Mantar zehirlenmelerine karşı uyarılarda bulunan Dr. Meltem Arslan, “Mantarların zehirli olup olmadıklarını şekline, rengine vb. bakarak anlamak mümkün değildir. Mantarın taze ya da konserve olması, sirkeli ya da tuzlu suda bekletilmesi, yoğurtla birlikte tüketilmesi gibi hiçbir yöntem mantar zehrini yok edemez. Mantar yenecekse mutlaka kültür mantarları tercih edilmeli ve bol su ile iyice yıkanarak pişirdikten sonra tüketilmelidir. Satın alacağınız mantarın ambalajlı olmasına ve etiketinde üretim yeri, üretim izni, üretim tarihi gibi bilgilerin yer almasına dikkat edilmelidir. Mantar zehirlenmesinin ilk bulguları; sersemlik, uykuya meyil, bulantı, kusma, ateş, terleme, bulanık görme, yüzde kızarıklık, ağızda metalik tat, karın ağrısı ve ishaldir. Daha sonra karaciğer, böbrek ve diğer organlar etkilenebilir, daha da ilerlerse koma ve ölümle sonuçlanabilir. Bu belirtilerden biri ya da birkaçı ortaya çıktığında en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır” diye konuştu.
Etiket: zehirlenme
-
Ev yangınında 4 çocuk zehirlendi
Edinilen bilgiye göre yangın, saat 14.00 sıralarında ilçeye 7 kilometre uzaklıkta bulunan Aşağıgüveç köyünde meydana geldi. Akdoğan ailesine ait evde bilinmeyen bir sebepten dolayı çıkan yangında; Rümeysa, Necla, Hilal ve Gurbet Akdoğan isimli çocuklar dumandan zehirlendi.
Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen ekipler, dumandan etkilen Akdoğan ailesinin 4 çocuğuna ilk müdahaleyi yaptıktan sonra Yüksekova Devlet Hastanesine kaldırdı.
Yüksekova Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ekiplerinin müdahalesi sonucu yangın söndürüldü.
Yangında Akdoğan ailesinin evi kullanılamaz hale gelirken, olayla ilgili inceleme başlatıldı.
-
Karbonmonoksit gazından zehirlenen madenci toprağa verildi
Manisa’nın Soma ilçesinde özel bir maden ocağında dün çalışma alanı açma çalışmaları sırasında karbonmonoksit gazından zehirlenen 30 yaşındaki Tevfik Pazarcık olay yerinde hayatını kaybetti.
Pazarcık ile birlikte gazdan etkilenen 5 madenci mesai arkadaşı da hastaneye kaldırıldı. Otopsi işlemlerinin ardından cenazesi memleketi Zonguldak’a getirilen madenci için Gökçebey ilçesine bağlı Pazarlıoğlu köyünde cenaze töreni düzenlendi.
Öğlen namazını müteakip gerçekleştirilen cenaze törenine Gökçebey Kaymakamı Emrah Aslan, Gökçebey Belediye Başkanı Vedat Öztürk, maden işçisinin mesai arkadaşları ve köy sakinleri katıldı. Kılınan cenaze namazının ardından Tevfik Pazarcık’ın cenazesi köyünde toprağa verildi.
-
Esrarengiz zehirlenme vaka sayısı artıyor
Tokat’ın Çamlıbel ilçesinde bulunan yaklaşık 3 yıldır 75 kişinin ekmek kapısı olan ayakkabı imalathanesinde 20 gün önce 19 işçi bilinmeyen bir nedenle hastanelik olmuştu. Hastanede tedavi gören işçiler kilo kaybı, uzuvlarda hissizlik ve yürüme kabiliyetini kaybetme gibi şikayetlerde bulundu. Tokat Gazi Osmanpaşa Üniversite Hastanesi, Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altında olan işçilerden 17 kişi bugün Ankara Gazi Mustafa Kemal Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanesine nakil edildi. Tokat Gazi Osmanpaşa Üniversite Hastanesi’ne bugün aynı imalathanede çalışmış 6 işçi daha benzer şikayetlerle tedavi altına alındı. Bir işçinin hayatı tehlikesinin bulunduğu belirtildi.
-
Karbonmonoksit gazından zehirlendiler
Siirt Tınaztepe Mahallesinde meydana geldi. 2 katlı binanın alt katında yaşayan Şefik, Nurullah, Helin ve Eslem Esin Özhan sobadan sızan gazdan etkilendi. Durumu fark eden yakınları, 112 Acil Çağrı Merkezine haber verdi.
Zehirlenen 4 kişi, bölgeye sevk edilen 112 Acil Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.
-
Bilinçsiz mantar tüketimine dikkat
Ülke genelinde yaygınlaşan zehirli mantara dikkat çeken uzmanlar, “Doğada yetişenler yerine, marketlerde bakanlık onaylı taze kültür mantarları tüketilmelidir” uyarısında bulundu.
Erzincan’da yağmurla birlikte doğada Nisan, Mayıs aylarında yetişmeye başlayan mantarlara ilginin çok olduğunu kaydeden uzmanlar, şu açıklamada bulundu:
“Türkiye’de doğada yetişen yaklaşık 40 farklı yenilebilir mantar türü var. Ülkemizde yaklaşık 100 kadar zehirli mantar türü de vardır. Bunların birkaç tanesi şiddetli zehirlenme sonucu ölüme neden olma ihtimali yüksek mantarlardır. Zehirsiz ve zehirli mantarların kesin ayırıcı özellikleri yoktur. Zehirli ve zehirsiz mantarlar arasındaki farklar sadece dış görünüşle belirlenemez. Birbirine çok benzeyen mantar çeşitlerinden biri zehirli iken diğeri yenebilir olabilir. Mantardan kaynaklı zehirlenmeler özellikle yağışların bol olduğu mevsimlerde daha çok görülüyor. Mantar zehirlenmeleri özellikle nemli ve yağışlı bölgelerde bahçe ve açık alanlardan toplanıp kolayca tüketilmesi nedeniyle belli dönemlerde sık rastlanılmaktadır. Mantarların özellikle yabani türlerinin tüketilmesi halinde başta gastrointestinal sistem olmak üzere merkezi sinir sistemi (MSS) karaciğer ve böbrekler üzerinde toksik etkilerin oluşabilmektedir. Doğal alanlarda yetişen ve yapısında zehirli madde bulunan şapkalı mantarların, taze kurutulmuş veya konserve olarak çiğ ve pişirilerek yenmesi sonucunda gelişen ve ölümle de sonuçlanabilen ciddi zehirlenmelerdir. Mantar zehirlenmelerinin çok basit bir şekilde önlenebilecek bir zehirlenme tipi olup zehirlenmenin engellenmesindeki tek çare de doğal alanlarda yetişen mantarların kesinlikle yenmemesi. Bunun yerine kültür mantarları tercih edilebilir”Mantar yedikten sonra belirtilerden bir veya birkaçının görülmesi durumunda mutlaka zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak gerektiğine değinen uzmanlar, “Mantar zehirlenmelerini tedavi etmek için uygulanabilecek genel bir tedavi yöntemi yoktur. Mantarın türü, yenen mantar miktarı, pişirme şekli, yeme şekli, mantarın toplandığı yer ve mantarı yiyen kişinin fiziksel özelliklerine göre zehirlenme derecesi değişmektedir. Zehirlenme belirtilerine sebep olan mantarların yenmesi durumunda, sersemlik, uykuya meyil, tansiyon düşüklüğü, bulanık görme, yüz ve boyunda kızarma, nabızda artış, ağızda metal tadı, bulantı ve kusma, terleme görülebilir. Mantarda bulunan zehirli maddenin özelliğine göre, yendikten 6 saat sonra gelişebilen zehirlenme belirtileri ise bulantı, kusma, ishal, ateş, nabız atışıyla daha sonra karaciğer ve böbrek bozukluklarıyla bu organların bozukluklarına bağlı belirtiler şeklindedir. Sonuçta koma ve ölüm de söz konusu olabilmektedir” ifadelerini kullandı.
-
Kızılay’dan ‘zehirlenme’ iddialarına ilişkin açıklama
Kızılay tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Kızılay’ın Hatay’da dağıttığı yemekten zehirlenenler olduğu iddiaları üzerine bir açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur. İddianın dile getirildiği gün ve öncesindeki 3 gün içerisinde Kızılay’ın yemek menüsünde İzmir köfte yer almamıştır. Kızılay, Hatay’da yemeklerini merkezi aşevinde yapmakta, bu yemekler 43 noktada yaklaşık 11 bin kişiye sunulmaktadır. Yapılan tüm yemeklerin ‘şahit numuneleri’ ise 3 gün süreyle herhangi bir olumsuzluk olması halinde incelenmek için bekletilmektedir. İddia sahibi şahsın ifade ettiği bölgede bugün öğle yemeğinde bin 500 kişilik, akşam yemeğinde ise bin 800 kişilik yemek dağıtımı yapılmıştır. Öğle yemeği menüsünde etli kuru fasulye, pirinç pilavı ve turşu, akşam yemeğinde ise Arap kebabı, bulgur pilavı ve meyve dağıtımı yapılmıştır. Söz konusu bölgede gerçekleştirilen yemek dağıtımından yararlanan 11 bin kişide benzer semptomların görülmemiş olması ya da bir problem bildirilmemiş olması, iddiaların dayanaksız olduğu ihtimalini doğurmaktadır” denildi.
Açıklamada, “Kızılay koordinasyonunda afetin başından bugüne kadar yaklaşık 150 milyon kişilik sıcak yemek çıkartılmıştır. Bu olağanüstü şartlarda dahi hiçbir vatandaşımızın olumsuz bir durumla karşılaşmadığı gerçeğini kamuoyunun dikkatine sunmakta büyük yarar görüyoruz. İddiayı ortaya atan şahıs ve iddiada adı geçen tüm vatandaşlarımızın bilgisine başvurulacaktır. Yapılan incelemenin ardından mezkur iddiaların ispat edilememesi durumunda Kızılay bu dezenformasyon ve itibar suikastı girişimine karşı yasal haklarını sonuna kadar kullanacaktır” ifadelerine yer verildi.
-
İran’da öğrenciler yine zehirlendi
İran’ın Urumiye kentinde üniversite öğrencilerinin bulunduğu kız yurdundaki yüzlerce kişi zehirlendi.
İran’ın resmi ajansı IRNA’nın haberinde, Urumiye kentindeki Elborz Caddesi’nde yer alan kız yurdunda kalan 450 öğrenciden birçoğunun, gece saatlerinde henüz içeriği belirlenemeyen bir gazdan zehirlendiği belirtildi.
Öğrencilerden 29’unun kentteki çeşitli hastanelerde tedavi altına alındığı, diğerlerine ise ayakta müdahale edildiği kaydedildi.
İran’da 30 Kasım 2022’den bu yana okullardaki toplu zehirlenme vakaları dikkati çekiyor.
Kum, Loristan, Tahran, Erdebil, Kirmanşah, Simnan, Mazenderan, Çeharmahal ve Bahtiyari, Elburz ve Rezevi Horasan eyaletlerinde yaklaşık 100 günde, bini aşkın öğrencinin zehirlendiği belirtiliyor. Öğrencilerde, solunum sıkıntısı, mide bulantısı, baş ağrısı ve uzuvlarda uyuşma gibi belirtiler görülüyor.
Nedeni henüz net olarak açıklanmayan zehirlenme vakalarıyla ilgili çalışma yürüten Meclis Eğitim, Araştırma ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Alirıza Monadi Sefidan, “Yapılan takip ve test sonuçlarına göre, okullarda kullanılan zehirde N2 (azot) gazının bulunduğu tespit edildi.” açıklamasında bulunmuştu.
İran Eğitim ve Öğretim Bakan Yardımcısı Yunus Penahi ise 26 Şubat’ta düzenlediği basın toplantısında, öğrencilerin zehirlenmesinin kasıtlı olduğunu değerlendirdiklerini ifade ederek, “Bazı kişilerin başta kız okulları olmak üzere tüm okulların kapatılmasını istediği tespit edildi.” demişti.Cumhurbaşkanı Reisi, şüpheli zehirlenme olaylarını araştırmak üzere 1 Mart’ta İçişleri Bakanı Ahmed Vahidi ve İstihbarat Bakanı İsmail Hatib ile Sağlık Bakanı Behram Eynullahi’yi görevlendirmişti.
Rejim muhaliflerinin iddiasına göre, olayın ardında, kadınların başını çektiği Mahsa Emini gösterilerinin intikamını almak isteyen İran yönetimi içerisindeki bazı radikal gruplar var.
Tahran yönetimine yakın kaynaklar ise olayın ardında halkı yönetime karşı kışkırtmayı amaçlayan rejim karşıtı unsurların bulunduğunu öne sürüyor. -
Depremzedelere zehirlenme uyarısı
Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6’lık 11 ili vuran depremlein ardından deprem bölgesinde depremzelerde çadırlarda yaşamlarını sürdürmeye devam ediyor.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, bölgedeki depremzeleri karbonmonoksit zehirlenmesine karşı uyardı.
Toros, “Isınma amaçlı çadırlarda kurulan sobalar ile araçların egzozlarından çıkan gazlardan olumsuz etkilenmemek için insanlarımızın dikkatli olması gerekiyor. Çadırlarda ve arabalarda kirleticilerin birikmemesi için önlem alınması lazım.” diye konuştu.
Ölüme yol açabilir
Prof. Dr. Toros, yakıtın tam yanmaması sonucu açığa çıkan karbonmonoksidin renksiz, kokusuz ve zehirli bir gaz olduğuna dikkati çekerek “Yanmanın olduğu arabalarda, evlerde ve çadırlarda bol miktarda karbonmonoksit açığa çıkabilir. Karbonmonoksit solunduğunda kana karışarak kanın oksijen taşıma yeteneğini azaltır ve vücuttaki hücrelere yeterli oksijen ulaşmayabilir.” ifadesini kullandı.
Kirli havanın solunmasıyla karbonmonoksidin vücudun kan dolaşımına girerek oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerine bağlandığını, oksijen taşıma kapasitesinin azalması sonucunda zehirlenmenin meydana geldiğini aktaran Toros, bu durumun genellikle baş dönmesi ve baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, yorgunluk, halsizlik, hızlı kalp atışı, solunum güçlüğü, bayılma ile sürecin sonucunda ölüme yol açabildiğini anlattı.
Prof. Dr. Toros, karbonmonoksit zehirlenmesi şüphesi taşıyan kişiye taze hava aldırarak hemen sağlık kurumlarına başvurulması gerektiğini dile getirdi.
“Bulunduğumuz ortamlarda yanma varsa yeterli havalandırma yapılmalıdır”
Bunlardan korunmak için yakıt kaynaklarına düzenli bakılması, mekanda doğru havalandırmanın yapılması ve tesisat sistemlerinin sürekli kontrol edilip araç egzozlarından uzak durulması gerektiğinin altını çizen Toros şunları kaydetti:
“Bulunduğumuz ortamlarda yanma varsa yeterli havalandırma yapılmalıdır. Evlerde veya çadırlarda soba borusunun veya baca yönünün rüzgarla aynı yönde olması önemlidir. Ters yönden esen rüzgar, karbonmonoksidin bacadan oda, çadır veya araba içine geri gelmesine sebep olabilir. Bacaların ucuna mümkünse baca fırıldağı konulmalıdır. Böylece rüzgarla birlikte borudaki veya bacadaki gazlar hızla dışarı atılabilir. Aracın yönü, egzozdan çıkan gazların mutlaka rüzgarla birlikte arabadan uzaklaştırılacak şekilde ayarlanmalıdır. Arabalarda, o an ve gelecek saatlerdeki rüzgar yönüne bakılarak araçların yönünün rüzgar gelen tarafa bakması ve egzozdan çıkan kirleticilerin rüzgarla beraber araçlardan uzaklaşması sağlanmalıdır.”
-
İzmir’de zehirlenme iddiası
Olay, dün akşam saatlerinde Konak ilçesi Kadifekale 1012 Sokak’ta bulunan 2 katlı bir binanın birinci katında meydana geldi. İddiaya göre, evde oturan Afrika uyruklu Felyansa Consi (30), Sophid Johnson (23), Imas Tami (30), Volo Sivit (25), Edmard Kupa (25) ve kimliği henüz tespit edilemeyen 5 kişi, ısınmak için tencerede kömür yaktı. Evin içerisine dolan dumandan etkilenen 3’ü kadın 10 yabancı uyruklu şahıs baygınlık geçirdi. Çevredeki vatandaşların durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirilmesi üzerine adrese polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri, tencereden yayılan karbonmonoksit gazından zehirlendikleri düşünülen kişileri bölgedeki çeşitli hastanelere kaldırdı. Tedavi altına alınan yabancı uyruklu şahısların durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Olayla ilgili başlatılan soruşturma devam ediyor.