırınlarda neler yaşandı, neler oldu? O gün daha farklı bir gün oluyor. Daha farklı duygular içinde oluyorsun. Hemen hemen o günü yaşamış oluyorsun” diye konuştu.

    “Buraya uğramadan ve dostlarıma ekmek almadan gitmem”

    Deprem enkazından toplanan fırınlarda üretilen ekmeklerden alan Sabri Ersoy, “Pandemiden beri kalitesini, lezzetini ve güler yüzlüğünü, samimiyetine güvendiğim için devamlı müzeye abladan ekmeğimizi alıyoruz. Buradan evime giderken buraya uğramadan ve dostlarıma ekmek almadan gitmem” şeklinde konuştu.

  • 1200 rakımda mantar üretiyor

    1200 rakımda mantar üretiyor

    Bursa’nın kırsal Keles ilçesinde kültür mantarı üretimi yapan Mustafa İyitürk, 1200 rakıma tesis kurdu. 36 yıldır üretim yaptığını ifade eden İyitürk, yüksek rakımda daha verimli ve kaliteli ürün aldığını belirtti. Günde ortalama 100 ila 200 kilogram arası ürün toplayabildiğini söyleyen İyitürk, 720 metrekare alanda ayda 36 ton kültür mantarı yetiştirdiğini söyledi.

    Bursa’nın dağ yöresinde 1200 rakımda 36 yıldır kültür mantarı üreten Mustafa İyitürk, “36 yıldır bu işi yapıyoruz. Dağın dibinde bir köyde üretim yapıyoruz. Güzel de bir üretimimiz var, güzel bir geçim kaynağı sağlıyoruz. Burası 1200 rakımda, bu sayede daha kaliteli ürün yetiştirebiliyoruz. Rakım yüksek, hava temiz, bu şekilde bir üretim yapıyoruz. Uzun yıllardır çalıştığımız toptancımız var, günde ortalama 100 ila 200 kilogram üretim yapıyoruz. Üretim biraz dikkat isteyen bir iş, hata yapıldığında verim kaybına neden oluyor. Maliyetler yüksek olduğu için verim düşük olduğu zaman karımız düşüyor. 120 metrekareden 6 tane soğuk odamız var, toplamda 720 metrekarelik alanda üretim yapıyoruz. Mantar kompostu hazır olarak geliyor. Soğuk odalarımıza yerleştiriyoruz. 35 veya 36 gün sonra mantarlarımızı toplamaya başlıyoruz.

    Bir odadan yaklaşık 2 ila 3 ton arasında ürün alabiliyoruz. 3 parça olarak topluyoruz ürünlerimizi, biz buna flaş diyoruz. Gelen mantar kompostu ürün verdikten sonra topluyoruz. Birkaç gün sonra yeniden ürün çıkıyor. Odalarımızda izolasyon var. Isı kaybı olmaması lazım, üretim sıcaklığı 17 ile 18 derece arasında. Yaz mevsiminde soğutarak, kış geldiğinde ise ısıtarak üretimimize devam ediyoruz” şeklinde konuştu.