Etiket: uzay

  • En genç ekip uzaya gönderildi

    En genç ekip uzaya gönderildi

    Çin, Shenzhou-17 uzay misyonu başlattı. Çin’in uzay tarihindeki en genç 3 taykonotunu taşıyan Shenzhou-17 insanlı uzay aracı, yerel saatle 11.14’te Uzun Yürüyüş-2F-Y17 taşıyıcı roketiyle Jiuquan Uydu Fırlatma Merkezi’nden uzay istasyonuna fırlatıldı. Shenzhou-17, fırlatıldıktan 10 dakika sonra belirlenen yörüngeye başarıyla oturdu. Çin İnsanlı Uzay Ajansı (CMSA) tarafından yapılan açıklamada, Shenzhou-17’nin kalkıştan yaklaşık 6,5 saat sonra Çin’in uzay istasyonuyla hızlı kenetlenme gerçekleştireceği ve daha sonra taykonotların Çin’in Tiangong isimli uzay istasyonuna geçiş yaparak istasyonda görevli diğer 3 taykonotla bir araya geleceği belirtildi.

    Çin’in 39 yaş ortalamasıyla en genç ekibi

    Shenzhou-17 misyonunun liderliğini daha önce 2010 yılındaki uzay misyonunda da görev alan eski Hava Kuvvetleri Pilotu 48 yaşındaki Tang Hongbo üstleniyor. Tecrübeli taykonota eşlik eden 33 yaşındaki Tang Shengjie ile 35 yaşındaki Jiang Xinlin ise ilk kez uzaya seyahat ediyor. Uzay aracının mürettebatı, 39 yaş ortalamasıyla Çin’in insanlı uzay çalışmaları tarihindeki en genç astronot ekibi oldu.

    Astronotlar 2024 yılına kadar uzayda kalacak

    CMSA açıklamasına göre Shenzhou-17 uzay aracındaki 3 astronot, Mayıs ayında uzay istasyonuna gönderilen Shenzhou-16’daki 3 astronotla görev değişiminde bulunacak. Görev değişiminin ardından Shenzhou-17 mürettebatı, 2024 yılının Nisan ayına kadar uzay istasyonunda kalacak. Shenzhou-16 mürettebatı ise 31 Ekim’de Dünya’ya dönecek.

    Astronotlar bilimsel deneyler gerçekleştirecek

    Uzay istasyonunda 6 ay kadar görev yapacak yeni taykonot ekibi, yörüngede uzay bilimleri deneyleri, uzay aracı dışı aktiviteler ve yük operasyonları gibi çalışmalar yürütecek. Çalışmalar kapsamında, araç dışı yüklemeler yapılırken, uzay aracı dışında onarım görevleri üstlenilerek bir ilke imza atılacak.
    Çin, 2003 yılındaki ilk insanlı uzay görevinin tamamlanmasından bu yana geçen 20 yılda 12 insanlı uzay görevi gerçekleştirdi.

  • Rus kozmonotlardan 8 saatlik uzay yürüyüşü

    Rus kozmonotlardan 8 saatlik uzay yürüyüşü

    Rus kozmonotlar Oleg Kononenko ve Nikolai Chub, Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki Poisk Mini Araştırma Modülü’nden çıkarak uzay yürüyüşü yaptı. Nauka modülüne geçiş yapan Rus kozmonotlar, modüle nano uydu ile iletişim donanımı sistemleri kurdu. Rus kozmonotların 6 saat 52 dakika olarak planlanan uzay yürüyüşü, uydu sisteminin tam olarak yerleştirilememesi nedeniyle 7 saat 41 dakikada tamamlandı. İletişim donanımlarının modüle yerleştirme işlemleri tamamlanırken, nano uydu sistem kurulumunun bir sonraki uzay yürüyüşünde gerçekleştirileceği belirtildi. Rus kozmonotlardan Oleg Kononenko altıncı kez, Nikolai Chub ise ilk kez uzay yürüyüşü görevini gerçekleştirmiş oldu.

    NASA astronotları Loral O’Hara ve Jasmin Moghbeli de 30 Ekim’de bir uzay yürüyüşü gerçekleştirecek. Uzay yürüyüşünün saat 08.05’te başlaması ve yaklaşık 6 buçuk saat sürmesi planlanıyor.

  • Uydu ve uzay teknolojileri alanında işbirliği

    Uydu ve uzay teknolojileri alanında işbirliği

    Protokol imza törenine; Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Mesut Gökten, Düzce Üniversitesi Araştırma Dekanı Prof. Dr. Emine Tekin ve Araştırma Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Murat Bulut katıldı. Protokolü Düzce Üniversitesi adına Rektör Prof. Dr. Nedim Sözbir ve Prof. Dr. Emine Tekin imzalarken, TÜBİTAK Uzay adına ise Enstitü Müdürü Doç. Dr. Mesut Gökten imzaladı.
    Protokol ile taraflar; küpsat/nanosat ölçeğinde uydu tasarım, geliştirme, üretim, test, fırlatma, devreye alınma ve işletimi kapsayacak uydu projeleri planlayıp yürütme, insan kaynağı ve bilgi birikimi desteği sağlama, eğitim, danışmanlık hizmetleri verme, çalıştay, seminer, konferans düzenleme gibi konularda çalışmalar gerçekleştirebilecek.
    Protokolle; ülkemizin Milli Uzay Programı (MUP) HEDEF-9 (Uzay Farkındalığı ve İnsan Kaynağının Geliştirilmesi) ile uyumlu olarak insan kaynağı ve bilgi birikimin artırılmasına, sürekliliğinin sağlanmasına da katkı sunulması hedefleniyor.

  • Bitlis’te ‘Orionid meteoru’nu gözlemlendi

    Bitlis’te ‘Orionid meteoru’nu gözlemlendi

    Bitlisli uzay meraklıları, orionid meteor yağmurunun yoğun yaşandığı 21-22 Ekim gecelerinde Tatvan ilçesinde bulunan 2 bin 800 rakımlı Nemrut Kalderası’na çıkarak uzayı gözlemledi.

    Bitlis’te ışık kirliliğinin az olmasından dolayı pek çok yerden meteorlar gözlenebilirken bu günü fırsat bilen uzay meraklıları, anı kaçırmamak için gözlerini gökyüzünden ayırmayarak heyecanla orionid meteor yağmurunu izledi.

    Orionid meteor yağmurunu gözlemlemenin heyecan verici olduğunu söyleyen Doğa ve Uzay Gözlemcisi Dr. Cihan Önen, “Çok önemli bir ana tanıklık etmek üzere Nemrut Kalderası’na geldik. Orionid meteor yağmurunu gözlemlemek için buraya geldik. Bu olay önemli ve heyecan verici bir gök olayıdır. Mükemmel ve heyecan verici bir an, herkesin bu ana tanıklık etmesi gerekiyor” dedi.
    Meteor yağmurunu gözlemlemeye gelen Mustafa Uçak da, “Cihan hocanın rehberliğinde meteor yağmurunu gözlemlemeye geldik. Yavaş yavaş görünmeye başladılar. Heyecan verici bir an” dedi.

  • “Uzayda da ‘iz’ sahibi olmak zorundayız”

    “Uzayda da ‘iz’ sahibi olmak zorundayız”

    Türksat A.Ş. ve sektör liderlerinin katılımıyla yakın yörünge ile küp uydu alanlarındaki en son gelişmelerin değerlendirileceği ve 2 gün sürecek olan “Türksat Yakın Yörünge ve Küp Uydu Çalıştayı”, ATO Congresium Kongre ve Sergi Merkezi’nde başladı. Çalıştayın açılışına Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcıları ve Türksat Genel Müdürü Hasan Hüseyin Ertok katıldı. Çalıştayda uzay teknolojilerinin geleceği, fırsatlar, tehdit ve zorluklar, sektör liderlerinin bir araya geldiği oturum ve panellerde tartışılacak. Söz konusu oturumlarda yakın yörünge ile küp uydu alanlarındaki en son gelişmelerin
    paylaşımına zemin hazırlanarak tartışmak suretiyle farkındalığın artırılması ve muhtemel iş birliklerinin güçlendirilmesi hedefleniyor.

    “Dünyada söz sahibi olmak için uzayda da ‘iz’ sahibi olmak zorundayız”

    Türkiye’nin uydu alanındaki gelişmelerinden bahseden Bakan Uraloğlu, “Ülkemizi uydu alanında üstün yetkinliklere kavuşturmak, gelecekte bu alanda politika belirleyici ülkeler arasına dahil etmek üzere güçlü bir irade gösteriyoruz. Bugün kendi uydularını geliştirebilen, üretebilen ve test edebilen bir ülke olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çünkü çok iyi biliyoruz ki dünyada söz sahibi olmak için uzayda da ‘iz’ sahibi olmak zorundayız” diye konuştu.

    “Hep birlikte çok daha güzel hizmet ve çalışmalara imza atacağız”

    Çalıştayın sektörün geleceği açısından önemli olduğunu söyleyen Bakan Uraloğlu, “Bu çalıştay ile uydu teknolojileri alanında ülkemizi hedeflerine ulaştırmak adına neler yapılabileceğinin tartışıldığı, akademi, özel sektör ve kamudan tüm tarafların çok değerli görüşlerinin paylaşıldığı bir platform sağladık. Çalıştayın çıktılarının uydu ve uzay sektörümüzün geleceğinin şekillenmesi adına çok önem arz ettiğini düşünüyorum. Ayrıca Bakanlığımıza bağlı Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi Başkanlığımız da yakın yörünge ile küp uydu alanlarında bu çalıştayımızda ‘destekleyen kuruluş’ olarak yer almaktadır. Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde hep birlikte çok daha güzel hizmet ve çalışmalara imza atacağız. Yenilikçiliği kendine düstur edinen ve gelişime açık olarak farklılığı yakalayan firmalarımızın aşamayacağı sınır, açamayacağı kapı olmadığı kanaatindeyim. Bu düşüncelerle bu güzide etkinliği tertip eden Türksat’ın tüm yönetici ve çalışanlarına ve çalıştayımıza katılımlarınız için sizlere tekrardan teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    “Ülkemiz adına kayıtlı 23 uydunun 11 tanesi ülkemizde üretilmiş gözlem, haberleşme ve deneysel uydulardır”

    Çalıştayda Türkiye’nin geleceğine imza atacak, uzay çalışmalarına yeni bir vizyon sunacak, bütün sektör paydaşlarının ufkunu açacak fikirler ortaya koyacaklarını söyleyen Türksat Genel Müdürü Hasan Hüseyin Toker, “Ülkemiz adına kayıtlı 23 uydunun 11 tanesi ülkemizde üretilmiş gözlem, haberleşme ve deneysel uydulardır. Türksat olarak İstanbul Teknik Üniversitesi ile birlikte geliştirdiğimiz ve 2013 yılında uzaya gönderdiğimiz Türksat 3USAT uydusu ile bundan 10 yıl önce küp uydu geliştirme çalışmalarında da yer aldığımızı özellikle belirtmek istiyorum. Kuşku yok ki ülkemizin uydu teknolojileri geliştirme alanında geldiği en ileri nokta Türksat 6A uydusudur. 2014 yılı Aralık ayında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımları ile başlatılan projede artık sona yaklaşmış bulunmaktayız. Isıl Yapısal Yeterlilik Modeli, Mühendislik Modeli ve Uçuş Modeli olmak üzere üç farklı uydunun üretilip test edilerek doğrulandığı bu uzun süreç inşallah 2024 yılı Mart ayında sona erecek ve Türksat 6A uydusu fırlatma merkezine gönderilmeye hazır hale gelecektir” ifadelerini kullandı.

  • “Uzay, önemli hedeflerden biri”

    “Uzay, önemli hedeflerden biri”

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü, 50 yılın ardından Uluslararası Uzay Kongresi’ne yeniden ev sahipliği yapıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Türkiye Uzay Ajansı (TUA) Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım’ın da katıldığı kongrenin genel kurulunda Uluslararası Uzay Kongresi’ni 2026’da Türkiye’nin Antalya kentinde yapılması için TUA tarafından sunum yapıldı.

    “Ümidimiz Antalya’nın bu yarışı kazanması”

    Genel Kurulun ardından açıklamada bulunan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, dünyanın en büyük uzay etkinliği 74. Uluslararası Uzay Kongresi’nin Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenleniyor olması hakkında, “Biz de can Azerbaycan’da olmaktan, bu etkinliğe burada katılıyor olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Uluslararası Uzay Kongresi, dünyanın pek çok ülkesinden uzay profesyonellerini, bilim insanlarını, araştırmacıları ve gençleri bir araya getiren bir etkinlik. Siz de ifade ettiniz, 2026 da gerçekleşecek olan Uluslararası Uzay Kongresi için biz de Antalya olarak adayız. Bugün burada genel kurulda sunumunuzu da gerçekleştirdik. Bu hafta içerisinde netice belli olacak. Polonya’nın bir şehriyle yarışıyoruz. Ama ümidimiz Antalya’nın bu yarışı kazanması” dedi.

    “Türkiye milli teknoloji hamlesi yolculuğunda büyük bir hızla ilerliyor”

    Türkiye’nin ve Antalya’nın geçmişte çok büyük uluslararası etkinliklere ev sahipliği yaptığını hatırlatan Kacır, “Ama arzu ederiz ki ülkemizin uzay alanında büyük bir yükselişte olduğu, pek çok uzay programını, projesini hayata geçirmekte olduğumuz ilk Türk vatandaşını Uluslararası Uzay İstasyonu’na göndermiş olacağımız ve aynı zamanda Ay misyonunu gerçekleştirmiş olacağımız bu dönemde, böylesine bir büyük etkinliğe Türkiye olarak Antalya’da ev sahipliği yapalım. Tabii Türkiye milli teknoloji hamlesi yolculuğunda büyük bir hızla ilerliyor. Bu yolculukta savunma sanayii lokomotif oldu” ifadelerini kullandı.

    “Uzay bizim için önemli hedeflerden biri”

    Şimdi hedeflerinin savunma sanayinde gerçekleşen başarıyı diğer alanlarda da hızla yaygınlaştırmak olduğunu vurgulayan Kacır, “Uzayda bizim için önemli hedeflerden biri. Uzay alanında çok tecrübeli bir ülkeyiz. Hali hazırda görüntüleme uydularını kendi imkanlarıyla geliştirebilen, üretebilen ve kullanabilen bir ülkeyiz. Biliyorsunuz Nisan ayında İMECE’yi, metre altı çözünürlüklü görüntüleme uydumuzu uzaya gönderdik. Önümüzdeki yıl Türksat 6A ilk milli haberleşme uydumuz olarak uzaya gönderilmiş olacak ve böylece Türkiye uzayda haberleşme uydularını kendi imkanlarıyla geliştirdiği haberleşme uydularını kullanabilen 10 ülkeden biri olacak.
    İnşallah önümüzdeki dönemde Uluslararası Uzay İstasyonu’na göndereceğimiz ilk Türk vatandaşımız ve sonrasında gerçekleştireceğimiz Ay programımız ve diğer uzay teknolojileri projeleriyle Türkiye’mizin bu yolculuğu büyük bir hızla devam edecek” diye konuştu.

    Türkiye’nin Uluslararası Uzay Kongresi adaylığı 6 Ekim’de netleşecek

    Uluslararası Uzay Kongresi’ni 2026’da kendi ülkelerinde yapmak üzere Türkiye ve Polonya’nın adaylığı Bakü’de gerçekleştirilen kongrede ele alınacak. Türkiye ve Polonya’nın adaylığını sunduğu Uluslararası Uzay Kongresi’nin 2026’da hangi ülkeden yapılacağı ise 6 Ekim’de netleşecek.

  • Şahinkaya öğrencileri uzaya açıldı

    Şahinkaya öğrencileri uzaya açıldı

    Uzay ve havacılık alanında dünyanın ilk beş merkezi arasında yer alan Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi (GUHEM), Uzay Kaşifleri Derneği’nin (Association of Space Explorers– ASE) iki yılda bir düzenlediği Planetary Congress’e ev sahipliği yaptığı bir etkinlik düzenledi. 25-29 Eylül tarihleri arasında gerçekleşen etkinlik için Bursa’ya gelen Dünyaca ünlü 70 astronot ve kozmonot Bursa’da yer alan Türkiye’nin ilk uzay ve havacılık eğitim ve deneyim merkezi GUHEM’i ziyaret etti. GUHEM’de simülatörleri test eden astronot ve kozmonotlar, deneyimlerini ve vizyonunu Bursa ile paylaştı.

    Şahinkaya Eğitim Kurumları öğrencileri de etkinlikte yer alarak ünlü astronot ve kozmonotların hem söyleşisini dinleme hem de onlarla tanışma fırsatı yakaladılar.

    Şahinkaya Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dilay Şahinkaya etkinlik ile ilgili yaptığı değerlendirmede, “Kurum olarak bilim, sanat, spor başta olmak üzere öğrencilerimizi hayatın her alanında hazırlamak, motive etmek ve vizyonlarını geliştirmek için özel bir çaba sarf ediyoruz. Zenginleştirerek sunduğumuz eğitim müfredatının yanı sıra çeşitli kurum ve kuruluşlar ile de yakın temasta bulunarak etkinliklere ve yarışmalara öğrencilerimizin katılmasını teşvik ediyor ve destekliyoruz. GUHEM’in de Bursa için büyük bir değer olduğunu görüyor, yapımında emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.

  • Kongreleri gezip astronotlara fotoğraflarını imzalatıyor

    Kongreleri gezip astronotlara fotoğraflarını imzalatıyor

    Uzay Kaşifleri Derneğince (Association of Space Explorers-ASE) 34’üncüsü Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezinin (GUHEM) ev sahipliğinde Bursa’da düzenlenen “Gezegen Kongresi” birçok ülkeden 70’i aşkın astronot, kozmonot, bilim insanları ve uzay meraklılarının katılımıyla sürüyor.

    Bilim ve uzay konularına meraklı emekli itfaiyeci Vis de elindeki fotoğraflarla etkinlik alanlarında gezerek, astronotlardan imza alıyor.

    Hollandalı Bert Vis, AA muhabirine, çocukluğunda her zaman astronot olma hayali kurduğunu, emekliye ayrıldıktan sonra tüm zamanını hobisi olan uzay ve astronot fotoğraf koleksiyonuna harcadığını söyledi.

    Her sene ASE’nin gerçekleştirdiği kongrelere katılarak astronot ve kozmonotların imzalarını toplamaya çalıştığını belirten Vis, 21’inci kez bu organizasyonda yer aldığını ancak Türkiye’ye ilk kez geldiğini anlattı.

    Fotoğraf toplamaya çok küçük yaşlarda başladığını aktaran Vis, şöyle devam etti:

    Biraz olsun anlaşılır bir İngilizceyle mektup yazabildiğim an astronotlara yazmaya başladım ve ilk imzalı fotoğrafı Mayıs 1972’de aldım yani 51 yıldır koleksiyon yapıyorum. Astronotlardan ilk aldığım fotoğraf Thomas Patten Stafford’undu. O dönemde 3 kez uzaya gitmişti ve üçüncüsü Ay’a gerçekleştirdiği uçuştu. Sonrasında ABD ve Rusya’nın ilk ortak misyonu Apollo-Soyuz ile uçmuştu.”

    Koleksiyonunda en az 650 astronot ve kozmonotun imzalı fotoğrafı var

    Bert Vis, yıllar içinde biriktirdiği fotoğraf koleksiyonu sayesinde astronotlar ve kozmonotlar arasından pek çok arkadaş edindiğini dile getirdi.

    Bir uzay aracı penceresinden bakabilmenin bile kendisi için harika bir deneyim olacağını vurgulayan Vis, “Hala astronot olmayı hayal ediyorum ama muhtemelen bunun için artık çok yaşlıyım. Astronot arkadaşlarımın tecrübelerini sık sık dinledim ve bu uzaya gitme isteğimi daha çok artırdı. Astronot arkadaşlarıma beni kobay olarak kullanıp tüm deneyleri üzerimde yapabileceklerini söylüyorum.” dedi.

    Rusların uzay araştırmaları ve kozmonot eğitim merkezini sık sık ziyaret ederek kitap yazdığını aktaran Vis, Çinlilerin bu alandaki merkezine de gitmek istediğini belirtti.

    Koleksiyonuna değinen Vis, “İmza koleksiyonumda uzaya giden herkesin neredeyse en az bir fotoğrafı var. Bu da 650 imzalı fotoğraf ediyor. Uzaya gitmemiş ya da hala uzayda olan kişilerin de fotoğrafları ve imzaları var. Astronotlar veya kozmonotlar uzaya gitmeden imzalarını almaya çalışıyorum çünkü koleksiyonumu tamamlamak istiyorum.” diye konuştu.

  • Uzaya çıkacak ilk Türkler, Bursa’da

    Uzaya çıkacak ilk Türkler, Bursa’da

    Bursa, uzay ve havacılık alanında tarihi bir organizasyona ev sahipliği yapıyor. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) Türkiye’nin uzay ve havacılık temalı ilk interaktif eğitim merkezi GUHEM ile iş dünyası için referans eğitim merkezi olarak kente kazandırdığı Bursa Business School’un ev sahipliğinde 70 astronot ve kozmonot Bursa’da buluştu.

    Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 14 gün kalacak olan Alper Gezeravcı, uzaya çıkan ilk Türk olarak tarihe geçecek. Gezeravcı’nın herhangi bir sebepten dolayı uzaya çıkamayacak olması halinde, yerine Tuva Cihangir Atasever geçecek. Amerika’daki eğitimlerine ara verip Bursa’ya gelen Gezeravcı ve Atasever, bir araya geldi. Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Alper Gezeravcı, “Sektöründe öncüleri temsil eden birçok göreve imza atmış ve tarihe adını yazdırmış insanları, bu sektörde hakikaten birçok ülkenin vatandaşına rol model teşkil eden, 70’e yakın astronotu, ülkemizde bu vesile ile ağırlamak büyük bir mutluluk kaynağı. Bugüne kadar 33 defa yapılmış, 34’üncüsü ülkemize kısmet olmuş bu toplantının, Cumhuriyet’imizin 100’üncü yılında bizim de uzaya ilk adımımızı atmayı planladığımız, bu önemli yılda icra edilmiş olması, çok değerli bir tesadüf aynı zamanda” dedi.
    Uzay yolculuğunun 2023’ün sonlarına yakın icra edileceğini belirten Gezeravcı, “Amerika’daki eğitimler yoğun bir şekilde devam ediyor. Sıkı bir şekilde eğitimlerimizi sürdürüyoruz. Fırlatmanın gerçekleşeceği tarihe kadar da yoğun bir şekilde bu programın akışı devam ediyor olacak. Görevin icra edilmesine yönelik farklı bileşenler var. Fırlatmanın gerçekleştirilecek olduğu roket, kapsül, sonrasında IES’in içerisinde icra edeceğimiz 14 günlük faaliyet takvimi ve sonrasında dünyaya dönüş. Dolayısıyla bu görev içeriklerinin tamamını kapsayacak şekilde gerek nominal, rutin operasyonun akışı, gerekse acil durum senaryolarına ilişkin bütün eğitim içeriklerini bugüne kadar kapsadık. Kalan sürede de tamamladığımız bu eğitimlerin fırlatmaya kadar, taze bilgiler olarak muhafaza edilmesi açısından tekrarlarını gerçekleştiriyor olacağız” diye konuştu.

    “Bu görev hikayenin varışı değil, başlangıcıdır”

    Büyük bir onur ve heyecan yaşadıklarını belirten Gezeravcı, “Ancak, bu son dakikada dahil olduğumuz ya da son dakikada adapte olmaya çalıştığımız bir görev değil. Bunun mental hazırlığını çok daha önceden zaten yapmış durumdayız. Gerek mental gerekse ruhsal açıdan görev için hazırız. Benim açımdan en değerli kazanım, Türkiye’nin gelecek nesillerinin öz güvenini ayağa kaldıracak olan bir görevdir. Bugüne kadar hayallerimizin limitini, sınırını gözümüzle görebildiğimiz gökyüzü oluştururken, artık bu görevle birlikte gelecek nesillerimiz uzayın derinliklerine adım atıyor. Bu görev bir hikayenin varış noktası değil, başlangıç noktasını teşkil ediyor ve dolayısıyla gelecek nesillerimiz için çok büyük bir ivme kazandıracak. Onların ufuklarını gözleriyle görebildiği gökyüzünün çok ötesine taşıyacak olan bir görevdir” şeklinde konuştu.

    Gezeravcı’nın gidememesi halinde onun yerine 14 gün görev alacak Tuva Cihangir Atasever ise, “Son derece heyecanlıyız. Eğitimlerimiz nisan ayından beri devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde ve tabii ki Uluslararası Uzay İstasyonu’nda kendi modülüne sahip diğer ülkelerde, Japonya, Avrupa gibi ilgili modüllerde aşinalık eğitimlerimizle devam ettirdik. Oldukça yoğun, oldukça seyahatli, oldukça da heyecanlı bir eğitim programı devam ediyor. Fırlatma yaklaştıkça tabii ki bu heyecan gitgide artacak. Biz de büyük bir merakla o günü, o kutlu anı bekliyoruz” dedi.
    Atasever, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Bu yolculuk tabii ki bizim esasında, insanlı uzay yolculuğumuzun bu gerçekleştireceğimiz görev başlangıcı niteliğinde olacak. Şu anda ilk adımı atıyoruz. Bu bir ilk adım görevi, devamında gelecek nesillerin bu süreci devam ettirmesi çok kıymetli. Onlara benim vereceğim en büyük tavsiye naçizane, heyecan duydukları, gönüllerinde gerçekten onları heyecana bürüyen disiplin, uğraş her neyse onun büyük bir heyecanla peşinden koşsunlar. Ona devam etsinler. Mesele illa mühendis olmak, illa bilim insanı olmak, illa teknik bir alanda bir kariyer sahibi olmak değil. Artık uzay çok geniş bir yelpazeye yayılıyor. Ticarileşiyor. Ticarileşen uzayda hem alçak dünya yörüngesinde hem de derin uzayda, Ay ve ötesindeki araştırmalarda her disiplinden insana ihtiyacımız var. Dolayısıyla onları heyecanlandıran alan her neyse ona büyük bir şevkle sarılsınlar. Peşinden koşsunlar. Eğer uzay onların heyecanını böyle canlandıran bir olgu ise eğitimini gördükleri alan her neyse onunla uzayı birleştirmeleri artık çok daha kolay.”

    Kendisinin de uzaya gidecekmiş gibi hazırlandığını belirten Atasever, “Bizim esasında iki farklı görevimiz var. Uluslararası Uzay İstasyonu’nda icra edeceğimiz, Türk astronot ve bilim misyonu projesinin yanı sıra, bu misyon çerçevesinde aynı zamanda Virgin Galactic firması ile muhtemelen 2024 yılının ilk çeyreği içerisinde bir yörünge altı uçuş gerçekleştireceğiz. Ben hem Uluslararası Uzay İstasyonu görevinin bir yedeği olarak, Alper Gezeravcı’nın yedeği olarak hem oradaki süreçlere vakıf olup oradaki eğitimlere katılıyorum hem de Virgin Galactic uçuşumuzda gerçekleştireceğimiz bir takım bilimsel deneylerle ilgili çalışmalarıma devam ediyorum. Oradaki eğitim süreçleri devam ediyor. Dolayısıyla benim bu projeye ilk başlarken ki duygu ve düşüncem asil veya yedek, ondan bağımsız olarak hiçbir önem ifade etmeden, misyonun başarıyla gerçekleştirebilmesi için elimden gelen bütün desteği vermek şeklindeydi. Hala daha aynı duygu ve düşünceleri devam ettiriyorum” diye konuştu.

  • Rusya’nın kargo aracı uzaya fırlatıldı

    Rusya’nın kargo aracı uzaya fırlatıldı

    Rusya Federal Uzay Ajansı (Roscosmos) tarafından yapılan açıklamada, Progress-MS-24 kargo uzay aracını taşıyan Soyuz-2.1a roketinin Kazakistan’daki Baykonur Uzay Üssü’nden yerel saatle 04.08’de başarıyla fırlatıldığı belirtildi.


    Bin 535 kilogram ekipman, 500 kilogram yakıt, 420 litre içme suyu, deney düzenekleri, yiyecek, giysi, tıbbi malzemelerin bulunduğu yaklaşık 2.5 ton kargo taşıyan uzay aracının 2 gün sonra Uluslararası Uzay İstasyonu’na ulaşarak Zvezda modülüne yerleşmesi bekleniyor.
    Rusya bu yıl üçüncü Progress MS aracını uzaya fırlatırken, Baykonur Uzay Üssü’nden ise 6’ncı kez uzay aracı fırlatılmış oldu.