Kırklareli’nde tarla günü etkinliği yapıldı. Kofçaz ilçesine bağlı Devletliağaç köyünde gerçekleştirilen etkinlikte abide, albaşak, damla ve saban buğday çeşitleri hasat edildi.
“Yerli ve Milli Tohumlarımızın Ulaşmadığı Çiftçi Kalmasın Projesi” çerçevesinde bölgenin toprak yapısına göre uygunluk ve kalitesi kontrol edildi.
Etiket: yerli tohum
-
Kırklareli’nde tarla günü etkinliği
-
Yerli tohum ‘Taner’ Pazar’da çiftçilerin umudu oldu
Tokat’ın Pazar ilçesinde yerli ve milli tohumların ekiminde önemli bir adım atıldı. İlçede ilk kez ekilen ‘Taner’ isimli buğday çeşidi, çiftçilerin yüzünü güldürdü. Tarım ve Orman Bakanlığı Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından sağlanan ‘Taner’ buğdayının demonstrasyon çalışmaları sonrasında gerçekleştirilen hasat işlemi büyük bir başarıyla tamamlandı.
“İlçe tarımında yaygınlaştırmak istiyoruz”
Hasatta konuşan Tarım ve Orman Müdürlüğü Pazar İlçe Müdürü Emre Kapar, “Yerli ve milli buğday tohumlarımızdan olan ‘Taner’in ekiminden dolayı memnunuz. Fenolojik gözlemlerini takip ediyoruz. Bugün de hasat işlemi gerçekleşti. Yerli ve milli tohumlarımızın ekimini ilçemiz tarımında yaygınlaştırmak istiyoruz. İlçemizde ekimi yapılan buğday çeşitleri içerisinde Taner buğday çeşidinde ortalamanın üstünde yüksek verim potansiyeli taşıyor” dedi.
“Bu sayede tarımda dışa bağımlılık kalkacak”
Üretici Seyfi Yatkın ise, “Yerli ve milli olan bu buğday çeşidinin ekiminden çok memnunum. Mevsimsel yağışların az olması ve kurak geçmesine rağmen şükürler olsun verimde büyük bir artış sağladık. Bu Taner çeşidini hububat ekimi yapacak olan Pazarlı üreticilerimiz için de tohumluk olarak kullanılması yönünde vermek istiyorum. İlçemizde bu çeşidin ekiminin yaygınlaşacağını düşünüyorum. Yerli ve milli tohumlarla bu sayede tarımda dışa bağımlılığın azalarak yerli üretim olması gerekiyor” diye konuştu.
Teknik personelin yaptığı biçerdöver kontrolü ile dane kayıplarının önlenmesi sağlanarak gerçekleştirilen hasat işleminde, dekara 650 kilogram verim elde edildi.
-
“Yerli tohum, milli teknoloji kadar önemli”
BUÜ Karacabey Meslek Yüksekokulu, Limagrain Tohum Islah Üretim San. Tic. A.Ş. firması ile eğitimde işbirliği protokolü imzaladı. Mesleki eğitime destek vererek daha nitelikli öğrencilerin ilgili programları tercih etmesini sağlamayı, öğrencilerin başarılarını teşvik etmeyi ve donanım sahibi mesleki ve teknik elemanların yetiştirilmesine katkıda bulunmayı hedefleyen protokole BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Firma İnsan Kaynakları Müdürü Ayşegül İyidoğan ile Firma Pazarlama Müdürü Murat Öztürkmen imza attı.
Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, üniversite-sanayi işbirliğinde gerçekleştirilen protokolün gerek üniversiteye gerekse de sektör temsilcilerine kıymetli imkanları olacağını vurguladı. Karşılıklı kazan-kazan anlayışı ile deneyim ve bilgi paylaşımı yapılacağına işaret eden Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz; “Bu ortaklık hepimiz açısından verimli olacak. Burada öğrencilerimiz için üç ayrı kazanım modeli olacak. Yeni bir staj kapısı, birçok öğrenciye burs ve uygulamalı dersler konusunda deneyimlerini paylaşacak sektör temsilcileriyle tanışma imkânı doğacak. Sektörün deneyimi, üniversitenin bilgi birikimi ile harmanlanacak. Buradan doğacak sinerji; öğrencilerimize ve genel anlamda tüm insanlığa fayda sağlayacak. Protokolün hazırlanmasında emeği bulunan herkese teşekkür ediyor, işbirliğimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.
Yerli tohuma tam destekKonuşmasında yerli tohum hakkında da düşüncelerini açıklayan Rektör Kılavuz; “Yerli tohum, milli teknoloji kadar büyük bir önem arz etmektedir. Dünyada da bu konunun ne kadar önemli olduğu son dönemde çok daha iyi anlaşılmıştır. Yerli ve milli teknolojiye gösterdiğimiz hassasiyeti, milli ve yerli tohumda da göstermeliyiz. Bu anlamda meslek yüksekokullarımızın ilgili bölümleri ve ziraat fakültelerimizin ayrıca destek almaları gerektiğine inanıyoruz. Hayvan Besleme ve Zootekni alanlarında Türkiye’nin yetkin eğitim kurumları arasında gösterilen üniversitemiz, tohum meselesi ve güvenliği konusunda da aynı hassasiyet ile çalışmalarını sürdürmektedir. Bu noktada yürütülen her türlü faaliyete katkı sunabilecek deneyimli akademisyenlere de sahibiz. Yeni projelerin üretilmesi ve tohum ıslahı konusundaki çalışmaların destekçisi olacağımızı bildirmek isteriz” açıklamasında bulundu.
İşbirliği artarak devam edecekLimagrain İnsan Kaynakları Müdürü Ayşegül İyidoğan ise işbirliği desteği ve duyulan güven için üniversitenin tüm yöneticilerine teşekkür etti. Protokol sürecinin MYO Yönetimi ile karşılıklı diyalog içerisinde ilerlediğini kaydeden Ayşegül İyidoğan; “Bu işbirliğine iki taraflı bakıyoruz. Bizler de üniversiteden ve akademisyenlerimizden son derece kıymetli katkılar görüyoruz. Özellikle öğrencilerin staj ve uygulama dersleri sürecinde olumlu geri dönüşler alıyoruz. Biz süreçten çok memnunuz ve işbirliğimizin artarak devam etmesini diliyoruz. Protokol hepimize hayırlı olsun” dedi.
Karacabey MYO Müdürü Prof. Dr. Serdal Dikmen de sektördeki deneyimleri çerçevesinde okula ve öğrencilere verecekleri katkılardan ötürü firma yöneticilerine teşekkür etti. Özellikle yüksek puanlı öğrencilerin MYO’ya çekilmesi ve staj kolaylığı sağlanmasının önemli bir destek olacağına işaret eden Prof. Dr. Serdal Dikmen; “Firma, bu protokol çerçevesinde eğitim-öğretime vereceği desteğin yanı sıra aynı zamanda önümüzdeki yıl için de bir burs desteği sağlayacağını açıkladı. Öğrencilerimizin burs sayısını da bu vesile ile arttırmış olacağız. Destekleri ile bizlere güç katacaklar. Her şey için teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
-
Safranbolu’da yerli tohumda rekor seviye
Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, yerli tohum üretimine devam ettiklerini, şu anda belediye seralarında 30 binin üzerinde maniye tohumunun hazır olduğunu söyledi.
Park ve Bahçeler Müdürlüğüne bağlı olarak çalışmalarına devam eden Uygulama ve Üretim Biriminin bir fabrika gibi çalışmalarına devam ettiğini kaydeden Köse, “Arkadaşlarımız maniyenin yanı sıra şeker fasülye, empürme fasülye, sultaniye bamyası gibi sebzelerle beraber değişik illerden aldığımız 150 farklı çeşit tohumda çoğaltılmaya başladı” dedi.
Tohum çeşitliliğini arttırmak için çalışmaların devam edeceğini ifade eden Köse, “Safranbolu Belediyesi üreten bir belediye. Bu bağlamda üretmeye, belediyemize dolayısı ile Safranbolu’muza kazandırmaya devam edeceğiz” diye konuştu. -
Yerli ve milli tohumlar Osmangazi’de yetişiyor
Osmangazi Belediyesi, Ekolojik Yaşam Merkezi’nde kurduğu serada, ‘Ata Tohumları’ toprakla buluşturdu. Başkan Mustafa Dündar, geçtiğimiz yıl hayata geçirilen proje ile üretilebilir, yerli ve milli tohumları çoğaltıp, Türk tarımına katkı sağlamayı hedeflediklerini ifade etti.
Artan hibrit tohum kullanımı ile birlikte, her geçen yıl ülkemizde üretilebilir yerli tohumların kaybolmaya yüz tuttuğu günümüzde, Osmangazi Belediyesi’nin başlattığı yerli ve milli tohum geliştirme çalışmaları devam ediyor. İthal tohumun önüne geçip, yerli ve milli tohumun yaygınlaştırılması amacıyla Sahipsiz Hayvanlar Doğal Yaşam ve Tedavi Merkezi bünyesinde kurulan Ekolojik Yaşam Merkezi’ndeki serada, yerli tohumlardan elde edilen fideler yetiştiriliyor.
Ekolojik Yaşam Merkezi bünyesinde başlattıkları çalışmayla, tohumda dışa bağımlılığa son verip, yerli ve milli tohum kullanımını yaygınlaştırmak için çalıştıklarını söyleyen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da ısrarla üzerinde durduğu “Türk Tarımını Güçlendirme” ve “Ata Tohumu Yetiştirme” projesine, bizler de geleneksel ata tohumlarımızı yeniden üretip çoğaltarak, sürdürülebilir üretime katkı sağlamak istiyoruz. Hibrit tohum kullanımının arttığı, geleneksel tarımın, yerli tohumlarımızın yavaş yavaş yok olduğu günümüzde, üretilebilir yerli ve milli tohumlarımızı çoğaltıp üreticimize ulaştırmak istiyoruz” dedi.
Geçtiğimiz yıl başlattıkları çalışmadan çok iyi sonuçlar elde ettiklerini belirten Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Ata Tohumu projesi ile Türk tarımının yerli ve milli tohum ile güçlenmesine katkı sağlamak hepimizin görevi oldu. Geçen yıl elde ettiğimiz tohumlara yenilerini ekledik. Ürün çeşitliliğimizi 7-8’lerden 25’e çıkardık. Öncelikle fidelik tohumlarımızın dikimini gerçekleştirdik. Bu çalışmadaki amacımız, halk tabiriyle tavan arasında kalmış diyebileceğimiz orijinal, ata tohumlarımızı bulup onların kalitesini bozmadan, genetiği ile oynanmadan üretilebilir yerli ve milli tohumlar elde etmek” diye konuştu.