Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşayan, avlanılması ve evcilleştirilmesi yasak olan yaban keçileri, bugünlerde yiyecek bulmak için Erzincan – Tunceli arasındaki Munzur Dağının otlaklarını mekan tuttu. Gündüz saatlerinde sürüler halinde indikleri alanda otlanan yaban keçileri, beslendikten sonra yüksek kesimlerdeki yaşam alanlarına dönüyor.
Erzincan’da fotoğraf sanatçıları ve belgesel tutkunlarının hayranlıkla izledikleri yaban keçisi sürüsü fotokapanla görüntülendi.
Karabük’ün yüksek kesimlerine gezintiye çıkan iki arkadaş kayalıkların üzerindeki yabani keçi ile yavrularını fark etti.
İki arkadaş o anları cep telefonu kamerası ile kaydederken, keçiler bir süre sonra gözden kayboldu.
Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ile Doğa Koruma Milli Parklar tarafından yaban hayatını izlemek ve yaban hayvanlarının takibini yapmak amacıyla Aladağlar Milli Parkı bölgesinde farklı noktalara fotokapan yerleştirildi.Yaban hayatı varlığının kayıt altına alındığı fotokapan çalışmalarıyla türlerin yayılış alanları, popülasyon dinamikleri ve yoğunlukları belirleniyor.
Farklı bölgelere yerleştirilen fotokapanlar yiyecek arayan yaban domuzunu, dağ keçilerini, tilki ve keklik görüntülerini kayıt altına aldı.
Horasan ilçesi Alagöz ve Yüzören mahallesinde icra edilen önleyici kolluk devriyesi esnasında yaralı ve bitkin halde bulunan Kerkenez ve İbibik kuşu muhafaza altına alındı.
Yabani kuşların bakım ve tedavisi yapılarak tekrar doğaya bırakılması maksadıyla Doğa Koruma Milli Parklar Müdürlüğüne teslim edildiği bildirildi.
Kastamonu Üniversitesi Veteriner Fakültesi Vahşi Yaşamı Araştırma ve Koruma Öğrenci Topluluğu ve Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü işbirliği ile Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Sezai Karakoç Salonu’nda düzenlenen “Yabani Hayvanlarda İlk Yardım ve Rehabilitasyon” çalıştayını Kastamonu Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Veysel Doğan düzenledi. Çalıştaya, Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF-World Wide Fund for Nature) Türkiye Yaban Hayat Danışmanı Veteriner Hekim Ahmet Emre Kütükçü ve Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Özkan Evcin konuşmacı olarak katıldı.
Çalıştayda konuşan Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF-World Wide Fund for Nature) Türkiye Yaban Hayat Danışmanı Veteriner Hekim Ahmet Emre Kütükçü, 1975 yılında kurulan ve birçok alanda faaliyet veren Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) tarihçesine kısaca değinerek Türkiye’de ve Dünyada yaban hayatı rehabilitasyonu faaliyetleri hakkında bilgiler verdi.
Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın çalışmalarından ve projelerinden de bahseden Kütükçü, yürütülen faaliyetlerin kurtarma, ilk yardım ve tedavi, bakım ve rehabilitasyonun yanı sıra eğitim gibi konuları kapsadığını söyledi.
Veteriner Hekim Kütükçü, yaban hayvanlarının immobilizasyonu ve nakilleri hususunda doğru yöntemlerin hassasiyetle kullanılmasının gerekliliğine de vurgu yaptı.
Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekoloji ve Yönetimi Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Özkan Evcin ise, yaban hayatı kavramını merkeze alan bir konuşma yaptı.
“Yaban Hayatı Yönetimine Genel Bir Bakış” konusunun üzerinde duran Dr. Öğretim Üyesi Evcin, Türkiye’de 160 binden fazla omurgasız hayvan türü, 500’den fazla balık türü, 30 iki yaşamlı, 120 sürüngen, 500’e yakın kuş ve 160 memeli türünü görülebileceğinden bahsetti.
Yaban hayatı konusunda katılımcılara video gösterimi yapan Dr. Öğretim Üyesi Evcin, sorulan soruları cevaplayarak sunumunu tamamladı.
Türkiye’nin biyoçeşitliliği açısından dünyada önemli bir yere sahip olduğunu dile getiren Dr. Öğretim Üyesi Evcin, bu çeşitliliğin korunması için önlemlerin acilen alınması gerektiğine dikkat çekti.
Dr. Öğretim Üyesi Evcin’den sonra yeniden söz alan Veteriner Hekim Ahmet Emre Kütükçü, National Geographic tarafından hazırlanan kurtarma ve nakil sürecinde bulunması gereken kurtarma nakil aracı, narkotik tüfek ve hayvan kurtarma ekipmanlar hakkında bilgi verdi.
Yabani hayvanlara hassas davranılması gerektiğini ifade eden Kütükçü, kaya sansarı, kerkenez, alaca baykuş, hazar yılanı, çulluk, leylek, kirpi, bıldırcın kılavuzu, küçük kumru hayvanlarının bakım ve rehabilitasyon yaptıklarını söyledi.
Sunumun sonunda canlandırma yapan Kütükçü, yabani hayvanı tutarken uyulması gereken kurallardan bahsetti.
Çalıştay Veteriner Fakültesi ve Orman Fakültesi öğrencilerinin sorularının cevaplanmasıyla sona erdi. Çalıştayın ikinci gününde de Ilgaz Dağı Milli Parkı’nda gerçekleştirilen arazi uygulamasında doğa yürüyüşünün ardından yaban hayvanlarının doğrudan ve dolaylı gözlem yöntemleriyle izlenmesi ve fotokapanlar üzerine uygulamalı olarak çalışma gerçekleştirildi. Sahada yaban hayvanlarına ait iz ve dışkıların tespit edilmesi, tanınması ve fotokapan yöntemiyle izlenmesi üzerine Dr. Öğretim Üyesi Özkan Evcin ve Veteriner Hekim Dr. Ahmet Emre Kütükçü tarafından bilgilendirmeler yapıldı.
Alınan bilgilere göre, Siverek-Üstüntaş Mahallesi yakınlarında bir dere yatağında yaralı halde bulunan yaban domuzunu fark eden 3 çoban köpeği, domuza saldırarak parçaladı. İddiaya göre saldırıda köpekler domuzu telef etti.
Görüntüler tepkiye neden oldu
Köpeklerin domuza saldırı anını cep telefonuna kaydeden çobanlar, görüntüleri sosyal medyada paylaştı. Sosyal medya kullanıcıları görüntülere tepki göstererek domuzun köpeklere parçalatılmasının yanlış olduğunu belirtti.
Aşırı sıcaklar yaban hayvanlarını da etkiledi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne bağlı ekipler, aşırı sıcaklara karşı yaban hayatına su desteğini sürdürüyor. Kurak geçen yaz dönemlerinde su ihtiyaçlarını gidermek için yaban hayvanları için konulmuş alanlara su takviyesi yapılarak hayvanların susuzluğu gideriliyor. Aynı zamanda alanlar fotokapan ile de yakından takip ediliyor.
Doğa Koruma Milli Parklar 13. Bölge Müdürlüğü Kars Şube Müdürü Resul Gök, Kafkas Yaban Hayvanı Kurtarma Rehabilitasyon Merkezi’nde 50’in üzerinde yakın yaban hayvanının tedavi ve bakımlarının yapıldığını belirtti.
Erzurum’un İspir ilçesinde yaklaşık 10 günlükken bitkin halde bulunan yavru dağ keçisi, Kafkas Yaban Hayvanı Kurtarma Rehabilitasyon Merkezi’nde veteriner hekimlerce biberonla beslenerek büyütülüyor.
Acıktığında huysuzlanarak veteriner hekimlere acıktığını hatırlatan yavru dağ keçisi, biberonla özel karışımlı süte kavuşunca keyfi yerine geliyor. Karnını doyuran yavru keçi kendisine bakan veteriner hekimlerle oynamayı da ihmal etmiyor.
DKMP Kars Şube Müdürü Resul Gök, Kafkas Yaban Hayvanı Kurtarma Rehabilitasyon Merkezi’nde 50 yakın yaban hayvanının bulunduğunu, tedavi süreçleri tamamlanan yaban hayvanlarının doğal ortamlarına bırakıldığını söyledi.
DKMP Kars Şube Müdürü Resul Gök, “Merkezimizde 50’in üzerinde hayvan bulunmakta, bunların tedavileri tamamlananlar hocalarımızın uygun görüşleri bize iletildiğinde biz, tekrar uygun habitatlarına bırakmaktayız. Hayvanları habitatlarına bırakmak için insanların olmadığı alanları seçmekteyiz. Hayvanları doğaya bıraktığımız alanlarda koruma, kontrol faaliyetlerini etkin bir şekilde sürdürmekteyiz” dedi.
DKMP Genel Müdürlüğü ile Kafkas Üniversitesi arasında imzalanan protokolle Kafkas Yaban Hayvanı Kurtarma Rehabilitasyon Merkezi’nde bölge genelinden gelen doğada güçten düşmüş veya yaralı yaban hayvanlarının tedavileri dallarında uzman veteriner hakimlerce yapılarak sağlıklarına kavuşturuluyor.