Pembe Tek Boynuz

Etiket: üzüm

  • Manisa’da erkence üzümde hasat başladı

    Manisa’da erkence üzümde hasat başladı

    Manisa’da üzüm faaliyetlerinin en yoğun olduğu yerlerin başında gelen Sarıgöl’de erkence üzüm çeşitlerinden olan Superiol ve Trakya İlkeren’de hasat zamanı başladı. İlk hasadın Mustafa Çalık isimli üreticinin 4 dönümlük Superiol cinsi üzüm bağında yapıldığı öğrenilirken, Superiol cinsi üzümün 35-50 TL arasında Trakya İlkeren üzümün ise 35 TL’den satımına başlandığı öğrenildi.
    Sabahın erken saatlerinde kesimlere başlanan erkence üzüm türü olan Superiol üzümü iç piyasada satılmak üzere büyük illere gönderiliyor. Sarıgöl’de mevsimin ilk erkence üzümünü satan üretici Mustafa Çalık, “Bu yıl erkence üzüm hasadına başlandı. İlçede ilk hasat bana nasip oldu. Öğrendiğimiz kadarıyla da Denizli’nin Buldan ilçesinde de hasadın başladığı yönünde bilgiler aldık. Sezonun tüm üzüm üreticilerine hayırlı olmasını dilerim.” dedi.

    “Yaş üzümü peşin paraya satın”

    İlçede başta Çekirdeksiz Sultaniye olmak üzere 9 farklı tür üzüm yetiştirildiğini aktaran Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen hasadın başladığı şu günlerde geçmiş yıllarda bir çok üreticinin mağdur olmasına neden olan dolandırıcılık olaylarının tekrar yaşanmaması için yaş üzümlerin mutlak peşin paraya satılması gerektiğinin altını çizdi. Ülgen şunları söyledi: “Sarıgöl’de sezonun erkence üzüm türü olarak yetiştirilen Superiol ve Trakya İlkeren üzümlerinin kesimleri başladı. Üzüm üreticilerimize hayırlı olsun. Her yıl yaptığımız bir çağrı var yine tekrar etmekte fayda var. Yaş üzümlerinizi mutlaka peşin para ile satın. Her yıl birçok üreticimiz mağdur oluyor. Öte yandan Çekirdeksiz Sultaniye üzüm bağlarında örtme işlemleri devam ediyor. Çekirdeksiz Sultaniye üzümü hasadı Ağustos ayının 15’inden başlayacak ve aralık ayı sonuna kadar devam edecek. İlçemizde 120 bin dekarlık alanda üzüm yetiştirilmektedir. Sarıgöl’de ova ve Yayla bağcılığı sayesinde başta Çekirdeksiz Sultaniye üzüm olmak üzere dokuz tür sofralık üzüm yetiştirilir.”

  • Kavurucu sıcaklar Sultaniye üzümlerini kavurdu

    Kavurucu sıcaklar Sultaniye üzümlerini kavurdu

    Salkımların aşırı sıcaklardan etkilendiğini ifade eden Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, “Bu yıl görülmemiş bir sıcaklık var. Üzüm bağlarında salkımlar sıcaklardan etkilendi. Koruk halinde olan salkımların tanelerinde yanıklar var. Bunun sebebi bağlardan aşırı derecede yaprak alınmasından. Bu yıl yaprak iyi para etti. Birde sürgün yapamayan bağların salkımlarında yanıklar var. İlerleyen günlerde salkımlar birer birer elden geçirilerek yanık olan taneleri ayıklanır. Önerim bağların yapraklarını fazla almayın. Gündüz bağ sulamayın mümkünse bağların gece serinde sulanması gerekir. Bu sıcaklardan ızgara veya çift sürümü yapmayın.” dedi.
    Öte yandan Sarıgöllü üzüm üreticileri de salkımların etkilendiği güneş yanıkları ile yeniden salkımların elden geçireceklerini ifade etti.

  • Dünyaca ünlü üzümün yetiştirildiği bağlarda hummalı çalışma

    Dünyaca ünlü üzümün yetiştirildiği bağlarda hummalı çalışma

    Sarıgöl’de Çekirdeksiz Sultaniye Üzüm bağlarından ayrı olarak Mevlana ve crimson türü üzüm bağlarında da budaması tamamlanan bağlarda çubukların yüksekte olan tellere bağlanması traktör römorkları yardımıyla oldukça zahmetli bir şekilde devam ediyor.

    Sarıgöllü üzüm üreticisi olan Ulvi Cerit, “Mart sonuna kadar bağların budanması ve tellere çubukların bağlanma işlemleri tamamlanır. Benim crimson türü üzüm bağımda sistem çardak gibi bu nedenle römork üzerine çıkan kadın işçilerimiz tarafından bağlanır. Zaten crimson ve Mevlana üzümleri mutlaka yüksek çardak tipi sisteme sever.” dedi.
    Sarıgöl ve çevresinde 113 bin dekardan fazla alanda Çekirdeksiz Sultaniye üzüm yanında dokuz tür üzüm yetiştiriliyor.

  • Lezzetinden çok şifa için tüketiliyor

    Lezzetinden çok şifa için tüketiliyor

    Genel olarak kış ayında tahinle birlikte tercih edilen pekmezin satışları, ekim aylarında başlayıp nisan ayına kadar artıyor. Birçok üründen zorlu bir sürecin ardından elde edilen doğal bir kaynak olan tatlı lezzet pekmez, birçok kişi tarafından şifa niyeti ile tercih ediliyor. Yıllardır pekmez satıcılığı yapan Ahmet Ünlü, bu değerli ürünün geleneksel usullerle yapıldığını dile getirirken, faydalarını da saya saya bitiremedi. Pekmezin özellikle kandaki demir eksikliğine ve kansızlığa iyi geldiğini dile getiren Ünlü, “Pekmezin tahinle karışımı da aynı zamanda sofraların değişmez bir ürünü olarak Eskişehir halkı tarafından çok tutuluyor. Pekmezin tahinle karışımının yanı sıra yoğurtla da karıştırılıyor. Ondan sonra çeşitli şekillerde helva yapımı için de kullanılıyor. Tahin de aynı zamanda yine ev kadınları tarafından kurabiye, tahinli pide ve benzeri ürünler için kullanılıyor. Bundan dolayı Eskişehir’de tahin satışı diğer illere göre daha fazladır” ifadelerine yer verdi.

    “Pekmezi tereyağıyla karıştırıp içtikleri zaman öksürük ve nezleye çok iyi gelir”

    Üzüm pekmezinin en fazla tercih edilen çeşit olduğunu dile getiren Ahmet Ünlü, “Üzüm pekmezinin yanı sıra keçiboynuzu pekmezi de çok tüketilmektedir. Daha sonra dut pekmezi tüketiliyor. Pekmezler Türkiye’nin çeşitli yörelerinden gelmektedir. Keçiboynuzu pekmezi Akdeniz Bölgesi’nden, üzüm pekmezi Ege Bölgesi’nden, dut pekmezi ise Adıyaman ve Malatya yörelerinden gelmektedir. Son 3-4 senedir yeni yeni Eskişehir’de özellikle İnönü, Seyitgazi, Alpu ve yakın köylerinden pancar pekmezi üretimi başlamıştır. Pancar pekmezi de çok kalitelidir. Bu bakımdan pancar pekmezine de talep her geçen gün artmaktadır. Pekmezlerin vermiş olduğu şifalar ise saymakla bitmiyor. Özellikle pekmez, tereyağı veya zencefille karıştırılıp içildiği zaman öksürüğe ve nezleye iyi geliyor. Müşterilerimiz, son zamanlarda meydana gelen salgın hastalıklar sebebiyle daha çok pekmez tüketmeye başladılar” ifadelerine yer verdi.

  • Soğuğa karşı üçlü çözüm

    Soğuğa karşı üçlü çözüm

    Soğuk havalarda vücut direncini arttırmak için ceviz, pekmez ve tahin üçlüsü ilgi görüyor. Kırşehir’de yer alan tarihi Uzun Çarşı’da baba mesleği olan aktarcılığı şehirde sürdüren Ünsal Gümüş, özellikle kış mevsiminde tahin, pekmez ve cevizin ‘atom’ enerjisi sağlayarak vücut direncini soğuklara karşı koruduğunu söyledi.

    Gümüş, “Tahin, pekmez ve ceviz karışımını biz atalarımızdan gördük. Kendimiz, soğuk havalarda iş yerinde daha sağlıklı ve rahat kalabilmek için tüketiyoruz. Vatandaşa da vücut direncini arttırmak için tavsiye ediyoruz. Tahin ve pekmeze talep çok yüksek. İnsanlar vücut direncini güçlü kılmak için bu ürünleri alıyorlar” dedi.

    Özellikle C vitamini, demir, magnezyum ve antioksidanlar bakımından zengin olan üçlünün, vücudu soğuk hava şartlarına karşı koruyarak enerji ve dayanıklılık sağladığı belirtiliyor.

  • Bir yandan budak yapıyorlar bir yandan üzüm yiyorlar

    Bir yandan budak yapıyorlar bir yandan üzüm yiyorlar

    Sarıgöl ilçesinin Emcelli Mahallesi Muhtarı Sezai Küçükozkan’ın üzüm bağlarını budamaya başlayan tarım işçilerinden Erdoğan Tosun, “Ocak ayındayız bağları budamaya başladık. Zaman zaman budama yaparken budakların arasında kalarak ocak ayına kadar durabilen tek küçük salkım üzüm buluyoruz ve arkadaşlarla birlikte yiyoruz. Bu mevsimde dalından üzüm yemek çok lezzetli oluyor. Biz bu üzüm salkımlarına çoban üzümü adını veririz” dedi.
    Sarıgöl ve çevresinde üzüm hasadı bittikten sonra sararan yapraklar arasında oluşan küçük üzüm salkımlarına neferge veya çoban üzümü adı veriliyor.

  • Yaz meyvesi kışın hasat ediliyor

    Yaz meyvesi kışın hasat ediliyor

    Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde yaz meyvesi olan Sultani çekirdeksiz üzümün kış aylarına kadar dayanması amacıyla kanemiçe adı verilen örtülerin altında dalında bekletiliyor. Bağlardaki üzümler yaprakların sararmasına hatta dökülmesine rağmen kış aylarına kadar dalında kalabiliyor. Yaz meyvesini kış sofralarına hazırlayan çiftçiler tarafından başlanan hasar aralık ayında da devam ediyor.

    Örtü altı bağlardan kesimi yapılan Sultaniye ve red globe üzümleri kamyonlarla doldurularak soğuk hava depolarına ve yurtdışına ihraç ediliyor.
    Sarıgöl ve çevresinde 2023 yılı ürünlerin bağlardan kesimlerinin devam ettiğini vurgulayan Sarıgöl ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen üzümlerin büyük bölümünün başta Rusya olmak üzere Avrupa ve Arap ülkelerine ihraç edildiğini diğer kısmının da yurt içinde yaş olarak satıldığını söyledi. Ülgen, “Üzümlerimizin yüzde 80’lik bölümü yaş olarak satılmakta ve ihraç edilmektedir. Diğer yüzde 20’lik bölümü kurutmalık ve sumalık olarak değerleniyor. Bu yıl mildiyo üzüm rekoltemizi düşürdü ancak örtü altındaki bağlarda verim ve kalite yüksek oldu. Aralık ayının ortalarına gelinmesine rağmen bağlardan kesim devam etmekte bunun sebebi de bağlarımızı örtü altında olmasın dan adeta açık soğuk hava deposu gibi olmasından kaynaklanıyor” dedi.

  • Manisa’da yağmur altında üzüm hasadı

    Manisa’da yağmur altında üzüm hasadı

    Kasım ayının sonlarına gelinmesine rağmen Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde örtü altındaki üzümlerin yurt içi ve yurt dışı pazarları için kesimleri hız kesmeden aralıksız devam ediyor. Soğuk ve yağmurlu hava nedeniyle sıkı sıkı giyinen, ayaklarına bot yada çizmeler giyen, yağmurluk ile korunan üzüm işçileri üzüm kamyonu dolana kadar kesim ve yükleme işlerini soğuk havada yağmur altında ve çamurda yapıyor. Üzüm salkımları önceden temizlendiği için kesim ve yükleme işlemleri yağmur ve çamura rağmen kısa sürede tamamlanıyor.
    Sarıgöl ilçesi Bahadırlar Mahallesindeki üzüm üreticisi Raşit Öncü, üzüm bağında zor hava şartları altında üzümleri kesen işçilerinin ısınmaları için sürekli sıcak çay ikramında bulunuyor.

    “Üzümler yurt içine”
    Manisa’nın Sarıgöl ilçesinden Sakarya’ya sebze ve meyve sevkiyatı yapan İbrahim Camkıran, “Biz daha önceden üzüm kesimi için üreticiye gün verdik. Sabah erken saatlerde üzüm bağına girdik. Kesim ve kamyon yükleme devam ederken aniden yağmur başladı. Üzüm işçisi arkadaşlarımız bu tür olaylara alışık olduğundan yağmurluklarını giydi. Zaten kimi çizmesi kimi de botlarıyla üzüm bağına çalışmaya geliyor. Şiddetli yağmurda bağ evine sığınıyorlar. Bu arada sıra aralarında kalan kasaları da seleci arkadaşlar yağmurluklarını giyerek kamyona getirip dolması için gayret ediyor. Bu arada kesim yapan işçiler de sele taşıyan arkadaşlarına yağmur ve çamura rağmen yardım ediyorlar.” dedi.

    “Fedakarlık şart”
    Sezon boyunca aynı üzüm alıcısı ile çalışmakta olduklarını ifade eden üzüm işçileri bazen de fedakarlık yapmanın önemli olduğunu belirterek, sezon boyu aynı kişilerle çalıştıklarını ve bazen yağmur çamurda çalışmak zorunda kaldıklarını söyledi. Bağda kesilen üzümlerin yerde kasada beklememesi gerektiğini kaydeden işçiler, bu durumun hem bağ sahibine hem de alıcıya zarar verdiğini bu yüzden işlerini severek yaptıklarını vurguladı.

    Öte yandan, Sarıgöl ve çevresinde örtü altındaki 113 bin dekarlık alanda üzüm yetiştirildiği, temmuz ayında doğa olaylarına karşı örtü altına alınan üzümlerin hasadının bu sayede aralık ayının sonuna kadar hasadının devam ettiği öğrenildi.

  • Üzüm pekmezinin üretimi devam ediyor

    Üzüm pekmezinin üretimi devam ediyor

    Hizan ilçesine bağlı Harmandöven köyündeki vatandaşlar, dağ yamaçlarından topladıkları üzümleri imece usulüyle çalışıp pekmez yapıyor. Bağlardan toplanan üzümler, kasalarla üretim yerine getirilerek zorlu ve zahmetli bir aşamadan geçiriliyor. Bölgeye has beyaz üzüm ve siyah üzümleri önce bağlardan toplayan köylüler daha sonra havuzlarda ezerek su haline getiriyor.

    Maya olarak kullandıkları beyaz toprakla karıştırarak büyük kazanlarda yaklaşık 300 derece sıcaklıkta 4-5 saat kaynayan üzüm suyu pekmez kıvamına gelinceye kadar pişiriliyor.

    Harmandöven köyü dahil yaklaşık 15 köyde halen doğal ve geleneksel yöntemlerle yapılan üzüm pekmezi hem sofralarda yerini alıyor hem de şifa kaynağı olarak kullanılıyor. İçinde herhangi bir katkı maddesi bulunmadığı için birçok hastalığa da iyi gelen pekmez, özellikle bölgedeki vatandaşlar tarafından sıkça tercih ediliyor.

    Beyaz ve siyah üzümün pekmezini yapan köylüler, özellikle bazı hastalıklara iyi geldiği için genellikle siyah üzüm pekmezinin tercih edildiğini söylediler. Köylülerden Kahraman Yılmaz, “Bu köyümüzün geliri sadece üzümcülüktür. Üzümü manavlara satışından fazla para kazanamıyorlar ama bu üzümleri pekmez yapıyorlar. Üzümün kilosunu şu anda 15 liradan satıyorlar. Bu nedenle genellikle üzümleri pekmez yapımında kullanıyorlar. Türkiye’nin birçok ilinden sipariş alıyorlar. Özellikle de bazı hastalıklara iyi geldiği için siyah üzümün pekmezi tercih ediliyor” dedi.

  • Modern tarım ile tonlarca üzüm elde etti

    Modern tarım ile tonlarca üzüm elde etti

    Adıyaman’ın Samsat ilçesine bağlı Çiçek köyünde Ercan Avcı isimli çiftçi aynı tarlada Antep fıstığı, üzüm ve biber yetiştirdi. Ercan Avcı, 10 dönümlük arazisinden daha fazla verim elde etmek için proje geliştirdi. Antep fıstığı gelirinin yüksek olduğunu düşünen çiftçi tarlasına Antep fıstığı dikmeye karar verdi. Modern telli terbiye sistemi, damlama sulama sistemi kuran çiftçi, 17 ayda üzüm geliri elde etti. Çiftçi bununla da kalmayıp bağ ve fıstık fidanlarına zarar vermeyecek şekilde biber ekti.

    Çiftçi Avcı, 10 dönüm arazide 800 kök üzüm fidanından ilk yılında 10 ton üzüm elde etti. Yine aynı yıl yaklaşık 30 ton biber elde ettiği bahçeye diktiği Antep fıstıklarını aşıladıktan sonra onlardan da ürün almaya başlayacak.
    Bir eğitimci olan Ercan Avcı isimli çiftçi, maksadının dar alanda yüksek gelir elde etmek olduğunu, böyle bir sistemi çevredeki vatandaşlara öğretmek istediğini ifade etti.

    Ercan Avcı, “Kuru tarımdan sulu tarıma geçme kararı aldım. İnsanlara örnek olmak istedim ve 17 ay önce diktiğim bağdan ilk ürünü elde ettim. Damlama sulama sistemi ile sulama yapıyoruz. Üzümlerimiz hem iç piyasada tüketilir hem de ihracata uygundur. Dördüncü yılda 100 kilogram elde edilebilen bir türdür. Bağımız ikinci yılda kendini amorti ediyor. Bağların arasına da biber ektik ve bununla birlikte 10 aileyi de istihdam etmiş oluyoruz. Asıl amacım Antep fıstığı yetiştirmektir. Diktiğim fidanlar gelecek yıl aşılanacak ve yedinci yılında meyve verecek. 15 yıldan sonra üzüm bağlarımızı sökecek ve sadece Antep fıstığı yetiştireceğiz. Şu anda Adıyaman piyasasında biber ve üzümlerimizi pazarlıyoruz. Bu üzümün bir özelliği de Ocak ayına kadar dalında kalıyor olmasıdır. Örnek bu projemizin bütün çiftçilerimiz tarafından uygulanmasını istiyorum” diye konuştu.