Ağrı Valiliğinden yapılan açıklamada,”Ülke gündemini meşgul eden ve tüm dünyada yaşanan olaylar/gelişmeler ile ilgili birçok yerde olduğu gibi ilimizde de bazı siyasi parti, sendika, dernek gibi sivil toplum kuruluşlarınca ve gerçek kişilerce, belirli konular üzerind e halkı aydınlatmak ve bir kamuoyu oluşturmak suretiyle o konuyu benimsetmek için demokratik toplum düzeninin vazgeçilmez hak arama yöntemlerinden olan; basın açıklaması, açık yer toplantısı, gösteri yürüyüşü, stant açma, toplu olarak el ilanı/broşür dağıtma vb. şekillerde eylem/etkinlikler düzenlendiği, yine bu eylem/ etkinliklerin terör örgütlerince ve sol/marjinal/provokatif gruplarca bir eylem biçimi olarak sık sık kullanılmaya çalışıldığı görülmektedir. Bu itibarla; yukarıda anılan gerekçeler ve belirtilen yasal mevzuat hükümleri doğrultusunda, Anayasa’mızda ve kanunlarda öngörülen sınırlandırma ve yasaklama şartlarını doğrudan ve açıkça oluşturduğu değerlendirilen eylemler ile saldırı olaylarının önüne geçmek, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliklerini sağlamak, terör örgütlerinin planlarını bertaraf etmek ve bu meyanda; milli güvenliğin sağlanması, kamu düzeni ve genel sağlığın korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, temel hak ve özgürlükler ile başkalarının hak ve özgürlüklerinin ve genel asayişin devamının temini ile şiddet olaylarının yaygınlaşmasının önlenmesi amacıyla; Ağrı ili coğrafi sınırları içerisinde 04/06/2024 günü saat 00.01’den geçerli 10/06/2024 günü saat 23.59’a kadar 7 (Yedi) gün süre ile; Valilik ve Kaymakamlık makamlarınca uygun görülenler hariç olmak üzere, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu hükümlerine göre düzenlenecek gösteri yürüyüşü, açık hava toplantıları ve kapalı yer toplantılarının 2911 Sayılı Kanunun ilgili hükümlerine istinaden yasaklanması; Valilik ve Kaymakamlık makamlarınca uygun görülenler, dini ve milli bayramlar hariç olmak üzere; basın açıklaması, oturma eylemi ve anket yapılması, çadır ve stant kurulması/açılması, imza kampanyası düzenlenmesi, bildiri, broşür ve el ilanı dağıtılması ve her türlü protesto eylemi şeklindeki faaliyetlerinde 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 11. Maddesinin (a) ve (c) fıkra hükümleri gereğince belirtilen tarihler arasında yasaklanması, yine yukarıda belirtilen tarihler arasında, ilçelerimizden veya çevre illerden bireysel veya toplu olarak veya ilimiz güzergâhını kullanarak, her türlü kanuna aykırı eylem/etkinliklere katılım sağlanmasının önlenmesi amacıyla, kanuna aykırı eylem/etkinliklere katılması muhtemel şahıs/şahıslar/grup/grupların 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11. Maddesinin (c) fıkra hükümleri gereğince, ilimiz ve ilçelerimize girişlerine, buralardan bireysel veya toplu olarak çıkışlarına izin verilmemesine karar verilmiştir.”denildi.
Etiket: yürüyüş
-
Afyonkarahisar’da 115 dağcı, Frig Yolları’nda yürüdü
Türkiye Dağcılık Federasyonu’nun yıllık faaliyet programı çerçevesinde düzenlenen “Frig Yolları Yürüyüşü” etkinliği, Frigya Kültürel Mirasını Koruma ve Kalkınma Birliği’nin (FRİGKÜM) ev sahipliğinde, Kütahya Valiliği himayesinde ve Kütahya, Eskişehir ve Afyonkarahisar illeri Federasyon Dağcılık İl Temsilciliklerinin organizasyonuyla gerçekleştirildi. Organizasyon Kütahya, Eskişehir ve Afyonkarahisar’da yapıldı. Etkinliğe 23 farklı ilden sporcular katılım sağladı.
115 sporcu, teknik ekip ve görevlilerin katılımıyla gerçekleşen etkinlik, doğa tutkunlarını eşsiz manzaralar eşliğinde Frigya coğrafyasının mistik atmosferini keşfetti.
Afyonkarahisar Gençlik ve Spor İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu ve Spor Hizmetleri Müdürü Yılmaz Erşen’in de katıldığı etkinlikte, katılımcılara teşekkür edildi. Katılımcılar, Frigya’nın zengin kültürel mirasını ve doğal güzelliklerini keşfetmenin yanı sıra, dayanışma ve sporun bir araya geldiği unutulmaz bir deneyim yaşadı. -
Tunceli’de ayıların su keyfi
Ovacık’ın Havacor bölgesine doğa yürüyüşü gerçekleştiren Ayhan Demir, Kurudere buzul gölünde yüzen ayıları telefon kamerası ile kayıt altına aldı. Bölgede uzun süredir dağcılık yapan Ayhan Demir, “Doğa yürüyüşü gerçekleştirirken gölün yanında bir ayı olduğunu fark ettim. Biraz yaklaşıp telefon kamerası ile kayıt almaya başlayınca ayının göle girerek yüzmeye başladığını ve ikinci bir ayı daha olduğunu gördüm. Gerçekten çok güzel bir coğrafyada yaşıyoruz yaklaşık dört dakika keyifle izledik. Hem yaban hayvanlarını rahatsız etmemek için hem de kendi güvenliğimiz için mesafeyi koruyarak çekim yaptıktan sonra bölgeden uzaklaştık” dedi.
-
Kulu’da Filistin’e destek yürüyüşü
İlçede sivil toplum kuruluşları tarafından Filistin’e destek, İsrail’in saldırılarını kınamak için yürüyüş düzenlendi. Halime Hatun Kubbeli Camisi önünden başlayan yürüyüşe çok sayıda vatandaş katıldı.
Ellerinde Türk ve Filistin bayrakları olan vatandaşlar İsrail’i lanetledi. Etkinlikte Kur’an-ı Kerim tilaveti ve Filistin isimli şiir okundu. Filistin’de öldürülen çocukları temsilen bazı çocuklar yere yatarken, İsrail lanetlendi.
-
Gemlik’te Gazze’ye destek yürüyüşü
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze’yi hedef alan insanlık dışı saldırılarına “dur” demek için Gemlik Gönüllü Kuruluşlar Platformu öncülüğünde 17 sivil toplum örgütü Gazze’ye destek yürüyüşü düzenledi.
Engelsiz Kafe önünden başlayıp İstiklal Caddesi üzerinden 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’na kadar süren yürüyüşte katılan yüzlerce kişi ellerinde Türk ve Filistin bayrağı ile İsrail’in zulmünü lanetleyen ‘Gemlik Filistin’in Yanında , “Soykırıma Hayır, Çocuklar Ölmesin, Soykırımcı İsrail, Bebek Katili İsrail, Ateşkes Hemen Şimdi, Filistin’e Özgürlük, Filistin İşgal Altında, Filistin İçin Sesini Yükselt” yazılı pankartlara yürüdüler. Yürüyüş sırasında ses sistemli araçtan Filistin ezgileri çalındı.
Yürüyüşe, Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, Gemlik Emniyet Müdürü Mustafa Kılıç, Gemlik İlçe Müftüsü Mustafa Akdağ, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile hukuk fakültesi öğrencileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.Yürüyüşün akabinde 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda Veysel Kabul’un okuduğu Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan miting düzenlendi.
Grup adına konuşan Ebubekir Armağan, İsrail’in Gazze’de yaptığı soykırımın ve vahşetin bin an önce durması gerektiğini söyledi. Armağan, “Gazze’de su, gıda ve ilaç tükeniyor. Gazze’ye Refah Sınır Kapısı’ndan geçen yardımlar, ihtiyacın çok altında. Su, gıda, ilaç, yakıt ve diğer insani yardım malzemelerinin Gazze’ye gerektiği şekilde ulaştırılması gerekiyor” dedi. -
Adana’da yürüyüş ve gösterilere geçici yasak
İl Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, “İlimiz sınırları içerisinde huzur ve güvenliğin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyeti kamu esenliğinin sağlanması amacıyla park, bahçe, genel yollar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti teşkilat binaları önleri, umuma açık ve kapalı alanlarda umuma açık veya kapalı yer toplantıları yürüyüş, basın açıklaması, açlık grevi, oturma eylemi, stant, çadır kurma, bildiri dağıtma, afiş asma, yazılama ve bu gibi tüm faaliyetlerin eylem ve etkinliklerin yapılmasının ve bu amaçla şehir merkezine gelebilecek olan şahısların ve araçların Adana il merkezine girişlerinin, 5442 saylı İl idaresi Kanunu ile 2911 sayılı Toplantı Gösteri Yürüyüşleri Kanunu hükümleri doğrultusunda 16 Mayıs saat 01.00’den başlayarak 19 Mayıs saat 23.59’a kadar yasaklanmıştır” denildi.
-
Tunceli’de Aile Haftası etkinlikleri
Toplumun tüm kesimlerinin aile konusunda bilinçlenmesi, ailelerin güçlenmesi ve korunması konusunda farkındalık oluşturmak için tüm kamu kurum ve kuruluşları ile ortak bir yürüyüş gerçekleştirdiklerini ifade eden Tunceli Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Seyfettin Özdemir, ailenin toplumun temel taşı olduğunu söyledi. Özdemir, ‘’Biz biliyoruz aile toplumun temel taşıdır. Toplumun aile yapısı ne kadar sağlam olursa, o toplum da o kadar güçlü olur. Bu vesile bugün yanımızda bize eşlik eden başta kurum amirlerimize olmak üzere tüm herkese teşekkür ediyoruz. Tunceli Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü olarak başta yaşlı, engelli çocuk kadın olmak üzere ailelerin tüm bireylerini korumak, tüm ailelerimize gerekli destekleri sunarak, tüm ailelerimizin her daim yanında olmak temel görevimizdir. Biz daha öncede olduğu gibi bugün de yarın da her zaman ailelerimizin ve vatandaşlarımızın yanındayız. Gerekçe ne olursa olsun kapımız tüm vatandaşlarımıza her zaman açıktır. Ülkemizin kalkınması için vatandaşlarımızın ailelerimizin huzuru için canla başla çalışacağız’’ dedi.
Özdemir son birkaç yılda Bakanlık verilerine göre 20 binden fazla aileyi ziyaret ettiklerini bundan sonrada çalmadık kapı bırakmayacaklarını ifade etti.
-
Elazığ’da ‘Aile Haftası’ farkındalık yürüyüşü
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda Aile Haftası kapsamında 15 Mayıs Aile Gününde 81 ilde toplumun tüm kesimlerinin aile değerleri konusunda bilinçlendirilmesi, aileleri destekleyici faaliyetlerin teşvik edilmesi, ailenin korunması ve güçlendirilmesi amacıyla çeşitli faaliyetler hayata geçirildi. Bu çerçevede Elazığ Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, ‘ailemiz istikbalimiz’ teması ile Fatih Ahmet Baba Bulvarı önünden Aile ve Sosyal Hizmetler il Müdürlüğü istikametine kadar kortej yürüyüşü düzenledi.
Yürüyüşe Vali Yardımcısı Armağan Yazıcı, Elazığ Aile ve Sosyal Hizmetler il Müdürü Ömer Faruk Ergün, Kadem Temsilcisi Doç. Dr. Yeliz Polat, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Derneği Başkanı Gülnar Karagöl, kurum idarecileri ve personel katıldı.
-
“Barışçıl yürüyüş, protesto ve toplantı hakkımızı kullanalım”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bir takım ziyaretler için Eskişehir’e geldi. İlk durağı olan CHP Eskişehir İl Başkanlığı’nda toplanan vatandaşlara ve partililere konuşma yapan Özel, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Vatandaşları, haklarını aramak üzere yürüyüşlere ve protestolara davet eden Özel, “Kim hak arıyorsa yanında olalım. Emekliyse emekli, astsubaysa veya emekli astsubaysa astsubay, emekçiyse emekçi, çıraklık mağduru veya staj mağduruysa onun, kademe bekleyenlerse onun, kim olursa onların arkasında olalım. Meydanları dolduralım. Anayasal hakkımız olan barışçıl yürüyüş, protesto ve toplantı hakkımızı kullanalım. Bu hakkı geri alanlarla mücadele ederek anayasamıza sahip çıkalım. Adım adım kazanalım. Adım adım yürüyelim. Bu yürüyüşümüze ayaklar katıldıkça, omuz verildikçe, kulaklar dediklerimizi işittikçe emin olun işçiler kazanacak. Emin olun çiftçiler kazanacak. Emin olun esnaf kazanacak. Emin olun emekliler kazanacak” diye konuştu.
“Örtülü bir IMF programı uygulanmaktadır”
Enflasyon ve TÜİK verileri hakkında konuşan Özgür Özel, “Emekli maaşı içinde, asgari ücret içinde enflasyon TÜİK tarafından hesaplanıyor. Zaten bu TÜİK, yaptığı hesaplamayla TÜİK, -Tayyip Erdoğan’ı üzmeyen istatistik kurumu- demek. Zaten rakamlar baştan yanlış” dedi. Enflasyon tahminlerine de değinen Özel, “Bakın orta vadeli programda enflasyon tahmini yüzde 33’ken, 3 ay önce yüzde 36’ya, şimdi yıl sonu için yüzde 39’a revize ettiler. Her geçen gün beklentilerini yükseltiyorlar. Onlar 33 demişken aslında 60’larda olacağı belliydi. Şimdi onlar da umutlarını kaybetmeye başladılar. Buradan hepinize sesleniyorum. Hayat pahalılığıyla mücadele emeklinin, emekçinin, yoksulun sırtından yapılamaz. Bugün Türkiye’de bir IMF programı uygulanmaktadır. Örtülü bir IMF programı uygulanmaktadır. IMF hayalet gibi üzerimizde dolaşmaktadır. IMF ile anlaşsa ‘memura zam yapma diyecek’, yapmıyor. ‘Emekliye zam yapma’ diyecek, yapmıyor. Ve IMF’yle anlaşsan ‘istihdam yapma, işe alma’ diyecek. Almıyor ama adına bir tek IMF demiyor. Bu hayalet, bu gulyabani hep emeklinin penceresinde. Hep emekçinin penceresinde. Hep yoksulların kapısına dayanıyor. Mehmet Şimşek’e sesleniyorum. Gulyabani’ni al. Biraz da zenginlerin kapısına git. Biraz da zenginlerle uğraş. Yoksulun peşini bırak.”
-
Hekimlerden Gazze için sessiz yürüyüş
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye yönelik saldırılarında 210 gün geride kaldı. 210 günde 34 bin 622 kişi hayatını kaybederken, saldırılarda 53 sağlık merkezi ve 32 hastane ise hizmet dışı kaldı. Antalya’da çeşitli sağlık kurumlarında görev yapan hekimler İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla ‘Sessiz Yürüyüş’ gerçekleştirdi. Muratpaşa Camii avlusundan başlayan yürüyüşte hekimler ‘Terör, soykırım ve işgale karşı hekimlerden sessiz yürüyüş’ yazılı pankart açtı. Ellerinde Türkiye ve Filistin bayrakları ile sessiz bir şekilde yürüyen hekimler Kapalıyol olarak bilinen Kazım Özalp Caddesi’nde basın açıklaması yaptı.
“Sağlık hizmeti verilemiyor”
Tüm zorluklara rağmen Gazze’de var güçleri ile görev yapan doktor ve sağlık çalışanlarını desteklediklerini belirten grup üyesi Muhammed Azad Demir, “Türkiye’deki hekimler ve sağlık çalışanları olarak sessiz yürüyüşümüzün 25. haftasında Gazze için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. İsrail’in 7 Ekim’den itibaren 7 aydır devam ettirdiği saldırıları neticesinde 35 bin kişi şehit oldu ve 100 bine yakın kişi ise yaralandı, 19 binden fazla çocuk ise yetim kaldı. İsrail’in Gazze’de bulunan hastanelere yönelik saldırıları katliamlara dönüşmüş, ancak söz konusu saldırılar uluslararası alanda henüz bir yaptırıma maruz bırakılmamıştır. Saldırılardan önce Gazze’de yaklaşık 35 hastane bulunmakta iken şu anda Gazze’nin kuzeyindeki hastanelerin tamamı ve güneyindeki hastanelerin çoğu sağlık hizmeti veremez durumda” dedi.
35 hastaneden 2’si aktif
Şu anda Gazze’de ayakta kalan ve hala çalışmaya devam eden 3 hastane bulunduğunu ve bunlardan da sadece 2’sinde aktif olarak ameliyat yapılabildiğini belirten Demir, “Hastanelerin bazıları bombalanarak tahrip edilmiş, bazılarının içindeki cihaz ve malzemeler parçalanarak kullanılamaz hale getirilmiş ve birçoğu da çalışan, 6 aydır maaş almadan çalışmaya devam eden doktor ve sağlık görevlilerinin şehit edilmesi, tutuklanması veya göçe zorlanması nedeniyle sağlık hizmeti veremez hale gelmiştir. Özellikle Gazze’nin kuzeyindeki bazı hastanelerde hemen hemen hiç tıbbi malzeme kalmamış ve güney-kuzey arası bağlantı neredeyse tamamen kesildiğinden malzeme tedarik edilemez hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.
“Gazze toplama kampına dönüştü”
Gazze’nin en büyük hastaneleri olan Şifa Hastanesi ve El-Nasır Hastanesi’nin bombalanarak hizmet dışı kaldığının altını çizen Sessiz Hekimler Platformu üyesi Muhammed Azad Demir, “Gazze halkı abluka altında açlığa mahkum ediliyor. Bombaların, kitle imha silahlarının dehşetinden kurtulabilen insanlar, yetersiz beslenmenin, susuzluğun, salgın hastalıkların pençesinde ölüme mahkum ediliyor. İsrail, Gazze’yi bir toplama kampına dönüştürmüş, insanlar için güvenli bir liman aramaları imkansız hale gelmiş, son sığınakları olan hastaneler dahi bombalanarak insanlık dışı bir vahşete imza atılmaktadır. Bu vahşete sessiz kalmak, insanlığın vicdanını ayaklar altına almak demektir” şeklinde konuştu.