Pembe Tek Boynuz

Etiket: vasiyet

  • Babalarının vasiyeti çileye dönüştü

    Babalarının vasiyeti çileye dönüştü

    Artvin’in Borçka ilçesi Camili (Macahel) köyünde doğup büyüyen Tevfik Paker (63) daha sonra farklı sebeplerden İstanbul’a yerleşmek zorunda kaldı. Köy hasretiyle yaşayan Paker çocuklarına “Ölürsem beni köyüme defnedin” diyerek köylerine defnedilmeyi vasiyet etti. İstanbul’da Salı günü hayatını kaybeden Tevfik Paker’in çocukları, babalarının vasiyeti üzerine cenazeyi Camili köyüne götürme kararı aldı. Borçka’ya gelen aile, kar nedeniyle köy yolunun kapalı olduğunu öğrendi. 6 köyün bağlı olduğu Camili (Macahel) bölgesinin tek ulaşım yolu olan bin 960 rakımlı Camili geçidinde kar kalınlığı 5 metreyi bulurken, çığ gelen bölgelerde ise 8 metreyi aştı.

    Ekipler iş makinesi eşliğinde yolu açmaya çalışsa da başarılı olmadı. İş makineleri kara saplanınca, üsten farklı bir yol açılarak karşı tarafta bekleyen paleti kar ambulansına cenaze konuldu. İş makinesinin de yardımıyla 3 gün sonra cenaze defnedilmek üzere köye ulaştırıldı.

    Yaşananları anlatan iş makinesi operatörlerinden Osman Önder, “Özel ekiplerimiz ile gece gündüz demeden yolun ulaşıma açılması için büyük çaba sarf ediyoruz. Çığ düşen alanlardan güçlükle ilerledik. Dozerimiz yol açma sırasında kara battı. Uzun uğraşlar sonucunda kar ambulansın geçeceği şekilde üstten yol açılarak hem Camili köyü tarafından hem de Düzenli Köyü tarafından iş makinesi ile yolu bağlatışı gece yarısı tamamlandı. Daha sonra Camili köyünde 112 paletli kar ambulansı devreye girdi ve sabaha karşı cenaze köye ulaştırıldı” dedi.

    “Her kış bu esareti yaşıyoruz ölüm bile çare değil”

    Macahel Muhtarlar Birliği Başkanı Nasır Önder ise “Cenazeyi toprağa vermenin acısını yaşarken kar çilesinin de birlikte yaşadık. Bu acı günümüzde bizi yalnız bırakmayan ve kızakla, buzlu yol üzerinden ve paletli araçlar ile 40 kilometrelik yol boyunca cenazemizi taşıyan köy halkına, dost ve akrabalarımıza teşekkür ederim. Her kış mevsiminde bu esareti yaşıyoruz, ölüm bile kurtuluş değil. 6 köyün kış çilesinden kurtaracak tünel projesinin bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz” diye konuştu.

  • Babasının vasiyetini yerine getirdi

    Babasının vasiyetini yerine getirdi

    Rize’de dondurmacılık yapan Abdurrahman Şen, 28 Haziran 2023 tarihinde vefat etti. Bunun üzerine oğlu Yuşa Şen de babasının vasiyeti üzerine bir kampanya başlattı. Kampanyada çocukların ezbere Fatiha suresini okuması halinde onlara ödül olarak bedava dondurma vermeye başladı. Kampanyayı gören çocuklar ezberledikleri Fatiha suresini okuyarak dondurmalarını aldılar. Sureyi okuyamayan çocuklar ise bir dahaki sefere ezberlemesi şartıyla dondurmalarını aldı.

    “Hem babamın ruhu için hem de çocukların gönlünü kazanmak için dondurma dağıtıyoruz”

    Babasının vasiyetini yerine getirmek için çocuklara bedava dondurma dağıttıklarını ifade eden Yuşa Şen, “Hava sıcak diye çocuklara dondurma dağıtıyoruz. Hem de benim babamın ruhu için dağıtıyorum. Bundan dolayı böyle bir kampanya başlattık. Tüm çocukları bekliyoruz. Fatiha’yı çocukların çoğu okuyor. Hepsinin maşallahı var. Hem babamın ruhu için hem de çocukların gönlünü kazanmak için dondurma dağıtıyoruz. Çocuklar çok mutlu oluyor. Allah razı olsun diyorlar. Buranın sahibi babamdı. Babam Kurban Bayramının ikinci günü vefat etti. Böyle bir vasiyeti vardı. Derdi ki çocuklar dondurma yesin, para almayın. Biz de bunu devam ettiriyoruz. Babamın vasiyetiydi bunu biz de devam ettiriyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Abdurrahman Bey vefat ettiği için çocuklara böyle bir kampanya hazırlamak geldi içimizden”

    İş yeri çalışanlarından Berat Kavşut ise “İşyerimizin sahibi olan Abdurrahman Bey vefat ettiği için çocuklara böyle bir kampanya hazırlamak geldi içimizden. Sıcak günlerde çocuklar sevinsin diye yaptık. Gelen çocukların yüzde 90’lık kısmı Fatiha’yı ve diğer sureleri biliyorlardı. Bilmeyenlere de yine de verdik. Bir dahaki sefere öğrenmeleri için. İşyerinin sahibinin babası çok merhametli ve vicdanlı bir insandı. Gördüğü her çocuğa her zaman hayır işi yapardı. Gerekirse süt, tereyağı ve dondurma verirdi. Harçlık bile vermişliği var” diye konuştu.

    “Bu yazıyı görünce sevindik”

    Yakup Karali isimli çocuk yazıyı görünce çok sevindiklerini kaydederek “Kampanyayı çok beğendik. Fatiha’yı okuduk. Bu yazıyı görünce sevindik. Rize’de havaların sıcak olduğu için. Diğer şehirlerde yağmur yağdı ama burası sıcak. Sevap işlemek için yapmışlar” dedi.

    “Dondurma için mutlu olduk ama ağabeyin babası öldüğü için üzüldük”

    Yoldan geçerken yazıyı fark ettiklerini ve Fatiha okuyarak dondurmalarını aldıklarını ifade eden Eymen Şişman ise “Yoldan geçiyorduk ve yazıyı gördük. Fatiha okuyana bedava dondurma varmış. Biz de ağabeyin babası vefat ettiği için bizde gelip okuduk. Ondan sonrada ağabey dondurma verdi. Dondurma için mutlu olduk ama ağabeyin babası öldüğü için üzüldük” şeklinde konuştu.

  • 33 yıldır iftar yemeği dağıtılıyor

    33 yıldır iftar yemeği dağıtılıyor

    Hacı Hayriye Hanım Camii’nde 33 yıl önce başlayan iftar yemeği dağıtımı geleneği bu Ramazan ayında sürdürülmeye devam ediyor. Hayriye Güngör’ün çocukları ve torunları tarafından sürdürülen gelenek hakkında bilgi veren hayırseverin torunu İlker Kaya, “Rahmetli anneanem ölmeden evvel bir akşam iftar yaparken evde, pazaryerinde bir hareketlilik görüyor.

    İftarda, ‘Çocuklar sizden bir isteğim olacak. Ramazan aylarında burada bir yemek verebilir miyiz’ dedi. Ölümünden birkaç yıl evvel. Ailede bunu büyük mutlulukla kabul etti. Hemen başladık. O sene Bulgaristan’dan çok sayıda göçmen gelmişti. Başladığımızda 15-20 kişiyle başlamıştı. Bu sayı devamlı çoğaldı. Öyle bir an geldi ki burada bin 500 kişilik iftar yemeği dağıtmaya başladık. Bunu ailece büyük bir keyifle yapıyoruz” diye konuştu.

    Kaya, bundan sonraki süreçte bir aşevi ve vakıf kurmak istediklerini söyledi.
    Anneanesinin vasiyetini yerine getirmekten dolayı mutlu olduğunu ifade eden Kaya, “Burada her sene 30 gün boyunca 4 çeşit yemek çıkarıyoruz. Bugün etli kuru fasulye, mercimek çorbamız, pilavımız, hoşafımız ve ekmeğimiz var. Çok büyük keyif alıyoruz. Arkadaşlarımız burada canla başla çalışıyor. Çok büyük bir katılım var. Maliyetlerdeki artışa rağmen Allah’ımıza şükür zorluk çekmeden çok rahat bir şekilde iftar vermeye devam ediyoruz” dedi.


    Kaya, çok sayıda hayırseverin de iftar yemeği dağıtımına katkıda bulunduğunu da sözlerine ekledi.

  • Depremde hayatını kaybeden kızın vasiyeti

    Depremde hayatını kaybeden kızın vasiyeti

    Ayşegül Çin ve annesi Meryem Çin, Hatay Antakya Odabaşı Mahallesi’ndeki Süleyman Mutlu Apartmanı’nda birlikte yaşıyordu. Ayşegül ve annesi 14 gün önce meydana gelen depremde yaşadıkları evin yıkılmasıyla hayatlarını kaybetti. Depremin ilk gününden itibaren yıkılan binada çalışma yapan İstanbul Bahçelievler Belediyesi arama kurtarma ekipleri, enkaz altında buldukları Ayşegül Çin’e ait altınları, kardeşi Hüseyin Çin’e teslim etti. Bekar olduğu öğrenilen Ayşegül Çin’in, altınların bulunduğu çantanın içine sanki öleceğini bilircesine bir de vasiyet notu bıraktığı görüldü. Ayşegül Çin’in vasiyetinde, “Bana bir şey olması durumunda çantadakilerin hepsi annemindir. Bunları hac ve umre için kullanmasını isterim” yazıyordu.
    Altınları ve bir miktar dövizi, Bahçelievler Belediyesi arama kurtarma ekibi gönüllüsü Ayfer Şen’den teslim alan kardeş Hüseyin Çin, annesi ve ablasını kastederek, “Bu dünyaya ait değillerdi, altınlar abimin çocuklarına gidecek” dedi.


    Öte yandan, Bahçelievler Belediyesi arama kurtarma ekibi, geçtiğimiz günlerde aynı binanın enkazından 38. saatte Eymen’i, 43. saatte ise Eymen’in annesi Fetiye Ekizoğlu’nu çıkarmıştı. Aynı ekip daha sonra binanın enkazından 30 bin 500 dolar para ve ziynet eşyası da bularak güvenlik güçlerine teslim etmişti.

  • Başkan Aktaş şehidin vasiyetini yerine getirdi

    Başkan Aktaş şehidin vasiyetini yerine getirdi

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde teröristlerce açılan ateş sonucu 21 yaşında şehit olan Piyade Astsubay Yusuf Ataş’ın vasiyetinin yerine getirildiğini açıkladı.

    Aktaş, 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla sosyal medya hesabından videolu paylaşım yaptı.

    Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla tüm kız çocuklarının gününü kutlayan Aktaş, videoda şu ifadelere yer verdi:

    “1 Ekim’de Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde şehadete eren kahraman askerimiz Astsubay Çavuş Yusuf Ataş’ın son arzusu yüreklerimize dokundu açıkçası. Kendisinin bir kız çocuğu olmasını arzu eden ve ‘Eğer şehit olursam’ lösemili bir kız çocuğunun eğitim hayatı boyunca tüm masraflarının karşılanmasını aziz milletimize vasiyet eden şehidimizin son arzusu başımızın üzerinedir. An itibariyle Bursa’mızda ikamet eden lösemili bir kız evladımızın tüm eğitim masraflarını şehidimiz adına üzerimize alıyoruz. Yavrumuzun ve ailesinin incinmemesi adına da görüntüsünü bu videoda paylaşmıyoruz. Aziz şehidim ruhun şad, mekanın cennet olsun inşallah.”

    Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde 1 Ekim’de teröristlerin açtığı taciz ateşinde ağır yaralanan Piyade Astsubay Çavuş Yusuf Ataş, kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak şehit olmuştu. Ataş, şehadetinden bir süre önce silah arkadaşları tarafından çekilen bir videoda, “Eğer ölürsem biriniz veya anlaşın bir şekilde bir lösemili kız çocuğunun hayatı boyunca bütün masraflarını okul vesaire karşılayın, benim vasiyetim bu.” demişti.

  • Şehit askerin duygu dolu vasiyeti

    Şehit askerin duygu dolu vasiyeti

    Pençe-Kilit operasyon bölgesinde 21 Haziran tarihinde teröristlerle çıkan çatışmada yaralanan ve bugün şahadet haberi verilen Piyade Uzman Çavuş Enes Özgül’ün vasiyeti arkadaşlarını duygulandırdı.

    Isparta Yetiştirme Yurdu’ndan ayrıldıktan sonra vatan sevdası için göreve başlayan Özgül’ün yetiştirme yurdundan bir arkadaşına göreve gitmeden önce attığı mesaj tüyleri diken diken etti.

    Şehit Enes Özgül’ün 15 Ekim 2019 tarihinde arkadaşına askeri üniformalı fotoğrafını atarak, “Şehit olursam bu resimle duyuru yaparsın abi” dediği ortaya çıktı.

    Şehidin yetiştirme yurdundan öğretmenine de, “Ömer hocam kritik bir operasyona gireceğim Pençe-Kilit’te, sizden bir istirhamım şudur. Eğer şehit olursam adım ve soyadım bir çocuk esirgeme kuruluşuna verilsin. Hocam orada büyüyen çocuklar şehit olma hayaliyle büyüsün. Sizleri hep sevdim hocam ve her zaman sevmeye devam edeceğim. Hepiniz hakkınızı helal edin, hakkım varsa hakkım helal olsun” yazdığı öğrenildi.

    Şehidin vasiyeti sevenlerini gözyaşlarına boğdu.

  • Bülent Ersoy vasiyetinden ÇYDD’yi çıkardı

    Bülent Ersoy vasiyetinden ÇYDD’yi çıkardı

    Ünlü şarkıcı Bülent Ersoy, binlerce lira para ödediği kürklerini öldükten sonra Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışlayacağını söylemişti. Dernek kürk bağışını kabul etmeyince Ersoy, vasiyetinden ÇYDD’yi çıkardığını açıkladı.

    Geçtiğimiz günlerde Nişantaşı’ndaki bir kürk mağazasından alışveriş yapan şarkıcı Bülent Ersoy, “Kürklerimin hepsini Türkan Saylan Hanım’ın derneğine vereceğim. Bir gece düzenleteceğim, ben de gideceğim oraya. Açık artırmayla satsınlar. Epeyce yüklü bir miktar toplanır” demişti.

    Ancak Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) konu hakkında açıklama yaparak “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Atatürk ilke ve devrimleri ışığında çağdaş eğitim yoluyla çağdaş toplumlar seviyesine ulaşmayı hedefleyen öncü ve örnek bir sivil toplum örgütüdür. ÇYDD, tüzüğü gereği doğa, çevre ve canlı haklarına saygılı olmayı ilke edinmiştir, efsane Genel Başkanımız Prof. Dr. Türkan Saylan’ın “Hayvanlar ve Çocuklar” adlı kitabı ile can dostları olan köpeği ve kedilerine duyduğu sevgi derneğimizin hayvan haklarına verdiği önemin önemli sembollerindendir. Bu nedenlerle, basına yansıdığı üzere, derneğimize hayvanların yaşam hakları ihlal edilerek ekonomik değere dönüştürülmesiyle elde edilen ayni ürünler ve bunların bedelleri üzerinden yapılacak bir bağışı tüzük çalışma ilkelerimiz ve kurumsal değerlerimiz adına kabul etmemiz söz konusu değildir” dedi ve bağışı kabul etmeyeceğini duyurdu.

    Bunun üzerine Sabah gazetesine açıklama yapan Ersoy “Öncelikle söylemek isterim ki; her kesimin görüş ve ilkelerine saygı duyuyorum. Yalnız ben bu hediyemi, bu tarz spekülasyonlar oluşmadan önce yüreğimdeki samimi duygularımla kıymetli basın müntesibi muhterem arkadaşlarımla yapmış olduğum bir röportajım esnasında beyan etmiştim. Bu röportajın ardından muhterem dinleyicilerimden gelen bazı olumsuz yorumlar üzerine kendimi aklamak ve paklamak adına kimseyi ya da kurum ve kuruluşları kullanmak değildi niyetim.” dedi.

    Ersoy şöyle devam etti:

    “Tam tersine bazı kesimler tarafından gelen negatif yorumlara dahi saygımdan dolayı sessiz kalıp cevap hakkımı bile kullanmamıştım. İşin en önemli tarafı ise geçtiğimiz yıllarda avukatlarım ile kaleme aldırmış olduğum naçizane hatırı sayılır taşınır ve taşınmaz mal varlığımın bir kısmını Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışlamıştım. Ta ki ÇYDD tarafından bugün yapılan kamuoyuna duyuru açıklamaları üzerine ben de değerli avukatlarıma vermiş olduğum talimatlar doğrultusunda vasiyetnamemin yeniden düzenlenip üçüncü maddesinde yer alan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne yapmış olduğum bağışlarımın iptalini gerçekleştirdim.

    Son olarak şunu ifade etmek isterim ki; kuruluş amacınız ve adından, ilkelerinden esinlendiğinizi belirttiğiniz dünya lideri, çağdaşlığın en yüce temsilcisi, başkomutan büyük Atatürk’ün ve dünya tarihine geçmiş şanlı Osmanlı padişahlarımızın aynı şekilde kürk kullandıklarını da sizlere hatırlatırım.”