Etiket: Zonguldak

  • 3 buçuk milyon yıl yaşında! Astım hastalarının ilgi odağı

    3 buçuk milyon yıl yaşında! Astım hastalarının ilgi odağı

    Türkiye’nin en uzun mağaralarından birisi olan ve 3.5 milyon yıllık Gökgöl Mağarası’ndaki tadilat çalışmaları tamamlandı.

    Hizmete açılan mağara yenilenen yüzüyle bir süre önce kapılarını açtı.

    Zonguldak Mağaraları Ziyaretçi Merkezi projesiyle yapımı tamamlanan Gökgöl Mağarası Fosil giriş, Astım Salonu, Harikalar Salonu gibi bölümlendirilen mağara ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

    2015 yılında revize edilmesinin ardından müze bölümünü de ekleyerek yeni bir tadilat sürecinden geçildiğini ifade eden İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ahmet Karayılmaz, “Zonguldak’ta böyle bir mağaranın varlığını biz tüm dünyaya haykırmak istiyoruz. Zonguldak’ta yer altı ayrı bir zenginlik. Yer üstü ayrı bir zenginlik. Tabii ki burada Türkiye’nin en önemli mağaralarından birisi olan Gökgöl Mağarası 2015 yılında revize edilmişti. Biz de ışıklandırma sistemleri müze kısmını da açmak suretiyle 2-2,5 yıllık bir süreç içerisinde tadilata aldık” diye konuştu.

    Gökgöl’e mimari yapı ödülü

    Ömer Selçuk Baz’ın hazırladığı projenin mimari yapı ödülü kazanan anlatan Karayılmaz, şöyle devam etti:

    “Bu mağara mimari yapı ödülü aldı. Çok prestijli bir ödül Türkiye’de. Ömer Selçuk Baz arkadaşımız projenin müellifi olan arkadaşımız. Burada çok güzel bir iş başararak bu projenin Türkiye’nin en güzel prestijli ödüllerinden birisi olan mimari yapı ödülüne layık görüldü. 15 gün önce de ödülünü Ankara’da bir törenle aldı. Mağaramız bir müze bölümü ikincisi mağaranın iç kısmı olarak iki bölümde değerlendirilebilir. Geçen yılı Mayıs ayından yıl başına kadar yaklaşık 25 bin misafirimizi ağırladık. Bu yıl içerisinde de yaklaşık 50 binin üzerinde misafir ağırlamayı hedefliyoruz. Bu anlamda Zonguldak’ta turizmin gelişimine katkı verecek bir mağara olarak yaklaşık 7-8 milyon lirayı bulan bir maliyeti oldu. Bunu biz turizmi geliştirmek adına kalkınma ajansı ile birlikte eş finansmanla çözmüş olduk. Mağaramız 875 metreden oluşuyor. Aslında daha uzun bir yolu var ancak biz bu süreçte ilk 875 metresini hayata geçirdik. Burada yaklaşık 500 adet lamba ip-67 dediğimiz suya ve rutubete dayanıklı lambalar kullandık. İçeride inanılmaz görselleri olan Türkiye’de örneklerine çok az rastlanan çok güzel görsellerle tüm vatandaşlarımızı, ülkemizin değerli insanlarını Zonguldak’a gelip burada güzel bir gün geçirirken milyonlarca yılda oluşmuş bu güzel yapıyı da incelemelerini bekliyoruz.”

    “Turizmin yanı sıra sağlık için gelen de çok”

    Yıl içinde sıcaklık ve nem oranının fazla değişmemesi nedeni ile mikro klima özelliğine sahip olması nedeniyle astım hastalarının uğrak yeri olan mağaranın 50 bini aşkın ziyaretçiyi ağırlaması bekleniyor. Ramazan Bayramı ile birlikte ziyaretçi yoğunluğu beklendiğini ifade eden Karayılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Zaman zaman astım hastası arkadaşlarımız içerideki hava sirkülasyonunun faydasını görüyorlar. Bundan da harikalar salonunda girişte fuaye alanımız var. Hem dinlenip hem de hastalıkları ile ilgili zaman zaman çözüm için de gelen arkadaşlarımız var. Sadece turizm için değil sağlık için de gelen insanlar çok. Yakın bir gelecekte Zonguldak ve tanıtımıyla ilgili turizm ve sanayi ile ilgili Almanya’da bir toplantı olacak. O toplantıda da buradaki görsellerimizi ve insanların neden Zonguldak’a gelmesi gerektiğini neden Zonguldak’ı görmesi gerektiğini anlatan güzel figürleri ortaya koyacağız. Hedefimiz 100 bin. Bugüne kadar 30 bini hiç geçmemiş. Bu yıl başından itibaren çok daha detaylı çalışma ve tanıtımla özellikle okul çağındaki Zonguldak’taki okullarımızdaki öğrencilerimizi de ücretsiz şekilde burada her zaman misafir ediyoruz. Gelen sayısı şu an için bayramla beraber iyi bir katılım olmasını bekliyoruz. İlk dört ayın rakamları bizi yaklaşık 50 bin rakamlarına çıkacağını gösteriyor. İnşallah biz kısa bir zaman içerisinde gerekli tanıtım platformlarımızı hayata geçirerek bu sayının en kısa zamanda 100 bin olmasını hedefliyoruz.”

  • Son 10 yılın en kötüsü! Balıkçılar sezonu kapattı

    Son 10 yılın en kötüsü! Balıkçılar sezonu kapattı

    Zonguldak’ta balıkçılar, denizlerde olumsuz hava şartları ve bilinçsiz avlanma nedeniyle yaşadıkları sıkıntıya mazottaki fiyat artışı da eklenince teknelerini limana demirledi. Bazı balıkçılar da kayıklarını karaya çıkararak, sezonu erken kapattı. Kozlu Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ergün Kayhan, “Son 10 yılın en kötü balıkçılık sezonunu geçirmekteyiz. 15 Nisan’da bitecek olan sezonu maalesef aralık ayında endüstriyel ve kıyı balıkçıları olarak neredeyse kapattık” dedi.

    HAMSİNİN KİLOSU 50 LİRAYA KADAR YÜKSELDİ

    Av sezonunun 1 Eylül’de başlamasıyla palamut ve hamsi avına yoğunlaşan balıkçılar, artan maliyetler ve düzensiz avlanma nedeniyle teknelerini karaya çekti. Endüstriyel balıkçılık yapılan büyük gırgır tekneleri de limana demirlenerek tayfalarına izin verildi. Mazottaki fiyat artışının da etkilediği balıkçılar, avlanmayınca tezgahlar da boş kaldı. Az sayıda bulunan hamsinin kilogram fiyatı, 50 TL’ye kadar yükseldi.

    “DENİZDE BALIK ARAMAK KÜLFET”

    Kozlu Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ergün Kayhan, denizlerdeki balık azlığı ve mazot fiyatlarındaki artışın etkisiyle teknelerle balık aramakta zorlanıldığını söyledi. Bu nedenle kıyı balıkçılarının teknelerini karaya çıkardığını anlatan Kayhan, “Limanımızda ayrıca iki endüstriyel balıkçımız kontak kapattı. Denizde balık aramak da külfet oluyor. Artık bir dahaki sezona bıraktık umudumuzu. İstediğimiz ÖTV’siz mazotun istenilen ölçüde balıkçıya verilmesidir. Maalesef ÖTV’siz mazot da normal mazota yaklaştı” diye konuştu.

    PAHALILIK GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR

    Marmara ve Ege Denizi’nde avlanan balıkların tezgahlarda yer aldığını ancak pahalılığın gün geçtikçe arttığını kaydeden Kayhan, “Marmara ve Ege’de avlanan balıklar tezgahlarda var ama onlar da zor bulunuyor. Kıyı balıkçılığının olmadığı yerde halkın balık yemesi de zordur. Endüstriyel balıkçılar da fiyatları belirler. Şu anda denizlerde fırtına nedeniyle denize açılmak isteyenler de açılamıyor. Havalar düzelince mezgitin olabileceğini düşünüyoruz. Ayrıca bir umut kalkan avı başlayacak. O da halka yansıyacak balık değil. Çok pahalı bir balık” dedi.

  • Boşanmak istediği eşi tarafından katledildi

    Boşanmak istediği eşi tarafından katledildi

    Zonguldak’ta, 28 yaşındaki Emrah Yankın kendisinden boşanmak isteyen 28 yaşındaki eşi Gülten Yankın’ı av tüfeğiyle vurarak öldürdü. Yankın cinayeti işledikten sonra kaçtığı köyünde yakalandı.

    Zonguldak’ın Çaydamar Mahallesi’nde öğle saatlerinde meydana gelen olayda Emrah Yankın, kendisinden ayrılmak isteyen eşi Gülten Yankın’ı kiralık araçla gittiği evinde av tüfeğiyle vurdu.  Gülten Yankın, olay yerinde hayatını kaybetti, Emrah Yankın ise aracıyla kaçtı.

    İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri, Emrah Yankın’ı yakalamak için çalışma başlattı. Şüphelinin Kumtarla köyündeki evine kaçtığı bilgisini alan polis, Yankın’ı evinin önünde gözaltına aldı.

    Üst aramasının ardından ekip aracına götürülen Yankın, “Eşinizi neden vurdunuz?” sorusuna “Boşanmak istedi o yüzden. Çok sevdim ben onu, gururuma yediremedim ve ayrılmak istedi” dedi. Yankın, işlemler için Asayiş Şube Müdürlüğü’ne götürüldü.

    ‘YAVRUM SANA NASIL KIYDILAR’

    Bir çocuk annesi Gülten Yankın’ın cesedi, yapılan incelemenin ardından Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’nin morguna kaldırıldı. Gülten Yankın’ın oturduğu evine yaklaşık bir ay önce taşındığı öğrenildi. Olay yerine gelen Gülten Yankın’ın annesi, sinir krizi geçirip, “Yavrum, sana nasıl kıydılar? Canım yavrum, ben seni ne zorluklarla büyüttüm” diyerek gözyaşı döktü. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

  • Hocasını öldürmüştü! İlk kez konuştu

    Hocasını öldürmüştü! İlk kez konuştu

    Zonguldak’ta, Murat Cura’yı tabancasıyla 9 el ateş edip öldüren ve ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Erdoğan Kösepınar, ilk kez hakim karşısına çıktı. Kösepınar, vefat eden hocasının rüyasına girerek kalp aleminde kendisine ‘sen mehdisin’ dediğini iddia edip, onu öldürmezse rahat olamayacağını söylediğini anlattı.

    Zonguldak’ın Çaycuma ilçesi Kayıkçılar köyünde 14 Ekim 2020’de meydana gelen olayda, Almanya’da yaşayan ve memleketine tatile gelen Murat Cura (67), yine Almanya’da yaşayan hemşehrisi Erdoğan Kösepınar’ın (55) silahlı saldırısında vücuduna isabet eden 9 kurşunla yaşamını yitirdi.

    Olayın ardından jandarmayı arayıp teslim olan Kösepınar, tutuklandı. Tamamlanan soruşturmanın ardından Erdoğan Kösepınar hakkında, ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talebiyle iddianame hazırladı.

    Zonguldak 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede kendisini mehdi ilan eden sanığın, bunu kabul etmeyen Cura’yı öldürdüğü ifade edildi. İddianamede, Kösepınar için alınan Adli Tıp Kurumu raporunda, cezai ehliyetini ortadan kaldıracak herhangi bir akıl hastalığının bulunmadığı ve ceza sorumluluğunun tam olduğu açıklandı.

    “3 KİŞİYİ DAHA ÖLDÜRMEMİ SÖYLEDİ”

    Davanın görülen ilk duruşmasında Kösepınar, Almanya’da yaşadığı sırada vefat eden hocasının rüyasına girerek kalp aleminde kendisine ‘sen mehdisin’ dediğini söyledi.

    Murat Cura ve arkadaşlarının bunu bilmelerine rağmen kendisiyle dalga geçtiklerini anlatan Kösepınar, “Ben sıkıntılara dayanamayıp tekkeyi terk edip 2019 yılında Almanya’dan Zonguldak’a yerleştim. Tekkenin şeytanları benimle Türkiye’ye geldiler. Bunları evimden kovamıyordum. Kalp gözümün açılmasını engelliyorlardı. Ölen hocam, kalp yoluyla bana ‘Murat Cura’yı öldürmezsen rahat olamazsın’ dedi. 3 kişiyi daha öldürmemi söyledi. Bu kişiler benim kalp gözümün açılarak insanlara ulaşmamı engellediler” dedi.

    ÖLDÜRMEK İÇİN PLAN YAPMIŞ

    Birkaç kez öldürmek için Cura’nın evinin önüne gittiğini ancak başaramadığını belirten Kösepınar, şöyle dedi:

    “Birkaç kez maktulü öldürmek için kapısına gittim. Bana şeytanlarını gönderiyordu. Korkutup beni geri yolluyorlardı. Bu nedenle öldüremedim. O gün öldürmeye gittim. Bekledim ama çıkmadı. Bir süre sonra Murat Cura’yı kapının önünde gördüm. Sonra yanımda bulunan silahımı çıkararak ateş ettim. Kaç kez ateş ettiğimi bilmiyorum. Sonra ben giderken kayınçosu arabama çarptı. Ben jandarmayı arayıp ‘adam vurdum beni alın’ dedim. Sonra araçta seyir halindeyken jandarma gelip durdurdu beni ve teslim oldum. Cura’nın şeytanları bana dokunmasaydı ben onu öldürmezdim.”

    Mahkeme heyeti, Almanya’da ve Zonguldak’ta akıl hastalığıyla ilgili tedavi gören Murat Cura’nın yeniden akıl sağlığı raporu alınması için Adli Tıp 4’üncü İhtisas Kurumu’ndan gelecek raporun beklenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

  • Köpek besleyen kişinin evini yaktı

    Köpek besleyen kişinin evini yaktı

    Zonguldakt’ta, Ayfer Serpil Alpay’ın oğluyla birlikte kiracı olarak oturduğu iki katlı ev, yangında kullanılmaz hale geldi. Ev sahibi K.E.’nin (75) bir gün önce, köpek beslemesinden şikayetçi olup tartıştığı K.K. (33), evi yaktığı iddiasıyla gözaltına alındı.

    Mithatpaşa Mahallesi Yıldız Tepe Sokak’ta saat 02.00 sıralarında iki katlı evde çıkan yangında, Ayfer Serpil Alpay ile oğlunun yaşadığı ev yandı. Yangına uykuda yakalanan Alpay ile oğlu son anda kurtuldu. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 3 saatlik çalışmasıyla söndürülen yangında ev tamamen yandı. Oğluyla sokakta kalan Ayfer Serpil Alpay’a komşuları sahip çıktı.

    Polis, yangını çıkardığı iddiasıyla aynı mahallede yaşayan K.K.’yi gözaltına aldı. K.K.’nin emniyetteki işlemleri devam ederken mahalleli karakola giderek şikayetçi oldu.

    K.K.’nin beslediği köpek nedeniyle dün evin sahibi K.E. ile tartıştığı ve evini ateşe vereceğini söylediği iddia edildi. Ev sahibi K.E. can güvenliklerinin olmadığını ve korkudan geceleri uyuyamadıklarını söyledi. K.K.’nin uzun zamandır kendilerini tehdit ettiğini anlatan K.E., “Bize hakaretler ve küfürler ediyordu. Polis geldi. Ben kriz geçirip hastaneye kaldırıldım. Gece de yangını çıkardı. ‘Evinizi yakacağım’ diye bizi tehdit ediyordu. Gece de bu olay meydana geldi” dedi.

    TÜM BİRİKİMİ YANGINDA KÜL OLDU

    Evde kiracı olan Ayfer Serpil Alpay, yangında tüm birikimini kaybettiğini söyledi. Çaresiz kaldıklarını anlatan Alpay, “Dün öğlen başladı bu olay. Komşumuzu tehdit etti. Burada herkese küfredip taciz ediyordu. Gün boyu evleri yakacağını söylüyordu. O ailenin yan tarafımda bulunan baba evini tutuşturdu. Ben de yan dairede kiracıydım. Çocuğum uyuyordu. Ayak seslerini duydum. Camdan bakınca alevleri gördüm. Oğlum uyuyordu. Ateş alınca koşarak kaçtı. Karanlık olduğu için seçemedim ama oydu. Ben çıkamadım zaten komşularım çıkardı. Kaldım dışarıda. Devletimiz illaki bir yardım edecektir bizlere” diye konuştu.

  • “Ölmek istemiyorum” demişti, sopayla dövüldü

    “Ölmek istemiyorum” demişti, sopayla dövüldü

    Zonguldak’ta, geçen ay verdiği röportajda 1,5 yıldır ayrı yaşadığı eşi S.A.’nın kendisini ölümle tehdit ettiğini iddia ederek “Ölmek istemiyorum” diyen Filiz Adalı (36), dün akşam eşinin sopayla kendisini darp ettiğini belirterek, polise başvurdu. S.A, gözaltına alındı, başından yaralanan Filiz Adalı hastaneye kaldırıldı.

    Geçen temmuz ayında, 19 yıldır evli olduğu ve 1,5 yıldır ayrı yaşadığı eşi S.A. hakkında şiddet gördüğü iddiasıyla savcılığa şikayetçi olan Filiz Adalı, gazetecilere konuşarak “Artık sesimi duyurmak istiyorum. Yıllarca fiziksel ve cinsel şiddet gördüm. Öldürülmek istemiyorum. İsmimin, öldürülen kadınlar arasında geçmesini istemiyorum” dedi.

    ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇTİ

    Cumhuriyet Başsavcılığı, S.A.’ya 6 ay uzaklaştırma kararı ve elektronik kelepçe kararı verdi. 2 çocuk annesi Filiz Adalı ise, çocuklarının psikolojilerinin bozulması ve il dışına taşınma kararı nedeniyle dilekçeyle mahkemeye başvurarak şikayetinden vazgeçti. S.A. hakkında uzaklaştırma ve elektronik kelepçe kararı kaldırıldı.

    SOPAYLA BAŞINA VURDU

    Çocuklarıyla birlikte yaşayan Filiz Adalı, dün akşam ise evinin önünde karşılaştığı eşi S.A. ile tartıştı. İddiaya göre iki tarafın da birbirine karşı hakaretleri sonucunda S.A., sopayla Adalı’nın başına vurdu. Kanlar içinde kalan Adalı, Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Başına 10 dikiş atılan Adalı, ardından taburcu edildi. S.A. ise Kilimli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındı.

    Filiz Adalı, çocuğunun doğum günü için ilçe merkezinde yaptığı alışverişin ardından eve döndüğünü ve eşiyle karşılaştığını söyledi. Aralarında çıkan tartışmada küfür nedeniyle eşinin kendisine saldırdığını iddia eden Adalı, sopayla başına vurularak darp edildiğini söyledi. Cumhuriyet başsavcılığının olayla ilgili başlattığı soruşturma devam ediyor.

  • Karın ağrısı şikayetiyle gitti, hamile olduğu ortaya çıktı! Dayısı tutuklandı

    Karın ağrısı şikayetiyle gitti, hamile olduğu ortaya çıktı! Dayısı tutuklandı

    Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde karın ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede 1,5 aylık hamile olduğu ortaya çıkan K.B.’nin (17) dayısı Y.B. (39) cinsel istismar iddiasıyla tutuklandı.

    Çaycuma’da anne ve babası ayrı olan ve dayısının yanında kalan K.B., karın ağrısı şikayetiyle Devlet Hastanesi’ne gitti. K.B.’nin yapılan kontrollerinde 1,5 aylık hamile olduğu belirlendi. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında K.B.’nin ifadesi alındı. K.B., dayısı Y.B.’nin cinsel istismarına uğradığını iddia etti. Bunun üzerine Y.B., gözaltına alındı. İşlemlerinin ardından dün adliyeye sevk edilen Y.B., tutuklandı. K.B. ise Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından koruma altına alındı.

  • Denetime çıkan kaymakam eczacılara ceza

    Denetime çıkan kaymakam eczacılara ceza

    Zonguldak Ereğli İlçe Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, İçişleri Bakanlığı’nın Dinamik Denetim Süreci Genelgesi kapsamında ilçede denetime çıktı.

    Kaymakam İsmail Çorumluoğlu, ilçede koronavirüsle mücadele kapsamında denetime çıkarak pek çok esnafı ziyaret etti.

    Çorumluoğlu’nun girdiği bir eczanede 3 eczacının yan yana sosyal mesafe kuralları ve maske takmadıkları gerekçesiyle yanındaki ekibe, “Yan yana ve maskesiz olduğu tespit edilmiştir” diyerek ceza kesilmesini söyledi. Çorumluoğlu, eczacılar hakkında cezai işlem uygulattı.

    Eczane çalışanlarının kendilerini ifade etmesi üzerine Kaymakam Çorumluoğlu “Siz itirazını edersiniz” diyerek eczaneden ayrıldığı anlar o anlar sosyal medyada büyük tepki çekti.

    https://twitter.com/linetv/status/1367789592469004291

  • Özgecan’ın erkek arkadaşının ifadesi ortaya çıktı

    Özgecan’ın erkek arkadaşının ifadesi ortaya çıktı

    Zonguldak’ta bir apartmanın 8’inci katından düşerek hayatını kaybeden Ayşe Özgecan Usta’nın erkek arkadaşının ifadesi ortaya çıktı. Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan şüpheli, balkondan sarkan Usta’yı kurtarmaya çalıştığını ancak başarılı olamadığını söyledi.

    Zonguldak’ta, Ayşe Özgecan Usta’nın apartmanın 8’inci katından düşüp yaşamını yitirdiği olaya ilişkin soruşturma sürüyor.

    Nöbetçi mahkeme tarafından ev hapsi ve yurtdışı yasağı konularak adli kontrol şartıyla serbest bırakılan erkek arkadaşı B.C.A.’nın (32) ifadesi ortaya çıktı.

    B.C.A. ifadesinde Ayşe Özgecan Usta ile 2 yıldır sevgili olduklarını söyledi. Usta’nın 2 Şubat’ta kendi aracıyla yaşadığı Ankara’dan yanına geldiğini ifade eden B.C.A., “Ben de Ankara’ya gittiğimde yanına giderdim, tek yaşardı. Zonguldak’a geldiğinde de bende kalıyordu. Aramızda herhangi bir sorun yoktu. Olay günü akşam işe gitmek için evden çıktım. Akşam eve geldim ve terasta beraber yemek yedik, sohbet ettik. Sohbetimiz normal şeylerdi. İçeri geçtiğimizde evlilik sohbeti açarak evlenmek istediğini söylüyordu. Ben kendisine evleniriz dedim. Konuyu tartışmayı devam ettirdi. Sonra evden gitmek istediğini söyledi. Ben kendisine geç olduğunu ve sokağa çıkma yasağı olduğunu söyledim. Sonra biraz sakinleşti ve salonda oturduk” dedi.

    “YAPMA AŞKIM DİYE BAĞIRDIM”

    Bir süre sonra Ayşe Özgecan Usta’nın bir anda balkona çıkarak kendini atacağını söylediğini belirten B.C.A., ifadesinde şunları söyledi:

    “Kendimi atarım dedi. Tırabzanlara tutundu ve yüzü bana dönüktü. Hemen yanına koştum. ‘Dur, yapma aşkım’ diye bağırdım. Eli balkon korkuluğu yani tırabzanda tutuluydu. Yukarı çekmek için bileklerinden tutup mücadele ettim. Bu sırada alt kattaki komşu bayan kendi balkonundaydı. Yardım için bu bayana ‘yardım et’ diye bağırdım. Balkonundaki ip örgüyü kesmesini ve Usta’yı kurtarmasını istedim. Bu sırada Ayşe Özgecan Usta, kayarak düştü. Ben hemen 112 Acil Servis’i kendi telefonumla aradım. Sonra aşağıya indim. Bunlara alt kat komşum şahittir. Bu olanlar nedeniyle şok geçirdim. Üzgünüm, çok üzgünüm.”

    KOMŞULAR B.C.A.’NIN İFADESİNİ DOĞRULADI

    Olayla ilgili tanık olarak ifadeleri alınan B.C.A.’nın komşuları da Usta’nın balkondan sarktığını ve erkek arkadaşının kurtarmak için ‘yapma aşkım’ diyerek mücadele ettiği yönünde ifadeler verdi. Karşı binada oturan Özkan Çilbaş da gelen sesle dışarı çıktığını ve genç kızı yerde yatarken gördüğünü anlatarak, “Ben hemen karşı binada oturuyorum. Gece 01.00 sıraları uyuyordum. Kütleme sesine uyandık. O sırada tesadüfen bir kişi de oradan geçiyormuş. Düştüğüne tanık olmuş. Ben de yerde yatar vaziyette gördüm. Ben çıktım ve hemen yardım etmeye çalıştım. O sırada gelen bir hemşire ablamız ambulans gelene kadar kalp masajı yaparak müdahalede bulundu. Sonra ambulans geldi. Başka bir şey bilmiyorum. O gece bize sabah olmadı. Çok üzüldük” diye konuştu.

  • 8’inci kattan düşen Özgecan’ın şüpheli ölümü! Erkek arkadaşı gözaltında

    8’inci kattan düşen Özgecan’ın şüpheli ölümü! Erkek arkadaşı gözaltında

    Zonguldak’ta, apartmanın 8’inci katından düşen, Ayşe Özgecan Usta (28), tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Polis, olayla ilgili erkek arkadaş B.C.A.’yı gözaltına alırken, genç kızın intihar mı ettiği yoksa cinayete mi kurban gittiği araştırılıyor. Ankara’dan kızının cenazesini almaya gelen Kenan Usta, olayla ilgili şüphelerinin olduğunu söyledi.

    Olay, saat 01.00 sıralarında İncivez Mahallesi Binbaşı Tahsin Sokak’ta meydana geldi. Ayşe Özgecan Usta, oturdukları 8’inci kattaki daireden düştü. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Gelen sağlık ekiplerinin kalp masajı uyguladıkları Ayşe Özgecan Usta, ambulansla Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yoğun bakıma alınan Usta, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.

    GÖZALTINDAKİ ERKEK ARKADAŞI ATLADIĞINI ÖNE SÜRDÜ

    Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Ayşe Özgecan Usta’nın ölümüyle ilgili başlattığı soruşturma kapsamında olay sırasında evde olan erkek arkadaşı B.C.A. gözaltına alındı. Polis merkezine götürülen B.C.A., Usta ile sevgili olduklarını ve evlilik konusunda tartıştıktan sonra kendisini çatı katındaki terastan attığını söylediği belirtildi. B.C.A., tutmaya çalıştığı Usta’nın elinden kaydığını anlattığı ileri sürüldü.

    Polis ekipleri, apartmanda yaşayan diğer vatandaşların da ifadesine başvurdu. Olay yeri inceleme ekipleri ve Cumhuriyet Savcısı, evde inceleme yaptı. Usta’nın cep telefonuna da incelenmek üzere el konuldu. Genç kızın intihar mı ettiği, yoksa cinayete mi kurban gittiği polis ekiplerince yapılacak çalışmanın ardından ortaya çıkacak.

    ERKEK ARKADAŞININ YANINA ANKARA’DAN GELMİŞ

    Ayşe Özgecan Usta’nın Ankara’dan önceki gün erkek arkadaşının yanına geldiği öğrenildi. Genç kadının cenazesini almak için Ankara’dan gelen babası Kenan Usta ve ailesi, morg önünde gözyaşlarını tutamadı. Kenan Usta, kızının ölümünden sabah saat 04.00’te haberi olduğunu ve hemen Zonguldak’a geldiklerini söyledi. Olayın intihar mı yoksa cinayet mi olduğu konusunda şüphelerinin olduğunu ifade eden Kenan Usta, şöyle konuştu:

    “İntihar mı yoksa cinayet mi yalnız şüphem var. Alttaki bir kadın ifade vermiş. İfadeyi okutmadılar ama kadın doğru mudur bilmiyorum ama bakmış oğlan bağırmış ‘Artık tutamıyorum’ filan diye. Bir erkek 55 kilo kız çocuğunu tutar. Üstü başı giyinikmiş. Herhalde münakaşa ettiler. Benim tahmini bunlar. Çıkmak istedi oda salmayınca filan münakaşa ettiler. Artık attı mı atmadı mı onu gelecek zaman gösterecek. Kızımın buraya geldiğinden haberim yok. Ankara’da yaşıyoruz. Arkadaşına gideceğin söylemişti. Ben de o arkadaşının ailesini tanıyorum. ‘Olabilir’ dedim. Ertesi gün aradım. ‘Oradayız’ dedi. Ondan sonrası bu. Hayat dolu, canımızdı ciğerimizdi bizim.”

    Gözaltında bulunan B.C.A.’nın işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilmesi bekleniyor.