Etiket: yüksek ihtisas eğitim ve araştırma hastanesi

  • “Anne iyiyim ben, üzme kendini”

    “Anne iyiyim ben, üzme kendini”

    Merkez, Osmangazi ilçesi Kemal Bengü Caddesi üzerinde motosikletiyle yemek siparişine giden Ahmet Faik, yolun karşısına bisikletiyle geçen 13 yaşındaki Eren Acar’a çarptı.

    Metrelerce savrulan ikilinin yardımına çevredekiler koşarken, durum 112 ekiplerine bildirildi. İhbar üzerine olay yerine gelen ambulans yerde kalan Acar ve Ahmet Faik’e olay yerinde ilk müdahaleyi yaparken, 13 yaşındaki çocuğun kaza geçirdiğini öğrenen baba koşarak yanına geldi.

    Oğlunu görünce korku dolu anlar yaşayan babaya, oğlu, “İyiyim baba korkmana gerek” diyerek sakinleştirdi.

    Ambulansa bindirilen küçük çocuk, kaza geçirdiğini öğrenen annesini telefonda “Anne ben iyiyim teleşlanmana gerek yok” diyerek dakikalarca sakinleştirmek için uğraştı.

    O anlar kameraya yansırken, polis ekipleri kazayla ilgili tahkikat başlattı.

    Öte yandan Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma hastanesine kaldırılan 13 yaşındaki Eren Acar ve Ahmet Faik’in sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

  • Yüksek ihtisas uyku laboratuvarının kapasitesi arttı

    Yüksek ihtisas uyku laboratuvarının kapasitesi arttı

    Uyku solunum bozukluğu başta olmak üzere çeşitli uyku hastalıkların tedavi edildiği uyku laboratuvarının hizmete alınan yeni yatakları için tören düzenlendi. Bursa İl Sağlık Müdürlüğü Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Salih Metin, uyku laboratuvarının kentin önemli bir sağlık ihtiyacını karşıladığını dile getirdi. Daha fazla hastaya hizmet verilmesi için kapasite artırımı teklifi laboratuvarda görevli hekimlerden geldiğine dikkat çeken Dr. Metin, “Biz 4 yataktan çok hızlı bir şekilde 6’ya çıktık. Bunun için gerekli cihazlarımızda tamamlandı. Şu an senede bin 200 hastaya hizmet verecekken bin 800 civarı hastaya hizmet verecek seviyeye getirdik” dedi.


    Sağlıklı uyku uyuyamayan insanlarda gündüzleri dikkat eksikliği, yorgun hissetme, konsantrasyon güçlüğü, yüksek tansiyon gibi birçok rahatsızlığın görülebileceğini vurgulayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Gülgün Çetintaş Afşar ise, uyku laboratuvarında detaylı tetkiklerin yapıldığının altını çizdi. Laboratuvarda görevli tüm personelin özveri ile çalıştığını belirten Doç. Dr. Afşar, “Ekip olarak biz bu işe gönül verdik. Herkes çok özverili çalıştı. Bugün itibari ile laboratuvarımız 6 yatağa çıktı. Bu konuda desteklerini bizden esirgemeyen başta İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz olmak üzere emeği geçen tüm yöneticilerimize çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.


    Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Osmangazi Ek Binası’nda gerçekleştirilen törene; Sağlık Müdürlüğü Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Salih Metin, Göğüs Hastalıkları Uzmanları Doç. Dr. Gülgün Çetintaş Afşar ile Doç. Dr. Seyhan Us Dülger, Nöroloji Uzmanları Doç. Dr. Aygül Güneş ve Uzm. Dr. Asuman Ali’nin yanı sıra personeller katıldı.

  • Bursa’da güvenlik görevlisi hasta yakınına kafa attı

    Bursa’da güvenlik görevlisi hasta yakınına kafa attı

    Bursa’da hastanede yatan yakınını görmeye giden ve Covid-19 tedbirlerini ihlal ettiği iddia edilen bir vatandaşla güvenlik görevlisi arasında çıkan kavgada özel güvenlik görevlisi hasta yakınına kafa attı. O anlar hastanede olan bir başka hasta tarafından kaydedildi. Hasta yakınının özel güvenlik görevlisine küfür ettiği, iki tarafın da birbirinden şikayetçi olduğu öğrenildi.

    Bursa Yüksek İhtisas Hastanesi’nde iddiaya göre hastanede yatan yakını ziyarete gelen bir kişi ile özel güvenlik görevlisi arasında tartışma çıktı.

    Güvenlik görevlisi ile zor kullanılarak odadan çıkartılan genç arasında sözlü olarak başlayan tartışma bir anda kavgaya dönüştü.  Özel güvenlik ve hasta yakını birbirlerinin yakasına yapışarak kavga etmeye başladı.

    Diğer hastaların ve yakınlarının gözü önünde başlayan kavgada güvenlik görevlisi genç adama kafa attı. Burnuna darbe alan genç aynı güvenlik görevlisi tarafından hastaneden dışarıya çıkarıldı.

    Diğer görevlilerinin gelmesiyle kavga sonlandırılırken güvenlik görevlisinin hasta yakınına kafa attığı anlar saniye saniye kaydedildi.

    Darbe alan genç ise kanayan burnuna tampon yaparken, görevlilere “siz o adamın yukarıda yaptığı muameleyle aşağıda yaptığı muameleyi bilmiyorsunuz” diye konuştu.

    Özel güvenlik görevlisi, hastanenin kurallarına uymayan ve ailesine küfürler savuran hasta yakınından şikayetçi oldu.

  • Türk Sağlık-Sen Bursa: Artık sorunlarımızı çözün

    Türk Sağlık-Sen Bursa: Artık sorunlarımızı çözün

    Türk Sağlık-Sen Bursa Şubesi, 14 mart Tıp Bayramı kapsamında Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Pandemi sürecinde sağlık çalışanlarının gösterdiği özveri ve verdiği kayıplara dikkat çeken Karabayır, “Bir yıldır sağlık çalışanlarını herkes alkışlıyor ama iş hakkını vermeye, mağduriyetini çözmeye gelince her ne hikmetse somut adımlar atılmıyor. Bu durumun artık son bulmasını istiyoruz” dedi

    Türkiye Kamu-Sen Bursa İl Temsilcisi İbrahim Bulut’un da katıldığı etkinlikte konuşan Türk Sağlık-Sen Bursa Şube Başkanı Sabit Karabayır’ın açıklamaları şöyle;

    BİR YIL ALKIŞLANDIK ARTIK SORUNLARIMIZ ÇÖZÜLSÜN

    14 Mart Tıp Bayramını salgınla geçen 1 yılın sonunda karşılıyoruz. İki bayram arasında 300’den fazla sağlık çalışanı arkadaşımız covid salgını nedeniyle şehit verdik.

    100 bin üstünde arkadaşımız virüse yakalandı. Devletin verdiği görevle millete şifa dağıtırken şehit olan tüm sağlık çalışanlarımızı rahmet ve minnetle anıyoruz. Hasta arkadaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.

    Onların emsalsiz fedakârlıkları ve canlarını vererek ortaya koydukları hizmet sağlık çalışanlarının bu ülkeye bağlılıklarını ve bu uğurda nelerden vazgeçebildiklerinin çok önemli bir göstergesidir.

    • 1 yıldır sağlık çalışanları ailelerini ve sosyal hayatı unuttular
    • 1 yıldır sağlık çalışanları salgına rağmen 7/24 hizmet ürettiler.
    • 1 yıldır sağlık çalışanları izin gibi temel ihtiyaçları unuttu, esnek mesai gibi kavramlar ise hiç yanlarına uğramadı.
    • 1 yıldır salgın var ama şiddet ve mobbing devam ediyor. Korkunç saldırılara sağlık çalışanları maruz kaldılar.
    • 1 yıldır sağlık çalışanı emek veriyor, tüm gücüyle hizmet üretiyor ama sıfır döner sermaye alıyor, adı tavandan kendi yavandan olan bir düzenleme ile geçiştirilmeye çalışılıyor.
    • 1 yıldır sağlık çalışanlarını herkes alkışlıyor ama iş hakkını vermeye, mağduriyetini çözmeye gelince her ne hikmetse somut adımlar atılmıyor. Bu durumun artık son bulmasını istiyoruz.

    Türk Sağlık-Sen olarak bu zor süreçte her zaman ve şartta sağlık çalışanlarının yanında olduk. Çalışanın hakkı ve emeği için alanlara çıkıp basın açıklaması yaptık, haksızlıklara karşı davalar açtık. Başvuru ve görüşmelerle çözüm istedik, mücadeleden hiç geri durmadık.

    Hep çalışanın yanında olduk. Bazı sorunları çözdük, bazı meselelerde ilerleme kaydettik fakat isteğimiz maaşa zam şeklinde tek ödeme, döner sermayede iyileştirme, sözleşmelilere kadro, hizmetlilere memurluk, 3600 ek gösterge, kreş v.b temel meselelerin halledilmesidir. Bunun içinde mücadeleye devam edeceğiz.

    Kıymetli Basın Mensupları;

    14 Mart Tıp Bayramı, Tıbbiyelilerin vatanın işgaline karşı gösterdikleri tepkiden ve duruştan kaynağını almıştır. Bugünde sağlık çalışanları böylesine bir vatan savunmasındadır.

    Kahramanların salgınla mücadelesi ve korumaya çalıştıkları Türkiye’nin sağlığı bugün toplumsal, sosyal ve ekonomik hayatımızı en fazla etkileyen unsurdur.

    Hayatımız buna göre şekil almaktadır. Sağlık çalışanlarının çalışma hayatı ve şartları ile ilgili her iyileştirme ve her yeni olumlu düzenleme memleket için atılmış olumlu bir adım olacaktır.

    2021 yılı sağlık çalışanları yılı ilan edildi; 2021 yılı Tıp Bayramının da sorunları çözmede adım atılmaya başladığı bir gün olmasını istiyor ve temenni ediyoruz. Alkışlamak ile kimse yorulmasın “Sesimize kulak verip, çalışanların meseleleri çözülsün ” diyoruz.

    Güzel memleketimizin dört bir yanında en kalabalık şehirlerinden en ücra köşelerine kadar vatana ve millete hizmet eden tüm sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramını Kutluyoruz.

  • Koronavi̇rüs tedavi̇si̇nde yanlış bi̇li̇nen gerçek

    Koronavi̇rüs tedavi̇si̇nde yanlış bi̇li̇nen gerçek

    Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Kardiyolog Doç. Dr. Hasan Arı, bazı tansiyon ilaçlarının Covid-19 tedavisini olumsuz etkilediğine dair çıkan tartışmaların bilimsel bir dayanağının olmadığını belirtti.

    Dünya genelinde salgın haline gelen Covid-19 hastalığında en yüksek risk grubunu kronik kalp hastaları oluştururken, bu hastalıkların tedavisinde kullanılan bir takım ilaçların Covid-19 tedavisini olumsuz etkilediğine dair ortaya atılan iddialar, bazı hastaların ilaçlarını bırakmasına sebep oldu.

    Bu kapsamda açıklamalarda bulunan Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Kardiyolog Doç. Dr. Hasan Arı, eldeki veriler doğrultusunda hipertansiyon hastalarının ilaçlarını kullanmaya devam etmeleri gerektiğini vurguladı.

    Bu tarz iddiaların sosyal medyada yayılmasının ardından kendi hastalarını gözlemlediklerini dile getiren Doç. Dr. Arı, “Bunun üzerine bazı hastaların ilaçlarını değiştirdiğini gördük ve bununla ilgili araştırma yaptık. Hastalarımızın yüzde 10’unun ilaç değişikliği yaptıklarını gördük” dedi.

    Üzerinde tartışmalar yaşanan ilaçları sadece hipertansiyon hastalarına değil; kalp yetmezliği, böbrek fonksiyon bozukluğu ve diğer bazı özel durumlarda olan hastaların da kullandığını dile getiren Doç. Dr. Arı, “Kardiyovasküler sistemi ilgilendiren hastalıkların mortalite hızı yüksek olduğu için bu hastaların ilaçlarını değiştirmemelerini önerdik. Çıkan bazı yayınların üzerine zaten dünya kardiyoloji camiası kayıtsız kalmadı ve 48 saat içerisinde yanıt verdi. Bazı yayın organları da bu ilaç grubunun olumsuz değil tam tersine olumlu etkilerinin olabileceği şeklinde yayınlar yaptı. Bu bilgiler doğrultusunda bizim de elimizde çeşitli veriler oluşunca ilaç değişikliği yapmanın gerekli olmadığını gördük” şeklinde konuştu.

  • Bursalı doktor, babasının mezarı başında kendini öldürdü

    Bursalı doktor, babasının mezarı başında kendini öldürdü

    Bursa’da, doktor Mehmet Ş. (45), babasının mezarı başında, tabancasını başına ateşleyerek, yaşamına son verdi.

    Bursa’da aracı ile babasının mezarı başına gelen genç doktor, ilk olarak dua etti sonrasında silahla kendini vurarak intihar etti.

    Çocuk doktorunun 2 ay önce eşinden ayrıldığı öğrenildi.

    Olay, merkez Osmangazi İlçesinde bulunan Hamitler Kent Mezarlığında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre lüks aracı ile mezarlığa gelen 45 yaşındaki Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Bölümünde görev yapan Pratisyen Hekim Mehmet Şen aracını bırakıp aldığı taburesiyle babasının mezarı başına geldi. Burada ilk olarak dua eden Şen, daha sonra babasından helallik istedi. Sonrasında ise yanında getirdiği ruhsatsız silahla başına ateş ederek intihar etti.

    Silah seslerini duyan mezarlık görevlileri aracın bulunduğu bölgedeki mezarlıkların yanına geldi. Ekipler yerde hareketsiz olarak yatan Mehmet Şen’i görünce hemen durumu polis ekiplerine bildirdi. Olay yerinde kısa sürede çok sayıda polis ekibi ve sağlık ekibi sevk edildi. 112 sağlık ekipleri şahsın hayatını kaybettiğini belirledi.

    Mehmet Şen’in 2 ay önce eşinden ayrıldığı, 1 çocuk babası olduğu ve yakın çevresine intihar edeceğini söylediği iddia ediliyor.

    Öğle saatlerinde annesinin evinden 2 valizle ayrılan Şen’in cansız bedeni savcılık incelemesinin ardından kesin ölüm nedeni belirlenmesi için Bursa Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

  • Hi̇çbi̇r şey sağlık çalışanlarını yıldırmadı

    Hi̇çbi̇r şey sağlık çalışanlarını yıldırmadı

    Türkiye’de salgınla mücadele ederken korona salgınına yakalanan sağlık çalışanları tedavilerinin ardından görev yerlerine dönmek isterken, sağlık çalışanları yaşadıkları süreci duygu dolu sözlerle anlattı. Salgının gücünü yitirmeye başladığı bu günlerde, vatandaşların evde izole olmaya devam etmeleri gerektiğinin altını çizen Bursa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Halim Ömer Kaşıkcı, “Sağlık personellerimiz de yeterince yoruldu. Çok sabırlı, fedakar ve çok da özveri ile çalışıyorlar. Hatta bir kısım sağlık personelimiz de salgına yakalandı. Ailelerinden ayrı, çocuklarından ayrı günlerce otellerde kalarak çok fedakarca performans sergiledi. Aslında onlarında hakkını ödemek adına onların da çok fedakarca yaptıkları tüm çalışmaların hakkını ödemek adına vatandaşlarımızın izolasyona devam etmelerini kendilerinden hassaten rica ediyorum. Ayrıca bu süreç içerisinde başarıyla bu işi yürüten tüm sağlık personeline, hekimden, hemşiresinden, güvenlik personeline kadar herkese de şükranlarımı arz ediyorum. Çünkü onlar her biri bir nefer olarak bu sistemin önemli bir parçası ve onlar bu süreci çok başarılı yürüttüler hepsine tekrar sevgilerimi ve şükranlarımı iletiyorum” dedi.

    Diğer yandan Bursa Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesinde görevli salgın bölümü koordinatör Hemşiresi Selma Kahraman, salgınla mücadelenin başladığı ilk günden beri sağlık çalışanlarının çok fedakarca çalıştığını dile getirdi. Birçok arkadaşlarının acil servis ve servisi düzenlemek için, evlerinden uzak kalarak gece gündüz demeden taşın altına elini koyduklarını ifade eden Kahraman, “Kliniklerde çalışıp pozitif çıkan arkadaşlarımız tedavi sürecine alındı. Bu arada başka klinikteki arkadaşlarımızı takviye olarak çektik. İyileşip geri döndüklerinde tekrar salgın bölümünde çalışmak istediklerini söylediler. İlk korona ile karşılaştığımız süreçlerde iki sorumlu hemşirem, 2,5 ve 3 yaşında çocukları var. Aile ve çocuklarından ayrılıp bu süreçte kesinlikle bulunmak istediklerini söyledi. Bu salgın sürecinde de kimse elini çekmedi. Herkes ailesinden bile ayrı kalarak gerçekten bu savaşa hazır oldu. Ben buradan bütün meslektaş arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Bunu biz bir ekip olarak başarıyoruz. İnşallah daha güzel günlere birlikte gideceğiz” diye konuştu.

    Hemşire Ümit Uluçay ise, “Tedavi süresince hastalarımıza bir umutla, nasıl şifa olabiliriz diye düşünürken onlarda bizlere adeta bir kardeş, ağabey, kızı, oğlu gibi bize bu gözle bakıyor. Tedavi sürecinde izole oldukları için, tek başlarına kaldıkları için yeri geldiğinde ana, baba, evlat gibi her şey siz oluyorsunuz. Biz bu süreçte onların şifa bulması için elimizden geleni yaptık. İnşallah bunu başardık. Kendilerinde çok güzel izler bırakmışızdır. Herkese buradan şifa diliyoruz. Geri dönüşümlerde bunu anıyoruz. Bu süreci de ülkemizde başarılı bir şekilde atlatırız” dedi.

  • Koronavirüsü atlatan Bursalı hemşire görevine döndü

    Koronavirüsü atlatan Bursalı hemşire görevine döndü

    Bursa’da görev yaptığı hastanede koronavirüse yakalanan ve 19 gün yoğun bakımda yatan Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baş Hemşiresi Selma Şahin görevinin başına döndü. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da Selma Hemşire’ye geçmiş olsun ziyaretinde bulundu.

    Hastane Başhekimi Prof.Dr. Mehmet Demir’in makamında gerçekleşen görüşmede Başkan Aktaş, Baş Hemşire Selma Şahin’e hastalık öncesi, sırası ve sonrasındaki gözlemlerini sordu. Selma Hemşire’nin ailesi hakkında da bilgiler alan, herhangi bir ihtiyacının olup olmadığını soran Başkan Aktaş, “Yüksek İhtisas Hastanemiz, salgınla ilgili Bursa’nın mirengi noktalarından birisidir. Dolayısıyla başhemşiremize ‘Geçmiş olsun’ diyorum. Fedakarlığı nedeniyle kendisini kutluyorum” dedi.

    Başkan Aktaş, görevine yeni başlayan Başhekim Prof.Dr. Mehmet Demir’i de ‘ziyaret kapsamında’ tebrik etti.

  • İşte Bursa’nın Koronavirüs savaşçıları

    İşte Bursa’nın Koronavirüs savaşçıları

    Çin’in Wuhan kentinden dünyaya yayılan koronavirüs (Covid-19) salgını ile mücadelenin en ön saflarında yer alan sağlık çalışanları gece gündüz demeden mesailerine devam ediyor.

    Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Covid-19 polikliniğinde görev alan doktorundan hemşiresine, teknik ekibinden temizlik personeline kadar fedakar sağlık çalışanları objektiflere böyle poz verdi.

    Türkiye’nin salgını birçok ülkeye göre iyi yönetmesinde büyük katkı sahibi olan sağlık çalışanları, iyileşme sürecinden memnun olduklarını dile getirdi. Bu süreçte birçok sağlık personeli ailesinden ayrı kalırken, havaların ısınmasıyla maske ve koruyucu kıyafetlerle çalışmakta sağlıkçıları iki kat zorluyor.