Olay, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi kampüsünde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, dün kampüs içerisinde bulunan yemekhaneden yemek yiyen öğrenciler, akşam saatlerinde mide bulantısı şikayetiyle hastaneye başvurdu. Yedikleri yemekten etkilenmiş oldukları düşünülen öğrenciler, tedavi altına alındı. Öğrencilerin hayati tehlikelerinin bulunmadığı, bir kısmının taburcu edildiği belirtildi.
Etiket: zehirlenme
-
‘Soba zehirlenmelerine dikkat’
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Huri Özkan Yılmaz, soba zehirlenmelerine dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizerek, açıklamalarda bulundu. Havaların soğuduğunu ve sobaların bazı bölgelerde yanmaya başladığına değinen Uzm. Dr. Yılmaz, “Soba zehirlenmesi dediğimiz karbonmonoksit zehirlenmesi, uykuya sebep olduğu için belirtiler çoğunlukla fark edilmez. Kapalı ortamlarda bacası çekmeyen soba, şofben, bacasız gaz sobaları ve açık ocaklar nedeniyle oluşabilir. Genellikle uyku sırasında karbonmonoksitin solunması ölümcül olabilir. Bu yüzden uyurken mutlaka sobalar söndürülmeli ve söndüğünden emin olunmalıdır” ifadelerine yer verdi.
“Bulantı, baş ağrısı ve uyku haline dikkat”
Soba zehirlenmelerinin karbonmonoksit gazının solunum yoluyla alınması ve hızla kana karışması ile meydana geldiğini söyleyen Uzm. Dr. Yılmaz, “Karbonmonoksit gazı renksiz, kokusu olmayan bir gazdır. Havada doğal olarak bulunabildiği gibi endüstriyel yakıtların atığı olarak da bulunur. Bulantı, baş ağrısı, baş dönmesi, uyku hali, bazen göğüs ağrısı, çarpıntı ve bayılma (senkop) komaya giden ciddi semptomları olabilir” şeklinde konuştu.
“Fırtınalı havalarda sobalı odalarda yatılmamalı”
Uzm. Dr. Huri Özkan Yılmaz, karbonmonoksit zehirlenmesinden korunma yolları ile ilgili şu bilgileri paylaştı:
“Yatmadan önce sobaların tamamen söndüğünden emin olmak gerekiyor. Lodos ve fırtına gibi olumsuz hava şartlarında sobalı odalarda yatılmamalı, sobaları yakmak için uygun malzeme kullanılması, soba bacalarının temizliği ve bakımının ise düzenli olarak yapılması büyük önem taşıyor.”“Zehirlenme tedavisinde dikkat edilmesi gerekenler”
Karbonmonoksit gazının nasıl orta çıktığını ve zehirlenme tedavisinde dikkat edilmesi gerekenler hakkında açıklamalarda bulunan Uzm. Dr. Yılmaz, “Karbonmonoksit gazı soba, LPG’li ısıtıcılar, kombiler, şofbenler, trafikteki araçların egzozlarından ve yangınlarda havaya salınmaktadır. Yine sigara içenlerin kanlarında karbonmonoksit (CO) düzeyi yükselebilir. CO gazı, kanda oksijen açlığına sebep olur. Bu durum karbonmonoksit zehirlenmesine neden olur. Tanı ve tedavi için öncelikle hastane ortamında kanda karbonsihemoglobin düzeyine bakarak tanı koyulmaktadır. Bu düzey zehirlenmenin şiddetini değil, semptomların ağırlığını belirlemektedir. Zehirlenen kişinin ilk ortamından uzaklaştırılması gerekir. Hastane ortamında maske ile yüzde 100 oksijen tedavisi ve en az 4 saat gözlemde kalması gerekir. Daha ciddi semptomları olanlarda zehri azaltmak için hiperbarik oksijen tedavisi de gerekebilir” ifadelerini kullandı.
-
Zehirlenmelere karşı odun önerisi
Mardin’de 35 yıldır soba ustası olan Mahmut Sobacı, şu zamana kadar 15 çırak yetiştirdiğini ve hepsinin usta olduğunu söyledi.
Ustaların doğalgazın gelmesi ile birlikte mesleği bıraktığını belirten Sobacı, “Bizim en dikkat ettiğimiz nokta sacımızın temiz olmasıdır. Eski ve paslı sac kullanmıyoruz. Bunlar soba zehirlenmelerine karşı en büyük etken. Boruların boyu ve kaç adet yerleştirildiği önemlidir. Sac eski ve paslı değilse sorun olmaz. Soba kullanıldığı zaman içeriye duman vermemesine özen gösterilmeli. Duman verirse zehirlenme olur” dedi.
soba
“Çeşitli kimyasal ürünler kullanılıyor fakat en sağlıklısı odun” diyen Sobacı, “Çeşit çeşit kimyasal maddeler kullanılıyor. Bunlar da zehirlenme vakalarına yol açıyor. Eskiden odun kullanılırdı en sağlıklısı odundu. Benim önerim odun kullanılmasından yana olur. Kömür kullanımı az bir miktar bile sobada kalırsa insanlar zehirlenir” ifadelerini kullandı.
-
SAMÜ Ballıca Kampüsü’nde zehirlenme
19 Mayıs ilçesinde bulunan SAMÜ Ballıca Kampüsü’nde yer alan KYK’ya bağlı yurt ve okul kantininden yemek yiyen 50’ya yakın öğrenci fenalaştı. Gıda zehirlenmesinden şüphelenilen öğrenciler için Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü ekipleri tarafından yemekhanelerden numune alınıp, analiz çalışmaları başlatıldı. Öğrenciler, okuldaki yedikleri tavuk ile yurtta yedikleri etli kuru fasulye, pilav ve garnitürden sonra mide bulantısı ve kusma şikayetlerinin ortaya çıktığını söylediler.
“20’ye yakın arkadaşım kötü olup hastaneye gitti”
Gıda zehirlenmesi yaşayan öğrencilerden yurtta kalan Mehmet Cam, “Bu zehirlenme olayında bizimle hiç ilgilenilmedi. Sanki öğrencinin hiçbir değeri yok. Üniversitede ve yurtta yemek yedikten sonra çok kötü oldum. Hangisinden zehirlendiğimi de anlayamadım. Mide bulantısı ve baş ağrısından dolayı düzgün de konuşamıyorum. Kuru fasulye ve garnitür yedim. Kampüste de yemekte tavuk vardı. Tavuk neredeyse gıdaklayacaktı, o derece pişmemişti. Öğrenci olduğumuz için mecbur yedik. 20’ye yakın arkadaşım yediği yemekten kötü oldu ve hastaneye gittiler” dedi.
Yurtta yemek yemediği için zehirlenmediğini ama birçok arkadaşının zehirlendiğini ifade eden yurtta kalan öğrencilerden Şevket Yüksel, “Dün akşam yenilen yemekten dolayı bazı arkadaşlarımız sıkıntı yaşadı. Kusma, mide bulantısı ve ishal şikayetleri yaşandı. Kendi arkadaşlarımdan da zehirlenen oldu. Okulda yemek yiyenlerden de yurtta yemek yiyenlerden de hastalanan oldu. Ben ikisinden de yemediğim için zehirlenmedim. 50’ye yakın kişinin etkilendiği söyleniyor” diye konuştu.
İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkilileri ise okul ve yurt yemeğini yedikten sonra 50’ye yakın öğrencinin farklı hastanelere başvurduğu, her 2 yemekhaneden de numune alındığı, bunların analiz edildiği, hastaneye başvuranların genel sağlık durumlarının iyi olduğu ve birçoğunun ayakta tedavi edildiğini açıkladı.
Güvenlik görevlisinden basına müdahale
50’ye yakın öğrencinin gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye kaldırıldığı yurt binasının dışarıdan çekimini yapan basın mensubuna güvenlik görevlileri engel olmaya çalıştı. İlk olarak amirlerinden izin alınmadan görüntü çekilmesine karşı çıkan güvenlik görevlileri, gazetecinin kamuya açık alanda çekim yaptığını söylemesi üzerine yanına gelerek cep telefonları ile fotoğrafını çekmeye çalıştılar. Gazetecinin uyarısı üzerine basın mensubunun fotoğrafını çekmeyi bırakan güvenlik görevlisi, daha sonra amirlerinden böyle bir emir aldığını söyledi.
-
Bit ilacını yüzlerine süren 4 kişi zehirlendi
Trabzon’da yaşayan bir aile dün akşam saatlerinde hayvan bitlerinden korunmak için ilaç sürdü. İlacı yüzlerine süren ve sabah uyandıklarında bulantı ve kusma şikayetleri yaşayan aile durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi.
Sağlık ekipleri tarafından ambulans ile Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirilen baba Ş.C. (31), anne F.C. (27) ve çocukları A.H.C. (1) ile T.Y.C.’a (6) yapılan ilk müdahalede zehirlenme teşhisi konuldu. İlaç nedeniyle zehirlenme yaşandığı için aile Kimyasal Biyolojik Radyolojik Nükleer Dekontaminasyon Ünitesi’nde karantinaya alındı. Tedbir amaçlı KBRN ünitesi de karantinaya alınırken, hastanenin önüne güvenlik amacıyla şerit çekildi.
Ailenin durumu ile ilgili bilgiler veren Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Op. Dr. Atilla Özenoğlu,
“Ailemiz daha önceden vücutta kaşıntı rahatsızlığı olduğu için aldıkları ilacı dün akşam sürmüşler. Bu sadece yüze sürülebilen bir ilaç. Hayvan bitlerine karşı kullanılan bir ilaç. Anne, baba ve 2 çocuk bunu yüze sürüyorlar. Sabah kalktıklarında kırgınlık, bunaltı, kusma ve hafif şuur bozukluğu olunca aile hemen ‘Acile gidelim’ diyorlar. Acil serviste ilk müdahaleleri yapıldı. Şuanda genel durumları gayet iyi. Sonuçları bekliyoruz. Muhtemelen kısa sürede taburcu olurlar. Ünite karantina altına alındı. Genel durumları iyi. Hekimden habersiz ilaç alınmaması lazım. Bu tip durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna başvurmakta fayda var” ifadelerini kullandı.
-
Doğal gaz 2 kişiyi hastanelik etti
Olay, saat 10.30 sıralarında Fatih Mahallesi Fehmi Öney Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Erkan E. (49) ve eşi Esin E. (46) havanın soğuk olması sebebiyle doğalgaz kombisini yaktı ve uykuya daldı. Bacadan borusu çıkan kombiden sızan doğalgaz aileyi etkiledi.
Evdeki kokuyu fark eden çiftin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulunması üzerine olay yerine sağlık ekipleri sevk edildi. Karı koca, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Atatürk Devlet Hastanesine kaldırıldı. Erkan E. ve Esin E.’nin sadece karın ağrısı ve mide bulantısı şikayeti bulunduğu, genel sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.
Zehirlenmeyle ilgili inceleme başlatıldı.
-
Bahçesindeki çalıları ateşe veren şahıs canından oldu
Olay, saat 17.00 sıralarında İnegöl’ün kırsal Hilmiye Mahallesi’nde meydana geldi. Yusuf Ziyaettin Ayaz (70), bahçesindeki otları temizlemek için tutuşturdu. Yangın rüzgarın etkisiyle çalılık alana sıçradı. Ayaz, yayılan yangını söndürmeye çalışırken dumandan etkilenerek fenalık geçirdi.
Yangını gören vatandaşlar, durumu itfaiye ve Orman İşletme Müdürlüğü ekiplerine bildirdi. Ekipler alevlere müdahale ederek söndürürken, sağlık ekipleri yaşlı adamın hayatını kaybettiğini tespit etti. Yaşlı adamın cenazesi, savcının incelemesinin ardından kat’i ölüm sebebinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumuna gönderildi.
Jandarma ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı.
-
Besin zehirlenmesini nasıl anlarız?
Gıda zehirlenmeleri sadece dışarıda bilmediğimiz ortamlarda hazırlanan yemeklerden dolayı değil, evde pişirdiğimiz gıdalarda da yanlış saklama ve tüketim alışkanlıklarından dolayı sık sık yaşanan bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle tek öğünden fazla pişirilen yemeklerin sonrasında tüketilirken dikkat edilmesi noktasında, Prof. Dr. Kıvanç Şerefhanoğlu uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Kıvanç Şerefhanoğlu, “Gıda zehirlenmesinin önüne geçmek için en ideal yöntem, yemekleri tek öğünde bitirebilecek kadar pişirmek. Fakat geriye yemek kaldıysa da onu da oda sıcaklığında 1 saatten fazla bırakmamalıyız” dedi.
Oda sıcaklığında en fazla 1 saat kalmalı
Sıcak havaların da gıda zehirlenmelerini her zaman arttırdığını söyleyen Prof. Dr. Kıvanç Şerefhanoğlu, “Sıcak havalar, besin zehirlenmeleri ve enfeksiyonları açısından risk faktörüdür. Çünkü sıcak havalarla birlikte gıdalara bulaşmış olan bakteriler, rahatlıkla çoğalmakta ve daha sonra bu gıdaların tüketilmesi sonucunda da kişilerde enfeksiyon oluşturmaktadır. Bu da gıda zehirlenmesine sebep olmaktadır. Bu yüzden her zaman öncelikle en ideali gıdayı tüketebileceğimiz kadar pişirmek ve o öğünde bitirmek. Gıdanın fazla bir miktarda üretilip daha sonra bir miktarının tüketilip diğer kısmın saklanmasını önermiyoruz. Ancak ola ki fazla miktarda yemek ürettiysek ve saklayıp bir sonraki öğünlerde yemek durumunda isek bu durumda yapmamız gereken gıdayı tükettikten sonra kalan kısmını hızlıca oda ısısında bekletmeden buzdolabına koymamız gerekir. Oda ısınında özellikle 1 saatten sonra dış ortamlardaki mikropların bu gıdalara bulaşabileceğini aklımızda bulundurmamız gerekir. Özellikle yumurta, et, tavuk, balık gibi gıdaların oda havasında beklememesi çok önemlidir” dedi.
Tekrar ısıtma değil, pişirme yapılmalı
Kalan yemekleri tüketmeden önce sadece ısıtma işleminin yeterli olmayacağını da hatırlatan Prof. Dr. Şerefhanoğlu, “Fazla miktarda olan yemeğinizi hızlıca buzdolabına kaldırmalı, fakat ertesi gün tüketmeden önce de sadece ısıtma değil tekrar yüksek sıcaklıkta pişirme uygulaması yapılmalıdır” şeklinde konuştu.
Piknik için hazırlanan yemeklere ve pişmiş ve pişmemiş yemeklerin temasına dikkat edilmeli
Bir diğer gıda zehirlenmesine sebep olan konunun ise yaz aylarında gidilen piknik öncesi hazırlanan yemekler olduğunu da aktaran Prof. Dr. Şerefhanoğlu, “Piknik yerlerine gidiliyor ise, kolaylıkla mikrop kapan veya kolaylıkla bakterilerle kontemine olup besin zehirlenmesine yol açan gıdaların öncesinde evde hazırlanmaması gerekiyor. Örneğin, kremalar, kremalı salatalar, rus salatası gibi ürünler evde değil piknik alanına gidince hazırlanıp çok bekletilmeden tüketilmelidir. Besin zehirlenmesinin önlenmesi adına bir diğer yöntem ise, mutlaka pişmiş gıdalar ile pişmemiş gıdaların birbirine temas etmemesi gerekir. Çünkü gıdayı pişirdiğiniz zaman içindeki mikropları öldürmüş olursunuz. Ancak eğer o gıda pişmemiş bir ürün ile temas ederse bu durumda tekrar mikrop almış olabilir. Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise siz yemeği pişirmiş olabilirsiniz ancak o yemeğe çiğ bir gıdaya temas eden materyali dokundurmamanız ve kullanmamanız gerekiyor” diye konuştu.
Besin zehirlenmesini nasıl anlarız ve neler yapılmalı
Son olarak zehirlenme durumunun nasıl anlaşılacağı ve neler yapılması gerektiği konusunda da bilgilendirmelerde bulunan Şerefhanoğlu, “Bir gıdayı tükettikten sonra 1 ile 6 saat içinde bulantı, kusma, isal ve ateş şikayetleri oluştuğu takdirde gıda zehirlenmesini düşünmeliyiz. Kişiler herhangi bir şekilde hekime başvurmadan da ekseriyetle kendi kendine 24 ile 72 saat içinde iyileşir. Burada önemli olan yeterli sıvı almak, eğer bulantı, kusma var ise az az sık sık sıvı almak gerekiyor. Midemizi ve bağırsaklarımızı fazla yormayacak şekilde beslenmeliyiz. Bağırsakları harekete geçiren gıdaları ise tüketmemeliyiz. Bazı gruplar ise önemli. Örneğin, bebekler, hamileler, yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişilerin besin zehirlenmesi durumunda doktora başvurmaları gerekir. Çünkü onlarda sıvı kaybı ciddi sonuçlar doğurabilir” diyerek sözlerini sonlandırdı.
-
Gıda zehirlenme şüphesiyle 60 kişi hastaneye başvurdu
Rüstemler Mahallesi’ndeki bir sünnet düğününde ikram edilen yemeğin ardından 60 kişi mide ağrısı, ishal ve baş dönmesi şikayetleriyle Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi (SEAH), Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile Yenikent Devlet Hastanesi’ne başvurdu. Yapılan tetkikler neticesinde gıda zehirlenmesi şüphesiyle tedavi görenlerin bir bölümü taburcu edilirken tedavisi devam edenlerin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Hususa ilişkin inceleme başlatıldı.
-
İşçilerde gıda zehirlenmesi şüphesi
Gıda zehirlenmesi şüphesiyle Devrek Devlet Hastanesi’ne başvuran 54 işçi, tedavi altına alındı.
Yedikleri yemekten veya içtikleri sudan zehirlendiklerinden şüphelenilen işçilerden 50’si tedavilerinin ardından taburcu edildi.
Tedavisi süren 4 işçinin ise sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.
İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, işçilerin dün ve bugün yedikleri yemeklerden, İlçe Halk Sağlığı Müdürlüğü ekipleri ise içme suyundan numune aldı.