Etiket: z kuşağı

  • Z kuşağı daha fazla sosyalleşiyor

    Z kuşağı daha fazla sosyalleşiyor

    Pandemi dolayısıyla eğitim hayatının bir kısmını evinde tamamlayan, mülakatlarını çevrim içi yapan, hatta ilk iş deneyiminden itibaren çalışma hayatını uzaktan veya hibrit olarak sürdüren Z kuşağı, iş arkadaşlarıyla sosyalleşmek için de sosyal ağları tercih ediyor. Bu durum iş ilişkilerinin yüzeysel kalması, takım çalışmalarının etkisinin azalması gibi riskleri barındırsa da şirketlerin yaptığı esenlik çalışmaları hem çalışanlar arasındaki ilişkileri güçlendiriyor hem de başta Z kuşağı olmak üzere çalışanların sosyalleşmesine ve ruh haline olumlu etki ediyor. 2021 yılından bu yana global adım yarışması Wellbees Challenge’ı düzenleyen yeni nesil çalışan esenliği platformu Wellbees’in CEO’su Melis Abacıoğlu, adım atmanın ve diğer katılımcılara meydan okumanın (challenge) genç çalışanlar üzerindeki olumlu etkileri hakkında bilgi verdi.

    “Z kuşağı sosyalleşebileceği bir iş ortamı arıyor”

    İş dünyasının Z kuşağını yakalamak için sosyal ağlara önem vermesi gerektiğini belirten Abacıoğlu, “Türkiye, internet ve sosyal medya kullanımının en yoğun olduğu ülkelerden biri. Özellikle 35 yaş altında internet kullanımı yedi saatin üzerine çıkıyor ve bunun da yaklaşık üç saati sosyal medyada geçiyor. Bu da çok normal bir durum. Çünkü Z kuşağı hem teknolojinin içine doğdu hem de pandemi dolayısıyla eğitim ve çalışma hayatının bir kısmını uzaktan geçirmek durumunda kaldı. Tabii sosyal medya, erişim ve sosyalleşme açısından ilk başta avantajlı gibi görünse de sosyal ilişkilerin daha yüzeysel kalmasına neden olabiliyor. Dolayısıyla şirketlerin hem çalışanlarının sosyalliğini hem de işe ve iş yerine bağlılığını artıracak çalışmalar yürütmesi gerekiyor. Genç yeteneklerin beklentilerini analiz ettiğimizde de çalıştıkları şirketlerde inisiyatif alabildikleri, bireysel ve özgür ruhlu olabildikleri, sosyalleşebildikleri bir iş ortamı aradıklarını görüyoruz” dedi.

    “Sağlıklı yaşamı oyunlaştırma ve meydan okumayla birleştiriyoruz”

    Son olarak geçtiğimiz Mayıs ayında 8’incisini düzenledikleri global adım yarışmasının Z kuşağı üzerinde bıraktığı olumlu etkiye dikkat çeken Abacıoğlu, “Yarışmada şirketler daha çok adım atmak için birbirleriyle mücadele ederken şirketin çalışanları da birbirleriyle mücadele ediyor. Biz bu yarışmayla aslında Z kuşağının çok sevdiği oyunlaştırma ve meydan okuma gibi dinamikleri sağlıklı yaşamla birleştiriyoruz. Son yarışmamızda da yarışma öncesindeki bir aylık dönem, yarışma sırası ve yarışma sonrasındaki bir aylık dönemi değerlendirdik. Buna göre Z kuşağının yarışma sırasındaki sosyalleşme puanı yarışma öncesine göre yüzde 53 artış gösterdi. Yarışma sonrasındaki süreçte de yarışma öncesine göre yüzde 25’lik artış devam etti. Bu da aslında Z kuşağının sosyal ağlarda, iyi ve güçlü bir içerik olduğunda kaliteli zaman geçirebileceğinin, şirketlerin bu tarz meydan okumalarla Z kuşağı çalışanlarını memnun edebileceğinin bir göstergesi” diye konuştu.

  • Z kuşağında miyop alarmı

    Z kuşağında miyop alarmı

    Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Aziz Çil, çocuklarda miyopi (miyop) rahatsızlığı konusunda bilgilendirmelerde bulundu. Miyopinin, uzağı iyi görememe olarak bilinen bir göz rahatsızlığı olduğunu belirten Opr. Dr. Çil, “Son yıllarda yaşam şartları ve alışkanlıkların değişimiyle birlikte çocukluk çağlarında daha sık karşılaşılmaktadır” diye konuştu.

    “Genetik yatkınlık neden olabilir”

    Miyopiye yol açan etkenlere değinen Opr. Dr. Çil ,”Miyopinin görülme sıklığı, anne-baba veya yakın akrabalarda miyopi bulunması durumunda daha fazladır. Erken yaşta uzun saatler boyunca cep telefonu ve tablet kullanımı miyopiye neden olabilir. Özellikle pandemi döneminde uzaktan eğitim sürelerinin uzaması ve evde daha fazla bilgisayar ve cep telefonu kullanımı, miyop çocukların derecelerinin hızla artmasına ve yeni miyoplu bireylerin ortaya çıkmasına yol açmıştır” şeklinde konuştu.

    “Miyopinin ilerlemesi mümkün olduğunca yavaşlatılmalıdır”

    Miyopi genellikle ilkokul çağlarında başladığını ve yaklaşık yirmili yaşlara kadar ilerlediğini belirten Opr. Dr. Çil, “Miyopinin gerilemesi mümkün değildir. Yüksek derecelerde miyopisi olan kişilerde glokom, retina yırtığı ve retina dejenerasyonu gibi başka göz rahatsızlıkları da ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda, çok yüksek derecelerdeki miyopun lazerle tedavisi mümkün olmayabilir. Bu nedenle, miyopinin ilerlemesini mümkün olduğunca yavaşlatmak önemlidir. Bu amaçla özel lensler, gözlük camları ve bazı göz damlaları kullanılabilir. Ayrıca, çocukların gereksiz göz yorgunluğundan korunması önemlidir. Özellikle cep telefonu ve bilgisayar karşısında uzun süreler geçirilmemelidir. Son araştırmalar, özellikle açık havada yapılan aktivitelerin ve güneş ışığından bolca faydalanmanın miyopi ilerlemesini azalttığını göstermektedir” dedi.

    “6 ayda bir kontrol edilmelidir”

    Çocuklarda periyodik kontrollerin ihmal edilmemesi ve görsel şikâyetlerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Opr. Dr. Çil, “Miyopi tespit edilmişse, altı ayda bir kontrol edilmesi önemlidir. Hızlı bir ilerleme gözlendiğinde, özel gözlük camları ve damlalarla müdahale edilmelidir” ifadelerini kullandı.

  • Z kuşağını iş yerinde zorlanıyor

    Z kuşağını iş yerinde zorlanıyor

    Dijital çağın içine doğan Z kuşağı her ne kadar teknolojik aletleri avucunun içi gibi bilse de iş yerlerindeki bazı eski teknolojilerle sorun yaşıyor. The Guardian’ın haberine göre, internet, fotoğraf düzenleme ve akıllı telefon gibi teknolojilere çok hakim olan Z kuşağı, yazıcı ve tarayıcıları kullanmakta zorluk yaşıyor.

    Virginia Üniversitesi’nden Sarah Dexter, Z kuşağının eski dönemde popüler olan teknolojilere yabancı olduğunu ve bilgilerinin eksik olduğunu vurguluyor. Gençlerin bu teknolojilerde deneyim eksikliği yaşadığına da dikkat çeken Dexter, bu kuşak bilgi çağının içine doğsa da her konuda yeterince bilgili değil diyor.

    ABD merkezli bilgi işlem ve yazıcı firması Hewlett-Packard’ın (HP) araştırmasına göre, Z kuşağındaki beş kişiden biri eski teknolojiyle çalışan cihazları kullanmayı bilmediği için yargılanıyor. Bu tür teknolojileri kullanmakta yetersiz olan kişilerle “dalga geçildiğine” de vurguda bulunuluyor.

    Bilgisayar devi Dell’in çalışmasına katılan 18-26 yaş aralığındaki kişilerin yarısından fazlası ise bu teknolojileri kullanmak için yeterli eğitimleri olmadıklarını belirtiyor.