Etiket: Yaşayan İznik Hazineleri

  • 500 Yıllık tarihi hamamda yarım asırlık hizmet

    500 Yıllık tarihi hamamda yarım asırlık hizmet

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nün “Yaşayan İznik Hazineleri” projesi çerçevesinde belgeselleştirilmeye devam ediyor. Son olarak 1968 yılından bu yana İznik’te bulunan tarihi II.Murat Hamamını dededen toruna işleten Şükrü Talaş’ın hayatı ele alındı.

    1960 yılında Tokat’ın Reşadiye ilçesinde dünyaya gelen Şükrü Talaş ilk ve ortaokul hayatına İznik’te başladı 1968 yılında babası tarafından kiralanan tarihi hamamda tüm vaktini geçiren Şükrü Talaş, mesleğini dededen toruna 56 yıldır devam ettiğini dile getirdi. Talaş bahsettiği bir anısında “Hamamı senede birkaç gün tadilata alıyoruz. Bu sebeple sabah geç geliyoruz. Yine böyle bir günde evde kahvaltı yapmak nasip oldu. O zaman üç buçuk yaşında olan oğlum evde duvarlara tırmanıyor, durduramıyoruz. Ne oldu oğlum derken, çocuğun dediği söz bu mesleğin bedelini çok güzel özetledi. Çocuğum, ‘İlk defa bende arkadaşlarım gibi babamla kahvaltı yapacağım’ dedi. Bedeli o kadar ağır bir meslek ki bilemezsiniz” dedi.

    Şükrü Talaş bugün sağlık sorunları sebebiyle işletmeyi aynı aileden yeğeni Kerim Talaş’a devretti.

  • “Yaşayan İznik Hazineleri”

    “Yaşayan İznik Hazineleri”

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin“Yaşayan İznik Hazineleri” projesi çerçevesinde belgeselleştirilmeye devam ediyor. Yarım asırdır İznik’te esnaflık yaparak geçimini sağlayan Kemal Yazan’ın icra ettiği mesleğini 70’li yıllardan bu yana aynı heyecanla devam ettiriyor.

    1938 yılında İznik’e bağlı Mecidiye de dünyaya gelen Kemal Yazan çocukluk yıllarında babasının yanında çobanlık yapar.1947 yılında ilkokulu bitirmesinin ardından İznik’te bir çok alanda esnafların yanında çıraklık yapar. Cenaze levazımatı ve bugün ki işi olan ayakkabıcılığı 85 yaşında olmasına rağmen sabah 07.00’da açarak aynı aşk ve şevkle devam ediyor.

    Esnaflıkta geçirdiği yarım asırı o günleri yaşarcasına anlatan 85 yaşındaki Kemal Yazan konuşmasında “Çocukluğumuzda yalın ayak başladığımız günlerden bu günlere geldik.Ben ayağıma giyecek ayakkabı bulamazken bugün bütün İznik bölgesine ayakkabı giydirir hale geldim.Benim gençlere tavsiyem hiçbir zaman hangi şartlardan nerelere geldiklerini unutmasınlar. Esnaflıkta vatandaşlarla aralarında ki güveni hiçbir zaman sarsmasınlar. Güven olduktan sonra meslekler asırlarca nesilden nesile devam eder. Yazan konuşmasında ayrıca İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta’ya bu çalışmalar ile gelecek kuşaklara aktarılan tecrübeler ve meslekler dolayısıyla teşekkür etti.

    Yaşayan İznik Hazineleri projesi önümüzdeki süreçte de ustaları ekranlara yansıtmaya devam edecek.

  • “Yaşayan İznik Hazineleri”

    “Yaşayan İznik Hazineleri”

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin”Yaşayan İznik Hazineleri” projesi kapsamında belgeselleştirilmeye devam ediyor. Bu kapsamda elli iki yıldır zirai alet ustalığı yaparak geçimini sağlayan Cemalettin Değirmenci icra ettiği mesleğini 1971 yılından buyana aşk ve şevkle devam ettiriyor.

    1948 yılında İznik’e bağlı Elbeyli mahallesinde dünyaya gelen Cemalettin Değirmenci, ilkokulu da burada okur.1968’de gittiği vatani görevinin ardından 1971’de ustası babasının yanında bu mesleğe başlar. Elbeyli’de başlayan bu mesleğini 1976 yılında İznik’e taşıyarak devam ettirir. Elli iki yıldır devam ettiği bu mesleğinde üretmeye ve yeniliğe olan merakı onu tasarım ve üretimi kendisine ait makineler üretmeye itmiştir. Değirmenci “Üretmeye ve yeniliğe olan merakım başladığım günden beri hiç azalmadı. Bu merakım bana kendi tasarladığım ve ürettiğim makineler yapmamı sağladı. Zeytin tasnif makineleri, tarım ilaçlama makineleri, ot parçalama, ara çapalama ve tespih üretim makineleri bunlardan bazıları.”diye konuştu.

    “ÇIRAKLIK YOK OLMASIN, HEP BİRLİKTE YETİŞTİRELİM “

    Meslekte geçirdiği elli iki yıllık serüvenini o günleri yaşarcasına anlatan Cemalettin Değirmenci (75) konuşmasında “Mesleğe başladığım ilk yıllarda ki heyecanım hala devam ediyor. Hala üretmek, yenilik katmak için çaba sarf ediyorum. İşe geldiğim zaman hiçbir şey yapmasam dahi makinelerimi açıp sesini dinliyorum. Elimin yağ pas olmasından mutluluk duyuyorum. Fakat bugünlerde artık çırak bulamıyoruz. Çıraklık bitti artık. İznik’te birkaç yıl sonra insanlar kaynak yaptıracak insan bulamayacaklar. Gelin el birliğiyle bu çıraklığı yeniden hayata geçirelim, yetiştirelim. Bu kültür yok olmasın. Bu çıraklık ile büyüyen gençler toplumda saygılı ve saygın olarak büyüyorlar” diye konuştu. Değirmenci konuşmasında ayrıca İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta’ya bu çalışmalar ile gelecek kuşaklara aktarılan tecrübeler ve meslekler dolayısıyla teşekkür ederek, bu çalışmanın devamını diledi.

    İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin hayata geçirdiği “Yaşayan İznik Hazineleri” belgesellerinin ilki 75 yıllık fıçı ustası Merhum İsmail Alkış ile gerçekleştirildi. İkinci belgesel ise İznik’e bağlı İnikli Mahallesi’nde ikamet eden 20 yıldır bastonculuk ile uğraşan Şükrü Kaya ile gerçekleştirildi.

    Üçüncü belgesel dünyaca ünlü Müşküle İğne Oyaları ile dördüncü belgesel 62 yıldır küfe sanatı ile uğraşan Hakkı Ateş (76) ile beşinci belgesel 63 yıldır terzilik sanatını icra eden İsmet Acar (75)  altıncı belgesel İznik’e bağlı Tacir Mahallesi’nde 50 yıldır Sıcak Demir Ustalığı yapan Necip Saraç (62) ile yedinci belgesel 55 yıldır Yorgan Ustalığı yapan Ali Topkara (68) ile sekizinci belgesel 55 yıldır Radyo ve Televizyon Ustalığı yapan Ekrem Sevim ile dokuzuncu belgesel Çömlek Ustası Hasan Yaman (55)  ile onuncu belgesel Saat Ustası Ramis Asa (72) ile on birinci belgesel 70 yıldır Yüncülük mesleği ile uğraşan Süleyman Ferik (84) ile on ikinci belgesel 50 yıldır soba ustası olan Mehmet Topçu (72) ile, on üçüncü belgesel Ahşap Ustası Servet Bağcı (63) ile on dördüncü belgesel yarım asırlık Bisiklet Tamir Ustası Ahmet Aşık (65) ile on beşinci belgesel yarım asırlık terzi ustası Ahmet Turhan (68) ile on altıncı belgesel yarım asırlık matbaa ustası Ramiz Pancar (75) ile on yedinci belgeseli İznikspor’un efsane futbolcusu Kaptan İsmail Hakkı Çelik (69) ile on sekizinci belgeseli yarım asırlık elektrik ustası Mehmet Potur (72) ile on dokuzuncu belgesel yarım asırlık taş ustası Mehmet Arslan (76) ile yirminci belgesel ise otuz sekiz yıldır anahtarcılık ve çilingircilik yapan Kadir Kardaş (64) ile yirmi birinci belgesel kırk üç yıldır motor ustalığı yapan Recep Aksu (65) ile yirmi ikinci belgesel, elli yedi yıldır berberlik yapan Recep Altın (69) ile yirmi üçüncü belgesel ise elli iki yıldır zirai aletler ustalığı yapan Cemalettin Değirmenci (75) ile gerçekleştirildi.

    Yaşayan İznik Hazineleri projesi önümüzdeki süreçte de ustaları ekranlara yansıtmaya devam edecek.

  • Bursa’da 57 yıldır makası elinden bırakmadı

    Bursa’da 57 yıldır makası elinden bırakmadı

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin“Yaşayan İznik Hazineleri” projesinde belgeselleştirilmeye devam ediyor. Bu doğrultuda çıraklığıyla birlikte elli yedi yıldır berberlik yaparak geçimini sağlayan Recep Altın icra ettiği mesleğini genç yaştan buyana aşkla devam ettiriyor.

    1954 yılında Osmaneli’ne bağlı Boyunkaya köyünde dünyaya gelen Recep Altın, ilkokul yıllarında meslek öğrenmek için geldiği İznik’te dedesi tarafından berberlik mesleğinde çırak olarak dönemin ustası Şevket Özer’in yanına verilir. O yıllarda ki usta çırak ilişkilerine değinen Altın “Usta çırak ilişkisi bir kültürdür. Bizler bu kültürde büyüdük, yetiştik bu yaşa geldik. Ustamızın yanında konuşamaz, oturamaz saygıda kusur etmezdik. O dönemin çırakları hep bu kültürler yetişti ve zanaatkâr oldu. Çıraklığı bugünde ve gelecekte de yaşatmak devam ettirmek önemlidir” diye konuştu.

    “Gençliği muhakkak bir zanaatı olsun”

    Meslekte çıraklık ile birlikte geçirdiği elli yedi yıllık serüvenini o günleri yaşarcasına anlatan Recep Altın konuşmasında “Zor dönemlerde bu mesleklerde zorluklar içinde yapılıyordu. 1966’da başladığım çıraklık hayatımda taşıma suyla, mangal kömüründe suyu ısıtarak eski usturalar ile sakal traşı yapıyorduk. O usturaları bileme taşı ve kayışlarında bir saat bilerdik. Esnaflıkta önemli olan dürüstlük, güvenilirlik ve saygılı olmak. O dönemlerde belediye çay bahçesinde takım elbiseli kundura ayakkabılı büyüklerimiz otururdu. O bahçenin önünden geçerken bile kendimize çeki düzen verirdik. Çırak olarak dükkânımıza gelen büyüklerimizin ceketlerini şapkalarını fırçalar bahşiş alırdık. Gençlere tavsiyem muhakkak bir zanaatları olsun”diye konuştu. Altın konuşmasında ayrıca İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta’ya bu çalışmalar ile gelecek kuşaklara aktarılan tecrübeler ve meslekler dolayısıyla teşekkür etti.

    Yaşayan İznik Hazineleri projesi önümüzdeki süreçte de ustaları ekranlara yansıtmaya devam edecek.

  • Bursa İznik’te yarım asırdır bu mesleği yapıyor

    Bursa İznik’te yarım asırdır bu mesleği yapıyor

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin, “Yaşayan İznik Hazineleri” projesi doğrultusunda belgeselleştirilmeye devam ediyor. Bu çerçevede yarım asırdır taş ocağında ustalık yaparak geçimini sağlayan Mehmet Arslan icra ettiği mesleğini genç yaştan buyana aşkla devam ettiriyor.

    1946 yılında İznik’e bağlı Hacıosman da dünyaya gelen Mehmet Arslan, 1968 yılında köyünden İznik’e göç eder. Taş Ocağında o zamanlarda başkasının yanında çırak olarak çalışmaya başlayan Arslan daha sonra taş ocağını kendisi devralır. Yarım asırdır aynı taş ocağında ailesi ile birlikte çalışmayı sürdüren Mehmet Arslan köyden İznik’e geldiği yılları şu sözlerle dile getiriyor: “O yıllarda öküz arabalarıyla taş ve kum çeker, elle doldurur ve yüklerdik. İznik’in sur dışında hiç ev yoktu. Tüm yapılar sur içerisindeydi.”

    Meslekte geçirdiği yarım asırlık serüvenini o günleri yaşarcasına anlatan Mehmet Arslan (76) konuşmasında “İznik’e ilk geldiğimde 1968 yılında araç, vatandaşlarda hiç yoktu. Balyozla taş kırıp, elle öküz arabalarına yükleyip götürüyorduk. O günlerde çırak olarak çalıştığım taş ocağını daha sonraları devraldım. İznik’te devletimizin yatırımlarına taş verdim. Derelere, köprülere, restorasyonlara taş verdim. Camiler, çeşmeler inşa ederek vatandaşlara hizmet ettim. Tek amacım insanlara doğru hizmet etmek oldu. Yarım asırdır bir çalışanımızla, bir müşterimizle yanlış bir durum yaşamadım. Bugünde bu yaşıma rağmen sabah namazında çalışmaya başlar, akşam namazında bırakırım” diye konuştu.

    Arslan konuşmasında ayrıca İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta’ya bu çalışmalar ile gelecek kuşaklara aktarılan tecrübeler ve meslekler dolayısıyla teşekkür etti.

    İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin hayata geçirdiği “Yaşayan İznik Hazineleri” belgesellerinin ilki 75 yıllık fıçı ustası İsmail Alkış ile gerçekleştirildi. İkinci belgesel ise İznik’e bağlı İnikli Mahallesinde ikamet eden 20 yıldır bastonculuk ile uğraşan Şükrü Kaya ile gerçekleştirildi. Üçüncü belgesel dünyaca ünlü Müşküle İğne Oyaları ile dördüncü belgesel 62 yıldır küfe sanatı ile uğraşan Hakkı Ateş (76) ile beşinci belgesel 63 yıldır terzilik sanatını icra eden İsmet Acar (75) altıncı belgesel İznik’e bağlı Tacir Mahallesi’nde 50 yıldır Sıcak Demir Ustalığı yapan Necip Saraç (62) ile yedinci belgesel 55 yıldır Yorgan Ustalığı yapan Ali Topkara (68) ile sekizinci belgesel 55 yıldır Radyo ve Televizyon Ustalığı yapan Ekrem Sevim ile dokuzuncu belgesel Çömlek Ustası Hasan Yaman (55) ile onuncu belgesel Saat Ustası Ramis Asa (72) ile on birinci belgesel 70 yıldır Yüncülük mesleği ile uğraşan Süleyman Ferik (84) ile on ikinci belgesel 50 yıldır soba ustası olan Mehmet Topçu (72) ile, on üçüncü belgesel Ahşap Ustası Servet Bağcı (63) ile on dördüncü belgesel yarım asırlık Bisiklet Tamir Ustası Ahmet Aşık (65) ile on beşinci belgesel yarım asırlık terzi ustası Ahmet Turhan (68) ile on altıncı belgesel yarım asırlık matbaa ustası Ramiz Pancar (75) ile on yedinci belgeseli İznikspor’un efsane futbolcusu Kaptan İsmail Hakkı Çelik (69) ile on sekizinci belgeseli yarım asırlık elektrik ustası Mehmet Potur (72) ile on dokuzuncu belgeseli ise yarım asırlık taş ustası Mehmet Arslan (76) ile gerçekleştirildi.

  • İznik’in yaşayan hazinesi: Yarım asırdır insanları giydiriyor

    İznik’in yaşayan hazinesi: Yarım asırdır insanları giydiriyor

    Bursa İznik Belediyesi, “Yaşayan İznik Hazineleri” belgesellerinde bu defa emektar terzi Ahmet Turhan’ın hayatını ele aldı.

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin“Yaşayan İznik Hazineleri” projesi çerçevesinde belgeselleştirilmeye devam ediyor. Terzilikle geçimini sağlayan Ahmet Turhan (68), icra ettiği zanaatı ile yarım asırdır mesleğini aşkla devam ettiriyor.

    1953 yılında Yenişehir’in Çiçeközü köyünde dünyaya gelen Ahmet Turhan, 1957 yılında İznik’e yerleşerek çocukluk yıllarından itibaren ustası babasının yanında çalışmaya başladığını dile getirdi. Turhan “1968 yılından bu yana terzilik mesleğiyle uğraşıyorum.İlkokuldan sonra okula devam etmeyeceğim deyince babam doğru dükkana dedi. Bende o gün dükkana bir girdim 53 yıldır dükkanda, makinenin başındayım” diye konuştu.

    Mesleğe başladığı çocuk yıllardan itibaren hayatını belgeselde anlatan Ahmet Turhan, “Yaptığınız işte başarılı olmanız ve gönlünüzün rahat olması için sebat ve kanaat sahibi olmanız lâzım. Ben yarım asrı geçen çalışma hayatında bunu gördüm, bunu öğrendim. Rahmetli babamın vasiyeti vardı. Oğlum, elinin emeğini al, hakkını al. Elinin emeğine acıma derdi. Müşteriyi memnun edebilirsek biz de huzurlu oluyoruz. Gönül rahatlığıyla yapılan bir işte zevk olur. Eğer gönül rahatlığıyla yapmıyorsanız hep kahır olur” diye konuştu.

    Turhan, İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta’ya bu çalışmalar ile gelecek kuşaklara aktarılan ve tarihe not düşülen belgeseller dolayısıyla teşekkür etti.

  • Bursa’da 72 yaşında, 50 yıldır bu işi yapıyor

    Bursa’da 72 yaşında, 50 yıldır bu işi yapıyor

    İznik Belediyesi hayata geçirdiği ‘Yaşayan İznik Hazineleri’ projesi kapsamında 12’inci belgeselinde soba ustası Mehmet Topçu’nun (72) hayatını ve zanaatını ele aldı.

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin ’Yaşayan İznik Hazineleri’ projesi kapsamında belgeselleştirilmeye devam ediyor. Bu kapsamda soba işiyle uğraşan Mehmet Topçu (72) icra ettiği zanaatı ile genç yaştan bu yana 50 yıldır mesleğini aşkla devam ettiriyor.

    1949 yılında Trabzon Of ilçesinde dünyaya gelen Mehmet Topçu, 1960 yılında İznik’e yerleşen ve çocukluk yıllarından itibaren Amcası Sabri ustanın yanında çalışmaya başladı. Topçu, “İlk işimiz kalaycılıktı. Güğümler, yoğurt bakırları, su bakırları, kazan ve benzeri birçok işler yapıyorduk. Bu sokakta iki dükkanımız vardı. Biri bakır ve kalaycılık üzerine diğeri ise soba üretimi üzerine idi. İlkokul ve ortaokulu İznik’te, meslek lisesini Bursa’da okudum. İki yıl İller Bankasında çalışıp daha sonra kalaycılık ve soba mesleğine başladım” dedi.

    61 yıldır İznik’te üretiyor

    Mesleğe başladığı çocuk yıllardan itibaren zorlukları anlatan Soba Ustası Mehmet Topçu, “Biz çocukluk yıllarından itibaren tatillerde ustalarımızın yanında gecemizi gündüz ederek çalışıyorduk. Bazen boş vakitlerimizde ‘mile’ oynayıp, İznik Gölü’nde yüzerdik. Lefke kapı üzerinde kalelere çıkıp altından eşek, öküz ve beygir arabaları ile yük taşıyan araçları gözlüyorduk. Su akan hendekten atlayan at arabalarını izlemek bizlere bir oyuncak gibi geliyordu. Ayrıca inler önünde bulunan Roma Tiyatrosunda arkadaşlarla oyun oynayıp tonozlara saklanırdık” diye konuştu.

    Her aile farklı soba ister

    Sobanı yapımını baştan aşağı anlatan Soba Ustası Mehmet Topçu, “Her aile kendine göre boy boy soba yaptırırdı. Bizden önce teneke sobalar vardı. Onlar çabuk deforme olurdu. Bizim yaptığımız sobalar dayanıklı olurdu. Sobalarımızı İznik’in tüm köyleri, Yalova, Karamürsel, Gölcük ve çevre il ve ilçeler bizden gelip alırdı. O zaman sobalar insanların vazgeçilmezi idi. Evleri ısıttıkları gibi, ekmeğini, yemeğini, sularını hep bizim yaptığımız kuzine sobalar ile ihtiyaçlarını giderirlerdi. Sobalarımızın her haznesi farklı kalınlıkta olurdu. Şimdi ise doğalgaz geldi ihtiyaçlar farklılaştı. Gün geçtikçe soba işi de kaybolmaya ve fabrikalaşma ile bitme noktasına geldi. İznik’te üzüm bayramını rahmetli Belediye Başkanı Erdoğan Savaş ile başladı. Bu üzüm bayramında her üretici ürünlerini tanıtırdı. Tüm dükkan ve araçlar üzüm asmaları ile donatılıp, yarışmalar yapılırdı. Üreticiler ödüllendirilirdi. Üzüm bayramı 3 gün 3 gece sürer, ülkemizin her tarafından folklor ekipleri gelip gösterilerini sunardı. Bu tanıtımlar sayesinde üreticiler ürünlerini tanıtma fırsatı bulurdu. Üzüm Bayramı ve İznik Panayırı İznik’in tanınmasına büyük öncülük etmiştir” dedi.

    Gençlere tavsiyelerde bulunan Mehmet Topçu, “Gençlere tavsiyem okuyun, herhangi bir meslek öğrenin. Babanızın arazisinde veya kendi işinizde okumuş olarak devam edin. Üretim çok önemli ve değerlidir. Her zaman üreten kazanır. Hazıra dağ dayanmaz” ifadelerini kullandı.

    İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin hayata geçirdiği “Yaşayan İznik Hazineleri” belgesellerinin ilki 75 yıllık fıçı ustası İsmail Alkış ile gerçekleştirildi. İkinci belgesel ise İznik’e bağlı İnikli Mahallesi’nde ikamet eden 20 yıldır bastonculuk ile uğraşan Şükrü Kaya ile gerçekleştirildi. Üçüncü belgesel dünyaca ünlü Müşküle İğne Oyaları ile dördüncü belgesel 62 yıldır küfe sanatı ile uğraşan Hakkı Ateş (76) ile beşinci belgesel 63 yıldır terzilik sanatını icra eden İsmet Acar (75) altıncı belgesel İznik’e bağlı Tacir Mahallesi’nde 50 yıldır Sıcak Demir Ustalığı yapan Necip Saraç (62) ile yedinci belgesel 55 yıldır Yorgan Ustalığı yapan Ali Topkara (68) ile sekizinci belgesel 55 yıldır Radyo ve Televizyon Ustalığı yapan Ekrem Sevim ile dokuzuncu belgesel Çömlek Ustası Hasan Yaman (55) ile onuncu belgesel Saat Ustası Ramis Asa (72) ile on birinci belgesel 70 yıldır Yüncülük mesleği ile uğraşan Süleyman Ferik (84) ile on ikinci belgesel ise 50 yıldır Soba ustası olan Mehmet Topçu (72) ile gerçekleştirildi.

  • Yünleriyle 70 yıldır gönülleri ısıtıyor

    Yünleriyle 70 yıldır gönülleri ısıtıyor

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları, İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Birimi tarafından “Yaşayan İznik Hazineleri” projesi çerçevesinde belgeselleştiriliyor.

    Yüncülük mesleği ile uğraşan Süleyman Ferik, mesleğini 70 yıldır aşkla devam ettiriyor. 1937 yılında Yenişehir’de dünyaya gelen Süleyman Ferik, 14 yaşında babasının yanında başladığı yüncülük mesleğini 70 yıldan bu yana ne zorluklarla devam ettirdiğini anlattı.  Emektar usta, “Çocuk yaşlarımda beygir arabalarıyla İznik pazarına gelir, gece pazarda yatar, ertesi gün yine beygir arabasıyla evimize dönerdik. Böyle günlerden geçtik biz” dedi.

    Mesleğe başladığı çocuk yıllardan itibaren zorlukları belgeselde anlatan Süleyman Ferik (84), “Gençlik yıllarımda açtığım dükkânda yatıp kalktım. Günümün 24 saati dükkânda geçiyordu. Daha sonraları sabah ezanında geldim, gece yarıları gittim. Köylüler önceleri kırktıkları hayvan yünlerini bize getirirdi. Bizler de onları Yenişehir’e taraklamaya yollar, geri müşterilerimize getirirdik. Çocuk yaşlarımızda İznik panayırında sergi açardık. O zamanlar Yeşil Cami bahçesinde panayır olurdu. Tiyatrolar, hayvanlar ve lunapark gelirdi o zamanlar. Panayırda civar köyler ve ilçeler senelik alışverişlerini yapardı. Bütün civar dört gözle İznik panayırını beklerdi. İznik’te gençlik yıllarımızda derelere sepetleri daldırır, kepekleme balığı çıkartırdık. Bir gün otobüsle Yenişehir’den gelirken yolları sel almıştı. Göl yollara taşmıştı. Muavin yolda indi ve eline bir levye aldı. Yol kenarına çıkmış sarıbalıklar. Levyeyle birinin kafasına vurdu, getirdi otobüse attı. Bunları gördük biz” diye konuştu.

    Belgesel sonunda gençliğe tavsiyelerde bulunan Süleyman Ferik, “Gençlere tavsiyem evvela inançlı olsunlar. Ondan sonra sabredecekler. Her işte en büyük mükâfat sabırdır. Üçüncüsü, bir işe başladıkları zaman sebat etsinler. Ben bu işi yapacağım diye kendilerini inandırsınlar. Bizim maddiyattan önce birinci önceliğimiz insanların takdirini kazanmaktır” dedi.

    İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin hayata geçirdiği “Yaşayan İznik Hazineleri” belgesellerinin ilki 75 yıllık fıçı ustası İsmail Alkış ile gerçekleştirildi. İkinci belgesel ise İznik’e bağlı İnikli Mahallesi’nde ikamet eden 20 yıldır bastonculuk ile uğraşan Şükrü Kaya ile gerçekleştirildi. Üçüncü belgesel dünyaca ünlü Müşküle iğne oyaları ile dördüncü belgesel 62 yıldır küfe sanatı ile uğraşan Hakkı Ateş (76) ile beşinci belgesel 63 yıldır terzilik sanatını icra eden İsmet Acar (75) altıncı belgesel İznik’e bağlı Tacir Mahallesi’nde 50 yıldır sıcak demir ustalığı yapan Necip Saraç (62) ile yedinci belgesel 55 yıldır yorgan ustalığı yapan Ali Topkara (68) ile sekizinci belgesel 55 yıldır radyo ve televizyon ustalığı yapan Ekrem Sevim ile dokuzuncu belgesel çömlek ustası Hasan Yaman (55) ile onuncu belgesel saat ustası Ramis Asa (72) ile gerçekleştirilirken on birinci belgesel 70 yıldır yüncülük mesleği ile uğraşan Süleyman Ferik (84) ile gerçekleştirildi.

  • İznik’te yeni hayat yeni belgesel

    İznik’te yeni hayat yeni belgesel

    Bursa İznik Belediyesi hayata geçirdiği “Yaşayan İznik Hazineleri” belgeselleri kapsamında Çömlek Ustası Hasan Yaman’ın hayatını ve zanaatını ele aldı.

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin “Yaşayan İznik Hazineleri” projesi kapsamında belgeselleştirilmeye devam ediyor. Bu kapsamda Çömlek Ustası Hasan Yaman (55) icra ettiği zanaatı ile çocuk yaştan buyana yarım asırdır mesleğini aşkla devam ettiriyor. 1966 yılında İznik’te dünyaya gelen Hasan Yaman konuşmasında “5-6 yaşlarında toprağın içinde bulduk kendimizi o gün bugündür toprağın ve çamurun içerisindeyiz. Günümüzde artık ustalar azaldı, yetişmiyor. Bu sebeple de meslek unutulmaya yüz tutmuş durumda” dedi.

    “Buzlu suyun içinde ayaklarımızla çiğnedik çamuru”

    Çömlekçiliğin ortaya çıkışı ve insan hayatına girişini anlatan Hasan Yaman 1960’lı yıllarda daha ilkokula başlamadan babamızın yanında çamurun içinde bulduk kendimizi. O gün bugündür çamur hayatımızın bir parçası. Çömlek insan var olduğundan bu yana hayatımızın bir parçası. En ilkel dönemlerde de kullanılmış günümüzde de kullanılmakta. İznik’te bu iş için bulunmaz bir yer ve bu iş için gerekli hammaddeyi barındırıyor. Bizler daha önceden toprağı getirip ilkel şartlar da işliyorduk. Kış aylarında buz tutmuş suyun içerisinde ayaklarımızla bunu ezerek işliyorduk. Çok zorluklarla bu mesleği bu günlere getirdik. Bugün ulusal ve uluslar arası pazarda yerimizi aldık. Günümüzde topraktan ürünlere yönelme arttı. Su testileri, güveç kapları, kebap testileri, kupalar, yağdanlıklar yani onlarca ürün hayatımızın bir parçası. Doğal olması, uzun yıllarca dayanıklılığını koruması tercih sebebi. Artık günümüzde usta yetişmiyor. Olan ustalarda artık eksiliyor. Mesleğin ölmesini tabi ki istemiyoruz. Bunun içinde bu mesleği yaşatmaya çalışıyoruz” dedi.

    İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin hayata geçirdiği “Yaşayan İznik Hazineleri” belgesellerinin ilki 75 yıllık fıçı ustası İsmail Alkış ile gerçekleştirildi. İkinci belgesel ise İznik’e bağlı İnikli Mahallesi’nde ikamet eden 20 yıldır bastonculuk ile uğraşan Şükrü Kaya ile gerçekleştirildi. Üçüncü belgesel dünyaca ünlü Müşküle İğne Oyaları ile dördüncü belgesel 62 yıldır küfe sanatı ile uğraşan Hakkı Ateş (76) ile beşinci belgesel 63 yıldır terzilik sanatını icra eden İsmet Acar (75) altıncı belgesel İznik’e bağlı Tacir Mahallesi’nde 50 yıldır Sıcak Demir Ustalığı yapan Necip Saraç (62) ile yedinci belgesel 55 yıldır Yorgan Ustalığı yapan Ali Topkara (68) ile sekizinci belgesel 55 yıldır Radyo ve Televizyon Ustalığı yapan Ekrem Sevim ile gerçekleştirilirken dokuzuncu belgesel Çömlek Ustası Hasan Yaman (55) ile gerçekleştirildi.

  • Yaşayan İznik hazinesi: Yarım asırdır demir dövüyor

    Yaşayan İznik hazinesi: Yarım asırdır demir dövüyor

    İznik Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıl hayata geçirilen ‘Yaşayan İznik Hazineleri’ belgeselleri kapsamında Sıcak Demir Ustası Necip Saraç’ın hayatı ve zanaatı ele alındı.

    Unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ustaları ile mesleklerinde yarım asrı devirmiş kişilerin hayatları İznik Belediyesinin ‘Yaşayan İznik Hazineleri’ projesi kapsamında belgeselleştiriliyor. Bu kapsamda Sıcak Demir Ustası Necip Saraç (62) icra ettiği demircilik zanaatı ile 1971 yılından buyana mesleğini aşkla devam ettiriyor. 1959 yılında İznik’in Tacir Mahallesi’nde dünyaya gelen Necip Saraç, “11 yaşında çırak başladım bu mesleğe. Tam 50 yıldır sıcak demir ustalığı yapıyorum. Bizler bununla büyüdük. Çocuklarımızı bu meslekle okuttuk. Ailemizin geçimini bu meslekle kazandık ve kazanmaya devam ediyoruz” dedi.

    Sıcak Demir Ustalığının inceliklerini paylaşan Necip Saraç “İlkokula gittiğim yıllarda rahmetli amcam Mustafa Saraç’ın yanında çıkarlık yapıyordum. Çıraklıkla devam eden birkaç yılın ardından babam bana kendi dükkanımı açtı. Evliyim 2 kızım var biri evli ve iki torunum var. Demircilik zanaatının sayesinde bu hallere geldim. Rızkımı geçimimi buradan sağlıyorum. Emekliliğimi de bu meslek sayesinde kazandım. Bu zanaatı devam ettirmek için hala mücadele ediyorum. Bende üç çırakla çalıştım. Fakat hiç biri devam etmedi. Özenmediler bu mesleğe, bıraktılar. Bizim en çok müşterilerimiz genelde çiftçiler ve orman işleriyle uğraşan kişiler. Yaptığım işle gurur duyuyorum. Yaptığım bir aleti önce kendim beğeniyorum. Kendi beğenmediğim bir işi hiçbir müşterime vermiyorum. Bir lokma ekmek yiyorsam bugün bu mesleğimin sayesindedir. Bu meslekler yok olmasın. Bu mesleklerle uğraşanlar aç kalmaz, ailesinin geçimini her zaman sağlarlar” diye konuştu.

    İznik Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminin hayata geçirdiği ‘Yaşayan İznik Hazineleri’ belgesellerinin ilki 75 yıllık fıçı ustası İsmail Alkış ile gerçekleştirildi. İkinci belgesel ise İznik’e bağlı İnikli Mahallesi’nde ikamet eden 20 yıldır bastonculuk ile uğraşan Şükrü Kaya ile gerçekleştirildi. Üçüncü belgesel dünyaca ünlü Müşküle İğne Oyaları ile dördüncü belgesel 62 yıldır küfe sanatı ile uğraşan Hakkı Ateş (76) ile beşinci belgesel 63 yıldır terzilik sanatını icra eden İsmet Acar (75) ile yapılırken son olarak İznik’e bağlı Tacir Mahallesi’nde 50 yıldır Sıcak Demir Ustalığı yapan Necip Saraç (62) ile gerçekleştirilen belgeselde ustanın hayatı ve zanaatı ele alındı.