Etiket: YÖK

  • YÖK Başkanı’ndan üniversite adaylarına öneriler

    YÖK Başkanı’ndan üniversite adaylarına öneriler

    YÖK Başkanı Özvar, Kurulun internet sitesinden 2023 YKS sonuçlarına göre tercih yapacak adaylara önerilerde bulunduğu bir mesaj yayınladı.

    Tercih sürecinin önemini vurgulayan Özvar, “Değerli üniversite adayları, Öncelikle sizlere ve ailelerinize en içten selamlarımı iletiyorum. Her birinizin eğitim ve kariyer hedeflerine yönelik heyecanını ve azmini yakından takip ediyoruz. Bu meşakkatli sınav sürecini başarıyla tamamlayarak, yükseköğrenim yolculuğunda elde etmeyi arzuladığınız hedeflere ve hayallere bir adım daha yaklaştınız. Bildiğiniz üzere 27 Temmuz’da başlayan ve 8 Ağustos tarihine kadar devam edecek olan tercih dönemi içerisindeyiz. Tercih dönemi, geleceğinizin şekillenmesinde çok önemli kararları vermeniz gereken bir süreçtir. Yükseköğretim Kurulu olarak bizlerde, sizlerin bu sürecini kolaylaştırmak adına çalışmalarımıza devam ediyoruz” ifadelerinde bulundu.

    DEPREMZEDELERE, 34 YAŞ ÜZERİ KADINLARA, ŞEHİT VE GAZİ YAKINLARINA EK KONTENJAN 

    Özvar, depremzedelere, 34 yaş üzeri kadınlara, şehit ve gazi yakınlarına ayrılan ek kontenjanları hatırlatarak, “Bu yıl tercih kılavuzunda bazı önemli yenilikler yaptık. Öncelikle depremzede öğrencilerimizin içinden geçtiği bu zorlu sürece bir nebze de olsa olumlu katkı sağlayabilmek için onlara özel bir kontenjan tanımlaması yaptık. Milletimizin baş tacı gazi ve şehitlerimizin yakınlarına da ayrı bir kontenjan tanımladık. Bu kontenjanlara ek olarak, 34 yaş üzeri kadınlarımıza da tercih kılavuzunda özel bir kontenjan sağladık. Sağlanan bu kolaylık, geçmişte yükseköğrenim imkanlarına tam olarak erişememiş olan kadınlarımıza yükseköğretimin kapılarını tekrar açma fırsatı sunmaktadır. İlgili tüm adaylarımızın tercihlerinde kendilerine sağlanan bu kontenjanları da dikkate almaları gerektiğini hatırlatmak isterim” dedi.

    “YÜKSEKÖĞRETİMİN KALİTESİNİ ARTIRMAK ADINA CANLA BAŞLA ÇALIŞIYORUZ

    Tercih yapacak adaylara önerilerini sıralayan Özvar, açıklamasında şunları kaydetti:

    “Üniversite tercihlerinizi yaparken, hem Yükseköğretim Kurulu hem de diğer kurumlarımız tarafından sağlanan burslara ek olarak staj ve mezuniyet sonrası istihdam olanaklarını göz önünde bulundurmanızı tavsiye ediyoruz. Bu olanaklar, eğitim hayatınızı daha da anlamlı kılacak ve gelecekte sizleri daha donanımlı hale getirecektir. Yükseköğretimin, ülkemiz için taşıdığı kıymetin farkındayız. Eğitim, sadece bireylerin değil, tüm toplumun geleceğine açılan kapıdır. Bu yüzden Yükseköğretim Kurulu olarak yükseköğretimin kalitesini artırmak ve sizlere daha iyi olanaklar sunmak adına canla başla çalışıyoruz. Son olarak, emeği geçen tüm paydaşlarımıza teşekkürlerimizi sunuyorum. Ailelerin ve öğretmenlerin, üniversite adaylarımızın başarısı için gösterdiği destek ve çaba da büyük bir takdiri hak ediyor. Hep birlikte ülkemizin yeni yüzyılında daha güçlü yarınlar inşa etmeye devam edeceğiz. Tüm adaylara tercihlerinde kolaylıklar diliyorum.”

  • YÖK üyeliğine 5 atama

    YÖK üyeliğine 5 atama

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Yükseköğretim Kurulu’na (YÖK) 5 üye atandı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre; TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Prof. Dr. Halit Eyüp Özdemir, İstanbul Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, Süleyman Demirel Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı ve Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün YÖK üyesi olarak atandı. Söz konusu atama kararı, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 6’ncı maddesinin b/1 bendi ve 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2, 3 ve 7’nci maddeleri gereğince verildi.

  • Cevizin rekoltesinde kayıp yok

    Cevizin rekoltesinde kayıp yok

    Cevizin anavatanı Kaman ilçesinde hasat dönemi öncesinde cevizin rekoltesinde kayıp olmadığı belirlendi. Ziraat Mühendisi Behsat Bulanık, cevizin kalitesinde değişim olmadığını rekoltede de kayıp olmadığını söyledi. Bulanık açıklamasında; “Kaman cevizi kalite yönünden üstün özelliklere sahiptir. Rekolte ve kalitede herhangi bir kaybımız yok. Türkiye’de en kaliteli cevizlerden bir tanesi Kaman ilçesinde üretilmektedir “dedi. Cevizin yetişme döneminde büyümeye devam etmekte olduğunu anlatan Bulanık, “Üretici Kaman cevizinin sulaması ve üretmesine devam etmekte. İnşallah Türkiye’de en kaliteli cevizi üretecek ve kaliteyi koruyacağız” diye konuştu.

    Kaman cevizi ince kabuklu yapısı, iç kalitesinin yüksekliği, alan özellikli oluşu ve Türkiye ortalamasının 1,5 katı verimi ile (ağaç başına 50 kg, dekardan 500 kilogram) olması özelliğiyle önemli bir besin olarak biliniyor.

  • Çift ana dal ve yan dal

    Çift ana dal ve yan dal

    Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2023-YKS) yerleştirme sonuçlarına göre İstanbul, Ankara, Dokuz Eylül, Karadeniz Teknik ve Çukurova üniversitelerinin fizik, kimya, biyoloji ve matematik bölümlerine kayıt yaptıracak öğrencilere bilgisayar bilimleri, iktisat, ekonomi, işletme, istatistik ve ekonometri programlarında çift ana dal ile yan dal eğitimi imkanı getirdi.

    YÖK’ün çift ana dal ve yan dal programlarına ilişkin 2023-2024 akademik yıldan itibaren hayata geçireceği yeni programla ilgili usul ve esaslar, Resmi Gazete’nin 16 Temmuz tarihli sayısında yer alan yönetmelik değişikliğiyle belirlendi.

    Yükseköğretim Kurumlarında Önlisans ve Lisans Düzeyindeki Programlar Arasında Geçiş, Çift Anadal, Yan Dal ile Kurumlar Arası Kredi Transferi Yapılması Esaslarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in yürürlüğe girmesiyle temel bilimleri tercih edecek öğrencilerin aynı anda iki programdan mezun olmaları sağlanarak mezuniyet sonrası çalışma imkanlarının genişletilmesi amaçlanıyor.

    YÖK tarafından belirlenen diploma programlarına kayıt yaptıran temel bilimler öğrencileri, talepte bulunmaları halinde yine YÖK tarafından belirlenen programlarda çift ana dal ile yan dal eğitimi yapabilecek.

    Yeni uygulamaya göre İstanbul, Ankara, Dokuz Eylül, Karadeniz Teknik ve Çukurova üniversitelerinde fizik, kimya, biyoloji ve matematik bölümlerini tercih edecek öğrenciler, talepleri halinde üniversitenin belirlediği kontenjanlar dahilinde bilgisayar bilimleri, iktisat, ekonomi, işletme, istatistik ve ekonometri programlarında çift ana dal ile yan dal eğitimi yapabilecek.

    Konuyla ilgili gerekli bilgilendirme ve koşullara, 2023-YKS tercih kılavuzunda yer verilecek. Uygulama 2023-2024 eğitim öğretim yılından itibaren başlayacak.

    Söz konusu üniversitelerin fizik, kimya, biyoloji ve matematik bölümlerini kazanan öğrenciler yan dal ile çift ana dal programlarına kayıt için üniversitelerine başvuracak.

    YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, yükseköğretimin bütün alanlarında yaptıkları uygulamalarda ve attıkları adımlarda kaliteyi öncelediklerini vurguladı.

    Özvar, “Temel bilimleri tercih eden öğrencilere çift ana dal ve yan dal eğitimi fırsatı vermekteki amacımız, temel bilimleri daha üst yüzdelik dilimden öğrencilerin tercih etmesini sağlamak ve mezunlarının donanımlarını arttırarak istihdam imkanlarını arttırmak. Temel bilimler için yaptığımız düzenlemelerdeki ana hedefimiz çok önemli olan bu alandaki kaliteyi arttırmaya yöneliktir.” açıklamasında bulundu.

     

  • 4 binden fazla ev elektriksiz kaldı

    4 binden fazla ev elektriksiz kaldı

    Güney Kore’nin farklı kesimlerinde hafta sonundan bu yana etkili olan şiddetli yağışlar sele yol açtı. Han Nehri’nin taşması sonucu başkent Seul’de su baskınları meydana geldi. Yollar sular altında kaldı, 4 binden fazla evde elektrik kesintisi yaşandı.

    Güneydeki Busan şehrinde 1 kişiden haber alınamazken, Güney Jeolla’da ise 1 kişi yaralandı. Şiddetli yağış nedeniyle ülke genelinde 134 kişi evlerinden tahliye edildi. Başbakan Han Duck-soo, can kaybı yaşanmamasının son derece önemli olduğunu ifade ederek, ilgili kurumlara teyakkuzda olma talimatı verdi. 10 bin 500’den fazla polis yollarda görevlendirilirken, devriyeler artırıldı.

  • Bursa’nın sahillerinde işgale geçit yok

    Bursa’nın sahillerinde işgale geçit yok

    Bursa’nın Gemlik, Mudanya ve Karacabey sahilleri, hava sıcaklıklarının artması ile birlikte özellikle hafta sonları günü birlik tatilcilerin akınına uğruyor. Vatandaşlar serinlemek için plajları doldururken, sahillerde halkın ortak kullanımını engelleyecek davranışların artması üzerine Büyükşehir zabıtası harekete geçti. Bursa Büyükşehir Belediyesi sorumluluk alanında bulunan 135 kilometrelik deniz sahil şeridindeki 24 plajda denetimler artırıldı.

    Gerek Bursa içinden gerekse yakın il ve ilçelerden gelen bazı tatilcilerin plaja rastgele çadır kurması, halı, kilim ve battaniye ile gölgelik oluşturması ve mangal yakılması şikayetlerinin artması üzerine Kurban Bayramı tatilinde Gemlik ve Mudanya sahilindeki yoğunlaştırılan denetimler aralıksız devam ediyor. Mudanya sahilinde sabah 08.00’da başlayan denetim ve uygunsuzluklara müdahale çalışmaları gece 02.00’a aralıksız sürüyor. Denetimlerde plajdaki işgallerin önlenmesinin yanında devrilen yönlendirme tabelaları ve çöp kutularına da çeki düzen veriliyor.
    Yaz boyunca sahillerdeki ekip sayıları artırılırken, sahillerde herhangi bir uygunsuzluğa izin verilmeyeceği, bu tür durumların zabıta ekiplerine bildirilmesi gerektiği belirtildi.

  • Kurbanlık çok, alan yok

    Kurbanlık çok, alan yok

    Kars’ta Kömür Tevzi Bölgesi’nde açılan Kurban Pazarı’nda yoğunluk yaşanıyor. Her keseye uygun kurbanlıkların alıcılarını beklediği pazarda, vatandaşlar bayrama 2 gün kalmasına rağmen sadece kurbanlıkların fiyatlarını sormakla yetiniyor. Bazı vatandaşlar ise pazarlık yapılmasına rağmen fiyatın yüksek olduğundan yakınarak kurbanlık almaktan vaz geçiyor.

    Sabahın erken saatlerinde Kurban Pazarı’na kurbanlıklarını getiren yetiştiriciler, hayvanlarına müşteri bekliyor.

    “Malımızı istediğimiz paraya satamıyoruz”

    Satışların durgun olduğunu ifade eden hayvan yetiştiricileri, “Satışlar şuan durgun, piyasa biraz yüksek, vatandaşların alım gücünde kısıtlamaya gidiyor. Şuan malımızı istediğimiz paraya satamıyoruz” dedi.

    “Bu sene insanlar kurban alamıyorlar”

    Bu yıl insanların kurban alamadığına dikkat çeken hayvan yetiştiricileri, “Bu sene insanlar kurban alamıyorlar. Küçükbaş normaldir. Fiyatları 4 bin lira ile 6 bin lira arasında değişiyor. Büyükbaş zaten aldı başını gitti. İnsanlar büyükbaşa yönelemiyor. Hastalık var, artı para yok. perişan haldeyiz, küçükbaş para etmiyor. İnsanlar alamıyor” diye konuştu.


    “Fiyat sorup gidiyorlar”

    Kurbanlarını satışa getirdiklerini belirten hayvan yetiştiricileri, “Kurban Bayramı geldi, kurbanlarımızı satışa getirdik. Geçen yıl bu kurbanların tanesi 3 bin liraydı. Bu yıl 6 ile 7 bin lira arası, piyasa çok durgun, insanların alım gücü yok. bu saate kadar 1 kurbanlık sattım. İnsanlar alamıyor, sadece fiyat sorup geçip gidiyorlar” şeklinde konuştu.

    Öte yandan, Kurban Pazarı’na sabah erken saatlerde getirilen kurbanlıklar, alıcılarını beklerken, Kars’ta küçükbaş hayvanların 6 bin liradan satışa sunuluyor. Büyükbaş hayvanların fiyatları ise 30 ile 70 bin lira arasında değişiyor. Kurban Bayramı’na 2 gün kala Kars’ta kurbanlıklar alıcılarını bekliyor.

  • YÖK başkanından açıklama

    YÖK başkanından açıklama

    MHP lideri Devlet Bahçeli’nin grup toplantısındaki konuşmasında, “Üniversite sınavlarını kaldıracağımız günler de çok uzak değildir” sözleri sınavların kaldırılması konusunu yeniden gündeme getirdi.

    Medya kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle Hacettepe Beyaz Ev’de bir araya gelen Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “üniversite sınavının kaldırılması” tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

    “Şu anda herhangi bir hazırlığımız yok” diyen Özvar, “Sayın Cumhurbaşkanımızın bizlere bir talimatı olursa bu konuda çalışabiliriz, sınavlar konusunda alternatif çalışmalar yapabiliriz” ifadelerini kullandı.

    Özvar sınavların kaldırılmasına ilişkin şunları kaydetti:

    “Dünyada üniversiteye seçme ve yerleştirme usulleri farklı olabiliyor. Bazı ülkelerde herhangi bir genel sınav yapılmıyor. Çocuklar ilk, orta eğitimi boyunca ortaya koydukları akademik başarıyla üniversitelere müracaat ediyorlar, üniversiteler kendi içinde bu öğrencileri değerlendirerek seçim yapabiliyor. Bizim gibi ülkelerde de genel bir üniversite giriş sınavı yapılıyor. Bizde yapılmasının sebebi üniversiteye erişmek isteyen aday sayısının çokluğu. Burada tabii siyasilerin iradesi önemlidir. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanı’mızın bizlere bir talimatı olursa, biz bu konuda çalışabiliriz. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın bu konuda bir iradesi olursa, sınavlar konusunda alternatif çalışmalar yapabiliriz.”

    Özvar, Türkiye’nin yükseköğretime giriş sınavlarında büyük bir tecrübesi olduğunu, bunun hizmet ihracatı bakımından pazarlanabilecek ürünlerden sayılabileceğini kaydetti.

    Üniversite sınavının kaldırılmasına ilişkin bir gündemlerinin şu an olmadığını bildiren Özvar, “Bu sistemin bir bütün olarak inşa edilmesi lazım. Bütün ortaöğretim ve yükseköğretimi bir bütün olarak değerlendirerek ancak yapabileceğimiz bir iştir bu. Bizim şu anda herhangi bir hazırlığımız yok. Biz önce 2023 yerleştirme işlemlerini tamamlamak, ondan sonra neticeyi görmek istiyoruz” dedi.

    ÖĞRETİM ELEMANLARININ ÖZLÜK HAKLARI

    Özvar, öğretim elemanlarının özlük haklarına ilişkin bir soru üzerine, şunları kaydetti:

    “Asgari ücretle alakalı güzel bir çalışma meydana geldi. Kamuda bütün çalışanlarla alakalı hükümetimizin üniversite öğretim elemanlarını da içine alacak şekilde bir düzenleme hazırlığı içinde olduğunu biliyorum. Biz de ilgili muhataplarımızla üniversitelerimizde çalışan gerek akademik gerek idari personelin özlük haklarıyla ilgili güncel durumu paylaşıyoruz. Bu konuda iyileştirmeler yapılması için Cumhurbaşkanlığı nezdinde gerekli girişimlerde bulunduğumuzu söylemek isterim.

    Bir profesör şu anda net 32-33 bin lira alıyor. Doçent 27-28 bin lira, araştırma görevlileri 18-20 bin lira civarında. Sağlık çalışanlarıyla alakalı üniversitelerde birkaç ay önce Sayın Cumhurbaşkanı’mızın takdirleriyle yürüttüğümüz bir çalışma vardı. Üniversitelerin sağlık alanındaki akademisyenlerde ciddi bir iyileştirme meydana geldi. İnşallah o iyileştirmenin sağlık dışında kalan diğer akademik programlarda çalışan öğretim elemanlarını da yakın zamanda teşmil edeceğini umuyoruz. Bunu ilgili muhataplarımızla paylaştık. Onlar da konuyu gayet iyi biliyorlar. Biz üniversiteleri kamuda çalışan diğer istihdam edilenlerden ayrı gayrı görmüyoruz. İnşallah üniversite öğretim elemanlarıyla da alakalı gerekli çalışmanın neticesinin önümüzdeki bir iki ay içinde alınacağına, diğer kamu çalışanlarıyla birlikte onların özlük haklarında da önemli iyileştirmeler meydana geleceğine inanıyoruz.”

    YÜKSEKÖĞRETİMDE KAYITLI ÖĞRENCİ SAYISI 6 MİLYON 950 BİN

    Türkiye’de yükseköğretime ilişkin güncel verileri paylaşan Özvar, 2022-2023 eğitim-öğretim yılı itibarıyla yükseköğretimde kayıtlı toplam öğrenci sayısının 6 milyon 950 bin 142 olduğunu bildirdi.

    YKS’YE 34 YAŞ ÜSTÜ 168 BİN KADIN ADAY BAŞVURDU

    Bu yıl 34 yaşını tamamlamış kadınlara yükseköğretimde genel kontenjanı bozmadan ek kontenjan ayırdıklarına işaret eden Özvar, bu kapsamda 168 bin kadınının bu yıl Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) girdiğini kaydetti.

    Depremzede adaylar için deprem bölgesindeki üniversitelerde ek kontenjan ayırdıklarını belirten Özvar, bu şekilde 21 bin kişilik kontenjan ayrıldığını söyledi.

    1984 yılında 20 bin 333 olan öğretim elemanı sayısının bugün 184 bin 702’ye ulaştığını kaydeden Özvar, “Türkiye bir taraftan yükseköğretim kapasitesini artırırken diğer taraftan ülkenin en yetişmiş, nitelikli nüfusuna da üniversitelerde yer açmış oluyor. Son yıllarda kadın öğretim elemanlarının sayısında bir artış meydana geldi. Kadınların oranının en yüksek olduğu kategori, araştırma görevlisi. Araştırma görevlilerinin yüzde 52’si kadınlardan meydana geliyor. En düşük olduğu oran ise profesör. Bu konuda da zamana ihtiyaç var.” ifadelerini kullandı.

    Özvar, lisans, ön lisans ve açık öğretim olmak üzere üniversitelerin bu yılki kontenjan sayısının 1 milyon 73 bin 404 olduğunu bildirdi.

    VAKIF ÜNİVERSİTELERİNDE ÜCRET ARTIŞI

    Özvar, vakıf üniversitelerinin yaptıkları yüksek ücret artışlarıyla ilgili soruya, “Şikayet geldikçe şikayet olan üniversiteye denetleme kurulundan denetçi göndermeye başladık. Bazı öğrencilerden şikayet geldi, oraya denetim yapan arkadaşlarımızı gönderiyoruz. Bu konuda vakıf üniversitelerimizden Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu dikkate almak suretiyle öğrencilerimizi üzmeden, ailelerini, velilerini dikkate alarak bir artış yapmalarını bekliyoruz. Üniversitelere yazı gönderiyoruz ve önceki yıllardaki artışları dikkate alan oranlarda öğrenim ücretlerinde artışa gitmelerini bekliyoruz ve istiyoruz. Orada istediğimiz şu, TÜFE-TEFE, buna dikkat edin. Bu önemli. İnanıyorum vakıf üniversitelerimiz bu konuda hassas olmayı sürdürecektir. Bu tür durumlar ortaya çıkarsa da bunları yakından takip ediyoruz.” karşılığını verdi.

    YAPAY ZEKA ÜNİVERSİTESİ KURULABİLİR Mİ?

    Özvar, yükseköğretimde yapay zekanın kullanımına ilişkin bir soru üzerine, “Birkaç seneden beri bu saha üzerinde çalışıyoruz. Yapay zeka üzerine çalışan bir komisyonumuz var. Bu o kadar ciddi bir mesele ki sonuçları üzerine çalışan arkadaşlarımız var. Mesela yapay zeka kullanarak sınav, araştırma yapan, makale yazan, ödev hazırlayan öğrenci, akademisyen veya idari personelle alakalı, bu işin etiğini, hukukunu ve tekniğini Türkiye’de bizim kurmamız gerekiyor. ‘Yapay zeka yükseköğretime nasıl tesir eder?’, ‘Türkiye’nin kendine mahsus bir yapay zeka modeli olabilir mi?’, bunlar üzerinde tartışmalar Yükseköğretim Kurulu’nda devam ediyor. Bu, fevkalade önemli bir konu. Hatta bir yapay zeka üniversitesi kurulabilir mi, kendi aramızda böyle soruları tartışıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

  • YÖK’ten sınav kararı

    YÖK’ten sınav kararı

    YÖK, üniversitelerde dönem sonu sınavlarını 1 Haziran’dan sonra yapacak.

    YÖK’ten yapılan yazılı açıklamaya göre, Yükseköğretim Yürütme Kurulu dün gerçekleştirdiği toplantıda öğrencilerin mağduriyet yaşamaması için üniversitelerde dönem sonu sınavlarına ilişkin karar aldı.

    YÖK Yürütme Kurulu’nun kararında şu ifadelere yer verildi:

    “Kahramanmaraş merkezli depremlerin ülkemiz genelindeki etkileri, depremden etkilenen vatandaşlarımız ile öğrencilerimizin barınma durumları, sosyal koşullar ve sürdürülebilir öğretim süreçleri değerlendirilerek 2022-2023 akademik yılı bahar dönemi dönem sonu sınavlarının 1 Haziran 2023 tarihinden önce başlatılmaması hususu, 17 Mayıs 2023 tarihli Yükseköğretim Yürütme Kurulu toplantısında incelenmiş ve 2022-2023 akademik yılı dönem sonu sınavlarının 1 Haziran 2023 tarihinden sonra yapılmasına karar verilmiştir.”

    Söz konusu karar, bugün üniversitelere iletildi.

    Öte yandan YÖK; Ankara, İstanbul, İzmir başta olmak üzere pek çok ildeki üniversitelerin, “sınavların, yüz yüze eğitim verilen programlarda yüz yüze, çevrim içi eğitim verilen programlarda ise çevrim içi yapılmasına” yönelik kararını destekledi.

  • 25 üniversiteye öncelikli alan misyonu

    25 üniversiteye öncelikli alan misyonu

    Yüksek Öğretim Kurumu tarafından üniversitelerin Türkiye’nin kalkınma hedefleri doğrultusunda doğrudan katkıda bulunma çerçevesinde, henüz bir özel bir misyon yüklenmemiş üniversitelerin belirli bilim alanlarındaki uzmanlıklarıyla öne çıkmış olan bölüm ve programlarının, YÖK vasıtasıyla desteklenmesi amaçlayan “Öncelikli Alanlarda Uzmanlaşan Üniversiteler Projesi Tanıtım Toplantısı” düzenlendi. Toplantı kapsamında, ulusal ölçekte nitelikli beşeri kaynakların geliştirilmesi ve uluslararası ölçekte nitelikli bilimsel çıktıların artırılması hedef olarak gösterildi. Proje çerçevesinde desteklenecek öncelikli bilim ve Ar-Ge alanlarının YÖK tarafından saptandığı ve 15 öncelikli bilim alanında 25 devlet ve vakıf üniversitesinin ilgili bölüm ve programlarına uzmanlaşma misyonu verildiği açıklandı.

    Burada bir konuşma yapan YÖK Başkanı Özvar, araştırma Üniversiteleri programındaki üniversitelerin araştırma kapasitelerinin artırılmasına yönelik özel destek sağlanması kapsamında, 17 Mart 2022 tarihinde, Yükseköğretim Kurulu ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığımız arasında imzalanan protokolle Araştırma Üniversiteleri Destek Programı (ADEP) hayata geçirildiğini hatırlatarak, “Belirli uzmanlık alanlarında kendilerine çeşitli misyonlar yüklenmiş olan 23 Araştırma Üniversitesi, 22 Bölgesel Kalkınma Odaklı Üniversite, 3 Sağlık Bilimleri Üniversitesi, 2 Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, ve 2 Güzel Sanatlar Üniversitesi bulunmaktadır. Bunun yanında, belirli bilim alanındaki uzmanlıklarıyla öne çıkmış bölüm ve programlarımız bulunmaktadır. Bu bölüm ve programlarımızın, yükseköğretim ekosistemimiz tarafından desteklenmesi; nitelikli insan kaynağımızın geliştirilmesi ve uluslararası düzeyde nitelikli bilimsel çıktıların artırılması için önemli olduğu açıktır” diye konuştu.
    Özvar, “Öncelikli Alanlarda Uzmanlaşan Üniversiteler Projesi”ni tanıtmaktan memnuniyet duyduğunu ifade ederek, “Bu kapsamda desteklenecek Öncelikli Bilim ve Ar-Ge Alanlarını belirlemek için, Başkanlığımız tarafından 11. Kalkınma Planı’nda yer alan öncelikli sektör, alan ve alt alanlar, üniversitelerin alan bazlı yetkinlik analizi raporu, öncelikli ve kilit teknolojilerde teknoloji yol haritaları, Ar-Ge ve yenilik konuları gibi çeşitli rapor ve politika dokümanları incelenmiştir” ifadelerini kullandı.

    “15 bilim alanında 25 üniversiteye öncelikli alan misyonu verilmesi kararlaştırıldı”

    Bu çalışmanın ardından, 43 Devlet Üniversitesinin ve 78 Vakıf Üniversitesinin değerlendirmeye alındığını söyleyen Özvar, “Bu alanlarda uzmanlık ve yetkinlik gösteren üniversite Bölümleri-Programları 2018-2022 tarih aralığındaki yayın ve atıf performansları ile TÜBİTAK tarafından hazırlanan Üniversitelerin Alan Bazlı Yetkinlik Analizi Raporu çerçevesinde incelenmiştir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda; 15 bilim alanında 25 devlet ve vakıf üniversitesinin ilgili bölüm-programlarına öncelikli alan misyonu verilmesi Yükseköğretim Kurulumuz tarafından kararlaştırılmıştır” değerlendirmesinde bulundu.

    Özvar, şu şekilde devam etti:
    “31 Mayıs 2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren değişiklik ile Araştırma Üniversiteleri Destek Programı kapsamında aktarılan kaynağın kullanımına ilişkin önemli bir esneklik getirdik. Buna göre, Araştırma Üniversiteleri Destek Programı kapsamındaki projeler için ön ödeme limitleri on katına kadar artırılabilmektedir. Başka bir deyişle, Bilimsel Araştırma Projelerinde 2023 yılı için 38.200 TL olan ön ödeme limiti, Araştırma Üniversiteleri Destek Programı kapsamında hazırlanan projeler için 382 bin liraya yani 10 katına çıkarılmıştır.”
    Başkan Özvar, konuşmasının ardından ilgili bölüm-programlarına öncelikli alan misyonu verilmesi kararlaştıran 25 üniversite temsilcisine plaket takdim ederek hatıra fotoğrafı çekildi.