Etiket: uzaktan eğitim

  • 91 yaşındaki profesörün uzaktan eğitim verdiği anlar sosyal medyada ilgi odağı oldu

    91 yaşındaki profesörün uzaktan eğitim verdiği anlar sosyal medyada ilgi odağı oldu

    ABD’de 91 yaşındaki üniversite profesörü Charles Krohn’un, öğrencilerine uzaktan eğitim verdiği sırada kızı tarafından çekilen görüntüsü sosyal medyada ilgi odağı oldu. Görüntülere yorum yapan kullanıcılar arasında Charles’ın eski öğrencilerinin de bulunduğu belirtildi.

    ABD’nin Teksas eyaletinde bulunan Houston kentinde yaşayan Julia Krohn, 91 yaşındaki üniversite profesörü babası Charles Krohn’u öğrencilerine uzaktan eğitim verdiği sırada video kayda aldı. Julia daha sonra İngilizce Profesörü olan babasının kaydını ve bir de fotoğrafını sosyal medya hesabından paylaştı. 50 yıldan fazladır eğitim veren ve şu an Thomas Üniversitesi’nde İngilizce Profesörü olarak görev yapan Charles’ın görüntülerine ve fotoğrafına birçok sosyal medya kullanıcısı yorumda bulundu. Yorumda bulunan kullanıcılar arasında Charles’ın neredeyse 1960’larda eğitim verdiği eski öğrencilerinin de bulunduğu ifade edildi.

    Charles’ın eski öğrencilerinin “Bana çok şey öğretti ve benim için edebiyat dünyasına yeni bir kapı açtı. Tutkusunun ve işine adanmışlığının her zaman farkındaydım. Charles Krohn ile olan eğitim deneyimimi asla unutmayacağım” gibi yorumlarda bulunduğu belirtildi.

    Thomas Üniversitesi’nin koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle uzaktan öğrenme modelini benimsediği ve Charles’ın bilgisayar sorunları yaşaması nedeniyle de kızı Julia’nın, babasını evine davet ederek kendi bilgisayarını kullanmasını teklif etti.

    Yerel medyaya yaptığı açıklamasında yaklaşık 20 yıldır babasını eğitim verirken görmediğini ifade eden Julia babasını eğitim verirken izlemekten çok etkilendiğini belirtti. Ayrıca Julia babasının bilgisayarının daha sonra tamir edildiği bilgisini de sözlerine ekledi.

  • Uzaktan eğitim sırasında sigara içen öğretmene uyarı

    Uzaktan eğitim sırasında sigara içen öğretmene uyarı

    Sakarya İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, bir öğretmenin uzaktan eğitim sırasında sigara içmesi nedeniyle yeniden böyle bir durumun yaşanmaması için gerekli ikazların yapılacağını söyledi. Durmuş “Öğretmen arkadaşlarımızdan elbette sınıf içerisinde nasıl davranıyorlarsa, uzaktan eğitimin de bir sınıf ortamı olduğunu varsayarak buna göre davranmalarını bekliyoruz” dedi.

    Adapazarı’nda, İngilizce öğretmeni Esra B.. uzaktan eğitim sırasında sigara içerken, bir veli bu anları görüntüleyerek İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayette bulundu. Sakarya İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş öğretmen hakkında idari soruşturma açıldığını söyleyerek, “Aslında bu konu ile ilgili uzaktan eğitimde gerek öğrencilerimizin gerek velilerimizin, gerekse öğretmenlerimizin nelere dikkat etmeleri ile alakalı bir eğitim süreci geçirdik. Ama insanoğlunun olduğu yerde bazı hatalar da olabiliyor. Üzülerek karşıladığımız bir durum. Öğretmen arkadaşlarımızdan elbette sınıf içerisinde nasıl davranıyorlarsa, uzaktan eğitimin de bir sınıf ortamı olduğunu varsayarak buna göre davranmalarını bekliyoruz. Hepimizin üzülerek karşıladığı bir olay. Gerekli soruşturma işlemlerini başlattık” dedi.

    Öğretmenlerin ikaz edileceğini ifade eden Fazilet Durmuş, “Öğretmenlerimizle bir daha böyle acı bir durumla karşı karşıya kalmayı arzu etmediğimiz için ikazlarımız da yapılacak. Ümit ediyorum ki, öğretmenlerimizi bu konuda bundan sonra daha büyük bir hassasiyet gösterecektir. Evet evimizin ortamında olabiliriz ama hepimizin birbirimize uygun bir şekilde davranışlarına dikkat etmesi gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.

  • Canlı derste sigara içen öğretmene soruşturma

    Canlı derste sigara içen öğretmene soruşturma

    Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde, uzaktan eğitim sırasında sigara içerken bir veli tarafından görüntülenen öğretmen Esra B. hakkında idari soruşturma başlatıldı.

    Adapazarı Şirinevler Mahallesi’ndeki Şirinevler Ortaokulu’nda görevli İngilizce öğretmeni Esra B., iddiaya göre, uzaktan eğitim kapsamında internet üzerinden ders verirken sigara içti. Durumu fark eden bir veli, öğretmeni sigara içerken görüntüledi. Ardından da Sakarya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayette bulundu. Sakarya İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, öğretmen hakkında idari soruşturma başlatıldığını bildirdi.

  • 3 milyon 640 binden fazla öğrencinin interneti yok

    3 milyon 640 binden fazla öğrencinin interneti yok

    Yüz yüze eğitim mi yoksa uzaktan eğitim mi uygulanacağı tartışmaları sürerken, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, 3 milyon 640 binden fazla öğrencinin internet erişimi olmadığını söyledi. Hazırladığı soru önergesi ile konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıyan Sarıbal, “Uzaktan eğitim görecek ve evinde televizyon olmayan 912 bin 94 ve internet erişimi olmayan 3 milyon 648 bin 376 öğrencinin eğitimden geri kalmaması için ne gibi tedbirler alınmıştır?” diye sordu.

    Covid-19 salgınının ne zamana kadar ve hangi düzeyde süreceğine ilişkin belirsizliğin devam ettiğine dikkati çeken Sarıbal, Milli Eğitim Bakanının 21 Eylül 2020 tarihinde yüz yüze eğitim için okulların açılacağını açıkladığını hatırlattı. Uzaktan eğitim kararı alınması durumunda binlerce öğrencinin eğitim alamayacağını ifade eden Sarıbal, şöyle devam etti:

    Devlet Eksikleri Gidermeli

    “Sağlık Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kurumuna (YÖK) üniversitelerin uzaktan eğitim vermeleri tavsiyesinde bulundu. Ülkemizde ve dünyada çok sayıda üniversite, pandemi sürecinde uzaktan eğitim kararı aldı. Her ne kadar 21 Eylül’de temel eğitim ve orta öğretimde yüz yüze eğitim verileceği söylense de uzaktan eğitim verilme ihtimali de var. Ancak MEB bugüne kadar uzaktan eğitimde başarı sağlayamadı. MEB verilerine göre öğrencilerin %5i TV’ye, %20’si internete erişimde sorun yaşamaktadır. Bir başka ifade ile ülkemizde 900 binden fazla öğrencinin evinde televizyon bile yok. İnternet erişimi olmayanların sayısı ise 3 milyon 648 binin üzerinde. Bu şartlarda uzaktan eğitim kararı alındığında milyonlarca öğrenci eğitim olanağından mahrum edilecek. Bakanlığın imkânı olmayan öğrencilere mutlaka yardım yapması ve televizyon, internet, bilgisayar gibi ekipmanları sağlaması gerekir.”

    FATİH Projesi kapsamında alınan bilgisayarların öğrencilere dağıtılması gerektiğini de kaydeden CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal’ın, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un cevaplandırması talebiyle verdiği soru önergesi ise şöyle:

    TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

    Aşağıdaki sorularımın Milli Eğitim Bakanı Ziya SELÇUK tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını, Anayasanın 98. ve İçtüzüğün 96. maddeleri gereğince arz ederim. 08.09.2020

    Orhan SARIBAL
    Bursa Milletvekili

    Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 31 Ağustos 2020 tarihinde uzaktan eğitime başladı. 21 Eylül 2020 tarihinde ise yüz yüze eğitim için okulların açılacağı açıklandı.

    Covid-19 salgınının ne zamana kadar ve hangi düzeyde süreceğine ilişkin belirsizlik devam etmektedir. Sağlık Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kurumuna (YÖK) üniversitelerin uzaktan eğitim vermeleri tavsiyesinde bulundu. Ülkemizde ve dünyada çok sayıda üniversite, pandemi sürecinde uzaktan eğitim kararı aldı.

    Dolayısıyla MEB’in ilk, orta ve lise öğrencileri için 21 Eylül 2020 tarihinde aldığı yüz yüze eğitim kararının yürürlüğe girip girmeyeceği netlik kazanmış değil.

    MEB 2019-2020 istatistiklerine göre Türkiye’de okul öncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde, 9 milyon 435 bini erkek, 8 milyon 806 bin 881’i kız olmak üzere toplam 18 milyon 241 bin 881 öğrenci eğitim alıyor.

    Bugüne kadar MEB’in uzaktan eğitim modelinin yetersiz kaldığı görülmektedir. Teknik nedenlerle uzaktan eğitime ulaşamayanların sayısı oldukça fazladır. MEB verilerine göre öğrencilerin %5i TV’ye, %20’si internete erişimde sorun yaşamaktadır.

    Bu verilere göre 912 bin 94 öğrencinin evinde televizyon, 3 milyon 648 bin 376 öğrencinin evinde ise internet erişimi yoktur.

    Bu bilgiler ışığında;

    1- Öğrencilerin uzaktan eğitime katılıp katılmadığı takip edilmekte midir? Uzaktan eğitime katılmayan öğrencilerin gerekçesi nedir?

    2- Uzaktan eğitim görecek ve evinde televizyon olmayan 912 bin 94 ve internet erişimi olmayan 3 milyon 648 bin 376 öğrencinin eğitimden geri kalmaması için ne gibi tedbirler alınmıştır?

    3- Televizyonu, interneti ve bilgisayarı olmayan öğrencilere gereken ekipmanın sağlanması için yürütülen bir çalışma var mıdır?

    4- Maddi imkânsızlıklardan dolayı televizyon, telefon ve internet erişimi olmayan öğrencilere FATİH projesi kapsamındaki tabletleri ücretsiz dağıtmayı düşünüyor musunuz?

    5- Devlet ve özel eğitim kurumlarında çalışan yönetici, öğretmen ve yardımcı personelle ilgili mali ve diğer özlük hakları korunmakta mıdır?

    6- Pandemi nedeniyle öğrencilerin internet paketlerinin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından karşılanması düşünülmekte midir?

  • Trakya Üniversitesi güz dönemi kararını açıkladı

    Trakya Üniversitesi güz dönemi kararını açıkladı

    Trakya Üniversitesinin (TÜ) 2020-2021 akademik yılı güz yarıyılında uygulanacak eğitim modeli belli oldu.

    Üniversite senatosunda Kovid-19 küresel salgın sürecinin ilerleyişi ve bunun 2020-2021 akademik yılı güz yarıyılı faaliyetleri üzerindeki muhtemel etkileri görüşüldü.

    Toplantıda yeni akademik yılın güz döneminde büyük oranda uzaktan eğitim modeli uygulanmasına karar verildi.

    Karara göre, tıp, diş hekimliği, sağlık bilimleri (hemşirelik bölümleri) fakülteleri ile Keşan Hakkı Yörük Sağlık Yüksekokulunda (hemşirelik bölümü) hibrit (karma) eğitim modeli uygulanacak.

    Diğer fakültelerin tamamında ise güz döneminde uzaktan eğitim modeli ile eğitim yapılacak.

    Senato yüksek lisans ve doktora programlarında uygulanacak eğitim modeli kararını ise enstitülere bıraktı.

  • Bursa Uludağ Üniversitesi nasıl eğitim verecek?

    Bursa Uludağ Üniversitesi nasıl eğitim verecek?

    Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında, güz yarıyılında uygulama içeren programlar ile lisansüstü programlarda “karma eğitim (hibrit)”, diğer programlarda ise “uzaktan eğitim” yöntemlerinin uygulanmasını kararlaştırdı.

    BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, sosyal medya hesabından, Üniversite Senatosunun 2020-2021 eğitim öğretim yılı güz yarıyılı öğretim süreçlerine ilişkin kararlarını yayımladı.

    Buna göre, yüksek lisans ve doktora eğitimleri, tüm enstitülerde karma eğitim olarak uygulanacak. Teorik dersler ve teorik ders ile bütünleşen laboratuvar uygulamaları, uzaktan öğretim yolu ile çevrim içi yapılacak.

    Üniversitenin Tıp, Diş Hekimliği, Sağlık Bilimleri, Veterinerlik, Ziraat, Spor Bilimleri, Güzel Sanatlar fakülteleri, Fen-Edebiyat Fakültesinin fen bölümleri ile Eğitim Fakültesinin güzel sanatlar bölümleri ve devlet konservatuvarında karma eğitimle hizmet verilecek.

    Mühendislik, Mimarlık, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Hukuk, Fen-Edebiyat fakültelerinin edebiyat bölümleri, Eğitim Fakültesinin güzel sanatlar dışındaki bölümleri ve İnegöl İşletme Fakültesinde uzaktan eğitime geçilecek.

    Yabancı Diller Yüksekokulu, Teknik Bilimler, İnegöl, Karacabey, Harmancık meslek yüksekokullarında karma eğitim, diğer meslek yüksekokullarında uzaktan eğitim uygulaması yürütülecek.

    Bazı programlardaki klinik uygulama veya intörn eğitimleri, pandemiden korunma, fiziki koşullar ve öğrenci sayıları dikkate alınarak seyreltilmiş gruplar ile dönüşümlü olarak ilgili fakülteler tarafından planlanacak.
    Salgın koşulları ve korunma kuralları dikkate alınarak yapılacak karma eğitime dahil olacak bölümlerin bu uygulamayı hangi şartlarda ve nasıl yapacakları, yönetim tarafından internet sitesinde ayrıntılı şekilde duyurulacak.

  • Konya’da 3 üniversite uzaktan eğitim kararı aldı

    Konya’da 3 üniversite uzaktan eğitim kararı aldı

    Konya’da Selçuk Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi ve Konya Teknik Üniversitesi ortaklaşa olarak 2020-2021 eğitim- öğretim yılı güz yarıyılının uzaktan eğitim olarak gerçekleştirilmesi yönünde karar aldı.

    Kentte eğitim veren 3 devlet üniversitesi, güz dönemi yarıyılı uzaktan eğitim sistemiyle gerçekleştirecek. Üniversitelerin ortaklaşa yaptığı açıklamada, Konya Pandemi Kurulu’nun şehre dair uyarılarıyla farklı senaryolar üzerinde yoğun çalışmalar yürütüldüğü ifade edildi. Mevcut veriler ve salgının seyrinin bir süre daha riskin devam edeceğini gösterdiğini belirten açıklamada,

    ”Bugün itibari ile Konya, ülkemizde salgının en yoğun yaşandığı şehirlerden birisi durumundadır. Ulaşım, barınma, yeme içme gibi öğrencilerimizle ilgili birçok alanın kullanımından kaynaklanacak yoğunluk, bulaş riskinin daha da artmasına sebep olabilecektir. Önümüzdeki yarıyılda, gribal enfeksiyonların artış gösterdiği kış mevsimine girilmesine paralel olarak pandeminin de artabileceği öngörülmektedir. Diğer taraftan, yüz yüze eğitim için gerek duyulan idari personelin, kamu kurumlarında esnek çalışma modelinin yürürlükte olduğu (bazı idari birimlerimizde pandemiye yakalanan personelimizin bulunması, temas halindeki diğer personelimizin de karantinada kalması gerektiği) göz önünde bulundurulduğunda yetersiz kalacağı ve sunulan hizmetin aksayacağı değerlendirilmektedir. Tüm bunlardan daha önemlisi, aileleri tarafından bizlere emanet edilen öğrencilerimiz başta olmak üzere, bütün akademik ve idari personelimizin sağlığı, aşağıdaki kararı almamızda en fazla dikkat ettiğimiz husus olmuştur. 2020-2021 öğretim yılı güz yarıyılında ön lisans, lisans ve lisansüstü tüm derslerin uzaktan öğretimle yürütülmesine karar verilmiştir” denildi.

  • Bilim Kurulu Üyesi’nden yüz yüze eğitim için dikkat çeken öneri

    Bilim Kurulu Üyesi’nden yüz yüze eğitim için dikkat çeken öneri

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Bazı illerde seçilmiş bazı okullarda yüz yüze eğitim, pilot uygulama kapsamında başlatılabilir ve bunların sonuçları izlenir. Bu uygulama, yapılan hazırlıklarda gözden kaçan noktalar, aksamalar, hatalar varsa bunların ortaya çıkması ve düzeltilmesi için şans verir” dedi.

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Özlü, Youtube ve Twitter hesaplarından yaptığı videolu paylaşımda, bugün uzaktan eğitimin başladığını anımsatarak, 21 Eylül’de başlayacak yüz yüze eğitim için ‘pilot’ uygulama önerisinde bulundu. Prof. Dr. Özlü, “21 Eylül’de de yüz yüze eğitim, seyreltilmiş ve basamaklı model ile başlamış olacak sanırım. Okulların açılmasına epeyce zaman var. Bu sürede Milli Eğitim Bakanlığı, bir pilot uygulama başlatabilir. Bazı illerde seçilmiş bazı okullarda ve bazı sınıflarda yüz yüze eğitim pilot uygulama kapsamında başlatılabilir ve bunların sonuçları izlenir. Bu eğitime katılan öğretmenler, okul çalışanları, öğrenciler ve aileleri yakından izlenir ve okulların açılmasının topluma, öğrencilere, okul çalışanlarında bir risk artışına neden olup olmadığı görülebilir” dedi.

    ‘BU UYGULAMANIN YARARLI OLACAĞINA İNANIYORUM’

    Pilot uygulama ile, okulların pandemi sürecinde güvenli bir eğitime ne kadar hazır olduklarının da ortaya çıkabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Özlü, “Bu uygulama, yapılan hazırlıklarda gözden kaçan noktalar, aksamalar, hatalar varsa bunların ortaya çıkması ve düzeltilmesi için şans verir. Bundan sonraki süreçle ilgili kararların alınmasında yöneticilere yardımcı olur. Topluma ve ailelere de çocuklarını okula gönderme konusunda güven verir, rahatlatır. Bu pilot uygulamanın yaralı olacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

  • Uzmanlardan velilere uzaktan eğitim tavsiyeleri

    Uzmanlardan velilere uzaktan eğitim tavsiyeleri

    Uzmanlar, birinci ve ikinci sınıfa gidecek öğrencilerin velilerine, yarın başlayacak uzaktan eğitim dönemi için okuma becerisi kazandırma konusunda tavsiyelerde bulundu.

    Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Dramatik Yazarlık Bölümü Ana Sanat Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Öztahtalı, yaptığı açıklamada, öğrencilerin akademik ve sosyal başarılarının okuma becerisi kazanımından geçtiğini söyledi.

    Okuma konusunda gerekli yeterlilikleri sağlayan bir çocuğun, derslerinde başarılı olmasının kolaylaşacağını belirten Öztahtalı, “Salgın sürecinde en çok dikkati çeken şey, birinci ve ikinci sınıfların okuma becerisini nasıl kazandığı. Birinci sınıfların ikinci yarıyılı maalesef pandemi nedeniyle uzaktan eğitime dönmüştü. Yeni eğitim öğretim yılının ilk günleri de yine uzaktan yapılacak. Bu bağlamda birinci sınıfların okumayı bir beceri olarak kazanması zorlaşıyor. Burada aileye de çok ciddi bir görev düşüyor. Çocuğun okumayla, kitapla tanışması, kitaba karşı bir sevgi beslemesi, çok önemli.” diye konuştu.

    Öztahtalı, evdeki ortamın uygun koşullara getirilmesinin, birinci ve ikinci sınıf öğrencilerinin okumayla ilgili becerisinin gelişmesine ciddi katkılar sağlayabileceğini vurguladı.

    Geçen eğitim öğretim yılında okumayla ilgili başlangıç yapan, alfabeyi, hece çatmayı, okumayı öğrenen ikinci sınıfların, kitaplara ısınmaya başladıkları sırada uzaktan eğitime geçildiğini hatırlatan Öztahtalı, şöyle devam etti:

    “Bu çocukların okumayla aralarındaki buzları eritmenin çok basit yolları var. Bunlardan biri, onların kişiliğine, bakış açısına uygun kitaplar seçmelerini sağlamak. Anne ve babanın seçtiği kitaplar değil, çocuğun kendi zevkine göre seçtiği kitaplarda okuma zevki oluşturmak, işi çok daha basitleştiriyor. İkinci sınıf çocuklarının kitaplarında mutlaka resimler olmalı. Eğer aileyle bir okuma yapılıyorsa önce resimler üzerine konuşulmalı. Resimden hareketle kitabın içeriğiyle ilgili bir altyapı oluşturulmalı ki çocuk okumaya başladığında konuşulanlardan hareketle okumayı kolaylaştıran bir avantaj sağlasın.”

    Evde okuma saati yapılmasının okuma becerisini güçlendirdiğine dikkati çeken Öztahtalı, aile bireylerinin tamamının günün uygun bir saatinde topluca kitap okumasının ve bunun alışkanlığa dönüştürülmesinin çok iyi sonuçlar vereceğini anlattı.

    “Azdan çoğa, kolaydan zora doğru bir yol izlenmeli”

    Çocuğun kitapla nasıl tanıştığının çok önemli olduğunu dile getiren Öztahtalı, “Çocuğun okumayı bir alışkanlığa dönüştürmesi, okumayı zevkle yapmasını sağlayacak şey, kitapla uygun bir şekilde tanışma. Burada anne ve babalara çok ciddi bir görev düşüyor. Anne ve babanın çocuğun kitapla tanıştığı o ilk aylarda çok hassas olması lazım. Çocuğun kitaba karşı eğilimini artırabilecek ödüller koyması, onunla birlikte okuması, okudukları kitapları birlikte tartışmaları lazım. Aslında okuduğu kitabı, çocuğa yaşatması lazım.” ifadelerini kullandı.

    Dr. Öğr. Üyesi Öztahtalı, okumayı alışkanlığa dönüştürmenin basit formülleri olduğunu aktardı.

    “Özellikle okumaya karşı direnç gösteren çocukların azdan çoğa, kolaydan zora doğru bir yol izlemeleri uygun olacaktır. Önce az sayfalı kitaplarla başlamak, doğru olur.” diyen Öztahtalı, çocuğun kimliğine, kişiliğine, bakışına, zevkine uygun kitaplar seçilmesinin önemine değindi.

    Öztahtalı, “Kitap okumayı alışkanlık haline getirmenin en önemli yolu, düzenli ve devamlı okumak. Çocuğun akademik başarıya ulaşmasında okuma becerisinin ciddi derecede gelişmiş olması şart.” değerlendirmesinde bulundu.

    “Okuma, ders çalışma ortamı için tek bir alan belirlenmeli”

    Türkçe öğretmeni Sedef Özbayraklar da çocuklar okumaya başlamadan önce uygun koşulların hazırlanması gerektiğini belirtti.

    Odanın havalandırılmasını öneren Özbayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Daha sonra uygun bir ışık gerekli. Tavsiye edilen ışık, her zaman için gün ışığıdır. Çocuk, okumayı sessiz bir ortamda yapmalıdır ki rahat odaklanabilsin. Yeni bir kitaba başlanıyorsa çocuğun yazar ve kitabın konusu hakkında kısaca düşünmesi gerekir. Devam ettiği bir kitapsa kaldığı yere kadar neler anlatıldığı, olayların nasıl ilerlediği hakkında 1-2 dakikalık düşünmeden sonra okumaya başlaması, çocuk için çok faydalı olacaktır. Çocuklar, masa başında, dik bir pozisyonda oturarak, kitabı göz hizasında tutarak okumalı. Dik oturduğumuzda daha rahat nefes alırız. Bu da okuma için çok önemlidir. Yatarak, uzanarak okumayı tavsiye etmiyoruz.”

    Psikolog Sezen Tunca ise çocuğun bir rutini olması gerektiğine işaret etti.

    Okuma, ders çalışma ortamı için tek alan belirlenmesinin önemini vurgulayan Tunca, “Bunun için çocuğun kendi odası tercih edilebilir. Sade bir alan olmalı. Çocukların hafta içi ve hafta sonu günlük rutinleri sürmeli. Ev ortamı, gerçek bir okul ortamı değil. Çocuklara neden evde eğitim almak zorunda olduğu uygun bir dille anlatılmalı. Eğitimden sonra mutlaka ne hissettiği sorulmalı, 5-10 dakika çocukla konuşulmalı.” diye konuştu.

    Okumayı öğrenme sürecinin zorluğuna dikkati çeken Tunca, velilerin salgınla birleşen bu süreçte oldukça endişelendiğini ancak bu kaygılarını yatıştırmaları gerektiğini sözlerine ekledi.

  • MEB, uzaktan eğitim döneminin yol haritasını açıkladı

    MEB, uzaktan eğitim döneminin yol haritasını açıkladı

    Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 31 Ağustos’ta başlayacak üç haftalık uzaktan eğitim sürecinde, tüm öğretmenler tarafından canlı ders uygulamalarının gerçekleştirilebileceğini bildirdi.

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk imzasıyla 31 Ağustos 2020’de başlayacak eğitim programına ilişkin genelge yayımlandı.

    Buna göre, 31 Ağustos 2020 Pazartesi günü itibarıyla uzaktan eğitim yoluyla 2019-2020 eğitim öğretim yılının ikinci dönemine ait eksik konu ve kazanımlara yönelik eğitim programı uygulamasına başlanacak. 18 Eylül’e kadar sürdürülecek uzaktan eğitimde, 2019-2020 eğitim öğretim yılında yüz yüze işlenemeyen ve öğrencilerin bir üst sınıfta hazır bulunuşluk düzeylerini etkileyebilecek öğrenme eksikliklerinin giderilmesine öncelik verilecek.

    Geçen eğitim öğretim yılının ikinci dönemine ait derslerin üst sınıflardaki konu ve kazanımlarına temel teşkil eden “kritik konu ve kazanımlar” belirlenerek derslere ait programlar hazırlandı. İlgili kademe, sınıf ve ders adına göre bölümlenmiş programlara MEB’in “http://mufredat.meb.gov.tr/2019-20ikincidonem.html” internet adresinden ulaşılabilecek. Bakanlık, bu kapsamda, programlar ile öğretmenlere örnek olması için bu programlara yönelik elektronik ortamda 4 bin 25 sayfadan oluşan 1215 etkinlik örneği yayımladı.

    Gerek yüz yüze eğitimde gerekse uzaktan eğitimde de kullanılabilecek etkinlikleri öğretmenler, ilgili dersin programında yer alan kazanımları öğrencilerin ulaşmaları kaydıyla, okulun veya öğrencinin durumuna göre, doğrudan kullanabilecek, uyarlayabilecek veya kendi etkinliğini hazırlayıp uygulayabilecek.

    Geçen eğitim-öğretim yılının ikinci dönemine ait derslerin kritik konu ve kazanımlarına dair ders içerik videoları TRT EBA İlkokul TV, TRT EBA Ortaokul TV ve TRT EBA Lise TV kanallarında yayınlanacak.

    EBA üzerinden sunulacak alt yapıyla, açık kaynaklı diğer platformlar ve özel okulların kendi oluşturdukları platformlar üzerinden tüm öğretmenler tarafından canlı ders uygulamaları gerçekleştirilebilecek. Canlı ders uygulamaları, öğrencilerin 2020-2021 eğitim ve öğretim yılında devam edecekleri sınıfın öğretmenleri tarafından yapılacak. Uygulamanın hayata geçirilebilmesi için okullarda oluşacak şubelere 24-28 Ağustos tarihlerinde okul idareleri tarafından sınıf ve branş öğretmeni görevlendirilecek.

    Canlı dersler için etkinlik örnekleri hazırlandı

    Canlı ders uygulamaları yoluyla yapılacak eğitimlerde, öğretmenlere örnek olması için programlara yönelik  elektronik ortamda çok sayıda etkinlik örneği hazırlandı. Etkinlik örneklerine “http://mufredat.meb.gov.tr/2019-20ikincidonem.html” internet adresinden ulaşılabilecek.

    Yüz yüze eğitim başladığında 23 Mart tarihinden itibaren gerek TRT EBA TV kanalları gerekse EBA canlı ders uygulamaları veya özel okulların kendi oluşturdukları platformlar üzerinden sürdürülen eğitimlerin amacına ulaşıp ulaşmadığı sınıf öğretmenleri veya branş öğretmenleri tarafından değerlendirilecek.

    Üst sınıftaki kazanımlara temel teşkil eden alt sınıf kazanımlarının öğrencilere edindirilemediği ve öğrenme eksikliğinin devam ettiğinin tespit edilmesi durumunda önce alt sınıfa ait konu ve kazanımlar işlenecek, sonrasında yeni konu ve kazanım/kazanımlara devam edilecek. Bu amaçla MEB’in hazırladığı derslere ait program haritalarından yararlanılacak.

    Hayat boyu öğrenme kurumlarında görev yapan öğretmenler, 31 Ağustos itibarıyla ilgili mevzuat kapsamında görevlerine devam edecek.