Etiket: yasak

  • Avrupa Komisyonu’ndan TikTok yasağı

    Avrupa Komisyonu’ndan TikTok yasağı

    Avrupa Komisyonu’ndan Çin merkezli sosyal medya uygulaması TikTok’a yasak geldi. Avrupa İç Pazar Sorumlusu Thierry Breton tarafından yapılan açıklamada, TikTok’un çalışanların şirket telefonlarında kullanılmasının yasaklandığı duyuruldu. Çinli ByteDance şirketinin bünyesinde bulunan TikTok uygulamasının, siber güvenlik gerekçeleri nedeniyle yasaklandığı açıkladı.

    TikTok’tan yanıt geldi
    TikTok yetkilileri tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada ise, komisyonun verdiği kararın hayal kırıklığına neden olduğu belirtildi. Konuya ilişkin şu ana kadar Komisyon ile iletişime geçilmediği de belirtildi.

  • TikTok’a bir yasak da AB’den

    TikTok’a bir yasak da AB’den

    Politico internet sitesinde yer alan habere göre, Birliğin yürütme organı olarak faaliyet gösteren AB Komisyonu, çalışanlarına sosyal medya uygulaması TikTok kullanımını güvenlik endişeleri nedeniyle yasakladı.

    Bu çerçevede, sabah saatlerinde bütün Komisyon çalışanlarına uygulamayı, işle ilgili herhangi bir uygulama yüklü olan kişisel veya kurumsal cihazlarından kaldırmaları talimatı verildi.

    Yakın zamanda diğer AB kurumları olan AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu’nun da benzer adımlar atması bekleniyor.

    Çinli teknoloji firmasına ait olan TikTok, bazı ülkelerde ulusal güvenlik endişesine yol açıyor.

    ABD’de de resmi hizmet için kullanılan cihazlarda TikTok kullanımı yasaklanmıştı.

  • ‘Acil yıkılacak ve ağır hasarlı binalara girmek yasak’

    ‘Acil yıkılacak ve ağır hasarlı binalara girmek yasak’

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Hatay Afet Koordinasyon Merkezinde açıklamalarda bulundu.

    “Acil yıkılacak binalara girmek yasaktır”

    Depremin ardından acil yıkılacak binaların durumuna açıklık getiren Bakan Soylu, “Depremin ardından hem acil yıkılacak binalar, hem de ağır hasarlı binalar ortaya çıktı. Bunlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığının tespitleri ile gerçekleştirildi. Hala bu tespit çalışması devam ediyor. Bu tespit çalışmasında ortaya çıkan sonuçlar nihai sonuçlar değildir. İtiraz edilebilir sonuçlardı. Vatandaşlarımız itiraz ettikleri andan itibaren yeniden ekip giderek değerlendirilecektir. Bu durum nihaileşinceye kadar binalarda herhangi bir işlem yapılmayacaktır. Acil yıkılacak binalar girilmesi yasaktır, kesinlikle yasaktır. ‘Benim orada eşyam var, yarım saat gireyim’ gibi bir şey söz konusu değildir. Dün akşamki depremler bize göstermiştir ki deprem hareketliliği devam etmektedir. Böyle bir riski almak doğru değildir. Bütün kolluk birimlerine talimat verdik. Kimse bu evlerden kısıtlı süreli ve taşıma yönünde zinhar herhangi bir giriş yapıp oradan bir eşya taşımaya, bir malını almaya yönelik bir süreci söz konusu değildir” şeklinde konuştu.

    “Bugünden itibaren ağır hasarlı binalara da girmek yasaktır”

    Ağır hasarlı binaların durumu ile ilgili alınan yeni kararı da açıklayan Bakan Soylu, “Ağır hasarlı binalar hakkında geçmişten işleyen prosedür açıktır. Ağır hasarlı binalara girmek de risklidir. Ancak geçmişte prosedür şu idi. Bu konu yetkinlik gerektiren bir konudur. Yani hoca düzeyinde kişilerin karar vereceği konudur. O da kısıtlı süre için izin verirler. Şimdi bu art arda gelen depremlerden sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız ile değerlendirmelerimiz neticesinde bugünden itibaren buradan eşya alınama ve kısa süreli girilmesi de yasaklanmıştır. Yani ağır hasarlı binalara da girmek yasaktır. Çünkü bu riski ve sorumluluğu taşıyamayız. Bu konuda hem AFAD, hem aile bakanlığımız eşya yardımı yapabilecektir. İki üç gün sonra eşya yardımı miktarı açıklanacaktır” diye konuştu.

    Bakan Soylu, deprem bölgesinde yeni inşa edilecek şehirlerin nereye kurulacağı konusunda ise her şehrin valiliği bünyesinde şehrin paydaşları ile bir araya gelinerek karar verileceğini söyledi.

    “Fahiş fiyat görülürse gereği yerine getirilecektir”

    Depremin ardından ortaya çıkan fahiş nakliye fiyatlarını da değerlendiren Soylu, “Normalde 5- 6 bin liralık şehir içi, şehirlerarası 8-9 bin liralık taşınmayı 20-25 bin liraya çıkaran fahiş bir takım fiyatlar gördük. Bir kere bunun hesabını devlet sorar da bir de bu dünyanı öteki dünyası var bunun hesabını Allah da sorar. Buradan insanlar canını zor kurtardılar. Hereksin bir sıkıntısı var. Bunun üzerinden burada bir istismar yapmaya çalışmak elbette ki bir kötülüktür. Bu konuda valilerimize OHAL’in ortaya koyduğu çerçeve içerisinde gerekli talimatları verdik. Bu konuda bir fahiş fiyat görülürse gereği yerine getirilecektir. Bunu da ayıplıyoruz. İlgili ticaret ve esnaf odalarının da bir çağrı yapması, bu denetimi kendilerinin yapması esastır. Bize ait bölümünü biz yaparız ama bu aynı zamanda ahlaki meseledir. Bir meslek gurubu açısından da bir ahlaki meseledir. İşini iyi yapanlara da haksızlıktır. Ben o meslek odalarının yerinde olsam yarın bir toplantı yapar bunları tespit eder, onları bir daha o meslek odalarında temsil edilmemelerini sağlarım. Eğer herkes elbirliği ile bir fedakarlık yapıyor ve birileri bunu istismar ediyorsa, ona dönemin en ağır cezası verilmelidir. Keşke şöyle kanunlar olsa da bu insanlar ömürleri boyunca ticari kısıtlı olsa, kamu hizmetinden men edilse. Anlaşılıyor ki ahlak duygusu, inanç duygusu yok olmuş insanlar buradan para üzerinde istifade etmeye çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

    Kiralar konusunda yaşanan artışlara da değinen Soylu, “Birden kiranın bu kadar artıyor olması ayrı bir istismar meselesidir. Ayıptır günahtır, çadırda kalan insanların ahı, o enkaz altında günlerce kalıp bir büyük lütufla Allah’ın lütfu ile bugün yaşayan insanların ahı tutar. Bu konuda kira fiyatını arttıranlara bunu bir kez daha hatırlıyorum. Bu paranın bir hayrını görmezsiniz. İster bizi sevin sevmeyin. Bu paranın hayrını görmezsiniz. İnsanlar çocuklarının arzularında korkularından isteklerinde kendilerini başka bir yere taşımak isteyecekler, bugün bir çocuğa sordum ‘Kortun mu’ diye ‘Dişlerim titredi’ diyor. Bunu anlamayıp ben kiramı 10 bine çıkarıyorum diyenler vicdan sahibi değillerdir. Bu milletin birliğine de halel getiriyorlar” dedi.

    Yapılacak konteyner şehirlerde kimlerin hak sahibi olacağını da açıklayan Bakan Soylu, şunları söyledi:
    “İlk olarak evleri yıkılmış olanlar. İkincisi ağır hasarlı ev sahibi olanlar, acil yıkılacak binaların ev sahipleri olanlar buradan birinci derecek yararlanma hakkına sahip. Ardından oturduğu evi orta hasarlı tespit edilip başka oturacak evi olmayanlar. Daha sonra oturmakta olduğu evi yıkılmış, ağır ve orta hasarlı olup oturabileceği kendine ait başka bir evi olmayan kiracılar. Burada bir şart değişikliği getirdik. İlk kez kiracılara kira desteği veriyoruz. Bundan önce hiçbir afette böyle bir destek verilmedi”

    Vatandaşlardan “Evim yuvan olsun” kampanyasına destek isteyen Bakan Soylu, “Şu ana kadar ağır hasarlılar, yıkılmışlar, acil yıkılacaklar, ki bunlara orta hasar eklemiş değiliz, o da eklendiği zaman bağımsız birim sayısı 400 bin sınırına gelmiş oldu. Bu şu demektir. Tespit tamamlanınca bu rakam biraz daha artmış olacaktır. Özellikle burada bir kısım vatandaşlarımız konteynerlerde kalacaklar. Bir kısım vatandaşlarımız kiraya çıkmayı tercih edecekler. Bir kısım vatandaşlar başka illerde barınma imkanı sağlanacak. Vatandaşlarımızdan özelikle bir iki evi olan, yazlığı olan vatandaşlarımızın ortaya koyacağın yardımlaşma duygularıyla kampanyaya katılmalarını arzu ediyoruz. Katılanlar var. Bu topyekun sadece konteyner, çadırlar, sadece kendi bölgesinde çözülebilecek bir mesele değil. Bu şehirlerdeki insanlar, bu şehirlerde yaşamaya devam edecekler. Şehirlerin yapısı, demografisi, şehirlerin bütünlüğü korumak. Bunun da olabileceğini düşünüyorum” dedi.

    Türkiye’nin alelade bir deprem süreci yaşamadığının altını çizen Bakan Soylu, “Birbirimizle dayanışma süreci içinde olmamız gerekir. Buradan siyaset çıkarmaya çalışan olacaktır. Herkes kendi yüzünü bu zor sürçte göstermektedir. Yalanları, iftiraları, ‘Nasıl siyasi çıkar elde edebilirim’ uğraşları görüyoruz. Biz bunların ancak milletimizin moralini bozabilecek olanlarını düzeltebiliyoruz. Çünkü bununla uğraşacak vaktimiz yok. Birleri eline kamera almışlar, el feneri almışlar ‘Acaba nerede bir eksik görürsem bunu kamuoyuyla paylaşırsam zarar oluştururum’ kanaatiyle dolanıyorlar. Oysa milletimizin desteğe ihtiyacı var. Baştan beri bu işi koordine eden AFAD elbette ki ülkemizin her noktasına ulaşmaya çalışmaktadır. Şu anda bir millet kenetlemiş vaziyetle, devlet en ücra noktalara kadar koordinasyon içinde ulaşmaktadır. Bu kadar yaygın alan, neredeyse Hollanda’nın 3 katı büyüklüğünde bir alanda bu depreme bütün kapasitesi ile devlet ilk dakikadan itibaren müdahale etmiştir. Eksiklik bulmaya çalışanlar söylesin. Onların belediyeleri de AFAD’ın emri altındadır. Kaç saatte gelmişlerdir? Kaç saatte? Lütfen kimse vicdansız hareket etmesin. 3. günün sonunda artık herkes ‘Gıdamız yeter’ demiştir. Milyonlarca öğün yemek verilmektedir. Çadır kentler kurulmuş, en ücra noktaya ulaştırılmıştır. Elbette ki bu bölgede yaklaşık 3 milyon hane var, herkes korku yaşıyor. Biz biliyoruz ki 3 milyona da çadır versek talep edecekler. Çoluk çocuk insanlar, bu depremler devam ettikçe dışarıda olmak isteyecekler. Onun da bir öncelik sırası vardır. Sadece AFAD koordinasyonunda dağıtılan 301 bin çadır söz konusudur. Çadır sevkiyatı devam ediyor” diye konuştu.

    Deprem süreci ile ilgili provokasyonlar konusunda da uyaran Bakan Soylu, “Bazı muhalif gazetelerde birkaç köşe yazarı, yabancı ülkeden buralara bir takım görevlendirilmiş kişiler deprem sabahı ile ilgili bir takım tezviratları ortaya koymaktalar. Bunların hepsinin yalan olduğunu söylemek istiyorum. Lütfen bu yalanları, iftiraları ortaya koyanlar çalışanların ve bizlerin zamanını almayın. Önümüzde bu işleri bitirdiğimiz zaman çok vaktimiz olacak. İstediğiniz iftiraları atabilirsiniz. Onların hepsinin bulunduğu kalıplar, insanlıklarını unutturdu. Biz deprem bölgesinde her hafta sokak hayvanlarının istifadesi için bile bir tır mama gönderiyoruz. En azından insanlıklarına dönmelerini bu süreç içerisinde istirham ediyoruz. Eğer biraz insan olabilirlerse bu dönem içerisinde mutlu olacağız. Arkadaşlarımız bu işlerle uğraşmamış olacaklar. Hırsızlık ihbarlarının yüzde 99 küsurunun sahte çıktığı bir dönem yaşadık. Bu kabul edilebilir değildir. Kötü niyetliliktir” dedi.

    Bakan Soylu Hatay’da 5 enkazda cenazelere ulaşma çalışmalarının sürdüğünü, ardından çalışmaların tamamlanacağını söyledi.

  • Anne adaylarına uyarı

    Anne adaylarına uyarı

    Hamilelik sırasında aşırı alkol tüketimi ile yüz değişikliklerinin yanı sıra zihinsel ve fiziksel gelişim sorunlarına yol açan fetal alkol spektrum bozukluğu (FASD) arasındaki ilişki uzun süredir biliniyordu. Ancak, Hollanda’da yapılan yeni bir çalışma, hamilelik öncesinde çok düşük miktarda alkol tüketmenin bile bebeklerin yüzünde çeşitli değişikliklere yol açacağını ortaya koydu.

    Bununla birlikte, Dünya SAğlık Örgütü (DSÖ), gelişmemiş karaciğerleri nedeniyle kimyasal maddeleri düzgün bir şekilde işleyemedikleri için, bir fetüsün alkolü ne kadar güvenli bir şekilde tolere edebileceğinin bilinmediğini belirtiyor. Sağlık yetkilileri, herhangi bir riski minimumda tutmak için kadınlara hamilelik sırasında hiç alkol almamalarını tavsiye ediyor.

    Yeni, çalışma kapsamında 3 binden fazla 9 yaşındaki ve yaklaşık 2 bin 500 tane 13 yaşındaki çocuğun fotoğrafları, yüzündeki 200 farklı noktayı tanımlayan bir yapay zeka algoritması ile değerlendirildi. Annelere hamilelik sırasında ve hamilelikten hemen önce ne kadar alkol tükettikleri soruldu.

    Rotterdam Erasmus Tıp Merkezi’nden Prof. Dr.  Gennady Roshchupkin, “Bu çalışma için, yüzün yüksek çözünürlüklü 3D görüntülerini çeken ve 200 benzersiz ölçüm veya ‘özellik’ üreten yapay zeka tabanlı bir algoritma geliştirdik. Doğum öncesi alkol maruziyeti ile ilişkileri araştırmak için bunları analiz ettik ve annenin alkol tüketimiyle ilişkili belirli yüz özelliklerini göstermek için ısı haritaları geliştirdik.” diye konuştu.

    Diğer taraftan, hamile kalmadan önce veya çocuklarının doğumundan önceki herhangi bir noktada üç ay boyunca içki içmeyen anneler çalışmada kontrol grubu olarak yer aldı. Ardından bu grup, hamile  kalmadan önce alkol tüketen  ancak hamileyken bırakan kadınlar ve hamileliği boyunca alkol alan kadınlarla karşılaştırıldı.

    Ekip, hamilelikten önceki üç ay içinde haftada 12 gramdan az alkol (330 ml’lik bir bira veya 175 ml’lik bir kadeh şaraba eşdeğer) içen kadınların bile, hafifçe değişmiş yüzlere sahip bebekleri olduğunu buldu. Prof. Dr. Roshchupkin, hamilelikten önceki bu küçük alkol alımı ile yüz değişiklikleri arasında önemli bir ilişki olduğunu söyledi.

    Araştırmanın ilk yazarı ve bir doktora öğrencisi olan Xianjing Liu ise “Dokuz yaşındaki çocuklarda doğum öncesi alkol maruziyeti ile yüz şekli arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulduk. Anneler ne kadar çok alkol alırlarsa, çocukların yüzündeki değişiklikler o kadar arttı.” dedi.

    Öte yandan çalışma, anne karnında alkole maruz kalan çocukların burun ucunun kalkık, burnunun kısalmış, çenesinin kalkık ve alt göz kapağı ile ilgili bölgelerin içe dönük olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu buldu.

    Prof. Dr. Roshchupkin, yüzün bir çocuğun genel sağlığını yansıttığı için bir “sağlık aynası” olduğunu ve bu çalışmanın alkol maruziyetinin daha derin sorunlara yol açabileceğini gösterdiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:

    “Yüzün genel sağlığı yansıttığını vurgulamak önemlidir. Yani bu, yüz farklılıklarıyla birlikte alkolün sağlık üzerinde başka etkileri olabileceği anlamına geliyor. Bunu elbette kesin olarak bilmiyoruz ama daha dikkatli olmakta fayda var ve bunu daha fazla araştırmamız gerekiyor.

    Hamilelikte güvenli bir alkol tüketimi düzeyi olmadığını ve hem anne hem de gelişmekte olan fetüs için en iyi sağlık sonuçlarını sağlamak için hamile kalmadan önce bile alkol içmeyi bırakmanın tavsiye edildiğini vurgulamak çok önemlidir.”

     

    Çalışmanın bulguları Human Reproduction adlı bilimsel dergide yayımlandı.

  • Konteyner ve prefabrik yapı ihracatı 3 ay yasaklandı

    Konteyner ve prefabrik yapı ihracatı 3 ay yasaklandı

    Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “6 Şubat 2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş ili olan depremler nedeniyle ilk etapta ortaya çıkan geçici barınma ihtiyacının acilen giderilebilmesine katkı sunmak amacıyla konteyner ev ve prefabrik yapı ihracatı 15 Şubat 2023 tarihinden itibaren 3 ay süreyle yasaklanmıştır” denildi.

  • B.Petrolspor-Bursaspor maçı seyircisiz oynanacak

    B.Petrolspor-Bursaspor maçı seyircisiz oynanacak

    Bursaspor Kulübü’nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
    “TFF 2. Lig’in 22. haftasında deplasmanda karşı karşıya geleceğimiz Batman Petrol Spor’un 22 Aralık 2022 tarihinde Türkiye Futbol Federasyonu tarafından açıklanan ‘2 resmi müsabakayı kendi sahasında seyircisiz oynama’ cezası verilmiştir. Bu nedenle 29 Ocak 2023 Pazar günü saat 14.00’da Batman Stadyumu’ndaki karşılaşma ev sahibi takımın seyircisi olmadan oynanacaktır. Batman İl Spor Güvenlik Kurulu’nun yapmış olduğu 2022-2023/06 sayılı toplantısında, Batman Petrol Spor-Bursaspor müsabakasında ‘Misafir seyircilerin alınmaması’ kararı kulübümüze tebliğ edilmiştir. Kulübümüze tebliğ edilen bu yazı neticesinde Pazar günü oynayacağımız Batman Petrol Spor maçına taraftarlarımızın girişi maalesef engellenmiştir. Kamuoyuna duyurulur.”

  • ABD’den vize yasağı

    ABD’den vize yasağı

    ABD, Belaruslu yetkililere yaptırım uyguladı. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken yaptığı yazılı açıklamada, Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko hükümetinin muhalif siyasetçi Syvatlana Tsikhanouskaya ve bazı aktivistler hakkında gıyabi yargılamalar yaptığına dikkat çekerek, hükümetin Belarus halkının demokratik isteklerini bastırmaya devam ettiğini ifade etti.
    ABD Dışişleri Bakanlığı’nın bu nedenle 25 Belaruslu yetkiliye vize yasağı getirdiğini açıklayan Blinken, “Siyasi güdümlü bu davalar, Lukaşenko rejiminin adalet ve demokrasi yanlısı Belarusluları sindirme ve baskı altına alma çabalarının son örneği” dedi.

    Tsikhanouskaya’nın sürgünde olduğu Litvanya’dan Belarus’taki demokrasi yanlısı harekete liderlik ettiğini aktaran Blinken, geçtiğimiz ay Belarus hükümetinin Belarus Spor Dayanışma Vakfı kurucusu Alex Apeikin ve Belaruslu sporcu Alyaksandra Herasimenia’yı suçlu bularak 12 yıl hapis cezasına çarptırdığını ifade etti.

    Nobel Barış Ödülü sahibi Ales Bialiatski’nin de siyasi tutuklu olduğunu aktaran Blinken, “Bu rejim barışçıl protestocuları, demokrasi yanlılarını, gazetecileri, sendikacıları, aktivistleri, insan hakları savunucularını ve her gün Belarusluları taciz etmeye ve bastırmaya devam ederken seyirci kalmayacağız” dedi.

    Blinken, vize yasağı getirilen yetkililer arasında muhalifleri ve sivilleri bastırmak için kullanılan sözde “teröre teşebbüs eylemleri”nden hüküm giymiş kişiler için ölüm cezasına izin veren yasanın çıkarılmasındaki rollerinden dolayı Belarus Ulusal Meclisi üyelerinin de yer aldığını belirtti.

    ABD’nin 2020’deki devlet başkanlığı seçimlerinden bu yana 322 Belaruslu yetkilisine vize yasağı getirdiklerini kaydeden Blinken, “Belarus vatandaşlarının demokrasi taleplerinin önünde duranlardan hesap sormak için tüm uygun araçları kullanmaya devam edeceğiz” dedi.
    Belarus’ta 2020’de düzenlenen devlet başkanlığı seçimlerinde Lukaşenko’nun rakibi olan Tsikhanouskaya ve birçok aktivistin “vatana ihanet” suçlamasıyla yargılanmasına bugün Belarus’un başkenti Minsk’te başladı.

  • Yasak alana girdi,yayaya çarptı

    Yasak alana girdi,yayaya çarptı

    Olay, saat 15.30 sıralarında Orhangazi ilçesi Arapzade Mahallesi Alis Yürüyüş Yolu’nda meydana geldi. Alınan bilgilere göre, motorlu araç girişinin yasak olduğu yürüyüş yolunda bastonu ile yürüyüş yapan Ayşe Gülaç’a (67) görgü tanıklarının iddiasına göre mavi renkli bir motosiklet çarptı. Çarpmanın şiddetiyle talihsiz yaşlı kadın yaralanırken, motosiklet sürücüsü ise olay yerinden kaçtı. Yaralanan yaşlı kadın için olay yerine ambulans çağrıldı. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Ayşe Gülaç, ambulansla Orhangazi Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.

    Polis kaçan motosiklet sürücüsünü yakalamak için çalışma başlattı.

  • Yasağa aldırmadan öz çekim yaptılar

    Yasağa aldırmadan öz çekim yaptılar

    2014 yılında İznik Gölü’nün içinde keşfedilen ve dünyanın en büyük 10 keşfi arasında gösterilen bazilika suların çekilmesiyle gün yüzüne çıktı. Yüzyılın keşfi diye adlandırılan tarihi bazilikayı gören yerli ve yabancı turistler, girilmesi yasak alan ilan edilen bazilikanın üzerinde gezerek öz çekim yapmak için birbiriyle yarıştı. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, vatandaşları çıkarmak için uğraştı. Durumu gören bazı vatandaşlar ise, yapılanın büyük saygısızlık olduğunu dile getirdi.

  • Gaziantep’te 7 günlük yasak

    Gaziantep’te 7 günlük yasak

    Gaziantep Valiliğinden yapılan açıklamada, Gaziantep genelinde toplantı ve gösteri yürüyüşü, basın açıklaması, açık yer toplantısı, kapalı yer toplantısı ile protesto eylemi, miting, çadır kurma, oturma eylemi, stant açma, açlık grevi, anma töreni, afiş, pankart ve poster asma, el ilanı ve bildiri dağıtma, imza masası açma, meşale yakma ve taşıma, konferans, panel, seminer, yardım toplama gibi faaliyetlerin 7 gün boyunca yasaklandığı bildirildi.

    Valilikten yapılan açıklamada, “İlimiz genelinde gerçekleştirilebilecek, (Siyasi partilerin, sendikaların ve sivil toplum kuruluşlarının kendi binalarında, kendi personel ve üyelerine yönelik yapacağı genel kurul ve toplantılar ile Devlet Kurum ve Kuruluşlarının program ve etkinlikleri, resmi bayram, resmi anma günleri, resmi tören ve kutlamalar ile gelenek ve göreneklere göre yapılacak programlar, spor faaliyetleri ile bilimsel, ticari ekonomik amaçlarla yapılan programları çerçevesinde gerçekleştirilebilecek etkinlikler ve Valiliğimize başvuru yapılarak, izin verilenler hariç) tüm toplantı ve gösteri yürüyüşü, basın açıklaması, açık yer toplantısı, kapalı yer toplantısı ile protesto eylemi, miting, çadır kurma, oturma eylemi, stant açma, açlık grevi, anma töreni, afiş, pankart ve poster asma, el ilanı ve bildiri dağıtma, imza masası açma, meşale yakma ve taşıma, konferans, panel, seminer, yardım toplama faaliyetleri vb. her türlü eylem/etkinlikler 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11/C maddeleri ve ayrıca 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 17. Ve 19. Maddeleri hükmü gereğince 20/10/2022 saat:00.01’den – 26/10/2022 saat:23.59 arasında (7) gün boyunca, genel asayiş ve kamu düzenin korunması için Valilik Makamının 19.10.2022 tarih 2022/163 sayılı Oluru ile Yasaklanmıştır” ifadeleri kullanıldı.