Etiket: YAPAY ZEKA

  • ChatGPT’ye Çinli teknoloji devinden rakip

    ChatGPT’ye Çinli teknoloji devinden rakip

    Çinli teknoloji şirketi Alibaba grubu, yapay zeka sohbet robotu Tongyi Qianwen’i tanıttı. Yapay zekanın, sorulara farklı dillerde yanıt verebildiği,, karmaşık konseptleri algılama özelliğine sahip olduğu ifade edildi.

    Sohbet robotunun İsmi ise Çince’de “bin soruyla gerçeği aramak” anlamına geliyor. Bununla birlikte Tongyi Qianwen, şirketin ürettiği dijital asistan ve akıllı ev sistemlerinin yanı sıra akıllı telefon uygulamalarına da entegre edilecek.

    Alibaba yapay zekaya, yazılı metinlerden görsel oluşturma ve görselleri tanıma özellikleri eklemek için çalıştıklarını açıkladı.

    Öte yandan, “Yapay zeka destekli Lisan Modeli” olarak tanımlanan Chat GPT benzeri sistemler dünyanın dört bir yanında geliştiriliyor. Ancak yapay zeka teknolojisi, güvenlik endişelerini de beraberinde getiriyor.

    Geçtiğimiz haftalarda aralarında Elon Musk’ın da bulunduğu 1000 teknoloji uzmanı, yapay zeka araştırmalarına güvenlik gerekçesiyle ara verilmesi çağrısında bulunmuştu.

  • “Sanal haber sunucusu”

    “Sanal haber sunucusu”

    Yapay zeka hayatın her alanının etkilemeye devam ediyor. Kuveyt Times’ın bir iştiraki olan Kuveyt News, yapay zekayla geliştirilen sanal haber sunucusu Fedha’yı tanıttı. Sosyal medya hesabı üzerinden tanıtımı yapılan Fedha’nın dış görünüşü, sarı saçlı, renkli gözlü, siyah ceket ve beyaz tişört giyen bir kadın olarak tasvir edildi.

    Fedha tanıtım videosunda, “Ben Kuveyt’te Kuveyt News’te yapay zeka ile çalışan ilk sunucu olan Fedha. Ne tür haberleri tercih edersiniz? Fikirlerinizi duyalım” dedi.

    Kuveyt News Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Abdullah Boftain yaptığı açıklamada, Fedha’nın Kuveyt aksanına sahip olabileceğini ve çevrimiçi haber bültenlerini okuyabileceğini belirterek, “Fedha, gümüşe, metale atıfta bulunan popüler, eski bir Kuveyt adıdır. Robotları her zaman gümüş ve metalik renkli olarak hayal ederiz, bu yüzden ikisini birleştirdik” ifadelerini kullandı. Boftain, Fedha’nın sarı saçları ve renkli gözlerinin ülkenin gurbetçi nüfusunu yansıttığını aktardı.

    Fedha yapay zeka ile üretilen ilk haber suncucu değil, 2018’de Çin devlet haber ajansı, kendi sanal haber spikerini tanıtmıştı.

    Yapay zekanın 300 milyon tam zamanlı işin yerini alması bekleniyor

    Yatırım bankası Goldman Sachs tarafından geçen ay yayınlanan raporda, yapay zekanın 300 milyon tam zamanlı işin yerini alabileceği belirtildi. Raporda, teknolojinin ABD ve Avrupa’daki işlerin dörtte birinden fazlasını üstlenebileceği, ancak bunun aynı zamanda yeni işler ve üretkenlik patlaması anlamına gelebileceğini öne sürdü.

  • Yapay zeka lotoda ikramiye kazandırdı

    Yapay zeka lotoda ikramiye kazandırdı

    Tayland’da bir kişi, yapay zeka geliştirme şirketi OpenAI’ın yapay zeka robotu ChatGPT’nin tahmin ettiği rakamlarla lotodan ikramiye kazandığını açıkladı.

    Tayland basınındaki habere göre, Patthawikorn Boonrin, Facebook hesabından yaptığı paylaşımda, ChatGPT’nin yardımıyla lotodan ikramiye çıkan numarayı bildiğini iddia etti.

    Boonrin, paylaşımında, ChatGPT’ye son 10 yılda lotoda ikramiye çıkan rakamları verdiğini ve bir sonraki ikramiye vuracak numarayı tahmin etmesini istediğini kaydetti.

    ChatGPT’nin de 57, 27, 29 ve 99 numaralarını önerdiğini belirten Boonrin, 99 numara ile 59 dolar ikramiye kazandığını ifade etti.
    Boonrin’in olayı açıkladığı ekran görüntülerini içeren paylaşım, binlerce beğeni ve paylaşım alarak viral oldu.

    Teknoloji meraklısı Boonrin, paylaşımında, ChatGPT’nin kendisine “bu konuyu saplantı haline getirmemesi” uyarısında ve “dışarı çıkıp egzersiz gibi şeyler yapması” çağrısında bulunduğunu anlattı.

  • Hastanelerde ‘yapay zeka’ dönemi

    Hastanelerde ‘yapay zeka’ dönemi

    Yapay zeka, dijital teknoloji ve makine öğrenimi kavramları her geçen gün daha önemli bir hal aldı. OMÜ Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Terzi, yapay zeka deyince artık dijital teknoloji ile paralel olarak sağlıkta, tarımda, ekonomide, her yerde görmenin mümkün olduğunu söyledi. OMÜ bünyesinde hastalıklarını tanısında yapay zeka teknolojisi kullandıklarını belirten Prof. Dr. Terzi, “Nörobilimde özellikle nörolojik hastalıklarda MS gibi, Parkinson gibi, Alzheimer gibi, beyin damar hastalıkları gibi pek çok hastalıkta da makine öğrenimi ve yapay zekada öne çıktığını görüyoruz. Şu anda bir hastanın emar, tomografi gibi görüntülemelerinde hangi hastalık olabileceğine yönelik incelemelerimiz devam ediyor. Hastaların yürümesi, ses analizleri hangi nörolojik sistem etkilemiş sorununu anlamaya çalışıyoruz. Bunu etiketleme dediğimiz yöntem ile beraber makineye öğreterek en iyi şekilde bilgiyi aktararak en doğru sonucu almaya çalışıyoruz” dedi.

    “Hastaneye gelmeden testleri yapıp bize gönderiyorlar”

    Bazı uygulamalara da dijitalleşme çalışmalarının olduğunu belirten Terzi, “Özellikle hastaların hastanede geçirdikleri zamanı daha efektif kullanmaları ve hastaların bütün var olan bilgilerini daha iyi analiz etmek için nörolojik hastalarda kullanmış olduğumuz bazı ölçekleri dijital platforma indirgiyoruz ve onlar hastaneye gelmeden bu testleri yapıp bizlere göndermesini sağlıyoruz. Verilerin en iyi şekilde kayıt edilmesi de önemli bir detaydır. Bu nedenle veri tabanları da geliştiriyoruz. Örneğin MS hastaları için, Parkinson hastaları için, ALS hastaları için kullanabilecek ilgili doktorun kayıt yapabileceği ve bu kayıtları en iyi şekilde analiz edebileceği veri tabanlarına ihtiyaç vardır. Biz de bu amaçla beraber hem ileri teknolojiyi kullanarak hem yapay zeka temelli olarak hastalıkların tanısı ve bunların tedavi süreci ile ilgili en iyi bireysel tedaviyi hastaya sunabilmek adına makine öğrenimini ve yapay zekayı kullanıyoruz. Çok yakın sürede almış olduğumuz ödül ve başarı belgeleri vardır. Ama gelecekte biz bunları daha çok artırarak hem de ürüne dönüştürerek hastaların ve bu hastalıkla ilgili sağlık çalışanlarına hizmete sunacağımız ürünlerle beraber sağlıkta bir adım daha ileri gitmeyi amaçlıyoruz. OMÜ’de yapmış olduğumuz çalışmalar gelecek aylarda, yıllarda çok daha iyi sonuçlara geleceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

    Hastalar özel odalarda kayıt altına alınıyor

    Yapay zeka sisteminin işleyişi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Terzi, “Hastaların seslerini kaydediyoruz. Aynı zamanda hastaların yürüme ve görüntü bulgularını da kaydediyoruz. Önden, arkadan, yandan çekilen yürüme odalarımız var. Bu odalarda hastalarımızı otomatik olarak kaydediyoruz. Bu kayıtlarla beraber ALS hastasının farklı, Parkinson hastasının farklı, felç geçirmiş bir hastanın farklı yürüme özellikleri oluyor. Aynı zamanda bu hastanın ses tonu, ses içeriği ve konuşmalarında da bazı farklılıklar oluyor. Biz makineye hastanın emarını, sesini ve yürümesini diğer laboratuvar bilgilerini aktararak hastada en iyi tedaviye inmeye çalışıyoruz. Tabii, görüntüleme ve seste hastanın kendi gönderdiği kayıtlarını da alarak değerlendirebiliyoruz. Kendi laboratuvarımızda yapmış olduğumuz ses kayıtları bize çok daha fazla bilgi veriyor” şeklinde konuştu.

  • Kurum içi navigasyon uygulaması

    Kurum içi navigasyon uygulaması

    Girişimci gençlerden günlük hayatı kolaylaştıran yapay zeka tabanlı yeni bir uygulama hayata geçiyor. Geliştirilen kurum içi navigasyon ile hastane, havalimanı, kamu binaları, adliyeler ve okul gibi kurum içinde gidilmek istenilen yere sadece cep telefonu ve QR kod vasıtasıyla ile ulaşma imkanı sunuluyor. Hem çalışanlar hem de ziyaretçilerin hızlı ve verimli bir şekilde hareket edebilmesinin hedeflendiği uygulama gerçek zamanlı konum tespiti ve özelleştirilebilir harita özellikleri de barındırıyor. “Navision” adı verilen uygulamanın bir diğer faydası da engelli bireyleri kapsaması. Hem görme hem de işitme engelli bireyler uygulamanın özellikleri sayesinde kimseden yardım almadan direkt gitmek istedikleri yere kolayca ulaşabilecek.

    Laptop almak için kredi çekti şimdi 200 kurum ile anlaşmaya gidiyor

    İstanbul Aydın Üniversitesi Teknoloji Transfer ve Proje Yönetim Ofisi bünyesinde kurdukları Ellusion şirketi projelerinden biri olan Navision ile ilgili şirket kurucusu Berzan Öner Teknoloji ve Sanayi Bakanlığından destek aldıklarını ve yakın zamanda 200’e yakın kurum ile anlaşmaya gidileceğini söyledi. Aynı zamanda Yeni Medya ve İletişim Bölümü ikinci sınıf öğrencisi olan Öner, laptop alabilmek için 13 bin lira kredi çekerek başladığı şirketinde şu anda kendisi gibi öğrenci arkadaşları ile metaverse ve yapay zeka tabanlı projelere ağırlık verdiklerini ifade etti. Öner uygulama ile ilgili, “Bizim projemizin ana amacı insanların kurumlar içindeki yollarını kaybetmemesini, gidecekleri yeri direkt bulmasını sağlamak. Günlük hayatta herkes Google Maps’ı çok fazla kullanıyor. Diğer yandan yön bulunması adına kurumlar içerisindeki tabelalar ya da yapılan etkinlikler için çıkarılan broşürlerin doğaya verdiği zarar maalesef çok fazla. Biz de buradan yola çıkarak bunu dijitale dökelim dedik. Bunun için kurumlar içerisinde yollarımızı daha kolay bulmamızı sağlayacak bir proje geliştirdik. Navision adını verdiğimiz bu uygulama ile sadece cep telefonunuzu kullanarak mesela hastaneye gittiğinizde girişinizden itibaren sizi yönlendirerek randevu aldığınız doktorun odasına ya da laboratuvara ulaşabileceksiniz. Bulunduğunuz ortam telefon ekranınızda 3 boyutlu olarak haritalandırılacak ve size yol gösterecek. Bu sayede kimseye yer yön sorma gereksinimiz duymadan zamandan kazanarak, en kısa sürede istediğiniz yere ulaşabileceksiniz” dedi.

    Engelli bireyler için de yönlendirme sağlıyor

    Uygulamayı engelli bireylerin de kullanabileceği tarzda geliştirdiklerini aktaran Öner, “Bu projemizin bir diğer amacı da engelli bireylerimize hitap etmekti. Gerek görme gerek duyma engelli bireylerimiz çok rahat bir şekilde telefonlarından kullanabilecekleri ve onları yönlendirebilen bu uygulama ile rahatça kurum içlerinde istedikleri alana ulaşabilecekler” dedi.

    Yeni projeler için çalışmalar devam ediyor

    Kendisi gibi üniversite öğrencisi olan ve şirket bünyesindeki Emirhan Baysal, Adnan Özgör, Elif Yıldız, Kerem Baran Tan ve Ece Arslan ile öncesinde de online alışveriş merkezi uygulaması geliştirdiklerini aktaran Öner, yakın zamanda da sosyal medya için yapay zeka vasıtasıyla gönderiler hazırlayabilen bir proje üzerinde çalıştıklarını söyledi. Öner, kendilerine her konuda destek sağlayan İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın için ise, “Bize her zaman destek verdi. Yapmış olduğumuz çalışmaları daha da ileri taşımamız için bize üniversitesi bünyesinde ofis bile sağladı. Bu yüzden emekleri ve desteği için kendisine özel olarak teşekkürlerimizi iletiriz” şeklinde konuşarak sözlerini sonlandırdı.

  • ChatGPT artık görselleri yorumlayabiliyor

    ChatGPT artık görselleri yorumlayabiliyor

    Silikon Vadisi’nin yapay zeka alanında öne çıkan araştırma grubu OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT’nin GPT-3.5 sürümü geçen yılın kasım ayında tanıtıldı. Farklı konulardaki sorulara verdiği etkili cevaplarla tüm dünyadan kullanıcıların ilgisini çeken yapay zeka robotu, kasımdan bu yana teknoloji dünyasının gündem maddeleri arasında yer aldı.

    Robotun GPT-4 sürümü 14 Mart’ta devreye alındı. Önceki sürümde sadece yazı odaklı çalışan robot, görselleri de yorumlayabilecek şekilde geliştirildi. Bunun yanı sıra yeni sürümde robotun verdiği cevapların doğruluk oranı da arttı.

    Robotun yeni sürümü, bir kağıt parçasına yazılmış internet sitesi taslağını kodlayarak internet sitesine dönüştürebiliyor, herhangi bir görsele dair yorumda bulunabiliyor. Bunların yanı sıra, çok ayrıntılı sorulara da cevap verme yeteneği kazanan ChatGPT, istenilen her konuda makale, haber gibi çeşitli metinleri de oluşturabiliyor.

    Robotla ilgili dünyanın farklı yerlerinden birçok kullanıcı deneyimlerini sosyal medya sitelerinden paylaşıyor.

    İngilizce’nin yanı sıra Türkçe’nin de aralarında bulunduğu birçok dili destekleyen robot, her ülkedeki kullanıcılardan yoğun ilgi görüyor.

    Sosyal medya sitelerinde yapılan paylaşımlarda, ChatGPT’nin verilen çeşitli malzemeler için yemek tarifi önerdiği, tamamlanması haftalar gerektiren kodlama işlemlerini saatler içerisinde yaptığı görülüyor.

    Robotun sunduğu özelliklerle zaman ve maliyet açısından çeşitli iş kollarında avantaj sağlayacağı düşünülüyor.

    Teknoloji devi Microsoft’un da yatırımcıları arasında bulunduğu yapay zeka robotu, Microsoft’un ofis servislerine ve arama motoru Bing’e de entegre edildi. Robotun son sürümü GPT-4’e aylık 20 dolar ücretle erişim sağlanabiliyor.

  • Google’dan ChatGPT’ye rakip

    Google’dan ChatGPT’ye rakip

    Google CEO’su Sundar Pichai, Bard’ı 80 bin  Google çalışanıyla test ettikten sonra, sohbet robotu “ilk adım” olarak ABD ve İngiltere’deki kullanıcılara açıldığını duyurdu.

    Pichai, “Daha fazla insan Bard’ı kullanmaya ve yeteneklerini test etmeye başladıkça, yapay zeka robotumuz bizi şaşırtacak. Bazı şeyler yanlış gidecek. Ancak kullanıcı geri bildirimleri ürünü ve temel teknolojiyi geliştirmek için kritik önem taşıyor.” dedi.

    Bununla birlikte, Google Microsoft tarafından satın alınan yapay zeka robotu ChatGPT’yi yakalamak adına acele ettiği için şirket içinde bazı eleştirilere maruz kalmıştı.

    Google başkan yardımcıları Sissie Hsiao ve Eli Collins ise yazdıkları blog yazısında,  “Bard’ı test ederek şimdiye kadar çok şey öğrendik ve onu geliştirmenin bir sonraki kritik adımı daha fazla insandan geri bildirim almak.” ifadelerini kullandı.

    Pinchai, Bard’ın ChatGPT’den farkının ne olduğu sorusuna ise şöyle yanıt verdi.

     “Bard, Microsoft destekli rakibinin aksine ‘Google Arama’ aracılığıyla gerçek dünyadan bilgilere erişerek bunları işliyebiliyor. Yanıtları arama sonuçları ile tutarlı.” dedi.

    Diğer taraftan ChatGPT’yi üreten şirket OpenAI kısa bir süre önce yapay zeka teknolojisinin uzun zamandır beklenen bir güncellemi yayınladı.GPT-4 olarak bilinen yeni model, OpenAI’nin ücretli abonelik planı olan ChatGPT Plus ve Microsoft’un Bing arama motorunun yapay zeka destekli bir versiyonu aracılığıyla şu anda  halka açık halde bulunuyor.

    Öte yandan Microsoft, üretken yapay zekayı hızla benimsemesinin Bing arama motorunun kullanımını son haftalarda artırdığını, ancak küresel arama motoru pazarının yaklaşık yüzde 85’ini elinde bulunduran Google karşısında hala açık ara geride olduğunu açıkladı.

  • Türk akademisyenlerden dünya çapında proje

    Türk akademisyenlerden dünya çapında proje

    6 Şubat depremlerinden sonra deprem kuşağında yer alan Türkiye’de en hızlı şekilde aksiyon alınabilmesi adına akademi camiası dünya çapında bir ilk sayılabilecek proje için harekete geçti. Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi tarafından Şubat 2023 depremlerinin oluşturduğu etkilerin belirlenmesi ve afet sonrası yönetimi için yapay zeka tabanlı bir model oluşturulması için 100’den fazla akademisyen ve 15 farklı disiplin bir arada çalışacak. Deprem sonrası ve öncesi için zemin yapısından su kaynaklarına, inşaattan beton örneklerine, psikolojiden kültürel varlıklara kadar birçok disiplin çalışmaları sonucunda elde edilecek veriler ile sonrasında yapay zeka tabanlı bir tahmin modeli ortaya konulacak. Model özellikle hala hazırda deprem gerçeği ile yüz yüze olan ve tehlike arz eden bölgelerde de kullanılarak gerekli hazırlıkların yapılmasına yardımcı olabilecek.

    Proje çerçevesinde depremlerden en çok etkilenen illerden biri olan Hatay ili özelinde, bölgenin depremselliği ve jeolojik durumu ortaya konularak, uzaktan algılama ve jeodezik yöntemler ile durum tespiti yapılacak. Depremden etkilenen ve aralarında kültür varlıkları ile barajların da yer aldığı yüzbinlerce yapıda hasar tespit çalışmaları için mevcut modellerin irdeleneceği projede ayrıca; deprem sonrası geçici barınma sistemleri, hızlı-çoklu üretim teknikleri geliştirilecek. Bununla birlikte mevcut duruma yönelik yerleşime uygunluk ve planlama sürecinin değerlendirilmesi planlanan çalışmada, deprem bölgelerinde ulaşım hareketlilik süreçlerinin izlenmesi, içme suyu ve atık su altyapı sistemlerinin yönetimi, inşaat yıkıntı atıklarının değerlendirilmesine yönelik çalışmalar da yürütülecek.

    “Sadece kentsel değil zihinsel dönüşüm içinde de yer almaya hazırız. Üniversitelerin ve bilimin olmadığı karar mercilerinde başarı da olmaz”
    Projenin detaylarının aktarıldığı basın lansmanında konuşan ve üniversitelerin hedeflerinin meslek sahibi edindirmek değil mesleğini tutkuyla yapanları yetiştirmek olması gerektiğini vurgulayan Rektör Prof. Dr. Tamer Yılmaz ayrıca karar mekanizmalarında üniversitelerin ve bilimin ne kadar önemli olduğunun altını çizdi. Karar mercilerinde bilimin ve üniversitelerin olmaması durumunda başarısızlığın yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tamer Yılmaz, “Burası bir araştırma üniversitesi. Tabi ki de bunları bir görev olarak yapıyoruz. Biz bir ARGE üniversitesiyiz en önemli kolumuz ürettiğimiz projeler. Bu projelerin birbiriyle konuşması hepsinden önemli.

    Deprem kadar önemli olan bir konuda geliştirdiğimiz bu proje her yerde, İstanbul’da bile kullanılabilecek. Üniversitelerin merkezde olmadığı, onların düşüncelerinin olmadı karar mercilerinde herhangi bir başarılı olamaz. Üniversite ve bilim yoksa başarı olmaz. Biz sorumluluk almaya karar mekanizmasının içinde yer almaya sadece kentsel dönüşüm için değil zihinsel dönüşüm içinde de yer almaya hazırız. 112 yıldır ders veriyoruz, Türkiye’nin en iyi mühendislerini yetiştiriyoruz. Sadece derslere girerek mühendis olunmaz.

    Hangi bölümden mezun olursa olsun olaylara ve yaptığı işe yaklaşımı farklıdır. Burasının mezunları tutku sahibidir. Yaptığı işi tutku ile yapar. İşte bu vizyonu yayarsak sorunu çözmüş olacağız. Bakmamız gereken şey meslek sahiplerine tutku ve aşk aşılanmış mı buna bakmalıyız. Mezun olmuş bir inşaat mühendisi ve mimarımla bir projede karşılaştığımda ‘ben burada bir ailenin mutluluğunu inşa ediyorum’ der. İşte bizim mutluluk inşa eden mühendislere ihtiyacımız var. Ben ülkenin geleceğini inşa ediyorum diyenlere ihtiyacımız var” dedi.

    “Hızlı bir şekilde karar ve destek mekanizmasının kurulması gerekiyor”

    Üniversitenin İnşaat Fakültesi Dekan Yardımcısı ve proje yürütücüsü Prof. Dr. Nabi Yüzer de yapılacak olan çalışmalar için “Bu kadar büyük iki depremden sonra afet yönetiminin muhakkak yapılması gerekiyordu” diyerek yaptığı bilgilendirmelerde şunları söyledi:

    “Tabi bu afet yönetimi çalışmasının bütüncül bir yaklaşımla yapılması lazımdı. Psikolojik danışmanlıktan şehir bölge planlamasına, inşaat mühendisliğinden mimara bütün bunların bir arada ele alınması hızlı bir şekilde karar ve destek mekanizmasının kurulması gerekiyor. Eğer biz bu kadar disiplini bir araya getirip onları birbiri ile konuşturursak ve bunu yapay zeka tabanlı bir yöntem kullanarak geliştirebilirsek Hatay ili özelinde bir model oluşturtulacağız. Sonrasında birçok ilimizde, başta İstanbul olmak üzere, uygulamamız mümkün olabilecek. Bu kadar disiplini bir araya getirecek, bunları birbiri ile konuşturacak yapay zekaya ihtiyacımız var. Yani diğer illerde ve ilçelerde uygulayabileceğimiz tahmin verileri için yapay zekayı araç olarak kullanacağız.”

    “Bu proje dünyada bir ilk olacak”

    Proje içinde yer alan ve çalışmalara katkı sağlayacak olan İnşaat Fakültesi Dekanı ve Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise böyle bir çalışmanın dünyada ilk olacağını söyledi. Prof. Dr. Şükrü Ersoy “Böyle bir felakete kayıtsız kalamazdık” dediği konuşmasında, “Biz üniversite olarak sadece eğitim, öğretim ve araştırma yapmıyoruz. Topluma da hizmet etmek adına varız. Böyle büyük bir felakette burada olmayacaksak ne zaman olacağız. Dolayısıyla bütün teknik gücümüzü, bilgi gücümüzü, her şeyimizi oraya aktarmayı düşünüyoruz. Büyük bir proje hazırladık. İçerisinde tüm sektörlerden, eğitim sektörünün olduğu branşlardan gruplar var.

    Bu gruplar jeolojisinden, zeminin özelliklerinden, kültürel yapılardan, insanların psikolojik durumlarından, barınmalarından her türlü hatta içtikleri suyun kirlenmesinden, onların tekrar kazandırılması adına yapılacak çalışmaların hepsini içerecek büyük bir projeyle bu işe giriyoruz. Dolayısıyla bu büyük bir proje içerisinde eğitim branşlarımızın tümü var. Topyekûn Yıldız Teknik Üniversitesi olarak Hatay özelinde çalışacağız. Ama Hatay’da uygulayacağımız bu model diğer illerimize de örnek olup uygulanabilir. Çünkü dünyada böyle bir örnek yok. Bir üniversitenin bütün gücüyle, bütün imkanlarıyla bir deprem projesinde çalışması gibi bir proje dünyada örneği yok. İlk defa biz uygulayacağız” şeklinde konuştu.

  • Gazetecilere kapı göründü

    Gazetecilere kapı göründü

    Alman medya grubu Axel Springer’in CEO’su Mathias Doepfner, medya şirketinde  ChatGPT gibi yapay zeka sistemleri nedeniyle işten çıkarılmaların yapılacağını söyledi.

    Doepfner’in açıklamaları, yayıncının Alman gazeteleri Bild ve Die Welt’in gelirlerini artırmaya ve “tamamen dijital bir medya şirketi” olmaya geçiş yapmaya çalıştığı sırada yapıldı. Doepfner, otomasyon ve yapay zekanın gazetecilik için içerik üretimini destekleyen birçok işi giderek daha fazla gereksiz hale getirmesi nedeniyle işten çıkarmaların kapıda olduğunu duyurdu.

    “EN İYİ ORİJİNAL İÇERİĞİ ÜRETENLER HAYATTA KALACAK”

    Doepfner çalışanlara gönderdiği e-postada, “Yapay zeka bağımsız gazeteciliği her zamankinden daha iyi hale getirme ya da basitçe onun yerini alma potansiyeline sahip” ifadelerini kullanarak, popüler ChatGPT gibi yapay zeka araçlarının bilgi konusunda bir “devrim” vaat ettiğini ve yakında “bilgi toplama” konusunda insan gazetecilerden daha iyi olacağını aktardı.

    Doepfner, “Bu değişimi anlamak, bir yayıncının gelecekteki yaşayabilirliği için çok önemlidir.Sadece en iyi orijinal içeriği yaratanlar hayatta kalacaktır.” dedi.

    Bununla birlikte Axel Springer kaç çalışanının işten çıkarılabileceğini belirtmedi, ancak muhabir sayısında herhangi bir kesinti yapılmayacağı sözünü verdi.

    Doepfner çalışanlara gönderdiği mektupta, medya kuruluşlarının araştırmacı gazeteciliğe ve özgün haberlere odaklanması gerektiğini, olayların ardındaki “gerçek nedenleri” ortaya çıkarmanın gazetecilerin işi olmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.

    Diğer taraftan Axel Springer, içerik üretiminde yapay zeka kullanımını deneyen ilk haber yayıncısı değil. Ocak ayında BuzzFeed, içeriğini ve çevrimiçi testlerini yazdırmak için yapay zeka kullanmaya başladığını duyurdu.

    İNGİLİZ GAZETELER DE ARAŞTIRMAYA BAŞLADI

    İngiltere’de yayınlanan Daily Mirror ve Daily Express gazeteleri de yapay zeka kullanımını araştırıyor ve grubun CEO’su Financial Times’a yaptığı açıklamada “ChatGPT gibi makine öğreniminin potansiyelini ve sınırlamalarını” incelemek üzere bir çalışma grubu kurduğunu söyledi.

    Öte yandan, geçen yıl Kasım ayında piyasaya sürülmesinden bu yana ChatGPT 100 milyondan fazla kullanıcıya ulaştı. Program, basit kullanıcı komutlarından son derece sofistike metinler üretebiliyor ve denemelerden iş başvurularına, şiirlerden kurgu eserlere kadar her şeyi üretebiliyor. ChatGPT, web üzerinden milyarlarca kelimelik günlük metnin sisteme yüklenmesiyle eğitilen geniş bir dil modelidir. Daha sonra tüm bu materyalden yararlanarak belirli dizilerdeki kelime ve cümleleri tahmin ediyor.

  • Elon Musk, ChatGPT’ye rakip olacak

    Elon Musk, ChatGPT’ye rakip olacak

    Yahoo News’in konuyla bağlantılı kaynaklardan edindiği bilgilere göre, SpaceX ve Twitter’ın sahibi Elon Musk, ChatGPT ile rekabet edebilecek bir ekip kurmak için Alphabet’in DeepMind yapay zeka biriminden yakın zamanda ayrılan araştırmacı Igor Babuschkin’i işe alıyor.

    Musk ve Babuschkin’in yapay zeka araştırmalarını sürdürmek için bir ekip kurmayı tartıştıkları, ancak projenin henüz erken aşamalarda olduğu ve belirli ürünler geliştirmek için somut bir planın şimdilik ortaya koyulmadığı belirtildi.

    Babushkin’in, Musk’ın yeni girişimine resmi olarak henüz imza atmadığı aktarıldı.

    OpenAI tarafından geliştirilen ve komut üzerine metin, şiir ve hatta bilgisayar kodu yazabilen metin tabanlı bir sohbet robotu olan ChatGPT’nin kurucuları arasında yer alan Musk, 2018 yılında yönetim kurulundan ayrılmıştı.

    Musk 3 Aralık 2022’de, Twitter’dan yaptığı paylaşımda, “ChatGPT korkutucu derecede iyi. Tehlikeli sayılabilecek güçteki yapay zekadan uzak değiliz.” ifadelerine yer vermişti.