Etiket: yetenek

  • Yetenekli sporcu Vitraspora transfer oldu

    Yetenekli sporcu Vitraspora transfer oldu

    Bilecik 2. Amatör Lig’de mücadele eden Kınıkpor altyapısından yetişme 2008 doğumlu defans oyuncusu Enes Öztürk, 1. Amatör Lig temsilcisi Bozüyük Vitraspor’a transfer oldu. Kınıkspor Kulübü sosyal medya hesabından Enes Öztürk’ün transferi ile ilgili ”Genç oyuncumuz Enes Öztürk, Bozüyük Vitraspor ile anlaşmıştır. Genç kardeşimize yeni kulübünde başarılar dileriz” paylaşımı yaptı.

  • Minik öğrenciler yeteneklerini sergiledi

    Minik öğrenciler yeteneklerini sergiledi

    Milli Eğitim Bakanlığı tarafından dönem sonu faaliyet haftası kapsamında, okullarda 15-18 Ocak tarihlerinde 4 gün sürecek etkinlikler düzenlendi. Öğrenciler sanat, bilim, kültür ve sportif faaliyetlere katıldı. Ordu Haki Yener İlkokulu’nda 4 günde düzenlenen 18 etkinliğin yanı sıra 32 grubun katılımı ile ‘Yetenek Sizsizini Haki Yener’ isimli yarışma düzenlendi. Yarışmada dereceye giren öğrencilere hediyeler takdim edilecek.
    Düzenlenen yarışmalarda öğrenciler spor, sanat, müzik ve çeşitli alanlarda hünerlerini sergiledi. Yarışmada öğrenciler bireysel ve grup olarak sahneye çıkarken, öğretmenlerden oluşan jürilerin verdikleri puanlara göre göre dereceye girenler belirlendi.
    Haki Yener İlkokulu Müdürü Levent Özzengin, “Milli Eğitim Bakanlığımız bu yıl ilk defa dönem sonu faaliyet projesi çerçevesinde tüm illerdeki okullara karne öncesi haftayı çocukların daha eğlenceli ve eğitici etkinliklerle geçirmesi adına proje başlattı. Biz de bu proje çerçevesinde Haki Yener İlkokulu olarak yaptığımız planlamalar ile son haftamızı çocuklarımızın sinema günleri, ebrû sanatı, kokulu taş uygulaması, gezi etkinlikleri şeklinde daha çok şenlik havasında bir hafta planladık. Etkinliklerimizin son gününde ‘Yetenek Sizsiniz Haki Yener’ yarışması ile 32 grubun katıldığı bir yetenek yarışması yaptık. Öğrencilerimiz sanat, spor, müzik ve farklı alanlarda yeteneklerini sergilediler. Jüri üyelerimizin verdikleri puanlarla da değerlendirme yaptık” diye konuştu.

    “Çocuklar dönem sonu haftasında eğlenerek öğreniyor”
    Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulamaya geçirilen proje ile çocukların eğlenerek öğrendiklerini söyleyen Müdür Özzengin, “Bakanlığımız, çocuklarımıza karne haftasından önceki dönemde onları daha çok sanat, bilim, kültür ve sporla iç içe olmaları, eğlenceli bir zaman geçirmeleri adına bu projeyi yaptı. Biz de bu projeyi okulumuzda yürüttük ve son haftamızı çok dolu geçirdik. Yaptığımız yetenek yarışmaları sonrasında jüri üyelerimizin verdiği puanlara göre ilk 3’e giren yarışmacıları seçtik, bu öğrencilerimi ödüllerini vereceğiz. Ayrıca yarışmaya giren tüm öğrencilere de teşvik anlamında hediyeler verilecek” ifadelerine yer verdi.
    Düzenlenen yarışma programına İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ahmet Kına, veliler ve öğrenciler katıldı.

  • 10 parmağında 10 marifet

    10 parmağında 10 marifet

    Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu (BESYO) Spor Yöneticiliği bölümü mezunu Selahattin Abdullah Yılmaz, henüz 1,5 yaşındayken geçirdiği ateşli rahatsızlık sonucu duyma kabiliyetini kaybetti. 2 yaşında işitme cihazı kullanmaya başlayan Yılmaz, ilkokul, ortaokul ve liseyi babasının da destekleriyle engelli okulunda değil normal okullarda tamamladı. Yılmaz, arkadaşlarını ve öğretmenlerini duymakta zorluk çekse de konuşmasını ilk olarak buralarda geliştirdi ve şuanda uzmanlığı bulunan dudak okuma özelliğini o dönemlerde geliştirdi. Daha sonra yaşıtlarından geri kalmayarak üniversite sınavlarına hazırlanan Yılmaz, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu bölümünde eğitimine devam etti. Spora olan ilgisini okuduğu üniversiteyle de perçinleyen Yılmaz, badminton, masa tenisi, futbol, voleybol, atletizm gibi spor dallarında sayısız başarı, madalya ve kupalar elde etti. Zamanının büyük bir kısmını spor yaparak geçiren Yılmaz, Erzincan Gençlik Merkezi’nde ise uzun yıllardır gönüllü olarak faaliyetlere katılıyor. Etrafında ki insanlara da neşe kaynağı olan genç azmi ve başarılarıyla görenlere ilham kayağı oluyor.

    ‘Sessiz bir dünyada hayatımı yaşıyordum’

    Selahattin Abdullah Yılmaz, küçük yaştan beri yaşadığı zorlukları, sessiz bir dünyada yaşıyormuş gibi hissederken hayata sporla tutunduğunu belirtti. Yılmaz konuşmasında, “Ben Selahattin Abdullah Yılmaz, 21 yaşındayım. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi BESYO Spor Yöneticiliği bölümü mezunuyum. 1,5 yaşında ateşlenme ve havaleden iki kulağımı da kaybettim. İki kulağım da duymuyor, işitme engelliyim. 2 yaşında işitme cihazı kullanmaya başladım. Anaokuluna gidene kadar işitme cihazı kullanıyordum ve konuşamıyordum. Anaokuluna ilk gittiğimiz zaman devlet okuluna kabul etmemişlerdi, işitme engelliler okuluna gönderin demişlerdi. Babam Milli Eğitim Müdürü ile konuşunca beni devlet okuluna almışlardı. Arkadaşlarım normal konuşan ama ben işitme engelliydim. Çok zorluklar çektim. Sessiz bir dünyam varmış gibi bir hayatım vardı. İlkokul, ortaokul ve lise de hep devlet okuluna gittim. Spora hevesim vardı. Sporda da ilk badmintona başladım ve sanki benim arkadaşım gibiydi. 2017’de Badminton Türkiye Şampiyonası’na hazırlanmıştım. Türkiye 3. olmuştum. Daha sonra görmüş olduğunuz madalyalarımı kazanmaya başladım.

    Sadece badmintonda değil, birçok sporla uğraştım. Masa tenisinde Türkiye 3. oldum. Bowling de Türkiye 3. oldum. Tekvando da, karate de, futbol da, voleybol da, atletizm de hemen hemen tüm branşlar da uğraştım. Hevesim vardı, seviyordum spor yapmayı. Sadece spor da yapmıyordum. Aynı zaman da işaret dili tercümanıyım, işaret dili ile iletişim kurabiliyorum, konuşabiliyorum. İşitme cihazı kullanarak duyabiliyorum. Normalde dudak da okuyorum. İnsanlar konuştukları zaman dudaklarını okuyabiliyorum. Erzincan Gençlik Merkezi’nde de gönüllüyüm. Önceden bu kadar eğlenceli değildim. Yalnızca spora gidip gelirdim. 7-8 senedir gönüllü gencim. Gençlik Merkezi’nde aktif olarak faaliyetlere katılıyorum. Erzincan Gençlik Merkezi’nde ilk işitme engelli benim. Buraya geldiğimde herkes beni güler yüzle samimi bir şekilde karşılıyorlar. Ben azmimle, inancımla, pes etmedim mücadelemle bir şeyleri başardım ve şuan çok mutluyum” dedi.

    ‘İşaret dili ile işitme engellilere tavsiye verdi’

    Yılmaz son olarak da işaret dili ile konuşma yaparak kendi gibi olan işitme engelli vatandaşlara tavsiyede bulundu. Yılmaz konuşmasında, “Benim gibi işitme engelli arkadaşlarım var. Onlar için işaret dili yapıyorum. Benim gibi olanlara tavsiyem var. Hiçbir zaman kaybetmezsin, çalışırsan başarırsın ve hedefin varsa ulaşırsın” ifadelerini kullandı.

  • Yeteneği ile göz dolduruyor

    Yeteneği ile göz dolduruyor

    Başarılı oyuncu Özüm Çakır, sanatçılığının yanı sıra müzikteki yeteneklerini de sergilemeye devam ediyor.
    İstanbul Bilgi Üniversitesi hukuk fakültesi mezunu olan Çakır, Ayla Algan Sanat Atölyesinde oyunculuk eğitiminin yanı sıra, şan dersleri de alıyor.

    Özüm Çakır, uzun yıllardır edindiği deneyimleri ve sahne tecrübelerini müziğe olan tutkusunu birleştirerek kendini geliştirmeye devam ediyor. Aynı zamanda oyunculuk kariyerine de başarıyla devam ederek genç yetenek, kendini ifade etmek ve sesini geliştirmek için çalışmaları sürdürüyor. Öğrencilik yıllarından bu yana müziğe olan ilgisini koruyan Çakır, şan dersleriyle müziğin inceliklerini ve profesyonel vokal tekniklerini öğreniyor. Tozkoparan dizisinde Ayla karakteriyle tanınan sanatçı, uluslararası çapta çekilen “Corontina 19” adlı sinema filminde Mia karakteriyle izleyicilerin karşısına çıktı.

    Ayrıca “Hashtag” adlı sinema filminde Damla karakterini başarıyla canlandıran Çakır, YouTube dizisi Kolej Rüyasında izleyicilerin beğenisini kazandı. Son olarak Ateşböceği adlı dizide büyük bir performans sergiledi.
    Genç sanatçı hem oyunculuğu hem de müzikal yetenekleriyle sanat dünyasında kendine özgü bir yer edinmeyi başardı. Hem oyunculuğu hem de sahne performanslarıyla sanatseverlere ilham veren Çakır, şan dersleriyle de müzik dünyasında kendini geliştirmeye devam edeceğini söyledi.

  • Kemanın genç yeteneği dinleyenleri büyüledi

    Kemanın genç yeteneği dinleyenleri büyüledi

    Nilüfer Belediyesi Dr. Hüseyin Parkan Sanlıkol Müzik Enstrümanları Müzesi, MEM Genç Sahne Konserleri çerçevesinde genç yetenekleri müzik tutkunlarıyla buluşturmaya devam ediyor. Müziğe olan yeteneği küçük yaşta keşfedilen ve 9 yaşından bu yana Bursa Uludağ Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda çalışmalarını yürüten Arda Çaşka, Nilüfer Belediyesi Dr. Hüseyin Parkan Sanlıkol Müzik Enstrümanları Müzesi’nde konser verdi.

    Çağdaş Özkan’ın piyanoda eşlik ettiği konserde, Arda Çaşka, performansıyla izleyenleri mest etti. Hans Sitt, Leopold Dancla, Joseph Bloch, Alfred Moffat, Friedrich Seitz, gibi ünlü müzik insanlarının bestelerini başarıyla çalan Arda Çaşka, geceye katılanlardan büyük alkış aldı. Konser sonunda Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Sibel Özer de Çaşka’yı kutlayarak çalışmalarında başarılar diledi.

  • Genç kızın resim yeteneği herkesi hayran bırakıyor

    Genç kızın resim yeteneği herkesi hayran bırakıyor

    Güzel Sanatlar Fakültesinde resim bölümü okuyarak profesyonel şekilde resimler çizmek isteyen Ceren Karagöz’ün çizdiği resimleri görenler hayran kalıyor. Özel yetenek sınavlarına hazırlandığını anlatan Karagöz; “Bu hazırlık sürecinde daha rahat ilerleyebilmek için, çizim yapmaya çok zaman ayırmak ve kendimi bu alanda daha çok geliştirmek için açık liseye geçiş yaptım. Küçük yaştan beri resim yapmaya meraklıyım ve tabi ki amatörce ve daha basit haliyle gördüğüm her şeyi çizebilirim. Genel olarak karakalem resim çalışıyorum.

    Desen çiziyorum, hareketli figürlerden çalışmalar yapıyorum, imgesel tasarımlar deniyorum ve tabi ki portre çalışması yapıyorum. Çünkü karakalem portreler benim için en değerli çalışmalarım. Çizim yapmaya başladığım o an kendimi o ortamın içinde hissetmiyorum çok farklı dünyalara da dalabiliyorum. Çünkü çizim yapmak aslında benim hayal gücümü geliştiriyor hatta bazen resim çizerken kendimi Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde hayal ediyorum. Evet, daha yolumu çizebilecek durumda değilim ama kesinlikle bu alanda ilerleyeceğimi biliyorum. Ailem beni çok destekliyor ve her zaman yanımda oluyorlar” dedi.

    “Ben kızımla gurur duyuyorum”

    Ceren Karagöz’ün Babası Mehmet Nasır Karagöz ; “Ben kızımla gurur duyuyorum. Yaptığı çizimler çok güzel. Umarım daha iyi yerlere gelir her zaman arkasındayım. Yeter ki doğru yolda ilerlesin. İnşallah gönlündeki gibi olur. Onu daha iyi yerlerde görmek isterim, her bir babanın görmek istediği gibi. İnşallah daha iyi yerlere gelir” diye konuştu.

    “Allah herkese ayrı ayrı yetenek vermiş yeter ki keşfedip peşinden gidelim”

    Kızının çizim yaparken çok mutlu olduğunu söyleyen Anne Şükran Karagöz; “Öncelikle kızımın buralara geldiğini gördüğüm için çok mutluyum. Ceren çok yetenekli bir kızdır. Sabah kalkar yemeden içmeden saatlerce sabır içinde istek içinde çizim yapar. Bazen çok şaşırıyorum nasıl sıkılmadan saatlerce çizim yapabiliyor. Sonra anladım ki çizim yaparken çok mutlu. Biz ne dersek diyelim o vazgeçmiyor. Benin kızım gibi genç yetenekler hayallerinden vazgeçmesinler. Allah herkese ayrı ayrı yetenek vermiş yeter ki keşfedip peşinden gidelim. Kızımla gurur duyuyorum ve her zaman yanındayım” dedi.