Etiket: UTİB

  • UTİB iş birliğini artırıyor

    UTİB iş birliğini artırıyor

    Bursa Teknoloji ve Koordinasyon Ar-Ge Merkezi’nde (BUTEKOM) gerçekleştirilen toplantıya, Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Denetim Kurulu üyesi Aşkın Kandil, BUTEKOM Genel Müdürü Murat Kurtlar ve küme firmalarının katıldı.

    Proje süresince gerçekleştirilen eğitimler, gelecek dönemde hayata geçirilecek projeler ve BUTEKOM ile işbirliği fırsatlarının ele alındığı toplantıda, projenin ilerleyen süreçlerinde, tekstil ve hazır giyim sektöründeki firmaların gündeminde yer alan katı atık yönetimi ve döngüsel üretim çalışmalarının ağırlıklı olarak ele alınacağına dikkat çekildi.

    Kandil, toplantıda, sürdürülebilirlik ve çevre dostu üretimin tekstil sektöründe yüksek katma değerli ihracatın önünü açtığını belirterek rekabeti artırmak için çevreci ve doğal ürünlere yönelmenin önemine vurgu yaptı.

    Yaşanan teknolojik, ekolojik ve sosyal değişimlerin endüstrilerin sürdürülebilir ve çevreci stratejilere yönelmesi gerekliliğini ortaya çıkardığını dile getiren Kandil, “UTİB tarafından hayata geçirilen ve tekstil sektöründeki tüm paydaşları aynı çatı altında buluşturan Ekolojik Tekstiller UR-GE Projesi, ortak akılla Avrupa standartlarındaki üretim anlayışlarını, metotları ve yeni düzenlemeleri harmanlamamızı sağlaması açısından oldukça önemli. Tekstil ve hazır giyim alanında küresel normlara uygun üretim standartlarının geliştirilmesine katkı sağlayan BUTEKOM, proje süresince sektörümüze ve küme firmalarımıza ciddi katkılar sağlayacak.” ifadelerini kullandı.

    BUTEKOM Genel Müdürü Murat Kurtlar da BUTEKOM olarak Ekolojik Tekstiller UR-GE Projesinde yer alan firmaların ihtiyaçlarını analiz ederek maksimum fayda sağlayacak çalışmaları hayata geçireceklerini aktardı.

    UTİB’in, Ticaret Bakanlığının desteğiyle 2019’dan bu yana yürüttüğü Ekolojik Tekstiller UR-GE Projesi kapsamında, kümede yer alan 22 firmaya 8 eğitim verildi. Proje süresince firmalar, yabancı alıcıların yoğun ilgi gösterdiği ve yeni iş birliklerinin hayata geçirildiği alım heyeti faaliyetinde bulundu. Firmalar ayrıca yurt dışı pazarlama faaliyetleri kapsamında İtalya’nın Milano şehrinde düzenlenen ITMA 2023 Fuarını ziyaret etti.

  • UTİB’de gündem ekolojik tekstil

    UTİB’de gündem ekolojik tekstil

    Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), Ticaret Bakanlığı destekleri ile gerçekleştirilen Ekolojik Tekstiller Ur-Ge Projesi’nin kapanış toplantısını gerçekleştirdi.

    Sürdürülebilir üretim, döngüsel ekonomi ve karbon ayak izi konusunun son yıllarda tüm dünyanın gündeminde olduğu bir dönemde, yaklaşık 8 aydır yürütülen Karbon Ayak İzi Projesi çerçevesinde, tekstil sektörüne öncülük eden küme firmaların faaliyetlerine büyük katkılar sağlandı. Sektördeki diğer firmalara da örnek olan çalışmayla, üretim kalitesinin artırılması, aynı zamanda ülke ihracatına ciddi oranda ivme kazandırılması amaçlandı.

    Uludağ İhracatçılar Birliği (UİB) Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Ayşe Mehtap Ekinci’nin de bulunduğu birlik yetkilileri ve üye firmaların katılımıyla online olarak gerçekleştirilen kapanış toplantısında, Karbon Ayak İzi Projesi ile ilgili danışmanlık hizmeti veren Semtrio Sürdürülebilir Çevre Yönetimi Danışmanlığı firması Genel Müdürü Bekir Çetin, süreçlerle ilgili önemli bilgiler verdi.

    Semtrio Sürdürülebilir Çevre Yönetimi Danışmanlığı Genel Müdürü Bekir Çetin, projenin tüm aşamalarında verileri ile destek olan küme firmalarının önemli çalışmalara imza attığını kaydederek “Ekolojik Tekstiller Ur-Ge Projesi’nin ‘Kurumsal Karbon Ayak İzi’ danışmanlığı ayağı çok faydalı, verimli bir proje oldu. Katılımcılarımız, çok büyük operasyonlar yürüten tekstil sektörümüzün önemli firmaları arasında yer alıyor. Proje çerçevesinde, online ve birebir görüşmeler yaparak hazırladığımız karbon ayak izi sonuçları doğrultusunda, firmalarımıza özel karbon ayak izi azalım planları oluşturduk. ‘Karbon Ayak İzi Yönetim Planı’ ile sera gazı emisyonlarının azaltımına yönelik küme firmaların 5 ve 10 yıllık hedeflerinin belirlenmesine katkı sağladık” ifadelerini kullandı. Ekolojik Tekstiller Ur-Ge Projesi üyesi firmaların temsilcileri de çalışmalar sonucunda ekolojik tekstil konusunda farkındalık kazandıklarını ve ciddi ilerlemeler kaydettiklerini dile getirdi.

  • UTİB’in UR-GE projesinde gündem ‘GRI’ standartları

    UTİB’in UR-GE projesinde gündem ‘GRI’ standartları

    UTİB, Ekolojik Tekstiller UR-GE Projesi kapsamındaki eğitimlerine hız kesmeden devam ediyor. Son etkinlikte GRI Standartları ile Uyumlu Sürdürülebilirlik Raporlaması ile ilgili süreçler, proje paydaşlarına anlatıldı.

    Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nin (UTİB), Ticaret Bakanlığı desteği ile Ur-Ge Tebliği çerçevesinde yürüttüğü ‘Ekolojik Tekstiller Ur-Ge Projesi’ kapsamında 6’ncı eğitim programı tamamlandı. Çevrimiçi düzenlenen GRI (Global ReportingInitiative-Uluslararası Bağımsız Raporlama Kuruluşu) Standartları ile Uyumlu Sürdürülebilirlik Raporlaması eğitimi, Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-Ge Merkezi (BUTEKOM)’dan alınmış olup, eğitmen Mine İzmirli; sürdürülebilir kalkınma ile kurumsal dönüşüm, kurumsal raporlamanın geleceği ve GRI raporlaması hakkında önemli bilgiler paylaştı.

    Sürdürülebilirlik Raporlaması ile ilgili dünyada en yaygın olarak‘GRI Standartları’nınkullanıldığının altını çizen Mine İzmirli, “Sürdürülebilirlik Raporu; şirketinizin en belirgin çevresel, sosyal veya ekonomik etkileri hakkındaki bilgileri gönüllü olarak kamuoyuna duyurulmasını sağlar. Bu raporlama, şirketinizin değerleri ve yönetişim modelini ortaya koyar ve şirketinizin stratejisi ve sürdürülebilir ekonomi taahhüdü arasındaki bağlantıyı açıklar” dedi.

    Raporlamanın, şirketlerin hedef belirlemesi ve performans ölçümlerine yardım ederek sürdürülebilir ekonomiye doğru dönüşümünü desteklediğine dikkat çeken İzmirli,

    Küresel Raporlama Girişimi tarafından belirlenen GRI standartlarının başta sürdürülebilirlik raporları olmak üzere çevresel-sosyal yönetim raporlaması ve kurumsal sosyal sorumluluk raporlaması konusunda standartları belirlediğini ve ekonomik sürdürülebilirliği teşvik etmeyi ana hedefi haline getirdiğini anlattı.

    Mine İzmirli, sadece tekstilde değil tüm işletmeler için yaşamın her alanında görülen dengelerin değişimine karşı bir dönüşümün şart olduğunu da belirterek, bu sistem değişikliklerinin işletmeleri yeni açılımlara ittiğini sözlerine ekledi.

  • UTİB Başkanı, AB-Birleşik Krallık ticaret anlaşmasını değerlendirdi

    UTİB Başkanı, AB-Birleşik Krallık ticaret anlaşmasını değerlendirdi

    Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, Avrupa Birliği (AB) ile Birleşik Krallık arasında Brexit sonrası dönemde ticari ilişkileri belirleyecek ticaret anlaşmasını değerlendirdi.

    Birlikten yapılan açıklamaya göre Engin, AB Konseyinin, Birleşik Krallık ile uzlaşılan ticaret anlaşmasının üye ülkeler tarafından onaylandığını hatırlattı.

    1 Ocak’ta geçici olarak yürürlüğe girecek anlaşmanın önemine değinen Engin, Brexit sürecinde İngiltere ile olan ilişkilerin artmasıyla 2020 yılı sonunda Türkiye’nin İngiltere’ye genel ihracatının yaklaşık 10,5 milyar dolar, Türkiye’nin İngiltere’den genel ithalatının ise yaklaşık 5 milyar dolar olacağının öngörüldüğünü aktardı.

    Birleşik Krallık pazarında Türkiye’nin tüm sektörler toplamında net ihracatçı konumunda olduğunu vurgulayan Engin, 2019 yılında 5,5 milyar dolar ve 2020’de tahminen yine yaklaşık 5,5 milyar dolar dış ticaret fazlası verilen bu pazarın Türkiye için önemine işaret etti.

    Engin, Türkiye’nin 2019 yılında İngiltere’ye 380 milyon dolarlık tekstil ihracatı gerçekleştirdiğini anımsatarak, “İngiltere’den tekstil ithalatımız ise sadece 88 milyon dolar civarında. Yaklaşık 300 milyon dolarlık bir fazla mevcut sektörümüzde. Diğer yandan Türkiye’nin İngiltere’ye hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı 1,9 milyar dolar iken İngiltere’den ithalatımız sadece 42 milyon dolar. Devasa bir dış ticaret fazlası başarısı söz konusu.” değerlendirmesinde bulundu.

    Anlaşmayla, AB ile Birleşik Krallık’ın gümrük vergisi ve kota olmadan ticareti sürdüreceğini belirten Engin, metnin İngiliz parlamentosu ile Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından onaylanması gerektiğini ifade etti.

    Pınar Taşdelen Engin, şunları kaydetti:

    “Türkiye’nin de Birleşik Krallık ile imzaladığı anlaşma Gümrük Birliği şartlarının devamı niteliğinde olacak. Dolayısıyla sanayi ürünlerinde sıfır gümrük vergisi olacaktır. Tarım ürünlerinde de AB ile mevcut ticaret düzeni korunacak. Serbest ticaret anlaşması olması halinde, vergi muafiyetlerinden yararlanmak için anlaşmada kabul edilen belgelerin kullanılması öngörülüyor. Bu çerçevede, ihracatçı tarafından kendiliğinden ilgili fatura ya da başka bir ticari belge üzerine yapılacak menşe beyanı, taraflar arasındaki ticarete konu eşyanın menşe belgesi olarak kullanılacak ve bir makamın onayını gerektirmeyecek. Birleşik Krallık ile AB arasında imzalanacak sözleşme pazarda yeni fırsatlar doğuracak. Birçok açıdan pazara ihracatımızı kolaylaştıracak olan anlaşma, ülkemize büyük avantajlar getirecektir.”

  • UTİB ihracatçı firmalara Avrupa kapılarını açtı

    UTİB ihracatçı firmalara Avrupa kapılarını açtı

    Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Türkiye’nin tekstilde en önemli pazarı olan Almanya ve Birleşik Krallık’a ihracatı artırmak için Turkish Textile Network adıyla hayata geçirdiği sanal ticaret heyeti programı ile dört günde 302 toplantı gerçekleştirerek, 26 Türk ihracatçı firmayı 59 alıcı firmayla buluşturdu.

    Türkiye’den ev tekstili ve giyimlik tekstil alanında faaliyet gösteren 26 firmanın yer aldığı heyet, ilgili ülkelerden 59 alıcı firmayla buluştu. UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin ev sahipliğinde gerçekleştirilen dijital ticaret heyetinin açılış toplantısı, T.C Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay, TİM Başkanı İsmail Gülle, T.C Berlin Büyükelçisi Ali Kemal Aydın ve T.C. Londra Büyükelçisi Ümit Yalçın’ın konuşmacı olarak katılımları ile gerçekleşmişti.

    Başarı ile tamamlanan toplantıda hakkında bilgiler veren UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, pandemi nedeniyle zorlu bir süreçten geçen Türkiye’nin bu sınavdan başarı ile çıkabilmek için ciddi bir uğraş verdiğine dikkat çekti. UTİB Yönetimi olarak sürdürülebilir üretim ve ihracat için çok sayıda çalışmayı pandemiye rağmen iptal etmeden dijital ortamda sürdürdüklerini söyledi.

    Almanya ve Birleşik Krallık’ın en önemli pazarlar arasında yer aldığına değinen Pınar Taşdelen Engin, “Sanal Ticaret Heyetimizle, her iki ülkeye yönelik ihracatımızı canlandırmayı, iş ve yatırım imkânları oluşturmayı amaçladık. Bu heyet Turkish Textile Network adı altında kurguladığımız ilk sektörel ticaret heyetimiz ve bu seriyi sektör olarak odağımızda olan ülkelerle devam ettirmeyi istiyoruz. Heyetimizde Ev tekstili ve giyimlik tekstil ürünlerinde faaliyet gösteren 26 firmamız heyette yer aldı. Heyet kapsamında ilgili ülkelerden 59 üst düzey ev tekstili ve giyimlik kumaş alıcısı firmalarımızla görüşme yapacak olup, 302 B2B görüşme organize edildi. Biz bu ticaret heyetini planlarken tekstil sektörümüzün çok güçlü olduğu iki alt ürün grubu olan Ev Tekstili ve Hazır Giyim Tekstilini dikkate almıştık. Her iki alanda da Avrupa’nın en güçlü ticaret ortaklarındanız” diye konuştu.

    Pınar Taşdelen Engin, Türkiye’nin Almanya pazarında tekstilde yüzde 5, ev tekstilinde ise yüzde 15 gibi son derece önemli bir pazar payı bulunduğunu hatırlatarak, “Bu durum tüm sektörler bağlamında çok büyük bir başarı. Aynı zamanda Almanya tekstil sektöründe bizim için Avrupa Birliği’ne açılan büyük bir kapı. Benzer şekilde Birleşik Krallık, 2019 yılı sonu itibarıyla 4. sırada yer alan temel pazarlarımızdan. Birleşik Krallık aynı zamanda 2019 yılı itibariyle dünya tekstil ithalatçı ülkeleri arasında da toplam 3,9 milyar dolar ithalat ile 16. Sırada yer alan yer alan önemli bir pazar. Birleşik Krallık en çok Çin, Türkiye ve Almanya’dan ithalat yapıyor. 2019 yılında Türkiye’nin Birleşik Krallık’a yaptığı tekstil ihracatı geçen seneye göre yüzde 5,33 artarak 377,5 milyon USD oldu. Ülkemiz, Birleşik Krallık tekstil pazarındaki üçüncü büyük oyuncu. Birleşik Krallık ise Türkiye’nin tekstil ihracatı yaptığı ülkeler arasında dördüncü sırada yer alıyor. Bu başarılı pozisyonu korumak ve geliştirmek sektörümüz için kritik önem taşıyor. Bildiğiniz gibi İngiltere aynı zamanda Ticaret Bakanlığımız tarafından tespit edilen dış ticarette öncelikli ülkeler arasında yer alıyor. Birleşik Krallık ayrıca Türkiye’nin en fazla dış ticaret fazlası verdiği iki ülkeden biridir. Bu açıdan çok farklı çok özel bir öneme sahip. Bu bağlamda Brexit sürecinden ülkemizin zarar görmemesi için Türkiye ile İngiltere arasında bir Serbest Ticaret Anlaşmasının tesis edilmesi ve rakiplerimize karşı dezavantajlı duruma düşmemek bizler için çok önemli. Bu konuda Bakanlığımızın değerli çalışmalarına katkıda bulunmaya daima hazırız” dedi.

  • UTİB, TechXtile Start-Up Challenge İle Sektörün Geleceğini Belirliyor

    UTİB, TechXtile Start-Up Challenge İle Sektörün Geleceğini Belirliyor

    TechXtile Start-Up Challenge Akıl-Fikir Buluşmaları, Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nin (UTİB) ev sahipliğinde sektörlerinin önemli isimlerinin katılımlarıyla online yayınlarla devam ediyor.

    Son olarak Bir Fikrin Mi Var Programı Yapımcısı Fuat Sami moderatörlüğünde ve UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, TechXtile Start-Up Challenge Program Koordinatörü Ufuk Batum, Keiretsu Forum Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Berik ve Digime Bilgi Teknolojileri Kurucusu Derya Kavarna’nın katılımları ile gerçekleştirilen programda UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin çalışmalarını anlattı.

    Programda Bursa’nın teknolojik değişimi en iyi okuyan şehirlerin başında geldiğini vurgulayan Pınar Taşdelen Engin, tekstil ve otomotiv sektörlerinin Bursa ekonomisinin lokomotifi konumunda olduğunu belirtti. İki sektörün temsilcilerinin de çağın şartlarına göre değişim ve gelişim göstermelerinin bilincinde hareket ettiklerini söyleyen Pınar Taşdelen Engin, “Bu sektörler dönüşüm için ciddi çaba gösteriyorlar. Biz de tekstil sektörü ve ihracatın daha nitelikli olmasını hedef edinen bir birlik olarak bu çalışmaları takip ediyoruz. 11 yıl önce AR-GE Proje Pazarı etkinliğimizi başlattık. Projemizle tüm sektörlere örnek olan bir çalışmaya imza atmayı başardık. Rakamlara baktığımızda bu 11 yılda 2400’e yakın proje elimize ulaşmış. Bunların yüzde 5’e yakını da ticarileşme aşamasına geldi. Geçtiğimiz yıl bu projemize yenilikçe bir bakış açısı getirerek TechXtile Start-up Challenge olarak dönüştürdük. Burada amacımız sektörümüzü ulusal ve uluslararası anlamda güçlendirecek yeni projelerin ortaya çıkmasını sağlamak. Bir de bu projelerin girişimcilik ekosistemine kazandırılmasını sağlayacak bir ortam yaratmak. Bu sadece bir yarışma değil. Kazanan ve finale kalan tüm proje sahiplerimize yıl içinde birçok destek veriyoruz. Bunu yıl içerisine yayılan bir organizasyon olarak değerlendirebiliriz” dedi.

    Yeni Dönem İçin Proje Çağrıları 7 Eylülde Başlıyor

    TechXtile Start-Up Challenge programlarının bu yılki bölümü için proje çağrılarının 7 Eylül’de başlayacağını belirten Pınar Taşdelen Engin, “Yaşanan pandemi sürecine ve yeni bir konsept olmasına rağmen bu yola çıkmaktan mutluyuz. Bu yıl için de 7 Eylül’de proje çağrılarımız başlamış olacak. Girişimcilerimizin değerli projelerini bekliyoruz. Burada önemli olan girişimcilerin hem Bursa’nın hem de Türkiye’nin önemli tekstil sanayicileri ile tanıştığı ve onlara projelerini ilk ağızdan anlatabildikleri ve karşılarındaki tecrübeli isimlerden de fikir alışverişinde bulunabildikleri bir ortam sağlayabilmekti bu projenin en önemli amacı. Aynı zamanda melek yatırımcılarla girişimcileri bir araya getirmekti. Burada ekosisteme daha fazla melek yatırımcı kazandırmayı hedeflemiştik” şeklinde konuştu.

    Pandemi Sürecinde Kendi Kendimize Yetebildiğimizi Gördük

    Tekstil sektörü ülkemizde ölmeyecek bir sektör ve bu anlamda Türkiye’nin Avrupa’daki en önemli üreticilerden olduğunun altını çizen Pınar Taşdelen Engin, tekstil sektörünün birçok farklı sektörle temas halinde olduğunu söyledi. Pandemi sonrasında AR-GE merkezlerinin hemen devreye girerek ciddi araştırmalar yaptığını anlatan Pınar Taşdelen Engin, “Biz de her sene olduğu gibi bu sene de yüz yüze olmasa da online olarak yine sahaya çıktık ve firmalara hangi konularda bizlerden proje beklediklerini sorduk, yine burada sağlık tekstili ve koruyucu tekstil ürünlerinin ne kadar önemli olduğunu gördük. Ülkemiz kişisel koruyucu ekipman üretimi ve ihracatında kısa sürede çok başarılı işlere imza attı. Pandemi sürecinde evlerimizde kaldığımız süreçte evlerimiz gözümüze batmaya başladı ve ev tekstili ürünlerine karşı olan talep bu dönemde ciddi bir artış gösterdi. Sektörümüzde ülkemizin konumu ve hammadde kaynakları anlamında çok güçlüyüz. İthalat, sektörümüzde önemli ancak ithalatın durduğu dönemlerde biz kendi kendimize yetebilecek halde olduğumuzu gördük. Bu da sektör olarak güçlü olduğumuz konulardan bir tanesi. Pandemi süreci ABD ve Avrupa ülkelerini Çin’e alternatif ülkelere yöneltti. Burada Türkiye güvenilir bir üretici ve ticaret partneri pozisyonunda ve bu pozisyonumuzu yeni projeler üreterek korumaya devam edeceğimizi düşünüyorum” dedi.

    Gençlerimize Sektörün Önemini Anlatıyoruz

    Tekstil ve Hazır Giyim İhracatçı Birlikleri olarak tekstil mühendisliğinin ülke ve sektörün geleceği açısından önemine vurgu yapan çalışmalara imza attıklarını anlatan Pınar Taşdelen Engin, sözlerini şu şekilde tamamladı:

    “Bu anlamda diğer bölgelerdeki ihracatçı birlikleri ile birlikte bir çalışmamız olmuştu. Bakanlığımızın da desteği ile biz bir tekstil mühendisliği bursu başlattık. Tekstil sektörü Türkiye’nin en önemli sektörlerinden bir tanesi, asla önemi azalmayacak ve sürekli kendini yenileyen bir sektör. Tekstilin hayatın her alanında olduğunu hepimiz biliyoruz ve her fırsatta gençlerimize anlatmaya çalışıyoruz.”